حدثنا موسى قال حدثنا الضحاك بن نبراس أبو الحسن عن ثابت : أنه كان مع أنس بالزاوية فوق غرفة له فسمع الأذان فنزل ونزلت فقارب في الخطا فقال كنت مع زيد بن ثابت فمشى بي هذه المشية وقال أتدري لم فعلت بك فإن النبي صلى الله عليه وسلم مشى بي هذه المشية وقال أتدري لم مشيت بك قلت الله ورسوله أعلم قال ليكثر عدد خطانا في طلب الصلاة
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164552, EM000458
Hadis:
حدثنا موسى قال حدثنا الضحاك بن نبراس أبو الحسن عن ثابت : أنه كان مع أنس بالزاوية فوق غرفة له فسمع الأذان فنزل ونزلت فقارب في الخطا فقال كنت مع زيد بن ثابت فمشى بي هذه المشية وقال أتدري لم فعلت بك فإن النبي صلى الله عليه وسلم مشى بي هذه المشية وقال أتدري لم مشيت بك قلت الله ورسوله أعلم قال ليكثر عدد خطانا في طلب الصلاة
Tercemesi:
— Enes'e ait cumba üzerindeki köşede Enes'le Jberaber bulunan Sabit (ibni Kays ibni Şemmas) şöyle anlatmıştır:
— Enes ezam işitti de evden aşağı indi, ben de indim. Adımları kısa atmaya başladı ve dedi ki, ben Zeyd ibni Sabit ile beraberdim. O, benimle bu şekilde yürüdü ve şöyle dedi:
— Biliyor musun, niçin seninle böyle yürüdüm? Çünkü Peygambei1 (Sallallahü Aleyhi ve Seltem) benimle bu şekilde yürüdü ve şöyle buyurdu1:
«— Biliyor musun, seninle niçin böyle yürüdüm?» Ben :
— Allah ve onun Resulü daha iyi bilir, dedim. Buyurdu ki:
«— Böyle kısa adımlarla yürümemin sebebi namaza gidişte, adımlarımızın sayısı çok olsun diyedir.»[896]
Bu hadîs-İ şerifte iki meseleye işaret edilmektedir:
1— Evlerin üst veya yan kısımlarında çıkıntı, balkon ve cumba gibi bölme ve ilâvelerin yapılmasında din yönünden bîr engel yoktur. Hazreti Enesin böyle bir yere sahip bulunması işin cevazına delil teşkil etmektedir. Zaten İmam Buharî hazretleri de bu noktaya işaret için bu hadîs-i şe-rîfe özel bir bölüm ayırmıştır.
2— Namaz kılmak için cami veya mescİdlere gfderken fazta adrnı yapmak ve çok mesafe almak, İbadete ayrıca bir fazilet kazandmr. Bundan anlaşılıyor ki, evi uzak mesafede bulunan kimsenin normal adım sayısı ile, evi yakın bulunanın kısa adımları sayısı birbirlerine müsavi olursa, aynı fazileti alırlar. Bununla beraber kolay adımlarla kazanılacak sevab, güçlük ve meşakkatle kazanılacak sevaba ulaşamaz diye yorum da yapılmaktadır.
Bid'at sahibi olmayan mahalle imamım bırakıp daha uzak bir mescide gitmek, fazilet değildir. Yakın mahalle mescidini, Allah'ı zikir ve ibadetle ihya etmek evlâdır. Sünnete bağlı bulunmayan bid'at sahibi yakın manalle imamını bırakıp, wzakta olan takva sahibi İmama uyulursa, bunda bir mahzur yoktur.
Zeyd Ibni Sabit kimdir? :
Zeyd, finscsr'dan olup, künyesi E b u Sa İd 'dır. Hz. Peygamber, Medine'ye şeref verişlerinde Zeyd on bir yaşında bulunuyordu. Kendisi şöyle anlatır:
«— Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellemj Medine'ye ilk şeref verdikleri zaman, ben onun huzuruna getirirdim ve benim için :
— Bu Neccar oğullarınddndır, dendi. Peygamber on yedi sûre okudu. Ben de onları ezberleyip Peygamber e karşı okudum. Bu, Peygamber in hoşuna gitti ve bana dedi ki :
«— Yahudi lisanı üzere yazmayı öğren; çünkti ben onlara güvenemiyorum.»
On beş gün geçmemişti ki, ben Yahudice yazmayı öğrendim. Böylece Peygamber'İn mektuplarını onlara yazıyordum ve onların mektuplarını da Peygambere okuyordum.
Diğer bîr rivayete göre Hz. Peygamber, Z e y d 'e Süryanİce öğrenmesini emrettiler; o da on yedi günde öğrenmiş oldu.
Zeyd Ibnİ Sabit, Peygamber'in Vahy kâtibliğİni de yapmıştır. Becjir savaşma katılmak İstemişse de, Peygamber onu küçük gördüğünden bu savaşa katılamadı. Uhud ve ondan sonraki savaşlara katılmıştır. Bir rivayete göre de İlk katıldığı savaş Hendek savaşıdır. Hendek kazılması sırasında Müslümanlarla beraber toprak taşırdı. Peygamber'in :
— Bu ne güzel gençtir.»
Şeklinde iltifatlarına bu çalışması sırasında nail olmuştu.
Hendek savaşı hazırlıklarında çalışırken Zeyd bir ara uykuya dalmış. Ashabdan Ummare ibni Hazm gelip, Zeyd'in haberi olmadan silâhını almış ve saklamış. Bu hadise özerine Hz. Peygamber ister ciddî olsun, ister şakacıktan olsun, hiç bir Müslümanın korkutulmamasını ve eşyasının saklanmamasını emrettiler. Böyle eziyet verici hareketleri yasakladılar.
Tebük savaşında Neccar oğullarının sancağı Ummare ibni H az m 'in elinde idi. Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) onu alıp Zeyd ibni Sabit'e verdi. Bunun özerine Ummare:
— Ey Allah'ın Resulü! Benim hakkımda size bir şey mi söylendi de böyle yaptınız?» dedi. Hazreti' Peygamber:
«—Havır, böyle bir şey yoktur. Ancak Kur'ân önde gelir; Zeyd KUr'ân'ı öğrenip alma bakımından senden önde gelir.» buyurdu.
Kür'ân-ı Kerîm'e olan vukuf ve ehlîyet-nden ötürü, Yemame vak'asında hafızların çonu sehid düşmekle halife Hz. E b u Bekir Kur'ân'm zayi o'masmdan korkarak bir araya toplanıp yazılmasını kendisine emretmişti. Zeyd de bu görevi yerine getirmişti. S a ' b î diyor ki, Zeyd in-sonlara iki şeyde üstün gelmişti : Feraiz ilmi İle Kur'ân ilminde... Hazreti Ömer sefere aktıfiı zaman yerine Z e y d 'i bırakırdı. Hz. Peygamber Zeyd icın sövle buyurmuştur:
«— Ümmetimin en İvi feraiz Mleni Zevd ibni S&MtMir.» ibni S a ' d , sah'h b>r isnndla söyle rivavet ediyor: «—Fetva ehli o'an altı kişiden biri Z e v d idi. Onlar su kimselerdir: Ömer, Ali, İbni Mes'ud, Öbeyy, Ebu Musa, Zeyd ibni Sabib Bİr rivayet de şöyledir:
Zeyd Medine'de kaza, fetva, k-raat ve feraizde baş İdi. Hicretin 45 yılında vefat etti. Vefat ettifii zaman Ebu Hureyre dedi ki, bu ümmetin hayırlısı vefat etti. Ola ki Allah Tealâ bunun yerine İbni Abbasi geçirsin. İbni A b b a s hazretleri de ölümünden duyduğu acıvı söyle belirtmiştir:
«— İlmin nasıl göçüp gittiğini bilmek isteyen baksın, işte böyle göçer pMer. Allah'a yemin ederim ki, bugün çok büyük bir ilim gömülmüştür.» Allah hepsinden razı olsun.[897]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 458, /364
Senetler:
1. Ebu Saîd Zeyd b. Sabit el-Ensarî (Zeyd b. Sabit b. Dahhak b. Zeyd)
2. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
3. Ebu Muhammed Sabit b. Eslem el-Bünanî (Sabit b. Eslem)
4. Ebu Hasan Dahhak b. Nibras el-Ezdî (Dahhak b. Nibras)
5. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Adab, yürüyüş adabı
İbadethane, Camii, mescitlerde ibadete teşvik
Namaz, cemaatla kılmanın fazileti
حدثنا إسماعيل حدثني بن أبى الزناد عن أبيه عن عبد الرحمن الأعرج عن أبى هريرة عن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال : لا تقوم الساعة حتى يتطاول الناس في البنيان
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164529, EM000449
Hadis:
حدثنا إسماعيل حدثني بن أبى الزناد عن أبيه عن عبد الرحمن الأعرج عن أبى هريرة عن رسول الله صلى الله عليه وسلم قال : لا تقوم الساعة حتى يتطاول الناس في البنيان
Tercemesi:
Ebû Hüreyre, Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'den rivayet ettiğine göre, Hazreti Peygamber şöyle buyurdu:
«— İnsanlar bina inşaatında birbirleriyle yükseklik yarışında bulunmadıkça kıyamet kopmaz.»[878]
Kıyametin kopacağı anı Cenab-ı Hak hiç kimse/e bildirmemiştir. Habersiz olarak ansızın gelecektir. Ancak yaklaştığına delâlet edecek alâmetler Hz. Peygamber tarafından varid olmuştur. Bu alâmetler de büyük ve küçük olraafc özere İki kısma ayrılır. Büyük alametlerle küçük alâmetler arasında ne kadar bir zaman geçeceği de bilinen şey değildir. Küçük alâmetlerden zuhur edenleri vardır. Bu hadîs-i şerifte buyurulan bina yarışmaları 20. asrın özelliklerinden biri olmuştur. Bu halin ortaya çıkacağını, 14 asır önce haber vermek bir peygamberlik mucizesidir ve kıyametin yakın bir gelecekte kopmayacağtnı da bir açıklamadır. Bina yarışmalarında buIimtH-duktan sonra hemen kıyametin kopacağı manası anlaşılmamalıdır. Bu devreye kadar kıyametin kopmayacağı garantisi oluyor, bundan sonra ne kadar devam edeceği yine bilinemiyor. Gelecek zamanlarda vuku bulacak cemiyet hayatı ile yaşayışlarını bildiren mucizeler arasında ayrı bir mucize oluyor.
Her yapılacak binanın Allah katında makbul olmayacağı manası da çıkarılmamalıdır. Allah rızasına uygun, ihtiyaç1 ve öiçü dairesinde yapılacak İnşaatlar daima makbuldür. Allah'ın dinine hizmet ve onu yüceltmek gayesi hakim olmalıdır. İslâm dini İçin çalışmak ve Müslümanca yaşamak niyeti ile çalışılırsa/ ahlâk düzelir, fakirlik kaikar, adalet ve güven doğar, cemiyet selâmet bulur. Bu niyet terk edilince bütün yatırımlar vebal ofur.[879]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 449, /360
Senetler:
()
Konular:
Bina Yapmakta Hayır Olmadığı
Hz. Peygamber, gelecekten haber vermesi
Kıyamet, alametleri, Gelecek Tasavvuru
أخبرنا عبد الله قال حدثنا حريث بن السائب قال : سمعت الحسن يقول كنت ادخل بيوت أزواج النبي صلى الله عليه وسلم في خلافة عثمان بن عفان فأتناول سقفها بيدي
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164531, EM000450
Hadis:
أخبرنا عبد الله قال حدثنا حريث بن السائب قال : سمعت الحسن يقول كنت ادخل بيوت أزواج النبي صلى الله عليه وسلم في خلافة عثمان بن عفان فأتناول سقفها بيدي
Tercemesi:
— Hazretf HaSan'm şöyle" dediği rivayet edilmiştir :
«— Hazreti Osman İbni Affan'm hilâfeti zamanında, Peygamber (S&llcUîahti Aleyhi ve Se Hem /in zevcelerinin evlerine girerdim de evlerin tavanlarına elimle kavuşurdum.»[880]
'Hazreti Hasan (Radiyallahu anh) Efendimizin ifadelerinden anlaşılıyor ki. Peygamber Efendimizin zevcelerine ait evlerin yüksekliği eüe kavuşulacak ve erişilecek kadardı. Bu yükseklik, orta boylu insanlar nazarı İtibara alınacak olursa 2.10-2.20 Cm. civarında olur. Bundan evlerin mütevazı olduğu manası çıkmaktadır. Ihîişam ve debdebeye kaçılmadığını, basit Ve sade bir tarzda evlerin yapılmış olduğunu öğrenmiş bulunuyoruz.[881]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 450, /360
Senetler:
()
Konular:
Yaşam, Hz. Peygamber dönemi hayat standartı
وبالسند عن عبد الله قال أخبرنا داود بن قيس قال : رأيت الحجرات من جريد النخل مغشاة من خارج بمسوح الشعر وأظن عرض البيت من باب الحجرة إلى باب البيت نحوا من ست أو سبع أذرع وأحزر البيت الداخل عشر أذرع وأظن سمكه بين الثمان والسبع نحو ذلك ووقفت عند باب عائشة فإذا هو مستقبل المغرب
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164533, EM000451
Hadis:
وبالسند عن عبد الله قال أخبرنا داود بن قيس قال : رأيت الحجرات من جريد النخل مغشاة من خارج بمسوح الشعر وأظن عرض البيت من باب الحجرة إلى باب البيت نحوا من ست أو سبع أذرع وأحزر البيت الداخل عشر أذرع وأظن سمكه بين الثمان والسبع نحو ذلك ووقفت عند باب عائشة فإذا هو مستقبل المغرب
Tercemesi:
— Davud ibni Kays anlatarak şöyle demiştir::
«— (Peygambere ait) hücreleri, kıllarla" örülmüş çullarla dıştan kaplanmış halde, hurma dallarından yapılmış gördüm. Zannediyorum ki, evin genişliği, hücre kapısından evin kapısına kadar altı veya yedi zira' (4,5-5 metre) vardı. Evin iç kısmım da on,.zira* (6-6,5 m.) tahmin şdiyorum. Tavanı ise, yedi ve sekiz zira' arasında, buna yakın zannediyorum. Hz. Âişe'nin kapısında durdum. O kapı, batıya dönüktü.»[882]
Peygamber Efendimizin zevcelerine ait evceğizlerin ne kadar sade ve basit bir şekilde yapılmış olduğunu Dav u a1 İbni Kays'in rivayetinden de öğrenmiş bulunuyoruz. Bundan önceki hadîsi teyid etmektedir.[883]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 451, /361
Senetler:
()
Konular:
Yaşam, Hz. Peygamber dönemi hayat standartı
وبالسند عن عبد الله قال أخبرنا على بن مسعدة عن عبد الله الرومي قال : دخلت على أم طلق فقلت ما أقصر سقف بيتك هذا قالت يا بنى ان أمير المؤمنين عمر بن الخطاب رضي الله عنه كتب إلى عماله أن لا تطيلوا بناءكم فإنه من شر أيامكم
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164536, EM000452
Hadis:
وبالسند عن عبد الله قال أخبرنا على بن مسعدة عن عبد الله الرومي قال : دخلت على أم طلق فقلت ما أقصر سقف بيتك هذا قالت يا بنى ان أمير المؤمنين عمر بن الخطاب رضي الله عنه كتب إلى عماله أن لا تطيلوا بناءكم فإنه من شر أيامكم
Tercemesi:
— (109-s.) Abdullah El-Rûmî'den rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir:
«— Ümmü Talak'ın evine vardım da dedim ki, bu evinin tavanları ne kadar alçak! Kadıncağız şöyle cevap verdi:
— Yavrum! Müminlerin Emîri Ömer ibni Hatiab (Radiyallahu anh) binalarınızı yüksek yapmayınız diye idarecilerine mektup yazdı; çünkü bu (yüksek bina yapışı) kötü günlerinizden olacaktır.»[884]
Kendisinden haber nakledilen Abdullah El-Rumî'nin kim olduğu hakkında bilgi verilmemekte olduğu gibi, ümmü Talak'ın da hali bilinmemektedir. Ancak Ali İbni Müs'ide, Abdullah El-R û m î "den rivayet etmiştir. Alî İbni Müs'ide nin güvenilir mutemed bîr ravi olduğu söylenmekte ise de, aksini iddia edenler de vardır.
Daha önceki hadîs-i şeriflerle bir arada mütalâa edildiği zaman, mana bakımından aralarında bir mubayenet görülmediği anlaşılır. Yine evlerin sade ve İhtişamsız bir şekilde yapılmış olduklarına ve buna riayetin lüzumuna İşaret vardır.[885]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 452, /361
Senetler:
()
Konular:
Bina Yapmakta Hayır Olmadığı
Kültürel Hayat, yazışmalar, sahabelerin vs.
Yaşam, Hz. Peygamber dönemi hayat standartı
حدثنا سليمان بن حرب قال حدثنا جرير بن حازم عن الأعمش عن سلام بن شرحبيل عن حبة بن خالد وسواء بن خالد أنهما : أتيا النبي صلى الله عليه وسلم وهو يعالج حائطا أو بناء له فأعاناه
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164539, EM000453
Hadis:
حدثنا سليمان بن حرب قال حدثنا جرير بن حازم عن الأعمش عن سلام بن شرحبيل عن حبة بن خالد وسواء بن خالد أنهما : أتيا النبي صلى الله عليه وسلم وهو يعالج حائطا أو بناء له فأعاناه
Tercemesi:
— Habbe îbni Halid ve Sevâ İbni Halid'den rivayet edildiğine göre, her ikisi Peygamber (Saliallahü Aleyhi ve Sellem) kendine ait bir duvarı yahut bir binayı onarırken ona geldiler ve yardım ettiler.»[886]
Peygomber Efendimizin kendilerine ait bir duvar veya bir bina onarımı veya İnşası için bizzat meşgul olduklarını ashabı kiramdan iki zat olan ve kardeş bulundukları anlaşılan Habbe ile Sevâ rivayet etmişler ve bu işte Hz. Peygambere yardımcı olduklarını da söylemişlerdir. İhtiyaç ve zaruret halinde bu gibi inşaatların yapılmasında bir sakınca bulunmadığına bu rivayet açık bir delil teşkil etmektedir. Mubah görülmeyen inşaatlar, ihtiyaç dışı olup, konfor ve tezyinata kaçanlardır.[887]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 453, /361
Senetler:
()
Konular:
Bina Yapmakta Hayır Olmadığı
Hz. Peygamber, beşer olarak
Hz. Peygamber, ev hayatı
Hz. Peygamber, sahabe ile ilişkisi
Hz. Peygamber, sahabeyle iletişimi
Sahabe, Hz. peygamber'e hizmeti
ثم أتيناه مرة أخرى وهو يبنى حائطا له فقال : إن المسلم يؤجر في كل شيء ينفقه إلا في شيء يجعله في التراب
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164543, EM000455
Hadis:
ثم أتيناه مرة أخرى وهو يبنى حائطا له فقال : إن المسلم يؤجر في كل شيء ينفقه إلا في شيء يجعله في التراب
Tercemesi:
— (Devamla) Sonra başka bir defa Peygatnber'e gittik ki, kendine ait bir duvar yapıyordu. O şöyle buyurdu :
«— Müslüman harcadığı her şeyden sevab kazanır; ancak inşaata harcadığı şeyden değil.»[890]
Toprağa, yani bina inşaatına harcanan paralar ve bedenî çalışmalar, hayır İşlerinden olduğu veya ihtiyaç karşılığı yapıldığı takdirde makbuldür, öğönmek için, ihtiyacın üstünde olarak yapılanlar, tezyinat ve lüks kısmına kaçanlar karşılığında hiç bir sevab elde edilemez; aksine böyle yatırımlar vebal olur.[891]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 455, /363
Senetler:
()
Konular:
Bina Yapmakta Hayır Olmadığı
حدثنا عمر قال حدثنا أبى قال حدثنا الأعمش قال حدثنا أبو السفر عن عبد الله بن عمرو قال : مر النبي صلى الله عليه وسلم وأنا أصلح خصا لنا فقال ما هذا قلت أصلح خصنا يا رسول الله فقال الأمر أسرع من ذلك
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164545, EM000456
Hadis:
حدثنا عمر قال حدثنا أبى قال حدثنا الأعمش قال حدثنا أبو السفر عن عبد الله بن عمرو قال : مر النبي صلى الله عليه وسلم وأنا أصلح خصا لنا فقال ما هذا قلت أصلح خصنا يا رسول الله فقال الأمر أسرع من ذلك
Tercemesi:
— Abdullah ibni Amr'dan rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir:
— Ben, kendimize ait bir barakayı onarırken, Peygamber (Saliallahü Aleyhi ve Sellem) uğrayıp şöyle dedi:
<— Bu nedir?» Ben dedim ki:
— Ey Allah'ın Resulü! Barakamızı onarıyorum. Bunun üzerine Peygamber (Saliallahü Aleyhi ve Sellem/:
— Ecelin gelişi, bunun yıkılmasından daha çabuktur.» buyurdu.[892]
İnsanın ömrü kısa bir müddet olup, ecel ansızın gelir. Nice insanlar vardır ki, inşa etmekte oldukları evlere daha giremeden veya girdikten az bir müddet sonra ölmüşlerdir. Binalar hep geride kalmış, sahipleri göçüp gitmiştir. İşte bu gerçeği hatırlatmak için Hz. Peygamber, Abdullah ibni Amr'o ihtarda bulunmuşlarda. Yoksa başladığı onarım işinden onu alıkoymamışlardır. Başlanılan iş hangi çeşitten olursa olsun, onu yaparken her an ölümün gelebileceği hususunu düşünmek ve ona göre manevî yönden hazırlanmak icab eder. Ölümü ve âhireti unutarak veya düşünmek İstemeyerek yapılacak işler, Allah'ın rızasına uygun düşmez; çünkü bunlarda nefsanî arzuların hakimiyeti bulunur. Her işte ölçülü hareket etmek en se-lâmetli bir yoldur.[893]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 456, /363
Senetler:
()
Konular:
Bina Yapmakta Hayır Olmadığı
حدثنا أبو نعيم وقبيصة قالا حدثنا سفيان عن حبيب بن أبى ثابت عن خميل عن نافع بن عبد الحارث عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : من سعادة المرء المسكن الواسع والجار الصالح والمركب الهنى
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164547, EM000457
Hadis:
حدثنا أبو نعيم وقبيصة قالا حدثنا سفيان عن حبيب بن أبى ثابت عن خميل عن نافع بن عبد الحارث عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : من سعادة المرء المسكن الواسع والجار الصالح والمركب الهنى
Tercemesi:
— Nafi' ibni Abdüİ-Haris, Peygamber (Sailallahü A hyhi.ye Sellem) den rivayet ettiğine göre, Peygamber şöyle buyurdu :
«— Geniş mesken, dürüst komşu ve rahat binek, kişinin saadetindendir.»[894]
Her insan dünyada bir meskene muhtaçtır. Mesken, insanın zarurî ihtiyaçlarının başında gelir. Onun için oturulacak bir eve sahip o!ma!< geçimin yarısını teşkil eder. Bir de oturulan ev, İhtiyaçları karşılıyacak kadar geniş bulunursa, gerçekten saadet olur. Gerek evdekîlerin oturup yatmalarını, gerekse misafirlerin ağırlanmasını karşılayacak şekilde müsait bulunan evler, sahipleri için birer saadet vesilesi olurlar. İç ve dışa karşı mahcubiyet ve sıkıntı duymadan gerekli hizmetler yapmak ve yüz aklığı ile çıkmak büyük bahtiyarlıktır.
İyi ve dürüst komşu da İnsan İçin bir saadet sebebidir. Hiç kimse tek başına yaşayamadığından ve daima en yakın komşusu ite ilgisi bulunacağından, huzur ve selâmetin temini, ancak ahlâkı ve geçimi güzel komşuya sahip olmakla mümkündür. Kötü komşuya sahip olmak huzursuzluğun baş sebebidir. Bu bakımdan, iyi ve dürüst komşu insanın dünya saadetlerinden biridir.
insanoğlunun hayatı evde ve dışarda olmak üzere iki bölüm arz edsr. Evdeki saadet yolları, geniş ve ev iyi komşunun bulunması ile meydana gelir. Dışardaki çalışmalar için de iyi ve rahat, afiyetti bir bineğe sahip olunduğu takdirde yine insan için bunda da saadet vardır. Her asırda ve her bölge için muteber olan binek vasıtaları göz önüne alınırsa, bunlar içinde en kullanışlı ve en rahat olanı, insanın ihtiyaçlarını en güzel bir şekilde karşılayacağından, bu da bir saadet vesilesidir. Allah'ın ve Peygamberin emirlerine uygun hareket etmek şartı ile bu üç imkâna sahip olmak gerçekten dünya saadetidir. Böyle nimetlere kavuşmanın hamd ve şükrünü yapmak kulluk vazifesidir.[895]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 457, /364
Senetler:
1. Nâfi b. Abdülharis (Nâfi' b. Abdülhâris b. Hubâle b. Umeyr b. Haris)
2. Cemil b. Abdurrahman el-Müezzin (Cemil b. Abdurrahman b. Süveyd)
3. Habib b. Ebu Sabit el-Esedî (Habib b. Kays b. Dinar)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Nuaym Fadl b. Dükeyn el-Mülâi (Fadl b. Amr b. Hammâd b. Züheyr b. Dirhem)
5. Ebu Amir Kabisa b. Ukbe es-Süvaî (Kabisa b. Ukbe b. Muhammed)
Konular:
Hayvanlar, At, atların fazileti, önemi
Hayvanlar, hayvanlar hakkında övgü ve yergi
İyilik, komşuya iyilik etmek
Komşuluk, komşuluk ilişkileri
Mesken, Ev, geniş olması
حدثنا عبد الرحمن بن يونس قال حدثنا محمد بن أبى الفديك قال حدثني عبد الله بن أبى يحيى عن بن أبى هند عن أبى هريرة عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : لا تقوم الساعة حتى يبنى الناس بيوتا يشبهونها بالمراجل قال إبراهيم يعنى الثياب المخططة
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164592, EM000459
Hadis:
حدثنا عبد الرحمن بن يونس قال حدثنا محمد بن أبى الفديك قال حدثني عبد الله بن أبى يحيى عن بن أبى هند عن أبى هريرة عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : لا تقوم الساعة حتى يبنى الناس بيوتا يشبهونها بالمراجل قال إبراهيم يعنى الثياب المخططة
Tercemesi:
— Ebû Hüreyre Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'den rivayet ettiğine göre, Peygamber şöyle buyurdu :
«— İnsanlar evler bina edip de, onları kumaşlara benzetmedikçe, kıyamet kopmaz.»
îbrahim demiştir ki:
— Kumaştan maksad, çizgili allı pullu elbisedir.[898]
Anlaşılıyor ki, saadet devrinden sonra bir zaman gelecektir. Bu devirde insanların inşa edecekleri evler gayet süslü ve rengârenk olacak. Binaların durumu çeşitli kumaş desenlerine benziyecektir. Binaların iç veya dış kısmı diye bir ayırma olmadığından her iki kısım İçin de aynı hüküm geçerlidir. Nitekim bugün bilhassa binaların iç kısımları çeşitli motiflerle süslenip bezenmektedir. Manzara, Peygamberin mucizesi olarak ibret gözleri önüne serili bulunmaktadır. Bu ha!, îöks ve israfın, dünyadan ayrılmayacak gibi dünyaya bağlanmanın eseridir. Tezyinatın daha ne kadar inkî-, şaf edeceği şimdiden tahmin edilemez.[899]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 459, /365
Senetler:
()
Konular:
Bina Yapmakta Hayır Olmadığı
Hz. Peygamber, gelecekten haber vermesi
Kıyamet, alametleri, Gelecek Tasavvuru