10265 Kayıt Bulundu.
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys (T); Bize Muhammed b. Rumh b. Muhacir, ona Leys, ona Yahya b. Said, ona Sa'd b. İbrahim, ona Nafi' b. Cübeyr ona da Urve b. Muğîra, babası Muğîra b. Şube'den şunu nakletmiştir: "Hz. Peygamber (sav), hacetini gidermek için çıktığında Muğîra de su dolu bir kapla onu takip etti ve hacetini giderince Hz. Peygamber'e (abdest alması için) su döktü. Peygamber (sav), mestlerine mesh ederek abdest aldı." [İbn Rumh'un rivayetinde hîne yerine hatta kelimesi kullanılmıştır.]
Bize Ebu Küreyb ile Vasıl b. Abdula'la -hadisin lafzı Vasıl'a aittir-, onlara İbn Fudayl, ona Ebu Malik el-Eşca'i, ona Ebu Hazim, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Ümmetim Kevser havuzunun başında benim yanıma gelecek. Başkasının develerini kendi devesinden uzaklaştıran adam gibi ben de bazı insanları havuzdan uzaklaştıracağım." Bunun üzerine sahabe; ey Allah'ın Peygamberi! O zaman sen bizi tanıyacak mısın? diye sordu. Rasulullah (sav) da "evet. Sizin, sizden başka kimsede bulunmayan bir simanız olacak, o gün siz benim yanıma abdest izlerinden dolayı yüzünüz ve ayaklarınız parlayarak geleceksiniz. Ancak içinizden bir gurup insan benden alıkonulacak ve bana erişemeyecek. O zaman Ben; ya Rabbi onlar benim ashabımdan olan insanlardır diyeceğim. Hemen bir melek bana; 'Senden sonra onların neler yaptıklarını biliyor musun?' şeklinde cevap verecek."
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Ali b. Müshir, ona Sa'd b. Tarık, ona Rib'î b. Hiraş, ona da Huzeyfe (ra), Rasulullah'ın (sav) şöyle söylediğini haber verdi: "Benim havuzum Eyle ile Aden arasından daha büyüktür. Hayatım elinde olan Allah'a yemin ederim ki, havuz sahibi bir adamın yabancı develeri havuzundan kovduğu gibi ben de bazı insanları havuzumdan kovacağım." Orada bulunan sahabeler; ey Allah'ın Rasulü! Sen bizi tanıyacak mısın? diye sordular. Hz. Peygamber (sav); "evet. Siz benim yanıma abdest izlerinizin eseri olarak yüzleriniz ve ayaklarınız bembeyaz bir şekilde geleceksiniz. Bu alâmet sizde başka kimsede bulunmayacak."
Bize Ebu Bekir b. Ebî Şeybe, ona Zeyd b. el-Hubâb, ona Muâviye b. Sâlih, ona Rabîa b. Yezid, ona Ebû İdris el-Havlânî ve Ebû Osman, onlara Cübeyr b. Nüfeyr b. Mâlik el-Hadramî, ona Ukbe b. Âmir el-Cühenî’nin (ra) rivayet ettiğine göre diyerek benzer bir hadisi nakletmiş, ancak "Her kim abdest alır ve şehâdet ederim ki Allah'tan başka ilâh yoktur. Onun ortağı yoktur. Yine şehâdet ederim ki Muhammed (sav) onun kulu ve elçisidir, derse" ifadesini zikretmiştir.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Zeyd b. el-Hubâb, ona Muâviye b. Sâlih, ona Rabîa b. Yezid, ona Ebu İdris el-Havlânî ve Ebu Osman, onlara Cübeyr b. Nüfeyr b. Mâlik el-Hadramî, ona Ukbe b. Âmir el-Cühenî (ra) rivayet ettiğine göre diyerek benzer bir hadisi nakletmiş ancak "Her kim abdest alır ve Şehadet ederim ki Allah'tan başka ilah yoktur. Onun ortağı yoktur. Yine şehadet ederim ki Muhammed (sav) onun kulu ve elçisidir derse" ifadesini zikretmiştir.
Bize Ebu Bekir b. Ebî Şeybe, ona Zeyd b. el-Hubâb, ona Muâviye b. Sâlih, ona Rabîa b. Yezid, ona Ebû İdris el-Havlânî ve Ebû Osman, onlara Cübeyr b. Nüfeyr b. Mâlik el-Hadramî, ona Ukbe b. Âmir el-Cühenî’nin (ra) rivayet ettiğine göre diyerek benzer bir hadisi nakletmiş, ancak "Her kim abdest alır ve şehâdet ederim ki Allah'tan başka ilâh yoktur. Onun ortağı yoktur. Yine şehâdet ederim ki Muhammed (sav) onun kulu ve elçisidir, derse" ifadesini zikretmiştir.