Giriş

Davud: Andolsun ki, senin koyununu kendi koyunlarına katmak istemekle sana haksızlıkta bulunmuştur. Doğrusu ortakçıların çoğu, birbirlerinin haklarına tecâvüz ederler. Yalnız iman edip de iyi işler yapanlar müstesna. Bunlar da ne kadar az! dedi. Davud, kendisini denediğimizi sandı ve Rabbinden mağfiret dileyerek eğilip secdeye kapandı, tevbe edip Allah'a yöneldi.


    Öneri Formu
57468 KK38/24 Sâd, 38, 24

(Resûlüm!) Kulumuz Eyyub'u da an. O, Rabbine: Doğrusu şeytan bana bir yorgunluk ve eziyet verdi, diye seslenmişti.


    Öneri Formu
57522 KK38/41 Sâd, 38, 41

İblis: Senin mutlak kudretine andolsun ki, onların hepsini mutlaka azdıracağım."


    Öneri Formu
57630 KK38/82 Sâd, 38, 82

"Ancak onlardan ihlâslı kulların hariç" dedi.


    Öneri Formu
57632 KK38/83 Sâd, 38, 83

Onlar, çeşitli guruplardan oluşmuş bir ordudur; işte şurada bozguna uğratılacaklardır.


    Öneri Formu
57423 KK38/11 Sâd, 38, 11

Süleyman: Rabbim! Beni bağışla; bana, benden sonra kimsenin ulaşamayacağı bir hükümranlık ver. Şüphesiz sen, daima bağışta bulunansın, dedi.


    Öneri Formu
57488 KK38/35 Sâd, 38, 35

(Liderlere uyanlar ise:) Hayır, asıl siz rahat yüzü görmeyin! Onu bize siz sundunuz! Ne kötü bir yerdir! derler.


    Öneri Formu
57573 KK38/60 Sâd, 38, 60

(İnkârcılar) derler ki: Kendilerini dünyada iken kötülerden saydığımız kimseleri burada niçin görmüyoruz?


    Öneri Formu
57579 KK38/62 Sâd, 38, 62

Alaya aldığımız onlar değil miydi? Yoksa (buradalar da) onları gözden mi kaçırdık?


    Öneri Formu
57580 KK38/63 Sâd, 38, 63

İşte bu, cehennem ehlinin tartışması, şüphesiz bir gerçektir.


    Öneri Formu
57582 KK38/64 Sâd, 38, 64