وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ نَافِعٍ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ كَانَ لاَ يُخْرِجُ فِى زَكَاةِ الْفِطْرِ إِلاَّ التَّمْرَ إِلاَّ مَرَّةً وَاحِدَةً فَإِنَّهُ أَخْرَجَ شَعِيرًا .
[ قال مالك والكفاراتُ كلُها و زكاةُ الفطرِ و زكاة العُشورِ كُل ذلك بالمُد الأصغرِ مد النبي صلى الله عليه و سلم إلا الظهارَ فإن الكفارةَ فيه بمد هشامٍ وهو المد الأعظم.]
Bana Malik (b. Enes), ona Nâfi'nin anlattığına göre Abdullah b. Ömer, fitreyi hep kuru hurma olarak vermiş; sadece bir defa arpa olarak vermiştir.
[Malik, Zıhar kefareti hariç kefaretlerin her türlüsü, fitre ve öşürler 'küçük müd' adlı ölçekle -yani Rasulullah'ın (sav) zamanındaki müd ölçeğiyle- verilir. Zıhar keffareti ise, Hişam döneminde kullanılan müd ölçeği ile verilir ki ona büyük müd ölçeği denir.]
Açıklama: "müd" ölçeği için bkz.
https://islamansiklopedisi.org.tr/mud
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35510, MU000631
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ نَافِعٍ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ كَانَ لاَ يُخْرِجُ فِى زَكَاةِ الْفِطْرِ إِلاَّ التَّمْرَ إِلاَّ مَرَّةً وَاحِدَةً فَإِنَّهُ أَخْرَجَ شَعِيرًا .
[ قال مالك والكفاراتُ كلُها و زكاةُ الفطرِ و زكاة العُشورِ كُل ذلك بالمُد الأصغرِ مد النبي صلى الله عليه و سلم إلا الظهارَ فإن الكفارةَ فيه بمد هشامٍ وهو المد الأعظم.]
Tercemesi:
Bana Malik (b. Enes), ona Nâfi'nin anlattığına göre Abdullah b. Ömer, fitreyi hep kuru hurma olarak vermiş; sadece bir defa arpa olarak vermiştir.
[Malik, Zıhar kefareti hariç kefaretlerin her türlüsü, fitre ve öşürler 'küçük müd' adlı ölçekle -yani Rasulullah'ın (sav) zamanındaki müd ölçeğiyle- verilir. Zıhar keffareti ise, Hişam döneminde kullanılan müd ölçeği ile verilir ki ona büyük müd ölçeği denir.]
Açıklama:
"müd" ölçeği için bkz.
https://islamansiklopedisi.org.tr/mud
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Zekât 631, 1/99
Senetler:
1. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
Konular:
Sadaka, Fıtır sadakası
Sadaka, fıtır sadakası, ödenecek cins ve miktar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35508, MU000629
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ نَافِعٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَرَضَ زَكَاةَ الْفِطْرِ مِنْ رَمَضَانَ عَلَى النَّاسِ صَاعًا مِنْ تَمْرٍ أَوْ صَاعًا مِنْ شَعِيرٍ عَلَى كُلِّ حُرٍّ أَوْ عَبْدٍ ذَكَرٍ أَوْ أُنْثَى مِنَ الْمُسْلِمِينَ .
Tercemesi:
Bize Yahya, ona Malik, ona da Nâfi'nin Abdullah b. Ömer'den naklettiğine göre Rasulullah (sav) bir sa' miktarı kuru hurma veya bir sa' miktarı arpa olmak üzere hür veya köle, erkek veya kadın her müslümana fitre vermeyi farz kılmıştır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Zekât 629, 1/99
Senetler:
()
Konular:
Sadaka, Fıtır sadakası
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ نَافِعٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ أَنَّ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ حَمَلَ عَلَى فَرَسٍ فِى سَبِيلِ اللَّهِ فَأَرَادَ أَنْ يَبْتَاعَهُ فَسَأَلَ عَنْ ذَلِكَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ لاَ تَبْتَعْهُ وَلاَ تَعُدْ فِى صَدَقَتِكَ. قال يحيى سُئِلَ مالك عن رجلٍ تَصَدقَ بِصدقةٍ فوجدها مع غير الذى تصدق بها عليه تُباعُ أيَشتريها فقال تركُها أحب إلي.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35506, MU000627
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ نَافِعٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُمَرَ أَنَّ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ حَمَلَ عَلَى فَرَسٍ فِى سَبِيلِ اللَّهِ فَأَرَادَ أَنْ يَبْتَاعَهُ فَسَأَلَ عَنْ ذَلِكَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ لاَ تَبْتَعْهُ وَلاَ تَعُدْ فِى صَدَقَتِكَ. قال يحيى سُئِلَ مالك عن رجلٍ تَصَدقَ بِصدقةٍ فوجدها مع غير الذى تصدق بها عليه تُباعُ أيَشتريها فقال تركُها أحب إلي.
Tercemesi:
Abdullah b. Ömer'den: Ömer b. Hattab, Allah rızası için bir at bağışladı. Sonra da onu satın almak istedi. Resûlullah'a (s.a.v.) durumu arzedince peygamberimiz şöyle buyurdu: "Onu ne satın al, ne de sadakandan geri dön." İmam Malik'e: " Birine sadaka veren bir adam verdiği sadakanın başka biri tarafından satıldığını görse, onu satın alabilir mi?"diye soruldu. İmam Malik: "Bana kalırsa almaması daha iyidir" cevabını verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Zekât 627, 1/98
Senetler:
()
Konular:
Bağış, Hibe
Sadaka, verenin geri satın alması
Bize Zeyd b. Eslem, ona babası (Eslem el-Adevî), ona da Ömer b. Hattâb şöyle rivayet etmiştir:
İyi cins bir atı Allah yolunda bağışladım, ama bağışladığım kişi onun kıymetini bilemedi. Onu ucuza satacağını düşünerek, kendisinden atı satın almak istedim ve bunu Rasulullah'a (sav) sordum, Hz. Peygamber (sav) "Ne onu satın al, ne de bağışını dön. Çünkü bağışından dönen, kusmuğunu tekrar yutan köpek gibidir" buyurdu.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35505, MU000626
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ أَبِيهِ أَنَّهُ قَالَ سَمِعْتُ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ وَهُوَ يَقُولُ حَمَلْتُ عَلَى فَرَسٍ عَتِيقٍ فِى سَبِيلِ اللَّهِ وَكَانَ الرَّجُلُ الَّذِى هُوَ عِنْدَهُ قَدْ أَضَاعَهُ فَأَرَدْتُ أَنْ أَشْتَرِيَهُ مِنْهُ وَظَنَنْتُ أَنَّهُ بَائِعُهُ بِرُخْصٍ فَسَأَلْتُ عَنْ ذَلِكَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ لاَ تَشْتَرِهِ وَإِنْ أَعْطَاكَهُ بِدِرْهَمٍ وَاحِدٍ فَإِنَّ الْعَائِدَ فِى صَدَقَتِهِ كَالْكَلْبِ يَعُودُ فِى قَيْئِهِ.
Tercemesi:
Bize Zeyd b. Eslem, ona babası (Eslem el-Adevî), ona da Ömer b. Hattâb şöyle rivayet etmiştir:
İyi cins bir atı Allah yolunda bağışladım, ama bağışladığım kişi onun kıymetini bilemedi. Onu ucuza satacağını düşünerek, kendisinden atı satın almak istedim ve bunu Rasulullah'a (sav) sordum, Hz. Peygamber (sav) "Ne onu satın al, ne de bağışını dön. Çünkü bağışından dönen, kusmuğunu tekrar yutan köpek gibidir" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Zekât 626, 1/98
Senetler:
()
Konular:
Hayvanlar, öldürmek/ zarar vermek
Merhamet, hayvanlara
Sadaka, verdikten sonra geri almak/almamak
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ قَالَ بَلَغَنِى أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَخَذَ الْجِزْيَةَ مِنْ مَجُوسِ الْبَحْرَيْنِ وَأَنَّ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ أَخَذَهَا مِنْ مَجُوسِ فَارِسَ وَأَنَّ عُثْمَانَ بْنَ عَفَّانَ أَخَذَهَا مِنَ الْبَرْبَرِ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35497, MU000618
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ قَالَ بَلَغَنِى أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَخَذَ الْجِزْيَةَ مِنْ مَجُوسِ الْبَحْرَيْنِ وَأَنَّ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ أَخَذَهَا مِنْ مَجُوسِ فَارِسَ وَأَنَّ عُثْمَانَ بْنَ عَفَّانَ أَخَذَهَا مِنَ الْبَرْبَرِ .
Tercemesi:
İbn Şihab'dan: Duyduğuma göre Resulullah (s.a.v.), Bahreyn mecusilerinden cizye almıştır. Ömer b. Hattab İran mecusilerinden, Osman b. Affan da Berberî'lerden cizye almıştır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Zekât 618, 1/96
Senetler:
()
Konular:
Mecusiler
Yönetim, cizye vergisi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35498, MU000619
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ جَعْفَرِ بْنِ مُحَمَّدِ بْنِ عَلِىٍّ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ ذَكَرَ الْمَجُوسَ فَقَالَ مَا أَدْرِى كَيْفَ أَصْنَعُ فِى أَمْرِهِمْ فَقَالَ عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ عَوْفٍ أَشْهَدُ لَسَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ سُنُّوا بِهِمْ سُنَّةَ أَهْلِ الْكِتَابِ .
Tercemesi:
Cafer b. Muhammed b. Ali babasından naklediyor: Ömer b. Hattab sözü mecusilere getirerek: "Onlar hakkında ne yapacacımı bilmiyorum."dedi. Bunun üzerine Abdurrahman b. Avf: "Ben Resûlullah'ın (s.a.v.) 'onlara ehl-i kitap gibi muamele edin', dediğini bizzat duydum.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Zekât 619, 1/96
Senetler:
()
Konular:
Mecusiler
Sahâbe, sahabiler ve hadîs
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35502, MU000623
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ سَالِمِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ كَانَ يَأْخُذُ مِنَ النَّبَطِ مِنَ الْحِنْطَةِ وَالزَّيْتِ نِصْفَ الْعُشْرِ يُرِيدُ بِذَلِكَ أَنْ يَكْثُرَ الْحَمْلُ إِلَى الْمَدِينَةِ وَيَأْخُذُ مِنَ الْقُطْنِيَّةِ الْعُشْرَ .
Tercemesi:
Salim b. Abdullah babasından naklediyor: Ömer b. Hattab, hristiyan tüccarların buğday ve zeytinlerinden yirmide bir gümrük vergisi alırdı. Onun bu vergiyi düşük almasının sebebi, Medine'ye bu malların çok gelmesini sağlamak içindi. Halbuki baklagillerden onda bir vergi alırdı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Zekât 623, 1/98
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Ebu Ömer Salim b. Abdullah el-Adevî (Salim b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
4. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
Konular:
Ticaret, ticari ilişkiler
Yönetim, cizye, gayr-i müslimlerden
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35503, MU000624
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنِ السَّائِبِ بْنِ يَزِيدَ أَنَّهُ قَالَ كُنْتُ غُلاَمًا عَامِلاً مَعَ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عُتْبَةَ بْنِ مَسْعُودٍ عَلَى سُوقِ الْمَدِينَةِ فِى زَمَانِ عُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ فَكُنَّا نَأْخُذُ مِنَ النَّبَطِ الْعُشْرَ .
Tercemesi:
Saib b. Yezid anlatıyor: Ömer b. Hattab zamanında Abdul-lah b. Utbe b. Mes'ud'la birlikte Medine çarşılarında vergi memuru olarak çalışıyordum. O zaman biz Hıristiyan tüccarlardan onda bir vergi alıyorduk.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Zekât 624, 1/98
Senetler:
()
Konular:
Çarşı, alışveriş yerleri, pazarlar
Ticaret, ticari ilişkiler
Yönetim, cizye, gayr-i müslimlerden
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35501, MU000622
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ بَلَغَهُ أَنَّ عُمَرَ بْنَ عَبْدِ الْعَزِيزِ كَتَبَ إِلَى عُمَّالِهِ أَنْ يَضَعُوا الْجِزْيَةَ عَمَّنْ أَسْلَمَ مِنْ أَهْلِ الْجِزْيَةِ حِينَ يُسْلِمُونَ . قَالَ مَالِكٌ مَضَتِ السُّنَّةُ أَنْ لاَ جِزْيَةَ عَلَى نِسَاءِ أَهْلِ الْكِتَابِ وَلاَ عَلَى صِبْيَانِهِمْ وَأَنَّ الْجِزْيَةَ لاَ تُؤْخَذُ إِلاَّ مِنَ الرِّجَالِ الَّذِينَ قَدْ بَلَغُوا الْحُلُمَ وَلَيْسَ عَلَى أَهْلِ الذِّمَّةِ وَلاَ عَلَى الْمَجُوسِ فِى نَخِيلِهِمْ وَلاَ كُرُومِهِمْ وَلاَ زُرُوعِهِمْ وَلاَ مَوَاشِيهِمْ صَدَقَةٌ لأَنَّ الصَّدَقَةَ إِنَّمَا وُضِعَتْ عَلَى الْمُسْلِمِينَ تَطْهِيرًا لَهُمْ وَرَدًّا عَلَى فُقَرَائِهِمْ وَوُضِعَتِ الْجِزْيَةُ عَلَى أَهْلِ الْكِتَابِ صَغَارًا لَهُمْ فَهُمْ مَا كَانُوا بِبَلَدِهِمُ الَّذِينَ صَالَحُوا عَلَيْهِ لَيْسَ عَلَيْهِمْ شَىْءٌ سِوَى الْجِزْيَةِ فِى شَىْءٍ مِنْ أَمْوَالِهِمْ إِلاَّ أَنْ يَتَّجِرُوا فِى بِلاَدِ الْمُسْلِمِينَ وَيَخْتَلِفُوا فِيهَا فَيُؤْخَذُ مِنْهُمُ الْعُشْرُ فِيمَا يُدِيرُونَ مِنَ التِّجَارَاتِ وَذَلِكَ أَنَّهُمْ إِنَّمَا وُضِعَتْ عَلَيْهِمُ الْجِزْيَةُ وَصَالَحُوا عَلَيْهَا عَلَى أَنْ يُقَرُّوا بِبِلاَدِهِمْ وَيُقَاتَلَ عَنْهُمْ عَدُوُّهُمْ فَمَنْ خَرَجَ مِنْهُمْ مِنْ بِلاَدِهِ إِلَى غَيْرِهَا يَتْجُرُ إِلَيْهَا فَعَلَيْهِ الْعُشْرُ مَنْ تَجَرَ مِنْهُمْ مِنْ أَهْلِ مِصْرَ إِلَى الشَّامِ وَمِنْ أَهْلِ الشَّامِ إِلَى الْعِرَاقِ وَمِنْ أَهْلِ الْعِرَاقِ إِلَى الْمَدِينَةِ أَوِ الْيَمَنِ أَوْ مَا أَشْبَهَ هَذَا مِنَ الْبِلاَدِ فَعَلَيْهِ الْعُشْرُ وَلاَ صَدَقَةَ عَلَى أَهْلِ الْكِتَابِ وَلاَ الْمَجُوسِ فِى شَىْءٍ مِنْ أَمْوَالِهِمْ وَلاَ مِنْ مَوَاشِيهِمْ وَلاَ ثِمَارِهِمْ وَلاَ زُرُوعِهِمْ مَضَتْ بِذَلِكَ السُّنَّةُ وَيُقَرُّونَ عَلَى دِينِهِمْ وَيَكُونُونَ عَلَى مَا كَانُوا عَلَيْهِ وَإِنِ اخْتَلَفُوا فِى الْعَامِ الْوَاحِدِ مِرَارًا فِى بِلاَدِ الْمُسْلِمِينَ فَعَلَيْهِمْ كُلَّمَا اخْتَلَفُوا الْعُشْرُ لأَنَّ ذَلِكَ لَيْسَ مِمَّا صَالَحُوا عَلَيْهِ وَلاَ مِمَّا شُرِطَ لَهُمْ وَهَذَا الَّذِى أَدْرَكْتُ عَلَيْهِ أَهْلَ الْعِلْمِ بِبَلَدِنَا .
Tercemesi:
İmam Malik'den; Duyduğuma göre Ömer b. Abdülaziz zekât tahsildarlarına "Kendilerinden cizye alınanlar müslüman olurlarsa cizyelerini almamalarını" bir fermanla bildirdi. Cizyeyle ilgili olarak imam Malik şöyle der: Şimdiye kadar geçen tatbikata göre cizye, ehl-i kitabın kadın ve çocuklarından alınmaz. Sadece akıl baliğ olmuş erkeklerinden alınır. Zimmilerin ve mecusilerin hurmalarından elde ettikleri üzümlerinden, zirai ürünlerinden, küçük ve büyük baş hayvanlarından zekât alınmaz. Çünkü zekât, müslümanları temizlemek ve fakirlerini gözetmek için yine müslümanlar için farz kılınmıştır. Cizye ise ehl-i kitabı küçültmek için konmuştur. Onların anlaşarak içinde yaşadıkları ülkede kendilerinden cizye dışında vergi alınmaz. Yalnız ticaret yaparlar da bu vesileyle müslüman memleketlere girip çıkarlarsa ticaret mallarından onda bir vergi alınır. Cizye, sadece müslüman bir ülkede yaşamak ve onları düşmanlarına karşı korumak üzere taraflarca yapılan bir anlaşma neticesinde alınmaktadır. Ticaret maksadiyle başka bir memlekete giden zimmiden gümrük (öşür) alınır. Yine ticaret maksadıyla Mısır'dan Şam'a, Şamlı olan Irak'a, Iraklı olan Medine'ye veya Yemene veyahut da başka bir memlekete gitse yine gümrük (öşür) verir. Ehl-i kitap ve mecusilerin ne mallarına, ne meyvelerine, ne de zirai ürünlerine zekât yoktur. Şimdiye kadar uygulama böyle olmuştur. Onlar dinlerine tabidir, hangi dindelerse onda devam ederler. Ticaret için bir yıl içinde bir memlekete birkaç defa girip çıksalar, her defasında onda bir gümrüklerini verirler. Çünkü cizye anlaşması şartlarının içerisinde ticaret yapmak yoktur. Kendilerine yetişmiş olduğum Medine âlimleri de bu şekilde hüküm vermişlerdir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Zekât 622, 1/97
Senetler:
()
Konular:
Yönetim, cizye vergisi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35504, MU000625
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ سَأَلَ ابْنَ شِهَابٍ عَلَى أَىِّ وَجْهٍ كَانَ يَأْخُذُ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ مِنَ النَّبَطِ الْعُشْرَ فَقَالَ ابْنُ شِهَابٍ كَانَ ذَلِكَ يُؤْخَذُ مِنْهُمْ فِى الْجَاهِلِيَّةِ فَأَلْزَمَهُمْ ذَلِكَ عُمَرُ .
Tercemesi:
İmam Malik'den: İbn Şihab'a: "Ömer b. Hattab neyi ölçü alarak hıristiyan tüccarlardan onda bir vergi alıyor?" diye sordum. İbn Şihab: "Cahiliyye devrinde öyle alınırdı, Ömer (r.a.) de buna devam etti" diye cevap verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Zekât 625, 1/98
Senetler:
()
Konular:
Ticaret, ticari ilişkiler
Yönetim, cizye, gayr-i müslimlerden