Öneri Formu
Hadis Id, No:
51709, DM003432
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ اللَّهِ بْنُ أَبِى زِيَادٍ عَنْ شَهْرِ بْنِ حَوْشَبٍ عَنْ أَسْمَاءَ بِنْتِ يَزِيدَ قَالَتْ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« اسْمُ اللَّهِ الأَعْظَمُ فِى هَاتَيْنِ الآيَتَيْنِ {اللَّهُ لاَ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ الْحَىُّ الْقَيُّومُ} {وَإِلَهُكُمْ إِلَهٌ وَاحِدٌ}».
Tercemesi:
Bize Ebu Asım (Dahhâk b. Mahled), ona Ubeydullah b. Ebu Ziyad, ona Şehr b. Havşeb, ona da Esma bt. Yezid, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: Allah'ın (cc) ism-i azamı şu iki âyettedir. "Allahu lâ ilâhe illâ hüve'l-hayyu'l-kayyûm" (Allah, kendisinden başka hiçbir ilah bulunmayandır. Diridir, kayyumdur.) (Âl-i İmrân, 3/1) ve "Ve ilâhukum ilâhun vâhid" (Sizin ilahınız bir tek ilahtır.) (Bakara, 2/163).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Fedâilü'l-Kur'an 14, 4/2133
Senetler:
1. Ümmü Amir Esma bt. Yezîd el-Ensariyye (Esma bt. Yezîd b. Seken b. Râfi')
2. Şehr b. Havşeb el-Eşarî (Şehr b. Havşeb)
3. Ubeydullah b. Ebu Ziyad el-Kaddâh (Ubeydullah b. Ebu Ziyad)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın isimleri, Esmâ-i Hüsnâ
Kur'an, Bakara suresinin son iki ayeti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
51711, DM003434
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو نُعَيْمٍ حَدَّثَنَا بَشِيرٌ - هُوَ ابْنُ الْمُهَاجِرِ - حَدَّثَنِى عَبْدُ اللَّهِ بْنُ بُرَيْدَةَ عَنْ أَبِيهِ قَالَ : كُنْتُ جَالِساً عِنْدَ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- فَسَمِعْتُهُ يَقُولُ : « تَعَلَّمُوا سُورَةَ الْبَقَرَةِ ، فَإِنَّ أَخْذَهَا بَرَكَةٌ وَتَرْكَهَا حَسْرَةٌ ، وَلاَ يَسْتَطِيعُهَا الْبَطَلَةُ ». ثُمَّ سَكَتَ سَاعَةً ثُمَّ قَالَ : « تَعَلَّمُوا سُورَةَ الْبَقَرَةِ وَآلِ عِمْرَانَ فَإِنَّهُمَا الزَّهْرَاوَانِ ، وَإِنَّهُمَا تُظِلاَّنِ صَاحِبَهُمَا يَوْمَ الْقِيَامَةِ كَأَنَّهُمَا غَمَامَتَانِ أَوْ غَيَايَتَانِ أَوْ فِرْقَانِ مِنْ طَيْرٍ صَوَافَّ ، وَإِنَّ الْقُرْآنَ يَلْقَى صَاحِبَهُ يَوْمَ الْقِيَامَةِ حِينَ يَنْشَقُّ عَنْهُ الْقَبْرُ كَالرَّجُلِ الشَّاحِبِ فَيَقُولُ لَهُ : هَلْ تَعْرِفُنِى؟ فَيَقُولُ : مَا أَعْرِفُكَ. فَيَقُولُ : أَنَا صَاحِبُكَ الْقُرْآنُ الَّذِى أَظْمَأْتُكَ فِى الْهَوَاجِرِ وَأَسْهَرْتُ لَيْلَكَ ، وَإِنَّ كُلَّ تَاجِرٍ مِنْ وَرَاءِ تِجَارَتِهِ ، وَإِنَّكَ الْيَوْمَ مِنْ وَرَاءِ كُلِّ تِجَارَةٍ فَيُعْطَى الْمُلْكَ بِيَمِينِهِ وَالْخُلْدَ بِشِمَالِهِ ، وَيُوضَعُ عَلَى رَأْسِهِ تَاجُ الْوَقَارِ ، وَيُكْسَى وَالِدَاهُ حُلَّتَيْنِ لاَ يُقَوَّمُ لَهُمَا الدُّنْيَا فَيَقُولاَنِ : بِمَ كُسِينَا هَذَا؟ وَيُقَالُ لَهُمَا : بِأَخْذِ وَلَدِكُمَا الْقُرْآنَ. ثُمَّ يُقَالُ لَهُ : اقْرَأْ وَاصْعَدْ فِى دَرَجِ الْجَنَّةِ وَغُرَفِهَا ، فَهُوَ فِى صُعُودٍ مَا دَامَ يَقْرَأُ هَذًّا كَانَ أَوْ تَرْتِيلاً ».
Tercemesi:
Bize Ebu Nuaym, ona Beşir -İbnu'l-Muhacir-, ona Abdullah b. Büreyde, ona da babası [Büreyde b. Husayb el-Eslemî] şöyle demiştir: "Birgün Hz. Peygamber'in (s.a) yanında otururken O'nun (s.a) şöyle buyurduğunu işittim: "Bakara suresini öğreniniz! Çünkü onu öğrenmek bereket, terk etmek ise hüsrandır. Batıl şeylerle uğraşanlar onu öğrenmeye güç yetiremezler!" Sonra Rasulullah (s.a) bir süre sustu ve ardından şöyle buyurdu: "Bakara ve Âl-i İmrân surelerini öğreniniz. Çünkü onlar iki nurdur. Kıyamet günü dostlarını (kendilerini dünyada terk etmeyenleri), iki bulut yahut iki gölgelik yahut da birbiri üzerine kanatlarını açmış iki kuş sürüsü gibi gölgelendireceklerdir! Şüphesiz kıyamet günü Kur'an, dünyada kendisine dost olan kimse kabri yarılıp da kalktığı zaman, onu yorgunluktan beti benzi atmış bir adam gibi karşılayacak ve ona "Beni tanıyor musun?" diyecektir. Adam "Seni tanımıyorum" deyince; "ben, seni öğle sıcaklarında susuz geceleri uykusuz bırakan dostun Kur'an'ım. Her tüccar, ticaretinin karşılığında bir kazanç bekler. Şüphesiz sen bugün her ticaretin üstünde (bir karşılık alacaksın)." der ve o kişinin sağ eline istediği her şeyin hükümranlığı sol eline de sonsuzluk verilir ve başına bir vakar tacı takılır. Anne ve babasına da, tüm dünyanın değerine yetişemeyeceği elbiseler giydirilir. Bunun üzerine o ikisi: "Bize bunlar niçin giydirildi?" derler. Onlara: "Evladınızın Kur'an'a sarılması sebebiyle" denilir. Sonra o kişiye (o Kur'an dostuna): "Haydi oku ve Cennet'in katları ile odalarına yüksel" denilir. O, Kur'an'ı hızlı yahut yavaş okuduğu sürece yükselir de yükselir." buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Fedâilü'l-Kur'an 15, 4/2135
Senetler:
1. Ebu Abdullah Büreyde b. Husayb el-Eslemî (Amir b. Husayb b. Abdullah b. Haris b. A'rec)
2. Abdullah b. Büreyde el-Eslemî (Abdullah b. Büreyde Husayb b. Abdullah b. Hâris b. el-A'rec b. Sa'd b. Rezzâh b. Adi b. Sehm b)
3. Beşir b. Muhacir el-Ğanevi (Beşir b. Muhacir)
4. Ebu Nuaym Fadl b. Dükeyn el-Mülâi (Fadl b. Amr b. Hammâd b. Züheyr b. Dirhem)
Konular:
Bereket, rızkın, malın ve ömrün bereketlenmesi
Kur'an, Al-i İmran suresinin fazileti
Kur'an, Bakara Suresi
Kur'an, Bakara Suresi'nin Fazileti
Kur'an, öğrenmek, öğretmek, okumak, okutmak
Kur'an, okumak ve yaşamak
Kur'an, Surelerin, Ayetlerin Faziletleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
51701, DM003424
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو نُعَيْمٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ الثَّقَفِىُّ حَدَّثَنَا الشَّعْبِىُّ قَالَ قَالَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ مَسْعُودٍ : لَقِىَ رَجُلٌ مِنْ أَصْحَابِ مُحَمَّدٍ -صلى الله عليه وسلم- رَجُلاً مِنَ الْجِنِّ فَصَارَعَهُ فَصَرَعَهُ الإِنْسِىُّ ، فَقَالَ لَهُ الإِنْسِىُّ : إِنِّى لأَرَاكَ ضَئِيلاً شَخِيتاً كَأَنَّ ذُرَيِّعَتَيْكَ ذُرَيِّعَتَا كَلْبٍ ، فَكَذَلِكَ أَنْتُمْ مَعْشَرَ الْجِنِّ أَمْ أَنْتَ مِنْ بَيْنِهِمْ كَذَلِكَ؟ قَالَ : لاَ وَاللَّهِ إِنِّى مِنْهُمْ لَضَلِيعٌ ، وَلَكِنْ عَاوِدْنِى الثَّانِيَةَ ، فَإِنْ صَرَعْتَنِى عَلَّمْتُكَ شَيْئاً يَنْفَعُكَ. قَالَ : نَعَمْ. قَالَ : تَقْرَأُ {اللَّهُ لاَ إِلَهَ إِلاَّ هُوَ الْحَىُّ الْقَيُّومُ}؟ قَالَ : نَعَمْ. قَالَ : فَإِنَّكَ لاَ تَقْرَؤُهَا فِى بَيْتٍ إِلاَّ خَرَجَ مِنْهُ الشَّيْطَانُ لَهُ خَبَجٌ كَخَبَجِ الْحِمَارِ ، ثُمَّ لاَ يَدْخُلُهُ حَتَّى يُصْبِحَ. قَالَ أَبُو مُحَمَّدٍ : الضَّئِيلُ الدَّقِيقُ ، وَالشَّخِيتُ الْمَهْزُولُ ، وَالضَّلِيعُ جَيِّدُ الأَضْلاَعِ ، وَالْخَبَجُ الرِّيحُ.
Tercemesi:
Bize Ebû Nuaym rivayet edip (dedi ki), bize Ebû Asım es-Sekafî rivayet edip (dedi ki), bize eş-Şa'bi rivayet edip şöyle dedi: Abdullah b. Mes'ûd demiş ki; Hz. Muhammed'in (Sal-lallahu Aleyhi ve Sellem) Ashabından bir adam dimilerden bir adamla karşılaşmış ve onunla güreşmiş. Derken insan, cinnîyi yere atıp yenmiş. O zaman insan, cinnîye şöyle demiş: "Doğrusu ben seni gerçekten zayıf ve çelimsiz görüyorum. Küçücük kolların sanki köpeğin küçücük kollan gibi! Siz bütün cinnîler mi böylesiniz, yoksa onların arasından sen mi böylesin?" Cinnî şöyle cevap vermiş: "Hayır, vallahi (bütün cinnîler böyle değil)! Doğrusu ben onlar arasında gerçekten güçlü kuvvetliyim. Fakat sen benimle ikinci defa güreş. Eğer beni yere atıp yenersen, sana, kendine fayda verecek birşey Öğretirim!" İnsan; "peki" demiş (ve tekrar güreşmişler. İnsan yine yenmiş. O zaman cinnî); "Allahu lâ ilahe illâ huve'l-hayyu'l-kayyunı"669 ayetini okuyabiliyor musun?" demiş. O da; "evet" demiş. Bunun üzerine cinnî şöyle demiş: "Öyleyse sen onu hiçbir evde okumazsın ki, şeytan (zor durumda kalması sebebiyle) eşek yellenmesi gibi oradan çıkmış, sonra da sabah oluncaya kadar oraya girememiş olmasın!" Ebû Muhammed (ed-Dârimî) dedi ki: "Ed-dâil: zayıf ince"; "eş-şâhit: çelimsiz, zayıf; "ed-dalî: güçlü kuvvetli, kaburgaları sağlam kimse"; "el-habec: yellenme, koku, yel" demektir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Fedâilü'l-Kur'an 14, 4/2128
Senetler:
0. Mevkuf (Mevkuf)
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
Konular:
Kur'an, Ayete'l-Kürsî
Öneri Formu
Hadis Id, No:
51702, DM003425
Hadis:
حَدَّثَنَا جَعْفَرُ بْنُ عَوْنٍ أنبأنا أَبُو الْعُمَيْسِ عَنِ الشَّعْبِىِّ قَالَ قَالَ عَبْدُ اللَّهِ : مَنْ قَرَأَ عَشْرَ آيَاتٍ مِنْ سُورَةِ الْبَقَرَةِ فِى لَيْلَةٍ لَمْ يَدْخُلْ ذَلِكَ الْبَيْتَ شَيْطَانٌ تِلْكَ اللَّيْلَةَ حَتَّى يُصْبِحَ أَرْبَعاً مِنْ أَوَّلِهَا وَآيَةُ الْكُرْسِىِّ وَآيَتَانِ بَعْدَهَا وَثَلاَثٌ خَوَاتِيمُهَا ، أَوَّلُهَا {لِلَّهِ مَا فِى السَّمَوَاتِ وَمَا فِي الأَرْضِ وَإِنْ تُبْدُوا مَا فِي أَنْفُسِكُمْ أَوْ تُخْفُوهُ يُحَاسِبْكُمْ بِهِ اللَّهُ فَيَغْفِرُ لِمَنْ يَشَاءُ وَيُعَذِّبُ مَنْ يَشَاءُ وَاللَّهُ عَلَى كُلِّ شَيْءٍ قَدِيرٌ}
Tercemesi:
Bize Ca'fer b. Avn rivayet edip (dedi ki), bize Ebu'l-Umeys, eş-Şa'bi'den haber verdi ki, O şöyle demiş: Abdullah demiş ki: "Kim bir gecede Bakara Sûresinden on ayet; yani baş tarafından dört ayet, Kürsî ayetini, ondan sonraki iki ayeti ve başı "li'llâhi mâfi's-semâvât" olan son üç ayetini okursa, o eve o gece sabah oluncaya kadar hiçbir şeytan girmez!" -Zevâid, 10/118 (Taberani'den).
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Fedâilü'l-Kur'an 14, 4/2129
Senetler:
0. Mevkuf (Mevkuf)
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
Konular:
Kur'an, Ayete'l-Kürsî
Kur'an, Bakara Suresi
Kur'an, Bakara Suresi'nin Fazileti
Kur'an, Surelerin, Ayetlerin Faziletleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
51704, DM003427
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عَامِرٍ عَنْ شُعْبَةَ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ عَمَّنْ سَمِعَ عَلِيًّا يَقُولُ : مَا كُنْتُ أَرَى أَنَّ أَحَداً يَعْقِلُ يَنَامُ حَتَّى يَقْرَأَ هَؤُلاَءِ الآيَاتِ مِنْ آخِرِ سُورَةِ الْبَقَرَةِ وَإِنَّهُنَّ لَمِنْ كَنْزٍ تَحْتَ الْعَرْشِ.
Tercemesi:
Bize Saîd b. Âmir, Şu'be'den, (O) Ebû İshak'tan, (O da) Hz. Ali'den işiten kimseden rivayet etti (ki, Hz. Ali şöyle demiş): "Akıllı olan birinin, Bakara Sûresinin sonundaki o ayetleri, onlar, Arş'm altındaki bir hazineden oldukları halde, okumadan uyuyacağım zannetmem!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Fedâilü'l-Kur'an 14, 4/2130
Senetler:
0. Mevkuf (Mevkuf)
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
Konular:
Kur'an, Bakara suresinin son iki ayeti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
51706, DM003429
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ عِيسَى عَنْ أَبِى مُعَاوِيَةَ هو محمد بن خازم عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبِى بَكْرٍ الْمُلَيْكِىِّ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« مَنْ قَرَأَ آيَةَ الْكُرْسِىِّ وَفَاتِحَةَ حم الْمُؤْمِنِ إِلَى قَوْلِهِ {غَافِرِ الذَّنْبِ وَقَابِلِ التَّوْبِ شَدِيدِ الْعِقَابِ ذِي الطَّوْلِ لا إِلَهَ إِلا هُوَ إِلَيْهِ الْمَصِيرُ} لَمْ يَرَ شَيْئاً يَكْرَهُهُ حَتَّى يُمْسِىَ ، وَمَنْ قَرَأَهَا حِينَ يُمْسِى لَمْ يَرَ شَيْئاً يَكْرَهُهُ حَتَّى يُصْبِحَ ».
Tercemesi:
Bize İshak b. İsa, Ebû Muaviye'den -ki O, Muhammed b. Hâzim'dir-, (O) Abdurrahman b. Ebi Bekr el-Muleyki'den, (O) Ebû Seleme'den, (O da) Ebû Hüreyre'den (naklen) rivayet etti ki, O şöyle demiş: Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurdu: "Kim Kürsî ayetini ve Ha-Mim'in, (yani Mü'min Sûresinin) baş tarafını "...dönüş de ancak O'nadır!" sözüne kadar okursa, o,akşama varıncaya kadar hoşlanmayacağı birşey görmez. Kim bunları akşama vardığında okursa, o da sabahlayıncaya kadar hoşlanmayacağı birşey görmez."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Fedâilü'l-Kur'an 14, 4/2132
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
Konular:
Kur'an, Ayete'l-Kürsî
Kur'an, Mü'minun suresi
Kur'an, Surelerin, Ayetlerin Faziletleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
51707, DM003430
Hadis:
حَدَّثَنَا عَفَّانُ حَدَّثَنَا حَمَّادُ بْنُ سَلَمَةَ أنبأنا أَشْعَثُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الْجَرْمِىُّ عَنْ أَبِى قِلاَبَةَ عَنْ أَبِى الأَشْعَثِ الصَّنْعَانِىِّ عَنِ النُّعْمَانِ بْنِ بَشِيرٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« إِنَّ اللَّهَ كَتَبَ كِتَاباً قَبْلَ أَنْ يَخْلُقَ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضَ بِأَلْفَىْ عَامٍ ، فَأَنْزَلَ مِنْهُ آيَتَيْنِ خَتَمَ بِهِمَا سُورَةَ الْبَقَرَةِ وَلاَ تُقْرَآنِ فِى دَارٍ ثَلاَثَ لَيَالٍ فَيَقْرَبُهَا شَيْطَانٌ ».
Tercemesi:
Bize Affân rivayet edip (dedi ki), bize Hammâd b. Seleme rivayet edip (dedi ki), bize Eş'as b. Abdirrahman ec-Cermi, Ebû Kılâbe'den, (O) Ebu'l-Eş'as es-San'ani'den, (O da) en-Nu'man b. Beşir'den (naklen) haber verdi ki, Rasulullah (Sal-lallaku Aleyhi ve Sellem) şöyle buyurmuş: "Şüphesiz Allah, gökleri ve yeri yaratmasından iki bin yıl önce bir kitap yazmıştı. İşte bundan, kendileriyle Bakara Sûresini sona erdirdiği iki ayet indirdi. Bunların bir evde üç gün okunması, sonra da oraya şeytanın yaklaşması, olacak iş değil!" , Fezâilu'l-Kur'an, 4(5/159-160); Müstedrek, 1/562, 2/260; Şuab, 2/460
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Fedâilü'l-Kur'an 14, 4/2132
Senetler:
1. Numan b. Beşir el-Ensârî (Numan b. Beşir b. Sa'd b. Sa'lebe)
Konular:
Kur'an, Bakara suresinin son iki ayeti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
51708, DM003431
Hadis:
حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ عَامِرٍ عَنْ شُعْبَةَ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ يَزِيدَ عَنْ أَبِى مَسْعُودٍ عَنِ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« مَنْ قَرَأَ الآيَتَيْنِ الآخِرَتَيْنِ مِنْ سُورَةِ الْبَقَرَةِ فِى لَيْلَةٍ كَفَتَاهُ ».
Tercemesi:
Bize Saîd b. Âmir, Şu'be'den, (O) Mansûr'dan, (O) İbrahim'den, (O) Abdurrahman b. Yezid'den, (O) Ebû Mes'ûd'dan, (O da) Hz. Peygamber'den (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (naklen) rivayet etti ki, O şöyle buyurdu: "-Kim (bir gecede) Bakara Sûresinin son iki ayetini okursa, bunlar (o gece, kötülüklere karşı veya geceyi ihya olarak, yahut sevap olarak) onay'eterler. "
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Fedâilü'l-Kur'an 14, 4/2133
Senetler:
1. Ebu Mesud el-Ensarî (Ukbe b. Amr b. Sa'lebe b. Esire b. Asire)
Konular:
Kur'an, Bakara suresinin son iki ayeti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
51710, DM003433
Hadis:
حَدَّثَنَا مُجَاهِدٌ - هُوَ ابْنُ مُوسَى - حَدَّثَنَا مَعْنٌ حَدَّثَنَا مُعَاوِيَةُ بْنُ صَالِحٍ عَنْ أَبِى الزَّاهِرِيَّةِ عَنْ جُبَيْرِ بْنِ نُفَيْرٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« إِنَّ اللَّهَ خَتَمَ سُورَةَ الْبَقَرَةِ بِآيَتَيْنِ أُعْطِيتُهُمَا مِنْ كَنْزِهِ الَّذِى تَحْتَ الْعَرْشِ ، فَتَعَلَّمُوهُنَّ وَعَلِّمُوهُنَّ نِسَاءَكُمْ ، فَإِنَّهُمَا صَلاَةٌ وَقُرْآنٌ وَدُعَاءٌ ».
Tercemesi:
Bize Mücahit (ki o Musa'nın oğludur) rivayet edip dedi ki, bize Ma'n rivayet edip dedi ki, bize Muaviye b. Salih, Ebu'z Zahiriye'den, o da Cübeyr b. Nüfeyr'den naklen rivayet etti ki; Rasulullah SAV şöyle buyurmuş: ' Allah gerçekten Bakara Suresini iki ayetle sona erdirmiştir ki; onlar bana o'nun Arş'ın altında olan hazinesinden verilmişlerdir. Binaenaleyh onları öğrenin. Onları kadınlarınıza da öğretin. Çünkü onlar rahmettirler. onları okuyan kimse hem Kuran okumuş hem dua etmiş olur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Fedâilü'l-Kur'an 14, 4/2134
Senetler:
0. Mürsel (Mürsel)
1. Ebu Abdurrahman Cübeyr b. Nüfeyr el-Hadramî (Cübeyr b. Nüfeyr b. Malik b. Âmir)
Konular:
Kur'an, Bakara suresinin son iki ayeti