Bize Abdullah b. Ebu Ziyad el-Kûfî, ona Abdullah b. Ebu Bekir es-Sehmî, ona Hâtim b. Ebu Sağîra, ona Ebu Belc (Yahya b. Süleym), ona Amr b. Meymûn, ona da Abdullah b. Amr, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Dünya üzerinde 'Allah’tan başka ilah yoktur. Allah en büyüktür. Güç ve kuvvet sadece Allah’ın elindedir' diyen her bir kimsenin, denizin köpüğü kadar bile hatası olsa mutlaka affedilir."
[Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir : Bu hadis hasen-garîbdir. Şu’be bu hadisi Ebu Belc’den aynı senedle benzer şekilde nakletmiş ancak, merfû olarak aktarmamıştır. Ebu Belc’in ismi Yahya b. Ebu Süleym'dir. İsminin Yahya b. Süleym olduğu da söylenir. Bize Muhammed b. Beşşar, ona İbn Ebu Adiy, ona Hâtim b. Ebu Sağîra, ona Ebu Belc, ona Amr b. Meymûn, ona da Abdullah b. Amr, Rasulullah'tan (sav) bu hadisin bir benzerini rivayet etmiştir. Hâtim'in künyesi, Ebu Yunus el-Kuşeyrî'dir. Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu’be, ona da Ebu Belc bu hadisin bir benzerini, Hz. Peygamber'e nispet etmeden rivayet etmiştir.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20429, T003460
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ أَبِى زِيَادٍ الْكُوفِىُّ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ أَبِى بَكْرٍ السَّهْمِىُّ عَنْ حَاتِمِ بْنِ أَبِى صَغِيرَةَ عَنْ أَبِى بَلْجٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ مَيْمُونٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
"مَا عَلَى الأَرْضِ أَحَدٌ يَقُولُ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَاللَّهُ أَكْبَرُ، وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللَّهِ إِلاَّ كُفِّرَتْ عَنْهُ خَطَايَاهُ، وَلَوْ كَانَتْ مِثْلَ زَبَدِ الْبَحْرِ."
[قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ. وَرَوَى شُعْبَةُ هَذَا الْحَدِيثَ عَنْ أَبِى بَلْجٍ بِهَذَا الإِسْنَادِ نَحْوَهُ، وَلَمْ يَرْفَعْهُ. وَأَبُو بَلْجٍ اسْمُهُ يَحْيَى بْنُ أَبِى سُلَيْمٍ، وَيُقَالُ أَيْضًا يَحْيَى بْنُ سُلَيْمٍ. حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عَدِىٍّ عَنْ حَاتِمِ بْنِ أَبِى صَغِيرَةَ عَنْ أَبِى بَلْجٍ عَنْ عَمْرِو بْنِ مَيْمُونٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ، وَحَاتِمٌ يُكْنَى أَبَا يُونُسَ الْقُشَيْرِىَّ. حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ شُعْبَةَ عَنْ أَبِى بَلْجٍ نَحْوَهُ وَلَمْ يَرْفَعْهُ.]
Tercemesi:
Bize Abdullah b. Ebu Ziyad el-Kûfî, ona Abdullah b. Ebu Bekir es-Sehmî, ona Hâtim b. Ebu Sağîra, ona Ebu Belc (Yahya b. Süleym), ona Amr b. Meymûn, ona da Abdullah b. Amr, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Dünya üzerinde 'Allah’tan başka ilah yoktur. Allah en büyüktür. Güç ve kuvvet sadece Allah’ın elindedir' diyen her bir kimsenin, denizin köpüğü kadar bile hatası olsa mutlaka affedilir."
[Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir : Bu hadis hasen-garîbdir. Şu’be bu hadisi Ebu Belc’den aynı senedle benzer şekilde nakletmiş ancak, merfû olarak aktarmamıştır. Ebu Belc’in ismi Yahya b. Ebu Süleym'dir. İsminin Yahya b. Süleym olduğu da söylenir. Bize Muhammed b. Beşşar, ona İbn Ebu Adiy, ona Hâtim b. Ebu Sağîra, ona Ebu Belc, ona Amr b. Meymûn, ona da Abdullah b. Amr, Rasulullah'tan (sav) bu hadisin bir benzerini rivayet etmiştir. Hâtim'in künyesi, Ebu Yunus el-Kuşeyrî'dir. Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu’be, ona da Ebu Belc bu hadisin bir benzerini, Hz. Peygamber'e nispet etmeden rivayet etmiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 57, 5/509
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdullah b. Amr es-Sehmî (Abdullah b. Amr b. Âs b. Vail b. Haşim)
2. Ebu Abdullah Amr b. Meymun el-Evdî (Amr b. Meymun)
3. Ebu Belc Yahya b. Süleym el-Fezari (Yahya b. Süleym b. Belc)
4. Ebu Yunus Hatim b. Ebu Sağira el-Kuşeyri (Hatim b. Müslim)
5. Abdullah b. Bekir el-Bahili (Abdullah b. Bekir b. Habib)
6. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Ebu Ziyad el-Katavani (Abdullah b. Hakem b. Süleyman)
Konular:
Dua, af sebebi
KTB, DUA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20450, T003469
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الْمَلِكِ بْنِ أَبِى الشَّوَارِبِ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ الْمُخْتَارِ عَنْ سُهَيْلِ بْنِ أَبِى صَالِحٍ عَنْ سُمَىٍّ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « مَنْ قَالَ حِينَ يُصْبِحُ وَحِينَ يُمْسِى سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ مِائَةَ مَرَّةٍ لَمْ يَأْتِ أَحَدٌ يَوْمَ الْقِيَامَةِ بِأَفْضَلَ مِمَّا جَاءَ بِهِ إِلاَّ أَحَدٌ قَالَ مِثْلَ مَا قَالَ أَوْ زَادَ عَلَيْهِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ غَرِيبٌ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Abdülmelik b. Ebu Şevârib, ona Abdülaziz b. Muhtâr, ona Süheyl b. Ebu Sâlih, ona Sümey, ona Ebu Sâlih, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Sabahladığında ve akşamladığında 100 kere "Allah'ı tesbih edip ona hamd ederim" diyen kimseyi, onun dediği gibi ya da bundan fazlasını söyleyen dışında Kıyamet günü fazilet bakımından kimse geçemez.
Ebu İsa [et-Tirmizî] şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih-garîb bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 60, 5/513
Senetler:
()
Konular:
Hamd, Allah'a hamdetmek
Hz. Peygamber, tavsiyeleri
Sadaka, Tesbih, Allah'ı tesbih etmek sadakadır
Tesbih, parmakla saymak
Bize Muhammed b. İsmail, ona Abdullah b. Yezid el-Mukrî, ona Said b. Ebu Eyyûb, ona Ebu Merhum (Abdurrahim b. Meymun), ona Sehl b. Muâz b. Enes, ona da babası (Enes b. Malik), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Her kim bir yemeği yer de 'Bana bu yemeği yediren ve benim hiçbir kuvvet ve kudretim olmadan onu rızık olarak bana veren Allah’a hamdolsun' derse, geçmiş günahları bağışlanır."
[Tirmizî şöyle demiştir: Bu hasen-garîb bir hadistir. Ebu Merhum’un ismi Abdurrahman b. Meymûn’dur.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20426, T003458
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ إِسْمَاعِيلَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ يَزِيدَ الْمُقْرِئُ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ أَبِى أَيُّوبَ حَدَّثَنِى أَبُو مَرْحُومٍ عَنْ سَهْلِ بْنِ مُعَاذِ بْنِ أَنَسٍ عَنْ أَبِيهِ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم:
"مَنْ أَكَلَ طَعَامًا فَقَالَ الْحَمْدُ لِلَّهِ الَّذِى أَطْعَمَنِى هَذَا وَرَزَقَنِيهِ مِنْ غَيْرِ حَوْلٍ مِنِّى وَلاَ قُوَّةٍ غُفِرَ لَهُ مَا تَقَدَّمَ مِنْ ذَنْبِهِ."
[قَالَ هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ، وَأَبُو مَرْحُومٍ اسْمُهُ عَبْدُ الرَّحِيمِ بْنُ مَيْمُونٍ.]
Tercemesi:
Bize Muhammed b. İsmail, ona Abdullah b. Yezid el-Mukrî, ona Said b. Ebu Eyyûb, ona Ebu Merhum (Abdurrahim b. Meymun), ona Sehl b. Muâz b. Enes, ona da babası (Enes b. Malik), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Her kim bir yemeği yer de 'Bana bu yemeği yediren ve benim hiçbir kuvvet ve kudretim olmadan onu rızık olarak bana veren Allah’a hamdolsun' derse, geçmiş günahları bağışlanır."
[Tirmizî şöyle demiştir: Bu hasen-garîb bir hadistir. Ebu Merhum’un ismi Abdurrahman b. Meymûn’dur.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 55, 5/508
Senetler:
1. Muaz b. Enes el-Ensârî (Ebu Sehl b. Muaz)
2. Sehl b. Muaz el-Cühenî (Sehl b. Muaz b. Enes)
3. Ebu Merhum Abdurrahim b. Meymun el-Meafirî (Abdurrahim b. Meymun)
4. Ebu Yahya Said b. Miklas el-Huzaî (Said b. Miklas)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Yezid el-Adevî (Abdullah b. Yezid)
6. Muhammed b. İsmail el-Buharî (Muhammed b. İsmail el-Buharî)
Konular:
Amel, günahlara kefaret olan ameller
Dua, af sebebi
Dua, dua ile öğretmek
Dua, yemek için
KTB, DUA
KTB, GÜNAH
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20421, T003454
Hadis:
حَدَّثَنَا الأَنْصَارِىُّ حَدَّثَنَا مَعْنٌ حَدَّثَنَا مَالِكٌ وَأَخْبَرَنَا قُتَيْبَةُ عَنْ مَالِكٍ عَنْ سُهَيْلِ بْنِ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ رضى الله عنه قَالَ :كَانَ النَّاسُ إِذَا رَأَوْا أَوَّلَ الثَّمَرِ جَاءُوا بِهِ إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَإِذَا أَخَذَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ :« اللَّهُمَّ بَارِكْ لَنَا فِى ثِمَارِنَا وَبَارِكْ لَنَا فِى مَدِينَتِنَا وَبَارِكْ لَنَا فِى صَاعِنَا وَمُدِّنَا اللَّهُمَّ إِنَّ إِبْرَاهِيمَ عَبْدُكَ وَخَلِيلُكَ وَنَبِيُّكَ وَإِنِّى عَبْدُكَ وَنَبِيُّكَ وَإِنَّهُ دَعَاكَ لِمَكَّةَ وَأَنَا أَدْعُوكَ لِلْمَدِينَةِ بِمِثْلِ مَا دَعَاكَ بِهِ لِمَكَّةَ وَمِثْلِهِ مَعَهُ » . ثُمَّ يَدْعُو أَصْغَرَ وَلِيدٍ يَرَاهُ فَيُعْطِيهِ ذَلِكَ الثَّمَرَ . قَالَ: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize [İshak b. Musa] el-Ensârî, ona Ma’n, ona Mâlik (T) Bize Kuteybe, ona Mâlik, ona Süheyl b. Ebu Salih, ona babası Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle rivâyet etmiştir:
İnsanlar ilk meyveyi gördüklerinde Rasulullah’a (sav) getirirlerdi. Allah’ın Rasulü (sav), onu aldığında “Allah’ım meyvelerimizi, Medine’mizi, ölçek ve tartımızı bereketlendir. Allah’ım İbrahim senin kulun, dostun ve peygamberindir. Ben de senin kulun ve peygamberinim. O, Mekke için dua etmişti; ben de Medine için onun Mekke için yaptığı dua hatta bu duanın bir o kadarı daha duayla dua ediyorum.” şeklinde niyazda bulunduktan sonra gördüğü en küçük çocuğu çağırıp o meyveyi ona verirdi.
Tirmizî, bu hadisin “hasen sahih” olduğunu zikretmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 53, 5/506
Senetler:
()
Konular:
Bereket, yiyecek ve içeceklerin bereketlenmesi
Hz. Peygamber, çocuklara verdiği önem
Hz. Peygamber, sahabeyle iletişimi
Peygamberler, Hz. İbrahim ve ailesi
Şehirler, Medine, önemi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20427, T003459
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ عَنْ جَعْفَرِ بْنِ رَبِيعَةَ عَنِ الأَعْرَجِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ رضى الله عَنْهُ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ: « إِذَا سَمِعْتُمْ صِيَاحَ الدِّيَكَةِ فَاسْأَلُوا اللَّهَ مِنْ فَضْلِهِ فَإِنَّهَا رَأَتْ مَلَكًا وَإِذَا سَمِعْتُمْ نَهِيقَ الْحِمَارِ فَتَعَوَّذُوا بِاللَّهِ مِنَ الشَّيْطَانِ الرَّجِيمِ فَإِنَّهُ رَأَى شَيْطَانًا » . قَالَ هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys, ona Cafer b. Rabî'a, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre (ra), Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Horozun ötmesini işittiğinizde Allah'ın ikramından isteyin. Zira o bir melek görmüştür. Eşeğin anırmasını duyduğunuzda ise kovulmuş şeytandan Allah'a sığının. Çünkü o bir şeytan görmüştür.
[Tirmizî] şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 56, 5/508
Senetler:
()
Konular:
Hayvanlar, Eşek ile ilgili her şey
İstiaze, Horoz ötmesi, Eşek anırması duyulunca Allah'a sığınmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20420, T003453
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا بَكْرُ بْنُ مُضَرَ عَنِ ابْنِ الْهَادِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ خَبَّابٍ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ أَنَّهُ سَمِعَ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ: « إِذَا رَأَى أَحَدُكُمُ الرُّؤْيَا يُحِبُّهَا فَإِنَّمَا هِىَ مِنَ اللَّهِ فَلْيَحْمَدِ اللَّهَ عَلَيْهَا وَلْيُحَدِّثْ بِمَا رَأَى وَإِذَا رَأَى غَيْرَ ذَلِكَ مِمَّا يَكْرَهُ فَإِنَّمَا هِىَ مِنَ الشَّيْطَانِ فَلْيَسْتَعِذْ بِاللَّهِ مِنْ شَرِّهَا وَلاَ يَذْكُرْهَا لأَحَدٍ فَإِنَّهَا لاَ تَضُرُّهُ » . قَالَ :وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى قَتَادَةَ . قَالَ :وَهَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ غَرِيبٌ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ . وَابْنُ الْهَادِ اسْمُهُ يَزِيدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أُسَامَةَ بْنِ الْهَادِ الْمَدَنِىُّ وَهُوَ ثِقَةٌ رَوَى عَنْهُ مَالِكٌ وَالنَّاسُ .
Tercemesi:
Ebû Saîd el Hudrî (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v)’den şöyle buyurduğunu işitmiştir: “Herhangi biriniz sevdiği bir rüya görürse o Allah’tandır. Allah’a hamdetsin ve gördüğünü anlatsın. Hoşlanmadığı cins bir rüya görürse bu şeytandandır onun şerrinden Allah’a sığınsın ve onu hiçkimseye anlatmasın böylece o rüya ona zarar vermez.” Tirmizî: Bu konuda Ebû Katâde’den de hadis rivâyet edilmiştir.Tirmizî: Bu hadis bu şekliyle hasen garibtir. İbn’ül Hâd’ın ismi Yezîd b. Abdullah b. Üsâme b. el Hâd el Medenî olup güvenilen bir kimsedir. Mâlik ve diğer kimseler kendisinden hadis rivâyet etmişlerdir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 52, 5/505
Senetler:
()
Konular:
Rüya, çeşitleri, hulm vs.
حَدَّثَنَا يُوسُفُ بْنُ عِيسَى حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْفُضَيْلِ عَنْ عُمَارَةَ بْنِ الْقَعْقَاعِ عَنْ أَبِى زُرْعَةَ بْنِ عَمْرِو بْنِ جَرِيرٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ رضى الله عنه قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « كَلِمَتَانِ خَفِيفَتَانِ عَلَى اللِّسَانِ ثَقِيلَتَانِ فِى الْمِيزَانِ حَبِيبَتَانِ إِلَى الرَّحْمَنِ سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ سُبْحَانَ اللَّهِ الْعَظِيمِ » . قَالَ: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ صَحِيحٌ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20443, T003467
Hadis:
حَدَّثَنَا يُوسُفُ بْنُ عِيسَى حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْفُضَيْلِ عَنْ عُمَارَةَ بْنِ الْقَعْقَاعِ عَنْ أَبِى زُرْعَةَ بْنِ عَمْرِو بْنِ جَرِيرٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ رضى الله عنه قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « كَلِمَتَانِ خَفِيفَتَانِ عَلَى اللِّسَانِ ثَقِيلَتَانِ فِى الْمِيزَانِ حَبِيبَتَانِ إِلَى الرَّحْمَنِ سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ سُبْحَانَ اللَّهِ الْعَظِيمِ » . قَالَ: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “İki kelime vardır ki, dilde hafif terazide ağır ve Rahman olan Allah’a da pek sevimlidir. Kendisine layık övgülerle Allah yücedir ve eksiksizdir en büyük Allah ne yücedir.” Tirmizî: Bu hadis hasen garib sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 59, 5/512
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, duaları
Seçki, Hz. Peygamberin dilinden dualar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21068, T003523
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ حَاتِمٍ الْمُؤَدِّبُ حَدَّثَنَا الْحَكَمُ بْنُ ظُهَيْرٍ حَدَّثَنَا عَلْقَمَةُ بْنُ مَرْثَدٍ عَنْ سُلَيْمَانَ بْنِ بُرَيْدَةَ عَنْ أَبِيهِ قَالَ شَكَا خَالِدُ بْنُ الْوَلِيدِ الْمَخْزُومِىُّ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ: يَا رَسُولَ اللَّهِ مَا أَنَامُ اللَّيْلَ مِنَ الأَرَقِ . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « إِذَا أَوَيْتَ إِلَى فِرَاشِكَ فَقُلِ اللَّهُمَّ رَبَّ السَّمَوَاتِ السَّبْعِ وَمَا أَظَلَّتْ وَرَبَّ الأَرَضِينَ وَمَا أَقَلَّتْ وَرَبَّ الشَّيَاطِينِ وَمَا أَضَلَّتْ كُنْ لِى جَارًا مِنْ شَرِّ خَلْقِكَ كُلِّهِمْ جَمِيعًا أَنْ يَفْرُطَ عَلَىَّ أَحَدٌ أَوْ أَنْ يَبْغِىَ عَلَىَّ عَزَّ جَارُكَ وَجَلَّ ثَنَاؤُكَ وَلاَ إِلَهَ غَيْرُكَ وَلاَ إِلَهَ إِلاَّ أَنْتَ » . قَالَ هَذَا حَدِيثٌ لَيْسَ إِسْنَادُهُ بِالْقَوِىِّ . وَالْحَكَمُ بْنُ ظُهَيْرٍ قَدْ تَرَكَ حَدِيثَهُ بَعْضُ أَهْلِ الْحَدِيثِ . وَيُرْوَى هَذَا الْحَدِيثُ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم مُرْسَلاً مِنْ غَيْرِ هَذَا الْوَجْهِ .
Tercemesi:
Büreyde (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Hâlid b. Velid el Mahzûmî, Peygamber (s.a.v)’e şikayette bulundu ve şöyle dedi: Ey Allah’ın Rasûlü! Korkudan dolayı gece uyuyamıyorum. Rasûlullah (s.a.v.) ona şöyle buyurdu: Yatağına girdiğinde şöyle duâ et: “Allah’ım ey yedi kat göklerin ve gölgelendirdiklerinin Rabbi, Ey dünyaların ve sırtında taşıdıklarının Rabbi, Ey şeytanların ve saptırdıklarının Rabbi, Bütün yarattıklarının şerrinde ve onlardan birinin bana saldırması ve haksızlık etmesinden beni koruyucu ol. Senin koruman altında olan güçlüdür. Senin övgün yücedir. Senden başka gerçek ilah yoktur. Ancak sen varsın.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.)Tirmizî: Bu hadisin senedi sağlam değildir. Hakem b. Zuheyr’in rivâyetini bazı hadisçiler almıştır. Bu hadis başka bir şekilde mürsel olarak rivâyet edilmektedir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 90, 5/538
Senetler:
()
Konular:
Dua, korku dolayısıyla
Hz. Peygamber, duaları