Giriş

Şüphesiz bu (İsa hakkında söylenenler), doğru haberlerdir. Allah'tan başka ilâh yoktur. Muhakkak ki Allah, evet O, mutlak güç ve hikmet sahibidir


    Öneri Formu
53172 KK3/62 Âl-i İmrân, 3, 62

Allah’ın âyetlerini inkâr edenler, haksız yere peygamberlerin canlarına kıyanlar ve adaleti emreden insanları öldürenler (yok mu), onlara acı bir azabı müjdele!


    Öneri Formu
53066 KK3/21 Âl-i İmrân, 3, 21

O, sâlihlerden olarak beşikte iken ve yetişkinlik halinde insanlara (peygamber sözleri ile) konuşacak.


    Öneri Formu
53135 KK3/46 Âl-i İmrân, 3, 46

Ey ehl-i kitap! İbrahim hakkında niçin çekişirsiniz? Halbuki Tevrat ve İncil, kesinlikle ondan sonra indirildi. Siz hiç düşünmez misiniz?


    Öneri Formu
53177 KK3/65 Âl-i İmrân, 3, 65

Ey ehl-i kitap! (Gerçeği) görüp bildiğiniz halde niçin Allah'ın âyetlerini inkâr edersiniz?


    Öneri Formu
53194 KK3/70 Âl-i İmrân, 3, 70

Artık bundan sonra her kim Allah'a karşı yalan uydurursa, işte bunlar, zalimlerin ta kendisidirler.


    Öneri Formu
53221 KK3/94 Âl-i İmrân, 3, 94

Şüphesiz, âlemlere bereket ve hidayet kaynağı olarak insanlar için kurulan ilk ev (mâbet), Mekke'deki (Kâbe)dir.


    Öneri Formu
53223 KK3/96 Âl-i İmrân, 3, 96

De ki: Ey ehl-i kitap! Allah yaptıklarınızı görüp dururken niçin Allah'ın âyetlerini inkâr edersiniz?


    Öneri Formu
53225 KK3/98 Âl-i İmrân, 3, 98

Ey ehl-i kitap! Neden doğruyu eğriye karıştırıyor ve bile bile gerçeği gizliyorsunuz?


    Öneri Formu
53195 KK3/71 Âl-i İmrân, 3, 71

Ehl-i kitaptan öylesi vardır ki, ona yüklerle mal emanet bıraksan, onu sana noksansız iade eder. Fakat onlardan öylesi de vardır ki, ona bir dinar emanet bıraksan, tepesine dikilip durmazsan onu sana iade etmez. Bu da onların, "Ümmîlere karşı yaptıklarımızdan dolayı bize vebal yoktur" demelerindendir. Allah adına bile bile yalan söylüyorlar.


    Öneri Formu
53199 KK3/75 Âl-i İmrân, 3, 75