6725 Kayıt Bulundu.
Bize Musa b. İsmail, ona Ebân, ona Katade, ona Ebu Miclez, ona da Huzeyfe rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) bir mecliste halkanın ortasına geçip oturan kişiye lanet etmiştir."
Açıklama: Lahik b. Humeyd ile Huzeyfe b. Yeman arasında inkıta' vardır.
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Yezid b. Harun, ona Hammad b. Seleme, ona Sabit, o da Enes aklında noksanlık olan kadın…ifadesini kullanmış ve önceki hadisin manasını rivayet etmiştir.
Bize İbnü's-Serh ve Mahled b. Halid, o ikisine Süfyan, ona Muhammed b. Münkedir, ona Ebu Hureyre'den hadisi işiten bir kişi, ona da Ebu Hureyre, Hz Peygamber'den (sav) şöyle nakletmiştir: "Biriniz güneşte iken (Mahled gölgede iken demiştir) gölge çekilip bir kısmı güneşte bir kısmı da gölgede kalırsa, oradan hemen kalksın."
Bize Müsedded, ona Yahya, ona el-A'meş, ona Müseyyeb b. Rafi', ona Temim b. Tarafe, ona Cabir b. Semure şöyle rivayet etmiştir: Cemaat farklı halkalarda dağınık bir şekilde otururken, Rasulullah (sav) mescide girmiş ve şöyle buyurmuştur: "Niçin sizi böyle dağınık halde görüyorum" buyurdu.
Bize Musa b. İsmail, ona Hammad, ona Muhammed b. Amr, ona Ebu Seleme, ona Aişe (r.anh) naklettiğine göre Bbir adam Peygamber (sav) yanına girmek için izin istemiş, Peygamber de (sav) (bunu öğrenince) (o adam hakkında): "bu aşiretin kardeşi ne kötüdür!" demiş biraz sonra adam içeri girince onu sıcak bir şekilde karşılamış ve onunla tatlı tatlı konuşmuş. (Hz. Aişe sözlerine devam ederek şöyle demiştir: (Adam) dışarı çıkınca Ey Allah'ın Rasulü! (adam içeri girmek için izin istediğinde hakkında "bu aşiretin kardeşi ne kötüdür!" diye konuştun içeri girince de kendisini sıcak karşıladın dedim. "Allah kötüyü ve kötülüğü ortaya çıkarmaya çalışan kimseyi sevmez," buyurdu.
Bize Nufeyl, ona Züheyr, ona Humeyd, ona Enes'in naklettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Dünyada yükselen her şeyi, aşağı indirmek, aziz ve celil olan Allah'ın kanunudur."
Bize Abdullah b. Cerrah, ona Cerir (b. Abdulhamid), ona el-A'meş, ona Ebu Süfyan, ona da Cabir b. Abdullah, Hz. Peygamber'den (sav) şöyle rivayet etmiştir: "Kime bir nimet verilir de o nimeti dile getirirse, onun şükrünü yerine getirmiş olur. Eğer onu kimseye söylemeyerek gizlerse, nankörlük etmiş olur."
Bize Vasıl b. Abdulala, ona İbn Fudayl, ona el-A'meş rivayet etmiş ve "sanki Hz. Peygamber topluluğu sever gibiydi, demiştir."
Bize Osman b. Ebu Şeybe (el-Absî) ve (Ebu Serî) Hennâd (b. Serî et-Temimi), onlara Ebu Muaviye (Muhammed b. Hazim el-A'mâ ed-Darîr), ona da (Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran) el-A'meş (bahsi geçen) bu isnadıyla şöyle rivayet etmiştir: Yıkılmaya yüz tutmuş bize ait bir ahşap bir kulübeyi tamir ederken Rasulullah (sav) bana uğradı ve "bu nedir?" diye sordu. Bize ait ahşap bir kulübe, bizler onu tamir ediyoruz dedik. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdular: "Zannediyorum ecel, bu kulübenin harap olmasından çok daha acelecidir."
Bize İbn Serh ve Ahmed b. Said el-Hemdani, o ikisine (Abdullah) İbn Vehb, ona da Üsame (b. Zeyd el-Leysî), Nafi'nin (Mevla b. Ömer) (bir önceki hadisi) şu ilave ile rivayet ettiğini söyledi: "Sonra ben o yılanı (tekrar Hz. Abdullah b. Ömer'in) evinde gördüm."