Bize İshak b. İbrahim b. Habib b. Şehid el-Basrî, ona Muhammed b. Fudayl, ona A'meş, ona Habib b. Ebu Sabit, ona Zerr, ona Said b. Abdurrahman b. Ebza, ona Babası, ona da Übey b. Ka'b, Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir:
"Rüzgara sövmeyin! Hoşlanmadığınız bir şeyle karşılaştığınızda şöyle dua edin: Ey Rabbimiz! Bu rüzgarın hayrını, getireceği şeylerin hayrını, ne ile emredildiyse onun da hayrını senden dileriz. Bu rüzgarın şerrinden, getireceği şeylerin şerrinden, ne ile emredildiyse onun da şerrinden sana sığınırız."
[Tirmizî: Bu konuda Âişe, Ebû Hüreyre, Osman b. eb'îl Âs, Enes, İbn Abbâs ve Câbir'den de hadis rivâyet edilmiştir. Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12657, T002252
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ بْنِ حَبِيبِ بْنِ الشَّهِيدِ الْبَصْرِىُّ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ فُضَيْلٍ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ حَبِيبِ بْنِ أَبِى ثَابِتٍ عَنْ زرٍّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ أَبْزَى عَنْ أَبِيهِ عَنْ أُبَىِّ بْنِ كَعْبٍ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
: " لاَ تَسُبُّوا الرِّيحَ فَإِذَا رَأَيْتُمْ مَا تَكْرَهُونَ فَقُولُوا :اللَّهُمَّ إِنَّا نَسْأَلُكَ مِنْ خَيْرِ هَذِهِ الرِّيحِ وَخَيْرِ مَا فِيهَا وَخَيْرِ مَا أُمِرَتْ بِهِ وَنَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ هَذِهِ الرِّيحِ وَشَرِّ مَا فِيهَا وَشَرِّ مَا أُمِرَتْ بِهِ "
[ قَالَ :وَفِى الْبَابِ عَنْ عَائِشَةَ وَأَبِى هُرَيْرَةَ وَعُثْمَانَ بْنِ أَبِى الْعَاصِى وَأَنَسٍ وَابْنِ عَبَّاسٍ وَجَابِرٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى :هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .]
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim b. Habib b. Şehid el-Basrî, ona Muhammed b. Fudayl, ona A'meş, ona Habib b. Ebu Sabit, ona Zerr, ona Said b. Abdurrahman b. Ebza, ona Babası, ona da Übey b. Ka'b, Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir:
"Rüzgara sövmeyin! Hoşlanmadığınız bir şeyle karşılaştığınızda şöyle dua edin: Ey Rabbimiz! Bu rüzgarın hayrını, getireceği şeylerin hayrını, ne ile emredildiyse onun da hayrını senden dileriz. Bu rüzgarın şerrinden, getireceği şeylerin şerrinden, ne ile emredildiyse onun da şerrinden sana sığınırız."
[Tirmizî: Bu konuda Âişe, Ebû Hüreyre, Osman b. eb'îl Âs, Enes, İbn Abbâs ve Câbir'den de hadis rivâyet edilmiştir. Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.]
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
لاَ تَسُبُّوا الرِّيحَ فَإِنَّهَا مِنْ رُوحِ اللهِ
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 65, 4/521
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, duaları
Sövmek, Küfretmek, rüzgara sövmek
Bize Muhammed b. Hâtim el-Müktib, ona Muhammed b. Abdullah el-Ensârî, ona Humeyd et-Tavîl, ona da Enes şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav), 'zalim de mazlum da olsa kardeşine yardım et' buyurdu. Biz 'ey Allah'ın Rasulü, mazluma yardım edeyim, fakat zalime nasıl yardım ederim' diye sorduk, Rasulullah (sav) da 'Onun zulmetmesine engel olursun. Ona yardım da işte budur' buyurdu."
Tirmizî der ki: Bu konuda Âişe’den de hadis rivâyet edilmiştir. Tirmizî der ki: Bu hadis hasen sahihtir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12666, T002255
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ حَاتِمٍ الْمُكْتِبُ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ اللَّهِ الأَنْصَارِىُّ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ الطَّوِيلُ عَنْ أَنَسٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ :« انْصُرْ أَخَاكَ ظَالِمًا أَوْ مَظْلُومًا » . قُلْنَا : يَا رَسُولَ اللَّهِ نَصَرْتُهُ مَظْلُومًا فَكَيْفَ أَنْصُرُهُ ظَالِمًا ؟ قَالَ « تَكُفُّهُ عَنِ الظُّلْمِ فَذَاكَ نَصْرُكَ إِيَّاهُ » . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ عَائِشَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Hâtim el-Müktib, ona Muhammed b. Abdullah el-Ensârî, ona Humeyd et-Tavîl, ona da Enes şöyle demiştir:
"Rasulullah (sav), 'zalim de mazlum da olsa kardeşine yardım et' buyurdu. Biz 'ey Allah'ın Rasulü, mazluma yardım edeyim, fakat zalime nasıl yardım ederim' diye sorduk, Rasulullah (sav) da 'Onun zulmetmesine engel olursun. Ona yardım da işte budur' buyurdu."
Tirmizî der ki: Bu konuda Âişe’den de hadis rivâyet edilmiştir. Tirmizî der ki: Bu hadis hasen sahihtir.
Açıklama:
Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım:
انْصُرْ أَخَاكَ ظَالِمًا أَوْ مَظْلُومًا
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 68, 4/523
Senetler:
()
Konular:
Müslüman, vasıfları
Teşvik edilenler, Zulme mani olmak
Yardımseverlik, yardımlaşma
Bize Mahmud b. Ğaylan, ona Ebu Davud, ona Şu'be, ona Simak b. Harb, ona Abdurrahman b. Abdullah b. Mesud, ona da babası (Abdullah b. Mesud) “Rasulullah'ı (sav) işittim şöyle buyuruyordu” demiştir:
"Sizler yardım görecek, nimetlere kavuşacak ve sizlere fetihler nasip olacaktır. Sizden her kim bu günlere ulaşırsa Allah'a karşı takvalı olsun, iyiliği emretsin kötülüğü de yasaklasın. Kim de bile bile benim hakkımda yalan yere hadis uydurursa Cehennemdeki yerini hazırlansın."
Tirmizî der ki: Bu hadis hasen sahihtir.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12672, T002257
Hadis:
حَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ أَنْبَأَنَا شُعْبَةُ عَنْ سِمَاكِ بْنِ حَرْبٍ قَالَ :سَمِعْتُ عَبْدَ الرَّحْمَنِ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ مَسْعُودٍ يُحَدِّثُ عَنْ أَبِيهِ قَالَ : سَمِعْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يَقُولُ: « إِنَّكُمْ مَنْصُورُونَ وَمُصِيبُونَ وَمَفْتُوحٌ لَكُمْ فَمَنْ أَدْرَكَ ذَلِكَ مِنْكُمْ فَلْيَتَّقِ اللَّهَ وَلْيَأْمُرْ بِالْمَعْرُوفِ وَلْيَنْهَ عَنِ الْمُنْكَرِ وَمَنْ كَذَبَ عَلَىَّ مُتَعَمِّدًا فَلْيَتَبَوَّأْ مَقْعَدَهُ مِنَ النَّارِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى :هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Bize Mahmud b. Ğaylan, ona Ebu Davud, ona Şu'be, ona Simak b. Harb, ona Abdurrahman b. Abdullah b. Mesud, ona da babası (Abdullah b. Mesud) “Rasulullah'ı (sav) işittim şöyle buyuruyordu” demiştir:
"Sizler yardım görecek, nimetlere kavuşacak ve sizlere fetihler nasip olacaktır. Sizden her kim bu günlere ulaşırsa Allah'a karşı takvalı olsun, iyiliği emretsin kötülüğü de yasaklasın. Kim de bile bile benim hakkımda yalan yere hadis uydurursa Cehennemdeki yerini hazırlansın."
Tirmizî der ki: Bu hadis hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 70, 4/524
Senetler:
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Abdurrahman b. Abdullah el-Hüzeli (Abdurrahman b. Abdullah b. Mesud)
3. Simak b. Harb ez-Zühlî (Simak b. Harb b. Evs b. Halid)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebû Dâvûd et-Tayâlîsî (Süleyman b. Davud b. Cârûd)
6. Ebu Ahmed Mahmud b. Ğaylan el-Adevi (Mahmud b. Ğaylan)
Konular:
Hz. Peygamber, uyarıları
Kıyamet, alametleri, Gelecek Tasavvuru
Yalan, Hz. Peygamber'e yalan isnadı
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12660, T002253
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا مُعَاذُ بْنُ هِشَامٍ حَدَّثَنَا أَبِى عَنْ قَتَادَةَ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ فَاطِمَةَ بِنْتِ قَيْسٍ أَنَّ نَبِىَّ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم صَعِدَ الْمِنْبَرَ فَضَحِكَ فَقَالَ :« إِنَّ تَمِيمًا الدَّارِىَّ حَدَّثَنِى بِحَدِيثٍ فَفَرِحْتُ فَأَحْبَبْتُ أَنْ أُحَدِّثَكُمْ حَدَّثَنِى أَنَّ نَاسًا مِنْ أَهْلِ فِلَسْطِينَ رَكِبُوا سَفِينَةً فِى الْبَحْرِ فَجَالَتْ بِهِمْ حَتَّى قَذَفَتْهُمْ فِى جَزِيرَةٍ مِنْ جَزَائِرِ الْبَحْرِ فَإِذَا هُمْ بِدَابَّةٍ لَبَّاسَةٍ نَاشِرَةٍ شَعْرَهَا فَقَالُوا: مَا أَنْتِ؟ قَالَتْ :أَنَا الْجَسَّاسَةُ . قَالُوا :فَأَخْبِرِينَا . قَالَتْ :لاَ أُخْبِرُكُمْ وَلاَ أَسْتَخْبِرُكُمْ وَلَكِنِ ائْتُوا أَقْصَى الْقَرْيَةِ فَإِنَّ ثَمَّ مَنْ يُخْبِرُكُمْ وَيَسْتَخْبِرُكُمْ . فَأَتَيْنَا أَقْصَى الْقَرْيَةِ فَإِذَا رَجُلٌ مُوثَقٌ بِسِلْسِلَةٍ فَقَالَ :أَخْبِرُونِى عَنْ عَيْنِ زُغَرَ . قُلْنَا مَلأَى تَدْفُقُ . قَالَ :أَخْبِرُونِى عَنِ الْبُحَيْرَةِ ؟ قُلْنَا مَلأَى تَدْفُقُ . قَالَ :أَخْبِرُونِى عَنْ نَخْلِ بَيْسَانَ الَّذِى بَيْنَ الأُرْدُنِّ وَفِلَسْطِينَ هَلْ أَطْعَمَ ؟قُلْنَا :نَعَمْ . قَالَ :أَخْبِرُونِى عَنِ النَّبِىِّ هَلْ بُعِثَ قُلْنَا نَعَمْ . قَالَ أَخْبِرُونِى كَيْفَ النَّاسُ إِلَيْهِ قُلْنَا سِرَاعٌ . قَالَ :فَنَزَّ نَزْوَةً حَتَّى كَادَ . قُلْنَا :فَمَا أَنْتَ ؟قَالَ :إِنَّهُ الدَّجَّالُ وَإِنَّهُ يَدْخُلُ الأَمْصَارَ كُلَّهَا إِلاَّ طَيْبَةَ . وَطَيْبَةُ :الْمَدِينَةُ » . قَالَ أَبُو عِيسَى : وَهَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ غَرِيبٌ مِنْ حَدِيثِ قَتَادَةَ عَنِ الشَّعْبِىِّ وَقَدْ رَوَاهُ غَيْرُ وَاحِدٍ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ فَاطِمَةَ بِنْتِ قَيْسٍ .
Tercemesi:
Fatıma binti Kays (r.anha)’dan rivâyete göre, Peygamber (s.a.v.), minbere çıkıp gülümsedi ve şöyle konuştu: Temim-i Dâri bana bir olayı aktardı da bende sevindim ve onu size anlatmak istedim.
Filistin halkından bazı kimseler deniz yolculuğunda gemiye binmişler fırtınaya yakalanan gemi onları bir süre başıboş dolaştırıp sonunda deniz içerisindeki adalardan birine atmıştı. Birde ne görsünler çok tüylü bir yaratık! Sen kimsin derler. Ben Cessase’yim diye cevap verir. O halde bize bildiklerinden haber ver derler. O da der ki: Ben size bir şeyler haber verecek konumda da değilim ve sizden de hiçbir haber soracak değilim. Kasabanın biraz ötesine geldik birde ne görelim! Zincire vurulmuş bir adam! Bu adam bize “Aynı Zuğar” dan bana haber verin dedi. Biz de dopdolu ve su akmaya devam ediyor dedik. Taberiye gölünden bana haber verin dedi. Bizde sularla doludur dedik. Sonra Ürdün ve Filistin arasındaki Beysan hurmalıklarından bana haber verin meyve verdi mi dedi. Biz de evet dedik bana son peygamberden haber verin gönderildi mi? dedi. Bizde evet dedik. İnsanlar o peygambere karşı nasıl davranıyorlar. Dedi. Biz de koşuyorlar adeta dedik. Bunun üzerine bir sıçrayışla sıçradı ki az kaldı zincirlerini koparıyordu. Biz de sen kimsin? Dedik. Ben Deccâl’ım dedi. Taybe’de başka her yere girecektir. Taybe’de Medîne’dir. Tirmizî: Bu hadis Katâde’nin Şa’bî’den rivâyeti olarak hasen sahih garibtir. pek çok kimse Şa’bî’den ve Fatıma binti Kays’tan bu hadisi rivâyet etmişlerdir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 66, 4/521
Senetler:
()
Konular:
Kıyamet, alametleri, Deccal
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12669, T002256
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِىٍّ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ أَبِى مُوسَى عَنْ وَهْبِ بْنِ مُنَبِّهٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ :« مَنْ سَكَنَ الْبَادِيَةَ جَفَا وَمَنِ اتَّبَعَ الصَّيْدَ غَفَلَ وَمَنْ أَتَى أَبْوَابَ السَّلاَطِينِ افْتُتِنَ » . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى :هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ غَرِيبٌ مِنْ حَدِيثِ ابْنِ عَبَّاسٍ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ حَدِيثِ الثَّوْرِىِّ .
Tercemesi:
İbn Abbâs (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Çölde oturanlar kaba ve bilgisiz olur, avcılıkla uğraşanlar bazı insanî hareket ve davranışlardan gafil olurlar. İdarecilerin kapılarına ihtiyaç olmaksızın gelenler de değişik şeylerle denenir.”Tirmizî: Bu konuda Ebû Hüreyre’den de hadis rivâyet edilmiştir. Tirmizî: Bu hadis İbn Abbâs rivâyeti olarak hasen sahih garibtir. Sadece Sevrî’nin rivâyetiyle biliyoruz.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 69, 4/523
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, beşer olarak
Hz. Peygamber, sosyolojik tespitleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12682, T002259
Hadis:
حَدَّثَنَا هَارُونُ بْنُ إِسْحَاقَ الْهَمْدَانِىُّ حَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الْوَهَّابِ عَنْ مِسْعَرٍ عَنْ أَبِى حُصَيْنٍ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ عَاصِمٍ الْعَدَوِىِّ عَنْ كَعْبِ بْنِ عُجْرَةَ قَالَ : خَرَجَ إِلَيْنَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَنَحْنُ تِسْعَةٌ خَمْسَةٌ وَأَرْبَعَةٌ أَحَدُ الْعَدَدَيْنِ مِنَ الْعَرَبِ وَالآخَرُ مِنَ الْعَجَمِ فَقَالَ « اسْمَعُوا: هَلْ سَمِعْتُمْ أَنَّهُ سَيَكُونُ بَعْدِى أُمَرَاءُ فَمَنْ دَخَلَ عَلَيْهِمْ فَصَدَّقَهُمْ بِكَذِبِهِمْ وَأَعَانَهُمْ عَلَى ظُلْمِهِمْ فَلَيْسَ مِنِّى وَلَسْتُ مِنْهُ وَلَيْسَ بِوَارِدٍ عَلَىَّ الْحَوْضَ وَمَنْ لَمْ يَدْخُلْ عَلَيْهِمْ وَلَمْ يُعِنْهُمْ عَلَى ظُلْمِهِمْ وَلَمْ يُصَدِّقْهُمْ بِكَذِبِهِمْ فَهُوَ مِنِّى وَأَنَا مِنْهُ وَهُوَ وَارِدٌ عَلَىَّ الْحَوْضَ » . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ صَحِيحٌ غَرِيبٌ لاَ نَعْرِفُهُ مِنْ حَدِيثِ مِسْعَرٍ إِلاَّ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ . قَالَ هَارُونُ: فَحَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ عَبْدِ الْوَهَّابِ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ أَبِى حَصِينٍ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ عَاصِمٍ الْعَدَوِىِّ عَنْ كَعْبِ بْنِ عُجْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَهُ . قَالَ هَارُونُ :وَحَدَّثَنِى مُحَمَّدٌ عَنْ سُفْيَانَ عَنْ زُبَيْدٍ عَنْ إِبْرَاهِيمَ وَلَيْسَ بِالنَّخَعِىِّ عَنْ كَعْبِ بْنِ عُجْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم نَحْوَ حَدِيثِ مِسْعَرٍ . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ حُذَيْفَةَ .
Tercemesi:
Ka’b b. Ucre (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) bizim yanımıza geldi biz beş ile dördün toplamı olan dokuz kişiydik bunların beşi; Arap dördü acemden idi. Rasûlullah (s.a.v.) buyurdular ki: Dinleyin! Benden sonra bir kısım idarecilerin geleceğini işittiniz mi? Kim onların yanına girer onları destekler ve yalanlarını doğru kabul eder onların haksızlıklarında onlara yardım ederse benden değildir. Bende ondan değilim bu tip kimseler havuz başında bana yaklaşamayacaklardır. Her kim de onların yanına girmez onlarla ilişki içersinde olmaz onların yaptıkları haksızlıklarında onlara yardım etmezse ve yalan söylediklerini de kabul etmezse o kimse benden, ben de ondan sayılırım ve bu kimse havuz başında bana yaklaşacaktır.Tirmizî: Bu hadis sahih garibtir. Bu hadisi Mis’ar’ın rivâyeti olarak sadece bu şekliyle bilmekteyiz. Harun dedi ki: Muhammed b. Abdulvehhab, Sûfyân’dan, Ebû Husayn’dan, Şa’bî’den, Âsım el Adevî’den, Ka’b b. Ucre’den bu hadisin bir benzerini bana aktarmıştı. Yine Harun diyor ki: Muhammed, Sûfyân’dan, Zübeyd’den, İbrahim’den (Nehaî değil) Ka’b b. Ucre’den, Mis’ar’ın rivâyetinin bir benzerini bana aktarmıştır.Tirmizî: Bu konuda Huzeyfe’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 72, 4/525
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, uyarıları
Kıyamet, alametleri, Gelecek Tasavvuru
Yönetici, itaat ve sınırları
Yönetici, tenkit edilmesi, hakaret edilmesi vs.
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ الْحَارِثِ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ الطَّوِيلُ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ أَبِى بَكْرَةَ قَالَ: عَصَمَنِى اللَّهُ بِشَىْءٍ سَمِعْتُهُ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَمَّا هَلَكَ كِسْرَى قَالَ :« مَنِ اسْتَخْلَفُوا ؟ » . قَالُوا: ابْنَتَهُ . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم :« لَنْ يُفْلِحَ قَوْمٌ وَلَّوْا أَمْرَهُمُ امْرَأَةً » . قَالَ: فَلَمَّا قَدِمَتْ عَائِشَةُ يَعْنِى الْبَصْرَةَ ذَكَرْتُ قَوْلَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَعَصَمَنِى اللَّهُ بِهِ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ صَحِيحٌ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12687, T002262
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ الْحَارِثِ حَدَّثَنَا حُمَيْدٌ الطَّوِيلُ عَنِ الْحَسَنِ عَنْ أَبِى بَكْرَةَ قَالَ: عَصَمَنِى اللَّهُ بِشَىْءٍ سَمِعْتُهُ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لَمَّا هَلَكَ كِسْرَى قَالَ :« مَنِ اسْتَخْلَفُوا ؟ » . قَالُوا: ابْنَتَهُ . فَقَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم :« لَنْ يُفْلِحَ قَوْمٌ وَلَّوْا أَمْرَهُمُ امْرَأَةً » . قَالَ: فَلَمَّا قَدِمَتْ عَائِشَةُ يَعْنِى الْبَصْرَةَ ذَكَرْتُ قَوْلَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَعَصَمَنِى اللَّهُ بِهِ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Ebû Bekre (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.)’den duyduğum bir hadisle Allah, Beni Cemel vakasına katılmaktan korudu. Kisra ölünce Rasûlullah (s.a.v.), yerine kim geçirildi diye sordu “Kızını” dediler. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Başlarına bir kadını idareci olarak geçiren bir toplum asla kurtuluşu elde edemeyecektir.” Ebû Bekre şöyle devam etti: “Âişe, Basra’ya gelince Rasûlullah (s.a.v.)’in bu sözünü hatırladım ve bu hadisle Allah beni bu hâdiselere karışmaktan korumuş oldu.” Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 75, 4/527
Senetler:
()
Konular:
Kadın, siyaseti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12689, T002263
Hadis:
حَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ بْنُ مُحَمَّدٍ عَنِ الْعَلاَءِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَقَفَ عَلَى أُنَاسٍ جُلُوسٍ فَقَالَ : « أَلاَ أُخْبِرُكُمْ بِخَيْرِكُمْ مِنْ شَرِّكُمْ ؟ » . قَالَ : فَسَكَتُوا فَقَالَ ذَلِكَ ثَلاَثَ مَرَّاتٍ فَقَالَ رَجُلٌ : بَلَى يَا رَسُولَ اللَّهِ أَخْبِرْنَا بِخَيْرِنَا مِنْ شَرِّنَا . قَالَ :« خَيْرُكُمْ مَنْ يُرْجَى خَيْرُهُ وَيُؤْمَنُ شَرُّهُ وَشَرُّكُمْ مَنْ لاَ يُرْجَى خَيْرُهُ وَلاَ يُؤْمَنُ شَرُّهُ » . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) oturmakta olan bazı kimselerin başında durdu ve şöyle buyurdu: Dikkatlice dinleyin sizin iyilerinizi ve kötülerinizden ayırıp size bildireyim mi? Herkes sustu Rasûlullah (s.a.v.), bu sözü üç kere tekrarladı. Bir adam evet ey Allah’ın Rasûlü! bizim hayırlı ve şerli olanlarımızı bize bildir dedi. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “İyi olanınız iyiliği umulan ve kötülüğünden emin olunan kişidir. Kötü olanınız da iyiliği umulmayan ve kötülüğünden de emin olunmayan kişidir.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.)Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 76, 4/528
Senetler:
()
Konular:
Müslüman, mü'minin kişiliği
Müslüman, vasıfları
Seçki, Güzel ahlak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12693, T002264
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَامِرٍ الْعَقَدِىُّ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ أَبِى حُمَيْدٍ عَنْ زَيْدِ بْنِ أَسْلَمَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ عُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ : « أَلاَ أُخْبِرُكُمْ بِخِيَارِ أُمَرَائِكُمْ وَشِرَارِهِمْ؟ خِيَارُهُمُ الَّذِينَ تُحِبُّونَهُمْ وَيُحِبُّونَكُمْ وَتَدْعُونَ لَهُمْ وَيَدْعُونَ لَكُمْ وَشِرَارُ أُمَرَائِكُمُ الَّذِينَ تُبْغِضُونَهُمْ وَيُبْغِضُونَكُمْ وَتَلْعَنُونَهُمْ وَيَلْعَنُونَكُمْ » . قَالَ أَبُو عِيسَى : هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ حَدِيثِ مُحَمَّدِ بْنِ أَبِى حُمَيْدٍ . وَمُحَمَّدٌ يُضَعَّفُ مِنْ قِبَلِ حِفْظِهِ .
Tercemesi:
Ömer b. Hattâb (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “İdarecilerinizin iyilerini ve kötülerini size bildireyim mi? İyileri o kimselerdir ki onlar sizi severler sizde onları seversiniz siz onlara dua eder onlarda size dua ederler. Devlet adamlarınızın kötüleri ise öyle kimselerdir ki siz onları sevmez onlara düşmanlık beslersiniz onlar da sizi sevmez size düşmandırlar. Siz onlara onlarda sizi sevmez size düşmandırlar. Siz onlara onlarda size lanet ederler.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.) Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Bu hadisi sadece Muhammed b. ebî Humeyd’in rivâyetiyle bilmekteyiz. Muhammed ise hafızası yönünden zayıf sayılmıştır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Fiten 77, 4/528
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, uyarıları
Yönetici, iyisi-kötüsü