Öneri Formu
Hadis Id, No:
32346, İM004242
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ نُمَيْرٍ حَدَّثَنَا وَكِيعٌ وَأَبِى عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ شَقِيقٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ قَالَ قُلْنَا : يَا رَسُولَ اللَّهِ أَنُؤَاخَذُ بِمَا كُنَّا نَفْعَلُ فِى الْجَاهِلِيَّةِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « مَنْ أَحْسَنَ فِى الإِسْلاَمِ لَمْ يُؤَاخَذْ بِمَا كَانَ فِى الْجَاهِلِيَّةِ وَمَنْ أَسَاءَ أُخِذَ بِالأَوَّلِ وَالآخِرِ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona Veki' ve babası, ona el-A'meş, ona Şakik, ona da Abdullah (b. Mes'ûd) şöyle demiştir: Biz, Ya Rasulullah! Cahiliyet devrinde (yani müslüman olmazdan önce) işlemiş olduğumuz günahlardan dolayı cezalandırılır mıyız? diye sorduk. Bunun üzerine Rasulullah (sav):
"Kim müslümanlıkta güzel hareket ederse cahiliyet devrinde (yani müslüman olmazdan önce) olan (günahların) dan dolayı cezalandırılmaz. Kim (müslüman olduktan sonra) kötü hareket ederse hem (müslüman olmazdan) önceki hem (müslüman olduktan) sonraki (günahları) ile muaheze edilir (yani sorumlu tutulur)," buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 29, /688
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Vâil Şakik b. Seleme el-Esedî (Şakik b. Seleme)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Süfyan Veki' b. Cerrah er-Ruâsî (Veki' b. Cerrah b. Melih b. Adî)
5. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Numeyr el-Hemdânî el-Hârifî (Muhammed b. Abdullah b. Numeyr el-Hemedânî)
Konular:
Günah, cahiliye döneminde işlenen günahlar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32348, İM004244
Hadis:
حَدَّثَنَا هِشَامُ بْنُ عَمَّارٍ حَدَّثَنَا حَاتِمُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ وَالْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ قَالاَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَجْلاَنَ عَنِ الْقَعْقَاعِ بْنِ حَكِيمٍ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ : « إِنَّ الْمُؤْمِنَ إِذَا أَذْنَبَ كَانَتْ نُكْتَةٌ سَوْدَاءُ فِى قَلْبِهِ فَإِنْ تَابَ وَنَزَعَ وَاسْتَغْفَرَ صُقِلَ قَلْبُهُ فَإِنْ زَادَ زَادَتْ فَذَلِكَ الرَّانُ الَّذِى ذَكَرَهُ اللَّهُ فِى كِتَابِهِ ( كَلاَّ بَلْ رَانَ عَلَى قُلُوبِهِمْ مَا كَانُوا يَكْسِبُونَ ) » .
Tercemesi:
Bize Hişam b. Ammar, ona Hâtim b. İsmail ve el-Velid b. Müslim, o ikisine Muhammed b. Aclan, ona el-Ka'ka' b. Hakîm, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Mü'min günah işlediği zaman kalbinde siyah bir iz olur. Sonra o kişi tövbe edip (nefsini o günahtan) çekip çıkarır ve (Allah'tan) mağfiret dilerse kalbi (o iz pasından) cilalanıp temizlenir. Eğer mü'min günahı fazlalaştırırsa kalbindeki siyah iz (ve leke) fazlalaşır. İşte Allah'ın Kitabı'nda, "Hayır, (onların sandıkları gibi değil). Onların kazandıkları günahlar, kalplerini paslandırıp karartmıştır" (Mutaffıfin, 14) ayetinde buyurduğu rân budur"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 29, /688
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ka'ka' b. Hakîm el-Kinanî (Ka'ka' b. Hakîm)
4. Ebu Abdullah Muhammed b. Aclân el-Kuraşî (Muhammed b. Aclân)
5. Ebu İsmail Hatim b. İsmail el-Harisî (Hatim b. İsmail b. Muhammed)
5. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
6. Hişam b. Ammar es-Sülemî (Hişam b. Ammar es-Sülemî)
Konular:
Günah, günahlardan uzak durmak ve günahta ısrar etmemek
HELALLER VE HARAMLAR
Tevbe, Günah, günahsız olmanın imkanı
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا شَبَابَةُ حَدَّثَنَا وَرْقَاءُ عَنْ أَبِى الزِّنَادِ عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ : « إِنَّ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ أَفْرَحُ بِتَوْبَةِ أَحَدِكُمْ مِنْهُ بِضَالَّتِهِ إِذَا وَجَدَهَا » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32351, İM004247
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا شَبَابَةُ حَدَّثَنَا وَرْقَاءُ عَنْ أَبِى الزِّنَادِ عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ : « إِنَّ اللَّهَ عَزَّ وَجَلَّ أَفْرَحُ بِتَوْبَةِ أَحَدِكُمْ مِنْهُ بِضَالَّتِهِ إِذَا وَجَدَهَا » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona Şebâbe, ona Varkâ', ona Ebu'z-Zinad, ona el-A'rac, ona da Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre; Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur:
"Allah (ac) birinizin tövbe etmesine o kimsenin kayıp hayvanını bulunca duyduğu sevinçten muhakkak daha çok sevinir (yâni razı olur)."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 30, /688
Senetler:
()
Konular:
Tevbe, kulun tevbesine Allah'ın sevinmesi
Tevbe, önemi ve tevbeye teşvik
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32352, İM004248
Hadis:
حَدَّثَنَا يَعْقُوبُ بْنُ حُمَيْدِ بْنِ كَاسِبٍ الْمَدَنِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ حَدَّثَنَا جَعْفَرُ بْنُ بُرْقَانَ عَنْ يَزِيدَ بْنِ الأَصَمِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ : « لَوْ أَخْطَأْتُمْ حَتَّى تَبْلُغَ خَطَايَاكُمُ السَّمَاءَ ثُمَّ تُبْتُمْ لَتَابَ عَلَيْكُمْ » .
Tercemesi:
Bize Ya'kub b. Humeyd b. Kâsib el-Medanî, ona Ebu Muaviye, ona Ca'fer b. Burkan, ona Yezid b. el-Esam, ona da Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre; Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur;
"Hatalarınız göğe ulaşacak kadar günah işleyip de sonra (onlardan) tövbe etmiş olsanız, Allah tövbenizi kabul eder."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 30, /688
Senetler:
()
Konular:
Tevbe, önemi ve tevbeye teşvik
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32353, İM004249
Hadis:
حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ وَكِيعٍ حَدَّثَنَا أَبِى عَنْ فُضَيْلِ بْنِ مَرْزُوقٍ عَنْ عَطِيَّةَ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « لَلَّهُ أَفْرَحُ بِتَوْبَةِ عَبْدِهِ مِنْ رَجُلٍ أَضَلَّ رَاحِلَتَهُ بِفَلاَةٍ مِنَ الأَرْضِ فَالْتَمَسَهَا حَتَّى إِذَا أَعْيَى تَسَجَّى بِثَوْبِهِ فَبَيْنَا هُوَ كَذَلِكَ إِذْ سَمِعَ وَجْبَةَ الرَّاحِلَةِ حَيْثُ فَقَدَهَا فَكَشَفَ الثَّوْبَ عَنْ وَجْهِهِ فَإِذَا هُوَ بِرَاحِلَتِهِ » .
Tercemesi:
Bize Süfyan b. Veki', ona babası, ona Fudayl b. Merzuk, ona Atıyye, ona da Ebu Said'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurdu, demiştir:
"Allah, kulunun tövbesine şu adamın sevinmesinden daha çok sevinir (yani razı olur) ki (yolculuk hâlinde olan) o adam bir susuz çölde binit devesini kaybeder. Bunun üzerine adamcağız yitik devesini aramaya koyulur. Nihayet o arayış, adamı cidden yorup âciz bırakınca (susuzluk ve sıcaktan dolayı olduğu yerde ölmek üzere başını yere koyup) elbisesini başına çekip örtünür. İşte kendisi o halde olduğu sırada devesini kaybettiği yerde aniden hayvanının ayak sesini duyar. Bunun üzerine yüzüne çektiği örtüyü açar ve hemen binit hayvanı ile karşılaşır."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 30, /689
Senetler:
()
Konular:
Tevbe, kulun tevbesine Allah'ın sevinmesi
Tevbe, önemi ve tevbeye teşvik
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32358, İM004254
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ بْنِ حَبِيبٍ حَدَّثَنَا الْمُعْتَمِرُ سَمِعْتُ أَبِى حَدَّثَنَا أَبُو عُثْمَانَ عَنِ ابْنِ مَسْعُودٍ : أَنَّ رَجُلاً أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَ أَنَّهُ أَصَابَ مِنِ امْرَأَةٍ قُبْلَةً فَجَعَلَ يَسْأَلُ عَنْ كَفَّارَتِهَا فَلَمْ يَقُلْ لَهُ شَيْئًا فَأَنْزَلَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ ( وَأَقِمِ الصَّلاَةَ طَرَفَىِ النَّهَارِ وَزُلَفًا مِنَ اللَّيْلِ إِنَّ الْحَسَنَاتِ يُذْهِبْنَ السَّيِّئَاتِ ذَلِكَ ذِكْرَى لِلذَّاكِرِينَ ) فَقَالَ الرَّجُلُ : يَا رَسُولَ اللَّهِ أَلِى هَذِهِ فَقَالَ : « هِىَ لِمَنْ عَمِلَ بِهَا مِنْ أُمَّتِى » .
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim b. Habib, ona Mu'temir, ona babası (Süleyman b. Tarhan), ona Ebu Osman, ona da (Abdullah) b. Mesud (ra) şöyle rivayet etmiştir: Bir adam (Ebu Yüsr) Peygamber'in (sav) yanına gelerek (kendine yabancı yani helal olamayan) bir kadını öptüğünü anlattı ve bunun kefaretini sormaya başladı. Peygamber (sav) ise ona bir cevap vermedi. Sonra Allah (ac), "Gündüzün iki tarafında, gecenin de gündüze yakın saatlerinde namaz kılın. Şüphesiz ki iyilikler kötülükleri yok eder. İşte bu, öğüt almak isteyenler için bir hatırlatmadır." (Hûd, 11/114) ayetini indirdi. Bunun üzerine adam, "Ya Rasulallah! Bu ayetin (hükmü) yalnız benim için mi?" diye sordu. Peygamber (sav) de "(Bu ayetin hükmü) ümmetimden onunla amel edenler içindir", buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 30, /689
Senetler:
()
Konular:
İyilik, iyiliğin kötülüğü gidermesi
Tevbe, önemi ve tevbeye teşvik
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32359, İM004255
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى وَإِسْحَاقُ بْنُ مَنْصُورٍ قَالاَ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَنْبَأَنَا مَعْمَرٌ قَالَ قَالَ الزُّهْرِىُّ : أَلاَ أُحَدِّثُكَ بِحَدِيثَيْنِ عَجِيبَيْنِ : أَخْبَرَنِى حُمَيْدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ : « أَسْرَفَ رَجُلٌ عَلَى نَفْسِهِ فَلَمَّا حَضَرَهُ الْمَوْتُ أَوْصَى بَنِيهِ فَقَالَ : إِذَا أَنَا مِتُّ فَأَحْرِقُونِى ثُمَّ اسْحَقُونِى ثُمَّ ذَرُّونِى فِى الرِّيحِ فِى الْبَحْرِ فَوَاللَّهِ لَئِنْ قَدَرَ عَلَىَّ رَبِّى لَيُعَذِّبُنِى عَذَابًا مَا عَذَّبَهُ أَحَدًا . قَالَ : فَفَعَلُوا بِهِ ذَلِكَ فَقَالَ لِلأَرْضِ : أَدِّى مَا أَخَذْتِ . فَإِذَا هُوَ قَائِمٌ فَقَالَ لَهُ : مَا حَمَلَكَ عَلَى مَا صَنَعْتَ قَالَ : خَشْيَتُكَ - أَوْ مَخَافَتُكَ - يَا رَبِّ . فَغَفَرَ لَهُ لِذَلِكَ » .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya ve İshak b. Mansur, onlara Abdürrezzak, ona Ma’mer’in şöyle dediğini rivayet etti: ez-Zührî dedi ki: Sana hayret verici iki hadis rivayet edeyim mi: Bana Humeyd b. Abdurrahman haber verdi, ona da Ebu Hureyre Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: “Bir adam kendi aleyhine günah işlemekte aşırıya kaçmıştı. Ölüm vakti gelince oğullarına vasiyet ederek dedi ki: Öldüğüm takdirde beni yakın, sonra öğütün, sonra denizde rüzgâra karşı beni savurun. Vallahi eğer Rabbimin bana gücü yeterse şüphesiz hiç kimseye yapmamış olduğu bir azabı bana yapacaktır. Onun dediğini ona yaptılar. Allah yere: Ne aldıysan geri ver, buyurdu. Adam derhal ayağa kalkıverdi. Allah ona: Seni bu yaptığına iten nedir? buyurdu. O: Senden haşyetim (çekinmem) yahut senden korkumdur, Rabbim, dedi. Allah da bundan dolayı ona günahlarını bağışladı.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 30, /689
Senetler:
()
Konular:
Kulluk, Allah korkusu ve ondan dolayı ağlamak
Tevbe, önemi ve tevbeye teşvik
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32361, İM004257
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا عَبْدَةُ بْنُ سُلَيْمَانَ عَنْ مُوسَى بْنِ الْمُسَيَّبِ الثَّقَفِىِّ عَنْ شَهْرِ بْنِ حَوْشَبٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ غَنْمٍ عَنْ أَبِى ذَرٍّ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « إِنَّ اللَّهَ تَبَارَكَ وَتَعَالَى يَقُولُ يَا عِبَادِى كُلُّكُمْ مُذْنِبٌ إِلاَّ مَنْ عَافَيْتُ فَسَلُونِى الْمَغْفِرَةَ فَأَغْفِرَ لَكُمْ وَمَنْ عَلِمَ مِنْكُمْ أَنِّى ذُو قُدْرَةٍ عَلَى الْمَغْفِرَةِ فَاسْتَغْفَرَنِى بِقُدْرَتِى غَفَرْتُ لَهُ ، وَكُلُّكُمْ ضَالٌّ إِلاَّ مَنْ هَدَيْتُ فَسَلُونِى الْهُدَى أَهْدِكُمْ ، وَكُلُّكُمْ فَقِيرٌ إِلاَّ مَنْ أَغْنَيْتُ فَسَلُونِى أَرْزُقْكُمْ ، وَلَوْ أَنَّ حَيَّكُمْ وَمَيِّتَكُمْ وَأَوَّلَكُمْ وَآخِرَكُمْ وَرَطْبَكُمْ وَيَابِسَكُمُ اجْتَمَعُوا فَكَانُوا عَلَى قَلْبِ أَتْقَى عَبْدٍ مِنْ عِبَادِى - لَمْ يَزِدْ فِى مُلْكِى جَنَاحُ بَعُوضَةٍ ، وَلَوِ اجْتَمَعُوا فَكَانُوا عَلَى قَلْبِ أَشْقَى عَبْدٍ مِنْ عِبَادِى لَمْ يَنْقُصْ مِنْ مُلْكِى جَنَاحُ بَعُوضَةٍ وَلَوْ أَنَّ حَيَّكُمْ وَمَيِّتَكُمْ ، وَأَوَّلَكُمْ وَآخِرَكُمْ وَرَطْبَكُمْ وَيَابِسَكُمُ اجْتَمَعُوا ، فَسَأَلَ كُلُّ سَائِلٍ مِنْهُمْ مَا بَلَغَتْ أُمْنِيَّتُهُ - مَا نَقَصَ مِنْ مُلْكِى إِلاَّ كَمَا لَوْ أَنَّ أَحَدَكُمْ مَرَّ بِشَفَةِ الْبَحْرِ فَغَمَسَ فِيهَا إِبْرَةً ثُمَّ نَزَعَهَا ، ذَلِكَ بِأَنِّى جَوَادٌ مَاجِدٌ عَطَائِى كَلاَمٌ إِذَا أَرَدْتُ شَيْئًا فَإِنَّمَا أَقُولُ لَهُ : كُنْ فَيَكُونُ » .
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Saîd, ona Abde b. Süleyman, ona Musa b. el-Müseyyeb es-Sakafî, ona Şehr b. Havşeb, ona Abdurrahman b. Ğanm, ona da Ebu Zerr’in şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Şanı mübarek ve yüce Allah şöyle buyuruyor: Kullarım! Kendisine afiyet verdiğim kimseler müstesnâ, hepiniz günahkârsınız. Bu sebeple benden günahlarınızı bağışlamayı (mağfiret) isteyin, ben de size günahlarınızı bağışlayayım. Sizden bir kimse benim günahları bağışlamaya kâdir olduğumu bilerek kudretim sebebi ile benden mağfiret dileyecek olursa, ben de ona mağfiret ederim.
Hidayet verdiklerim müstesnâ, hepiniz dalâlettesiniz. Bu sebeple benden hidayet dileyin, ben de sizi hidayete ileteyim. Kendisini zengin kıldığımı kimseler dışında hepiniz fakirsiniz. O halde benden dileyin, size rızık vereyim. Dirinizle, ölünüzle, ilkinizle, sonuncularınızla, yaşınızla, kurunuzla bir araya gelip, kullarım arasından en takvâlı kişinin kalbi gibi bir kalbe sahip olsalar, bu benim mülkümü bir sivrisinek kanadı kadar dahi arttırmaz. Eğer hepsi toplanıp kullarım arasından en bedbaht kişinin kalbi gibi bir kalbe sahip olsalar bu da benim mülkümden sivrisinek kanadı kadar bir şey eksiltmez. Eğer diriniz, ölünüz, ilkleriniz, sonuncularınız, yaşınız, kurunuz, hep bir araya toplanıp, onların her birisi dileklerinin ulaşabildiği kadar dilekte bulunsa, (hepsine de dileklerini versem) bu bile benim mülkümden bir şey eksiltmez. Ancak sizden birinizin denizin kıyısına varıp, oraya bir iğne daldırıp sonra çekmesi gibi olur. Çünkü ben Cevâd’ım (pek cömerdim), Mâcîd’im (şanı pek yüce olanım), benim bağışım bir sözdür, bir şeyi murad edersem, ona sadece ‘ol!’ derim ve o da oluverir.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 30, /690
Senetler:
1. Ebu Zer el-Ğıfârî (Cündüb b. Abdullah b. Cünade)
2. Abdurrahman b. Ğanm el-Eşari (Abdurrahman b. Ğanm)
3. Şehr b. Havşeb el-Eşarî (Şehr b. Havşeb)
4. Musa b. Müseyyeb es-Sekafî (Musa b. Müseyyeb)
5. Ebu Muhammed Abde b. Süleyman el-Kufî (Abdurrahman b. Süleyman b. Hacib b. Zürare)
6. Ebu Said Abdullah b. Saîd el-Kindî (Abdullah b. Saîd b. Husayn b. Adî)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın ihsanı ve nimetleri
Allah İnancı, Allah'ın kudreti
Allah İnancı, hidayet ve dalalete sevketmesi
Allah İnancı, kullarına karşı sevecen ve merhametlidir
Allah İnancı, kullarına merhametlidir
Allah İnancı, varlığı ve birliği
Tevbe, önemi ve tevbeye teşvik
Bize ez-Zührî, ona Humeyd b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Bir kadın bağladığı (hapsettiği) bir kedi sebebiyle cehenneme girdi. Çünkü ne kendisi kediye (bir şey) yedirdi, ne de yerin haşeratından yesin diye salıverdi ve nihayet kedi (açlıktan) öldü."
[Zührî der ki: Bunun böyle olmasının sebebi, kişi, sadece ameline güvenip dayanmasın ya da amelinin kötülüğünden dolayı ümidini kesmesin diyedir.]
Açıklama: İsnadın tamamı için bk. İM004255.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32360, İM004256
Hadis:
قَالَ الزُّهْرِىُّ وَحَدَّثَنِى حُمَيْدُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ : « دَخَلَتِ امْرَأَةٌ النَّارَ فِى هِرَّةٍ رَبَطَتْهَا فَلاَ هِىَ أَطْعَمَتْهَا وَلاَ هِىَ أَرْسَلَتْهَا تَأْكُلُ مِنْ خَشَاشِ الأَرْضِ حَتَّى مَاتَتْ » . قَالَ الزُّهْرِىُّ : لِئَلاَّ يَتَّكِلَ رَجُلٌ وَلاَ يَيْأَسَ رَجُلٌ .
Tercemesi:
Bize ez-Zührî, ona Humeyd b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'den rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Bir kadın bağladığı (hapsettiği) bir kedi sebebiyle cehenneme girdi. Çünkü ne kendisi kediye (bir şey) yedirdi, ne de yerin haşeratından yesin diye salıverdi ve nihayet kedi (açlıktan) öldü."
[Zührî der ki: Bunun böyle olmasının sebebi, kişi, sadece ameline güvenip dayanmasın ya da amelinin kötülüğünden dolayı ümidini kesmesin diyedir.]
Açıklama:
İsnadın tamamı için bk. İM004255.
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 30, /689
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Abdurrahman Humeyd b. Abdurrahman ez-Zühri (Humeyd b. Abdurrahman b. Avf b. Abduavf b. Abd)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Urve Mamer b. Raşid el-Ezdî (Mamer b. Râşid)
5. ُEbu Bekir Abdürrezzak b. Hemmam (Abdürrezzak b. Hemmam b. Nafi)
6. Muhammed b. Yahya ez-Zühli (Muhammed b. Yahya b. Abdullah b. Halid)
Konular:
Cehennem, Sevkeden İşler, Sözler, Davranışlar
Hayvanlar, öldürmek/ zarar vermek
Merhamet, hayvanlara
Öneri Formu
Hadis Id, No:
32347, İM004243
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ مَخْلَدٍ حَدَّثَنِى سَعِيدُ بْنُ مُسْلِمِ بْنِ بَانَكَ قَالَ سَمِعْتُ عَامِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ الزُّبَيْرِ يَقُولُ : حَدَّثَنِى عَوْفُ بْنُ الْحَارِثِ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ قَالَ لِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم : « يَا عَائِشَةُ إِيَّاكِ وَمُحَقَّرَاتِ الأَعْمَالِ فَإِنَّ لَهَا مِنَ اللَّهِ طَالِبًا » .
Tercemesi:
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona Halid b. Mahled, ona Said b. Müslim b. Bânek, ona Amir b. Abdullah b. ez-Zübeyr, ona Avf b. el-Hâris, ona da Aişe (r.anha) öyle demiştir: Rasulullah (sav) bana:
"Ya Âişe (günah sayılan) amellerin küçümsenenlerinden (de) sakın. Çünkü şüphesiz, onlar için (de) Allah (tarafın) dan bir araştırıcı (melek) vardır," buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Mâce, Sünen-i İbn Mâce, Zühd 29, /688
Senetler:
()
Konular:
Günah, günahkarın günahını hafife alması
Günah, günahlardan uzak durmak ve günahta ısrar etmemek
Takva, ulaşmanın yolları