Bize İshak b. Mansur, ona Ali b. Ma'bed el-Mısrî, ona Ubeydullah b. Amr er-Rakkî, ona Zeyd b. Ebu Üneyse, ona Şehr b. Havşeb, ona Abdurrahman b. Ğanm, ona da Ebu Zer, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Kim sabah namazından sonra diz çökmüş durumda hiçbir şey konuşmadan on kere 'Allah’tan başka hiçbir ilah yoktur. O tekdir. Onu'n ortağı yoktur. Saltanat ona aittir. Övgüler de ona mahsustur. Hayat veren de öldüren de O’dur. O'nun her şeye gücü yeter' derse, kendisine on sevap yazılır, on günahı silinir, on derece de yükseltilir. Gün boyunca her türlü kötülükten ve şeytandan korunur. Allah’a şirk koşması dışında, işleyeceği hiçbir günah da ona zarar vermez."
[Tirmizî, bu hadisin hasen-garîb-sahih olduğunu belirtmiştir.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20461, T003474
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ مَنْصُورٍ حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ مَعْبَدٍ الْمِصْرِىُّ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ عَمْرٍو الرَّقِّىُّ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَبِى أُنَيْسَةَ عَنْ شَهْرِ بْنِ حَوْشَبٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ غَنْمٍ عَنْ أَبِى ذَرٍّ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ:
"مَنْ قَالَ فِى دُبُرِ صَلاَةِ الْفَجْرِ وَهُوَ ثَانِى رِجْلَيْهِ قَبْلَ أَنْ يَتَكَلَّمَ لاَ إِلَهَ إِلاَّ اللَّهُ وَحْدَهُ لاَ شَرِيكَ لَهُ لَهُ الْمُلْكُ وَلَهُ الْحَمْدُ يُحْيِى وَيُمِيتُ وَهُوَ عَلَى كُلِّ شَىْءٍ قَدِيرٌ عَشْرَ مَرَّاتٍ، كُتِبَ لَهُ عَشْرُ حَسَنَاتٍ، وَمُحِىَ عَنْهُ عَشْرُ سَيِّئَاتٍ، وَرُفِعَ لَهُ عَشْرُ دَرَجَاتٍ. وَكَانَ يَوْمَهُ ذَلِكَ فِى حِرْزٍ مِنْ كُلِّ مَكْرُوهٍ، وَحَرْسٍ مِنَ الشَّيْطَانِ. وَلَمْ يَنْبَغِ لِذَنْبٍ أَنْ يُدْرِكَهُ فِى ذَلِكَ الْيَوْمِ إِلاَّ الشِّرْكَ بِاللَّهِ."
[قَالَ هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ صَحِيحٌ.]
Tercemesi:
Bize İshak b. Mansur, ona Ali b. Ma'bed el-Mısrî, ona Ubeydullah b. Amr er-Rakkî, ona Zeyd b. Ebu Üneyse, ona Şehr b. Havşeb, ona Abdurrahman b. Ğanm, ona da Ebu Zer, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
"Kim sabah namazından sonra diz çökmüş durumda hiçbir şey konuşmadan on kere 'Allah’tan başka hiçbir ilah yoktur. O tekdir. Onu'n ortağı yoktur. Saltanat ona aittir. Övgüler de ona mahsustur. Hayat veren de öldüren de O’dur. O'nun her şeye gücü yeter' derse, kendisine on sevap yazılır, on günahı silinir, on derece de yükseltilir. Gün boyunca her türlü kötülükten ve şeytandan korunur. Allah’a şirk koşması dışında, işleyeceği hiçbir günah da ona zarar vermez."
[Tirmizî, bu hadisin hasen-garîb-sahih olduğunu belirtmiştir.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 62, 5/515
Senetler:
1. Ebu Zer el-Ğıfârî (Cündüb b. Abdullah b. Cünade)
2. Abdurrahman b. Ğanm el-Eşari (Abdurrahman b. Ğanm)
3. Şehr b. Havşeb el-Eşarî (Şehr b. Havşeb)
4. Zeyd b. Ebu Üneyse el-Cezeri (Zeyd b. Zeyd)
5. Ebu Vehb Ubeydullah b. Amr el-Esedi (Ubeydullah b. Amr b. Ebu Velid)
6. Ebu Hasan Ali b. Ma'bed el-Abdî (Ali b. Ma'bed b. Şeddad)
7. İshak b. Mansur el-Kevsec (İshak b. Mansur b. Behram)
Konular:
Dua, af sebebi
Dua, faziletlisi
Dua, Namazda ve ardından yapılan
Dua, sabah/akşam okunacak
KTB, DUA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20451, T003470
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ مُوسَى الْكُوفِىُّ حَدَّثَنَا دَاوُدُ بْنُ الزِّبْرِقَانِ عَنْ مَطَرٍ الْوَرَّاقِ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم ذَاتَ يَوْمٍ لأَصْحَابِهِ « قُولُوا سُبْحَانَ اللَّهِ وَبِحَمْدِهِ مِائَةَ مَرَّةٍ مَنْ قَالَهَا مَرَّةً كُتِبَتْ لَهُ عَشْرًا وَمَنْ قَالَهَا عَشْرًا كُتِبَتْ لَهُ مِائَةً وَمَنْ قَالَهَا مِائَةً كُتِبَتْ لَهُ أَلْفًا وَمَنْ زَادَ زَادَهُ اللَّهُ وَمَنِ اسْتَغْفَرَ غَفَرَ اللَّهُ لَهُ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ .
Tercemesi:
İbn Ömer (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.), günlerden bir gün ashabına şöyle buyurdu: “Günde yüz kere Allah’ı hamdiyle tesbih ederim” deyiniz. Her kim bir sefer söylerse kendisine on sevap yazılır on defa söyleyene yüz sevap yazılır, yüz sefer söyleyene bin sevap yazılır. Kim artırırsa Allah’ta sevap miktarını artırır kim Allah’tan bağışlanma isterse Allah onu bağışlar. (Tirmizî rivâyet etmiştir.)Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 60, 5/513
Senetler:
()
Konular:
Hamd, Allah'a hamdetmek
Hz. Peygamber, tavsiyeleri
Sevap, sevap
Tesbih, parmakla saymak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20455, T003471
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ وَزِيرٍ الْوَاسِطِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو سُفْيَانَ الْحِمْيَرِىُّ هُوَ سَعِيدُ بْنُ يَحْيَى الْوَاسِطِىُّ عَنِ الضَّحَّاكِ بْنِ حُمْرَةَ عَنْ عَمْرِو بْنِ شُعَيْبٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جَدِّهِ قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « مَنْ سَبَّحَ اللَّهَ مِائَةً بِالْغَدَاةِ وَمِائَةً بِالْعَشِىِّ كَانَ كَمَنْ حَجَّ مِائَةَ مَرَّةٍ وَمَنْ حَمِدَ اللَّهَ مِائَةً بِالْغَدَاةِ وَمِائَةً بِالْعَشِىِّ كَانَ كَمَنْ حَمَلَ عَلَى مِائَةِ فَرَسٍ فِى سَبِيلِ اللَّهِ أَوْ قَالَ غَزَا مِائَةَ غَزْوَةٍ وَمَنْ هَلَّلَ اللَّهَ مِائَةً بِالْغَدَاةِ وَمِائَةً بِالْعَشِىِّ كَانَ كَمَنْ أَعْتَقَ مِائَةَ رَقَبَةٍ مِنْ وَلَدِ إِسْمَاعِيلَ وَمَنْ كَبَّرَ اللَّهَ مِائَةً بِالْغَدَاةِ وَمِائَةً بِالْعَشِىِّ لَمْ يَأْتِ فِى ذَلِكَ الْيَوْمِ أَحَدٌ بِأَكْثَرَ مِمَّا أَتَى بِهِ إِلاَّ مَنْ قَالَ مِثْلَ مَا قَالَ أَوْ زَادَ عَلَى مَا قَالَ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ .
Tercemesi:
Amr b. Şuayb (r.a.)’ın dedesinden rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Her kim Allah’ı sabahleyin yüz kere akşamleyin yüz kere tesbih ederse yüz kere hac yapmış sevâbı kazanır. Her kim de günde yüz kere sabah akşam Allah’ı hamdederse Allah yolunda cihâd için yüz at hazırlamış gibidir veya yüz kere savaşa katılmış kimse gibi sevap kazanır. Kim de yüz kere sabahleyin yüz kere de akşamleyin lailahe illallah derse İsmailoğullarından yüz köle azâd eden kişinin sevâbını kazanır, kim de yüz kere sabahleyin yüz kere de akşamleyin Allahuekber derse onun söylediği kadar söyleyen veya onun söylediği kadarı geçen kimseden başka hiçbir kimse onun kazandığı sevâbı kazanamaz.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.)Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 61, 5/513
Senetler:
()
Konular:
Hamd, Allah'a hamdetmek
KTB, TEVHİD
Tekbir
Tesbih, parmakla saymak
Tevhid, Kelime-i tevhidin fazileti
Zikir, mahlukatın Allah'ı zikretmesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20464, T003475
Hadis:
حَدَّثَنَا جَعْفَرُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ عِمْرَانَ الثَّعْلَبِىُّ الْكُوفِىُّ حَدَّثَنَا زَيْدُ بْنُ حُبَابٍ عَنْ مَالِكِ بْنِ مِغْوَلٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ بُرَيْدَةَ الأَسْلَمِىِّ عَنْ أَبِيهِ قَالَ: سَمِعَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم رَجُلاً يَدْعُو وَهُوَ يَقُولُ: اللَّهُمَّ إِنِّى أَسْأَلُكَ بِأَنِّى أَشْهَدُ أَنَّكَ أَنْتَ اللَّهُ لاَ إِلَهَ إِلاَّ أَنْتَ الأَحَدُ الصَّمَدُ الَّذِى لَمْ يَلِدْ وَلَمْ يُولَدْ وَلَمْ يَكُنْ لَهُ كُفُوًا أَحَدٌ . قَالَ فَقَالَ: « وَالَّذِى نَفْسِى بِيَدِهِ لَقَدْ سَأَلَ اللَّهَ بِاسْمِهِ الأَعْظَمِ الَّذِى إِذَا دُعِىَ بِهِ أَجَابَ وَإِذَا سُئِلَ بِهِ أَعْطَى » . قَالَ زَيْدٌ: فَذَكَرْتُهُ لِزُهَيْرِ بْنِ مُعَاوِيَةَ بَعْدَ ذَلِكَ بِسِنِينَ فَقَالَ: حَدَّثَنِى أَبُو إِسْحَاقَ عَنْ مَالِكِ بْنِ مِغْوَلٍ . قَالَ زَيْدٌ :ثُمَّ ذَكَرْتُهُ لِسُفْيَانَ الثَّوْرِىِّ فَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ . وَرَوَى شَرِيكٌ هَذَا الْحَدِيثَ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ عَنِ ابْنِ بُرَيْدَةَ عَنْ أَبِيهِ وَإِنَّمَا أَخَذَهُ أَبُو إِسْحَاقَ الْهَمْدَانِىُّ عَنْ مَالِكِ بْنِ مِغْوَلٍ وَإِنَّمَا دَلَّسَهُ . وَرَوَى شَرِيكٌ هَذَا الْحَدِيثَ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ .
Tercemesi:
Büreyde el Eslemî (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Peygamber (s.a.v), bir adamın şöyle duâ ettiğini işitti: “Ey Allah’ım Ben senden istiyorum ki: Senin tek olduğuna senden başka gerçek ilah olmadığına ben inanıyor ve bu gerçeği de başkalarına da bildiriyorum. Sen ikincisi düşünülemeyen teksin. Sen kimseye ve hiçbir şeye muhtaç olmayansın fakat herkes ve her şey sana muhtaçtır. O Allah kesinlikle baba olmamıştır ve çocuğu da yoktur. Hiçbir şey ona denk ve benzer olamaz o hiçbir şeye benzetilemez.” Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) buyurdu ki: Canım kudret elinde olan Allah’a yemin ederim ki bu adam Allah’tan, kendisine onunla duâ edildiği zaman mutlaka kabul edeceği ve kendisinden onunla istenildiği zaman mutlaka vereceği, ismi Azam duâsını yapmış oldu. Zeyd dedi ki: Bu hadis bundan birkaç yıl sonra Züheyr’e hatırlatmıştım da şöyle demişti: Bu hadisi bana Ebû İshâk Mâlik b. Mığvel’den aktarmıştı. Zeyd diyor ki: Sonra bu hadisi Sûfyân’a anlattım o da bu hadisi bana Mâlik’den aktardı.Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir.Bu hadisi Şerîk, Ebû İshâk’tan, Büreyde’den, babasından rivâyet etmektedir. Oysa Ebû İshâk bu hadisi Mâlik b. Mığvel’den almıştır. O ona vasıta olmuştur. Şerîk ise bu hadisi Ebû İshâk’tan rivâyet etmektedir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 63, 5/515
Senetler:
()
Konular:
Dua, İsmi- a'zam duası
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى - بَصْرِىٌّ - حَدَّثَنَا غنامُ بْنُ عَلِىٍّ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ عَطَاءِ بْنِ السَّائِبِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو قَالَ: رَأَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَعْقِدُ التَّسْبِيحَ . فقَالَ: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ مِنْ حَدِيثِ الأَعْمَشِ عَنْ عَطَاءِ بْنِ السَّائِبِ . وَرَوَى شُعْبَةُ وَالثَّوْرِىُّ هَذَا الْحَدِيثَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ السَّائِبِ بِطُولِهِ . وَفِى الْبَابِ عَنْ يُسَيْرَةَ بِنْتِ يَاسِرٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَتْ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم :« يَا مَعْشَرَ النِّسَاءِ اعْقِدْنَ بِالأَنَامِلِ فَإِنَّهُنَّ مَسْئُولاَتٌ مُسْتَنْطَقَاتٌ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20484, T003486
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الأَعْلَى - بَصْرِىٌّ - حَدَّثَنَا غنامُ بْنُ عَلِىٍّ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ عَطَاءِ بْنِ السَّائِبِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَمْرٍو قَالَ: رَأَيْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم يَعْقِدُ التَّسْبِيحَ . فقَالَ: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ مِنْ حَدِيثِ الأَعْمَشِ عَنْ عَطَاءِ بْنِ السَّائِبِ . وَرَوَى شُعْبَةُ وَالثَّوْرِىُّ هَذَا الْحَدِيثَ عَنْ عَطَاءِ بْنِ السَّائِبِ بِطُولِهِ . وَفِى الْبَابِ عَنْ يُسَيْرَةَ بِنْتِ يَاسِرٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَتْ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم :« يَا مَعْشَرَ النِّسَاءِ اعْقِدْنَ بِالأَنَامِلِ فَإِنَّهُنَّ مَسْئُولاَتٌ مُسْتَنْطَقَاتٌ » .
Tercemesi:
Abdullah b. Amr (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: “Peygamber (s.a.v), tesbihi parmaklarıyla çekerdi.” Tirmizî: Bu hadis A’meş’in, Atâ b. Sâib’den rivâyeti olarak bu şekliyle hasen garibtir. Şu’be, Sevrî bu hadisi Atâ b. Sâib’den uzun bir şekilde rivâyet etmiştir. Bu konuda Yüseyre binti Yâsir’den rivâyet edilmiştir. Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Ey Kadınlar topluluğu parmaklarınızla tesbih çekiniz. O parmaklar da mes’uldür ve şâhidlik yapmak üzere konuşturulacaklardır.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 71, 5/521
Senetler:
()
Konular:
Tesbih, parmakla saymak
Zikir, parmaklarla tesbih çekmek,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20477, T003483
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مَنِيعٍ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنْ شَبِيبِ ابْنِ شَيْبَةَ عَنِ الْحَسَنِ الْبَصْرِىِّ عَنْ عِمْرَانَ بْنِ حُصَيْنٍ قَالَ: قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم لأَبِى :« يَا حُصَيْنُ كَمْ تَعْبُدُ الْيَوْمَ إِلَهًا؟ » . قَالَ أَبِى سَبْعَةً :سِتًّا فِى الأَرْضِ وَوَاحِدًا فِى السَّمَاءِ . قَالَ :« فَأَيُّهُمْ تَعُدُّ لِرَغْبَتِكَ وَرَهْبَتِكَ؟ » . قَالَ :الَّذِى فِى السَّمَاءِ . قَالَ « يَا حُصَيْنُ أَمَا إِنَّكَ لَوْ أَسْلَمْتَ عَلَّمْتُكَ كَلِمَتَيْنِ تَنْفَعَانِكَ » . قَالَ: فَلَمَّا أَسْلَمَ حُصَيْنٌ قَالَ: يَا رَسُولَ اللَّهِ عَلِّمْنِى الْكَلِمَتَيْنِ اللَّتَيْنِ وَعَدْتَنِى . فَقَالَ: « قُلِ اللَّهُمَّ أَلْهِمْنِى رُشْدِى وَأَعِذْنِى مِنْ شَرِّ نَفْسِى » . قَالَ: هَذَا حَدِيثٌ غَرِيبٌ . وَقَدْ رُوِىَ هَذَا الْحَدِيثُ عَنْ عِمْرَانَ بْنِ حُصَيْنٍ مِنْ غَيْرِ هَذَا الْوَجْهِ .
Tercemesi:
Imrân b. Husayn (r.a.)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Peygamber (s.a.v), babama: “Ey Husayn! Bugün kaç tanrıya ibadet ediyorsun?” buyurdu. Babam şu cevabı verdi: “Altısı yerde biri gökte yedi tanrıya.” Rasûlullah (s.a.v.): “İstek, arzu ve korkuların bunlardan hangisinedir?” buyurdu. Babam: “Göktekine” diye cevap verdi. Rasûlullah (s.a.v.): “Ey Husayn! Müslüman olmuş olsaydın sana fayda verecek iki kelime öğretirdim…” Husayn, Müslüman olunca: “Ey Allah’ın Rasûlü! bana vaad ettiğin iki kelimeyi bana öğret” dedi. Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Şöyle duâ et: Allah’ım bana faydalı olan şeyleri ilham et ve beni benliğimin şerrinden de koru.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.) Tirmizî: Bu hadis garibtir. Bu hadis Imrân b. Husayn’dan değişik bir şekilde de rivâyet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 69, 5/519
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, duaları
Müşrik, vasıfları
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20975, T003494
Hadis:
حَدَّثَنَا الأَنْصَارِىُّ حَدَّثَنَا مَعْنٌ حَدَّثَنَا مَالِكٌ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ الْمَكِّىِّ عَنْ طَاوُسٍ الْيَمَانِىِّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبَّاسٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يُعَلِّمُهُمْ هَذَا الدُّعَاءَ كَمَا يُعَلِّمُهُمُ السُّورَةَ مِنَ الْقُرْآنِ: « اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنْ عَذَابِ جَهَنَّمَ وَمِنْ عَذَابِ الْقَبْرِ وَأَعُوذُ بِكَ مِنْ فِتْنَةِ الْمَسِيحِ الدَّجَّالِ وَأَعُوذُ بِكَ مِنْ فِتْنَةِ الْمَحْيَا وَالْمَمَاتِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
İbn Abbâs (r.a.)’tan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.), ashabına Kur’ân’dan bir sûre öğretir gibi şu duâyı öğretirdi: “Allah’ım Cehennem azabından ve kabir azabından sana sığınırım. Mesih Deccâl fitnesinden sana sığınırım. Hayat ve ölümün fitnelerinden sana sığınırım." Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 76, 5/524
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdurrahman Tâvus b. Keysan el-Yemanî (Tâvus b. Keysan)
3. Ebu Zübeyr Muhammed b. Müslim el-Kuraşi (Muhammed b. Müslim b. Tedrus)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Yahya Ma'n b. İsa el-Kazzâz (Ma'n b. İsa b. Ma'n)
6. Ebu Musa İshak b. Musa el-Ensari (İshak b. Musa b. Abdullah b. Musa b. Abdullah b. Yezid)
Konular:
Dua, dua ile öğretmek
Kabir Hayatı, Kabir Azabı
Kıyamet, alametleri, Deccal
Kıyamet, alametleri, Mesih
KTB, DUA