Giriş

Bize Mahmud b. Ğaylân, Hasan b. Ali ve daha pek çok kişi, onlara Ebu Üsâme, ona Büreyd b. Abdullah b. Ebu Bürde, ona dedesi Ebu Bürde, ona da Ebu Musa el-Eş'arî, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: (İyiliğe) aracı olun ki sevap elde edesiniz. Şüphesiz Allah, Nebî'sinin dili ile dilediğini yerine getirir. Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir. Büreyd de, aynı şekilde dedesi gibi Ebu Bürde olarak künyelenir, Kûfeli olup hadiste sikadır. Ondan Şu'be, es-Sevrî ve İbn Uyeyne rivayette bulunmuştur.


Açıklama: Konuyla ilgili farklı rivayetlerden anlaşıldığına göre Hz. Peygamber kendisinden makul bir talepte bulunulduğunda öncelikle kendi imkânlarıyla bunu karşılamaya çalışmış, bunun mümkün olmadığı durumunda aracılık yaparak çevresindekilerin söz konusu talebi karşılamalarını sağlamıştır. Yukarıdaki hadiste de bu duruma işarette bulunulmuştur.

    Öneri Formu
15813 T002672 Tirmizi, İlim, 14

Bize Hasan b. Sabbâh el-Bezzâr ve İshak b. Musa el-Ensârî, onlara Süfyân b. Uyeyne, ona İbn Cüreyc, ona Ebu Zübeyr, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre merfu olarak şöyle rivayet etmiştir: "İnsanların ilim talebi için develer koşturması pek yakındır. (Ne var ki) onlar, Medine aliminden daha alim kimse bulamayacaklardır." [Ebu İsa şöyle demiştir: Bu hasen bir hadis olup Süfyân'ın rivayetidir. İbn Uyeyne'den rivayet edildiğine göre ona, Medine'nin aliminin kim olduğu sorulmuş, o da "Malik b. Enes" cevabını vermiştir. İshak b. Musa ise, İbn Uyeyne'yi, "(Medine'nin alimi), Zâhid Abdullah b. Abdülaziz el-Umerî'dir" derken işittiğini söylemiştir. Yahya b. Musa da, Abdürrezzâk'ın, "o, Malik b. Enes'tir" dediğini ifade etmiştir. el-Umerî, Abdülaziz b. Abdullah olup Ömer b. Hattâb'ın torunlarındandır.]


Açıklama: Hadisin tercümesinde mana dikkate alınmıştır.

    Öneri Formu
15839 T002680 Tirmizi, İlim, 18

Bize Ali b. Nasr b. Ali, ona Muhammed b. Abbâd el-Hünâî, ona Ali b. Mübârek, ona Eyyub es-Sahtiyânî, ona Hâlid b. Düreyk, ona da İbn Ömer, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kim ilmi Allah rızası dışında bir maksatla ilim öğrenirse veya o ilimle Allah rızası dışında bir hedefi olursa, cehennemdeki yerine hazırlansın." [Bu konuda Câbir'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Bu hadis, sadece Eyyûb'un rivayeti olarak bu tarik ile bildiğimiz hasen-garîb bir hadistir.]


    Öneri Formu
15315 T002655 Tirmizi, İlim, 6

Bize İbn Ebu Ömer, ona Süfyân, ona Abdülmelik b. Umeyr, ona Abdurrahman b. Abdullah b. Mesud, ona da babası (İbn Mesud), Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Allah, sözümü işitip onu iyice belleyen, ezberleyen ve başkalarına ulaştıran kimsenin yüzünü nurlandırsın. Nice fıkıh taşıyan (ilim aktaran) kimse vardır ki, kendisinden daha fakih (derin anlayışlı) olana ulaştırır. Müslümanın kalbi şu üç özelliğe sahip olduğunda aldanmaz: Ameli yalnız Allah için yapmak, Müslümanların yöneticilerine karşı samimi olmak ve Müslüman toplumundan ayrılmamak. Zira Allah’ın rahmeti, birlik içindeki Müslümanları kuşatır."


Açıklama: ''فَإِنَّ الدَّعْوَةَ تُحِيطُ مِنْ وَرَائِهِمْ'' ifadesinin, tercümedeki gibi anlaşılabilceğine dair bk. Aliyyü'l-Kârî, Mirkâtü'l-mefâtih, I, 307.

    Öneri Formu
15318 T002658 Tirmizi, İlim, 7

Bize Abdullah b. Abdurrahman, ona Muhammed b. Uyeyne, ona Mervân b. Muaviye el-Fezârî, ona Kesîr b. Abdullah b. Amr b. Avf el-Müzenî, ona babası (Abdullah b. Amr), ona da dedesi (Amr b. Avf) şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav), Bilal b. Hâris'e, 'iyi belle' dedi. Bilal 'ey Allah'ın Rasulü, neyi?' dedi. O, (yine), 'ey, Bilal, iyi belle' dedi. Bilal ise, 'ey Allah'ın Rasulü, neyi?' dedi. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:" "Kim, benden sonra unutulmuş olan sünnetlerimden birini ihya ederse (yeniden yaşatırsa), onunla amel edenlerin sevapları kadar sevap alır. Üstelik onların sevaplarından da hiçbir şey eksilmez. Kim de Allah ve Rasulünün razı olmadığı bir sapkın bidat ortaya çıkarırsa, onunla amel edenlerin günahları kadar günah yüklenir. Fakat bu, o insanların günahlarından hiçbir şey eksiltmez." [Ebu İsa şöyle der ki: Bu, hasen bir hadistir. Muhammed b. Uyeyne Missîsî, Şâmlı'dır. Kesir b. Abdullah ise İbn Amr b. Avf olup Müzenî'dir.]


Açıklama: ''اعْلَمْ'' ifadesinin tercümedeki gibi anlaşılabileceğine dair bk. Mübârekfûrî, Tuhfetü'l-ahvezî, VII, 369.

    Öneri Formu
15828 T002677 Tirmizi, İlim, 16

Bize Ebu Hişâm er-Rifâ'î, ona Ebu Bekir b. Ayyâş, ona Âsım, ona Zir, ona da Abdullah b. Mesud, Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Benim adıma bilerek yalan söyleyen cehennemdeki yerine hazırlansın."


    Öneri Formu
15319 T002659 Tirmizi, İlim, 8

Bize Süfyân b. Vekî, ona Süfyân b. Uyeyne, ona Zeyd b. Eslem, ona Atâ b. Yesâr, ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah'tan (sav) (hadisleri) yazma hususunda izin istedik, ancak bize izin vermedi. [Ebu İsa şöyle der ki: Bu hadis, Zeyd b. Eslem'den, bu tarik dışında da rivayet edilmiştir. Hemmâm, onu Zeyd b. Eslem'den rivayet etmiştir.]


    Öneri Formu
15785 T002665 Tirmizi, İlim, 11

Bize Ömer b. Hafs eş-Şeybânî el-Basrî, ona Abdullah b. Vehb, ona Amr b. Hâris, ona Derrâc, ona Ebu Heysem, ona da Ebu Saîd el-Hudrî Rasulullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Mümin, işittiği hayırdan (ilim ve nasihatten) cennete varıncaya kadar asla bıkmaz." [Bu, hasen garib hadistir.]


    Öneri Formu
15857 T002686 Tirmizi, İlim, 19

Bize Muhammed b. Yahya, ona Muhammed b. Yusuf, ona İbn Sevbân Abdurrahman b. Sâbit b. Sevbân, ona Hassân b. Atiyye, ona Ebu Kebşe es-Selûlî, ona da Abdullah b. Amr, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Benden bir ayet bile olsa (başkalarına) ulaştırın. İsrailoğullarından rivayette bulunmanızda ise bir sakınca yoktur. Benim adıma yalan söyleyen de cehennemdeki yerine hazırlansın." [Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir. Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Ebu Asım, ona Evzâî, ona Hassân b. Atiyye, ona Ebu Kebşe es-Selûlî, ona da Abdullah b. Amr, Hz. Peygamber (sav)'den benzeri bir hadis rivayet etmiştir. Bu (hadis) de, sahih bir hadistir.]


    Öneri Formu
15793 T002669 Tirmizi, İlim, 13

Bize Ahmed b. Menî, ona Yezid b. Harun, ona el-Mesûdî, ona Abdülmelik b. Umeyr, ona İbn Cerîr b. Abdullah, ona da babası (Cerîr b. Abdullah), Hz. Peygamber (sav)'in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kim güzel bir yol (sünnet) başlatır ve ardından başkaları da o yolda yürürse, ona hem yaptığı iyiliğin sevabı verilir, hem de kendisinden sonra o yolda gidenlerin sevapları kadar bir ecir yazılır. Üstelik onların sevaplarından da hiçbir şey eksiltilmez. Ama kim kötü bir yol (sünnet) başlatır ve ardından başkaları da o kötülüğe uyarak giderse, ona hem yaptığı kötülüğün günahı yüklenir, hem de kendisinden sonra onu izleyenlerin günahı kadar vebal yazılır. Üstelik onların günahlarından da hiçbir şey eksiltilmez." [Bu konuda Huzeyfe'den de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, hasen-sahih bir hadistir. Bu tarik dışında da, buna benzer şekilde, Cerîr b. Abdullah'ın Hz. Peygamber (sav)'den rivayeti olarak nakledilmiştir. Bu hadis Münzir b. Cerîr b. Abdullah'dan, ona babasından, ona da Hz. Peygamber (sav)'den rivayet edilmiştir. Aynı şekilde (hadis), Ubeydullah b. Cerîr'den, ona babasından, ona da Hz. Peygamber (sav)'den rivayet edilmiştir.]


    Öneri Formu
15823 T002675 Tirmizi, İlim, 15