Öneri Formu
Hadis Id, No:
35070, MU000236
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ سَأَلَ ابْنَ شِهَابٍ عَنِ الْكَلاَمِ يَوْمَ الْجُمُعَةِ إِذَا نَزَلَ الإِمَامُ عَنِ الْمِنْبَرِ قَبْلَ أَنْ يُكَبِّرَ . فَقَالَ ابْنُ شِهَابٍ لاَ بَأْسَ بِذَلِكَ .
Tercemesi:
Yahya’nın nakline göre İmam Malik, İbn Şihab’a “Cuma günü imam minberden indikten sonra, namaza (tekbir alıp) başlamadan önce konuşmak caiz midir?” diye sordu. İbn Şihab da “Sakıncası yok” dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Cumua 236, 1/35
Senetler:
1. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
Konular:
Cuma namazı, hutbe ile namaz arasında konuşma
Hutbe, Cuma Namazı, cuma namazının hutbesi
KTB, CUMA
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ أَنَّهُ كَانَ يَقُولُ مَنْ أَدْرَكَ مِنْ صَلاَةِ الْجُمُعَةِ رَكْعَةً فَلْيُصَلِّ إِلَيْهَا أُخْرَى . قَالَ ابْنُ شِهَابٍ وَهِىَ السُّنَّةُ . قَالَ مَالِكٌ وَعَلَى ذَلِكَ أَدْرَكْتُ أَهْلَ الْعِلْمِ بِبَلَدِنَا وَذَلِكَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ مَنْ أَدْرَكَ مِنَ الصَّلاَةِ رَكْعَةً فَقَدْ أَدْرَكَ الصَّلاَةَ . قَالَ مَالِكٌ فِى الَّذِى يُصِيبُهُ زِحَامٌ يَوْمَ الْجُمُعَةِ فَيَرْكَعُ وَلاَ يَقْدِرُ عَلَى أَنْ يَسْجُدَ حَتَّى يَقُومَ الإِمَامُ أَوْ يَفْرُغَ الإِمَامُ مِنْ صَلاَتِهِ إِنَّهُ إِنْ قَدَرَ عَلَى أَنْ يَسْجُدَ إِنْ كَانَ قَدْ رَكَعَ فَلْيَسْجُدْ إِذَا قَامَ النَّاسُ وَإِنْ لَمْ يَقْدِرْ عَلَى أَنْ يَسْجُدَ حَتَّى يَفْرُغَ الإِمَامُ مِنْ صَلاَتِهِ فَإِنَّهُ أَحَبُّ إِلَىَّ أَنْ يَبْتَدِئَ صَلاَتَهُ ظُهْرًا أَرْبَعًا .
باب ما جاء فيمن رعف يوم الجمعة قال مالك من رعف يوم الجمعة و الإمام يخطب فخرج فلم يرجع حتى فرغ الإمام من صلاته فإنه يصلىّ أربعا قال مالك في الذي يركع ركعة مع الإمام يوم الجمعة ثم يرعف فيخرج فيأتي و قد صلى الإمام الركعتين كلتيهما أنه بيني بركعة أخرى ما لم يتكلم قال مالك ليس على من رعف أو أصابه أمر لا بد له من الخروج أن يستأذن الإمام يوم الجمعة إذا أراد أن يخرج.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35071, MU000237
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ أَنَّهُ كَانَ يَقُولُ مَنْ أَدْرَكَ مِنْ صَلاَةِ الْجُمُعَةِ رَكْعَةً فَلْيُصَلِّ إِلَيْهَا أُخْرَى . قَالَ ابْنُ شِهَابٍ وَهِىَ السُّنَّةُ . قَالَ مَالِكٌ وَعَلَى ذَلِكَ أَدْرَكْتُ أَهْلَ الْعِلْمِ بِبَلَدِنَا وَذَلِكَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ مَنْ أَدْرَكَ مِنَ الصَّلاَةِ رَكْعَةً فَقَدْ أَدْرَكَ الصَّلاَةَ . قَالَ مَالِكٌ فِى الَّذِى يُصِيبُهُ زِحَامٌ يَوْمَ الْجُمُعَةِ فَيَرْكَعُ وَلاَ يَقْدِرُ عَلَى أَنْ يَسْجُدَ حَتَّى يَقُومَ الإِمَامُ أَوْ يَفْرُغَ الإِمَامُ مِنْ صَلاَتِهِ إِنَّهُ إِنْ قَدَرَ عَلَى أَنْ يَسْجُدَ إِنْ كَانَ قَدْ رَكَعَ فَلْيَسْجُدْ إِذَا قَامَ النَّاسُ وَإِنْ لَمْ يَقْدِرْ عَلَى أَنْ يَسْجُدَ حَتَّى يَفْرُغَ الإِمَامُ مِنْ صَلاَتِهِ فَإِنَّهُ أَحَبُّ إِلَىَّ أَنْ يَبْتَدِئَ صَلاَتَهُ ظُهْرًا أَرْبَعًا .
باب ما جاء فيمن رعف يوم الجمعة قال مالك من رعف يوم الجمعة و الإمام يخطب فخرج فلم يرجع حتى فرغ الإمام من صلاته فإنه يصلىّ أربعا قال مالك في الذي يركع ركعة مع الإمام يوم الجمعة ثم يرعف فيخرج فيأتي و قد صلى الإمام الركعتين كلتيهما أنه بيني بركعة أخرى ما لم يتكلم قال مالك ليس على من رعف أو أصابه أمر لا بد له من الخروج أن يستأذن الإمام يوم الجمعة إذا أراد أن يخرج.
Tercemesi:
Bana Yahya, ona da Malik, İbn Şihab'ın "Cuma'nın farzının bir rekatına yetişen kimse, bir rekat daha kılarak (farzı tamamlasın.) dediğini rivayet etmiştir. İbn Şihab bunun sünnet olduğunu da belirtmiştir. Malik şöyle demiştir: "Beldemiz (Medine)'deki ehl-i ilmin de bu görüşte olduklarını gördüm. Zira Rasulullah (sav) 'Namazın bir rekatına yetişen kimse o namaza yetişmiş sayılır.' buyurmuştur." İmam Malik Cuma günü aşırı kalabalıkta namaz kılarken rükuya giden, ancak kalabalıktan dolayı imam kalkıncaya veya namazını tamamlayıncaya kadar secdeye gidemeyen kimseyle ilgili olarak şöyle demiştir: Eğer rüku yapmış ve secde yapabilecek durumdaysa insanlar secdeden kalkınca secde yapsın. Ancak imam namazı bitirinceye kadar secde yapamazsa bu durumda namazını dört rekat ve öğle namazı olarak yeniden kılması bana göre daha uygundur.
"Cuma Günü (Cuma namazında) Burnu Kanayan Kimsenin Durumuyla İlgili Bölüm"
Malik şöyle demiştir: Cuma günü (Cuma namazında) imam hutbe okurken burnu kanayan bir kimse mescidden çıkar ve imam namazı tamamlayıncaya kadar geri dönmezse (Cuma'yı kaçırmış olduğundan dolayı) dört rekat öğle namazı kılar. İmam Malik Cuma günü (Cuma namazında) imamla birlikte bir rekat kılan, sonra burnu kanadığı için mescidden çıkıp imam iki rekatın ikisini de kılmışken mescide geri gelen bir kimsenin eğer bu süre içerisinde konuşmamışsa (daha önce imamla kıldığı rekat üzerine) bir rekat daha kılarak namazını tamamlayacağını söylemiştir. Malik, Cuma namazında burnu kanayan veya başına mescidden çıkmasını gerektirecek bir iş gelen kimsenin dışarı çıkmak istediğinde imamdan izin almasına gerek olmadığını da ifade etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Cumua 237, 1/35
Senetler:
1. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
Konular:
Cuma namazı, bir rekatına yetişen
Hutbe, Cuma Namazı, cuma namazının hutbesi
KTB, CUMA
Namaz, sıkışık haldeyken
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ جَعْفَرِ بْنِ مُحَمَّدٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَطَبَ خُطْبَتَيْنِ يَوْمَ الْجُمُعَةِ وَجَلَسَ بَيْنَهُمَا .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35080, MU000246
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ جَعْفَرِ بْنِ مُحَمَّدٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَطَبَ خُطْبَتَيْنِ يَوْمَ الْجُمُعَةِ وَجَلَسَ بَيْنَهُمَا .
Tercemesi:
Bana Malik, ona Cafer b. Muhammed, ona babasının rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) Cuma gününde iki hutbe vermiş ve ikisi arasında oturmuştur.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Cumua 246, 1/38
Senetler:
1. Muhammed el-Bakır (Muhammed b. Ali b. Hüseyin b. Ali)
2. Ebu Abdullah Cafer es-Sâdık (Cafer b. Muhammed b. Ali b. Hüseyin b. Ali b. Ebu Talib)
Konular:
Hutbe, Cuma Namazı, cuma namazının hutbesi
KTB, CUMA
KTB, NAMAZ,
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ سَأَلَ ابْنَ شِهَابٍ عَنْ قَوْلِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا نُودِىَ لِلصَّلاَةِ مِنْ يَوْمِ الْجُمُعَةِ فَاسْعَوْا إِلَى ذِكْرِ اللَّهِ فَقَالَ ابْنُ شِهَابٍ كَانَ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ يَقْرَؤُهَا إِذَا نُودِىَ لِلصَّلاَةِ مِنْ يَوْمِ الْجُمُعَةِ فَامْضُوا إِلَى ذِكْرِ اللَّهِ . قَالَ مَالِكٌ وَإِنَّمَا السَّعْىُ فِى كِتَابِ اللَّهِ الْعَمَلُ وَالْفِعْلُ يَقُولُ اللَّهُ تَبَارَكَ وَتَعَالَى وَإِذَا تَوَلَّى سَعَى فِى الأَرْضِ وَقَالَ تَعَالَى وَأَمَّا مَنْ جَاءَكَ يَسْعَى وَهُوَ يَخْشَى وَقَالَ ثُمَّ أَدْبَرَ يَسْعَى وَقَالَ إِنَّ سَعْيَكُمْ لَشَتَّى قَالَ مَالِكٌ فَلَيْسَ السَّعْىُ الَّذِى ذَكَرَ اللَّهُ فِى كِتَابِهِ بِالسَّعْىِ عَلَى الأَقْدَامِ وَلاَ الاِشْتِدَادَ وَإِنَّمَا عَنَى الْعَمَلَ وَالْفِعْلَ .
*باب ما جاء في الإمام ينزل بقرية يوم الجمعة في السفر قال مالك إذا نزل الإمام بقرية تجب فيها الجمعة و الإمام مسافر فخطب و جمّع بهم فإن أهل تلك القرية و غيرهم يجمّعون معه قال مالك و إن جمّع الإمام و هو مسافر بقرية لا تجب فيها الجمعة فلا جمعة له ولا لأهل تلك القرية ولا لمن جمّع معهم من غيرهم وليُتَمِّمْ أهل تلك القرية و غيرهم ممن ليس بمسافر الصلاة قال مالك ولا جمعة على مسافر.
Açıklama: Rivayet munkatıdır. İbn Şihab ile Hz. Ömer arasında inkıta' vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35072, MU000238
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ أَنَّهُ سَأَلَ ابْنَ شِهَابٍ عَنْ قَوْلِ اللَّهِ عَزَّ وَجَلَّ يَا أَيُّهَا الَّذِينَ آمَنُوا إِذَا نُودِىَ لِلصَّلاَةِ مِنْ يَوْمِ الْجُمُعَةِ فَاسْعَوْا إِلَى ذِكْرِ اللَّهِ فَقَالَ ابْنُ شِهَابٍ كَانَ عُمَرُ بْنُ الْخَطَّابِ يَقْرَؤُهَا إِذَا نُودِىَ لِلصَّلاَةِ مِنْ يَوْمِ الْجُمُعَةِ فَامْضُوا إِلَى ذِكْرِ اللَّهِ . قَالَ مَالِكٌ وَإِنَّمَا السَّعْىُ فِى كِتَابِ اللَّهِ الْعَمَلُ وَالْفِعْلُ يَقُولُ اللَّهُ تَبَارَكَ وَتَعَالَى وَإِذَا تَوَلَّى سَعَى فِى الأَرْضِ وَقَالَ تَعَالَى وَأَمَّا مَنْ جَاءَكَ يَسْعَى وَهُوَ يَخْشَى وَقَالَ ثُمَّ أَدْبَرَ يَسْعَى وَقَالَ إِنَّ سَعْيَكُمْ لَشَتَّى قَالَ مَالِكٌ فَلَيْسَ السَّعْىُ الَّذِى ذَكَرَ اللَّهُ فِى كِتَابِهِ بِالسَّعْىِ عَلَى الأَقْدَامِ وَلاَ الاِشْتِدَادَ وَإِنَّمَا عَنَى الْعَمَلَ وَالْفِعْلَ .
*باب ما جاء في الإمام ينزل بقرية يوم الجمعة في السفر قال مالك إذا نزل الإمام بقرية تجب فيها الجمعة و الإمام مسافر فخطب و جمّع بهم فإن أهل تلك القرية و غيرهم يجمّعون معه قال مالك و إن جمّع الإمام و هو مسافر بقرية لا تجب فيها الجمعة فلا جمعة له ولا لأهل تلك القرية ولا لمن جمّع معهم من غيرهم وليُتَمِّمْ أهل تلك القرية و غيرهم ممن ليس بمسافر الصلاة قال مالك ولا جمعة على مسافر.
Tercemesi:
[Muvatta ravilerinden] Yahya'nın (b. Yahya el-Leysî) naklettiğine göre Malik (b. Enes), (Muhammed) b. Şihab'a (ez-Zührî) "Ey iman edenler! Cuma günü namaz için çağrı yapıldığında hemen Allah'ı anmaya koşun ve alışverişi bırakın" ayetini sordu. İbn Şihab şöyle cevap verdi: "Ömer b. Hattab bu ayetteki 'فاسعوا (fes'av=hemen koşun)' ifadesini 'فامضوا (femdû=hemen gidin)' şeklinde okurdu."
Malik (b. Enes) der ki: Kur'an-ı Kerim'de geçen sa'y kelimesi çalışmak ve yapmak anlamında kullanılmaktadır. Allah'ın (cc) şu ayetlerde buyurduğu gibi: "O, (senin yanından) ayrılınca yeryüzünde bozgunculuk yapmaya ... çalışır." (Bakara 2/205), "Ama gönlünde Allah korkusu taşıyarak koşup sana gelen..." (Abese 80/8), "Sonra mücadele etmek üzere sırt çevirdi." (Nâziât 79/22), "Elbette çalışmanız çeşit çeşittir." (Leyl 92/4).
Malik (b. Enes) der ki: Allah'ın (cc) Kur'an-ı Kerim'de bahsettiği sa'y kelimesinden maksat bizzat ayaklarla koşmak ya da hızlı yürümek değildir. Bu kelimeden asıl maksat, çalışmak ve yapmaktır.
*Yolculuk Esnasında Cuma Günü Bir Köyde Konaklayan Devlet Başkanı Hakkındaki Bölüm
Malik (b. Enes) der ki: Yolculuk esnasında devlet başkanı eğer cuma namazı kılmanın farz olduğu bir köyde konaklarsa, oradaki halka hutbe irad eder ve cuma namazı kıldırır. Böylece o köy halkı ve diğer insanlar devlet başkanıyla birlikte cuma namazı kılmış olurlar.
Malik der ki: Yolculuk esnasında devlet başkanı eğer cuma namazı kılmanın farz olmadığı bir köyde konaklarsa, ne ona ne o köy halkına ne de cuma için orada bulunan diğer insanlara cuma namazı farz olur. Böyle bir durumda o köy halkı ve yolcu olmayan diğer insanlar [öğle] namazını [dört rekata] tamamlasınlar.
Malik der ki: Yolcuya cuma namazı yoktur.
Açıklama:
Rivayet munkatıdır. İbn Şihab ile Hz. Ömer arasında inkıta' vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Cumua 238, 1/36
Senetler:
1. Ebu Hafs Ömer b. Hattab el-Adevî (Ömer b. Hattab b. Nüfeyl b. Abdüluzza)
2. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
Konular:
Cuma Namazı, kılma engelleri
Cuma namazı, kılma ve kıldırma şartları
Cuma Namazı, Seferi / Yolcu olanın
KTB, CUMA
Kur'an, nüzul sebebi, cuma ayetinin
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35060, MU000226
Hadis:
حَدَّثَنِى يَحْيَى عَنْ مَالِكٍ عَنْ سُمَىٍّ مَوْلَى أَبِى بَكْرِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ السَّمَّانِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ مَنِ اغْتَسَلَ يَوْمَ الْجُمُعَةِ غُسْلَ الْجَنَابَةِ ثُمَّ رَاحَ فِى السَّاعَةِ الأُولَى فَكَأَنَّمَا قَرَّبَ بَدَنَةً وَمَنْ رَاحَ فِى السَّاعَةِ الثَّانِيَةِ فَكَأَنَّمَا قَرَّبَ بَقَرَةً وَمَنْ رَاحَ فِى السَّاعَةِ الثَّالِثَةِ فَكَأَنَّمَا قَرَّبَ كَبْشًا أَقْرَنَ وَمَنْ رَاحَ فِى السَّاعَةِ الرَّابِعَةِ فَكَأَنَّمَا قَرَّبَ دَجَاجَةً وَمَنْ رَاحَ فِى السَّاعَةِ الْخَامِسَةِ فَكَأَنَّمَا قَرَّبَ بَيْضَةً فَإِذَا خَرَجَ الإِمَامُ حَضَرَتِ الْمَلاَئِكَةُ يَسْتَمِعُونَ الذِّكْرَ .
Tercemesi:
Bize Yahya, ona Malik, ona Ebu Bekir b. Abdurrahman'ın Mevlası Sümey, ona Ebu Salih es-Semman, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Cuma günü gusül abdesti alıp (erkenden) Cuma namazına giden kimse (etini ihtiyaç sahiplerine dağıtmak üzere) bir deve kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse bir inek kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse boynuzlu bir koç kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse bir tavuk kurban etmiş gibi, ondan biraz sonra gelen kimse de bir yumurtayı (ihtiyaç sahibi birine) vermiş gibi (sevap kazanır.) (Mescidin kapısında namaza gelenleri kaydetmekte olan melekler) imam minbere çıktığında hutbeyi dinlemek üzere mescide girer. "
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Cumua 226, 1/34
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Sümey el-Kuraşi (Sümey)
Konular:
Cuma namazı, erken gitmenin fazileti
Cuma namazı, gelenlerin aldığı sevap
Cuma namazı, sünneti
KTB, CUMA
KTB, NAMAZ,
Temizlik, Gusül
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ إِذَا جَاءَ أَحَدُكُمُ الْجُمُعَةَ فَلْيَغْتَسِلْ. قال ملك من إغتسل يوم الجمعةِ أولَ نَهارِهِ و هو يريد بذلك غُسْلَ الجمعةِ فإنّ ذلك الغسلَ ﻻ يجزي عنه حتى يغتسلَ لرواحِهِ و ذلك أنّ رسول الله صلّى الله عليه و سلم قال في حديث ابن عمر إذا جاء أحدُكم الجمعةَ فليغتسل قال ملك ومن إغتسل يوم الجمعةِ معَجِّلاً أو مئوَخِّراً و هو يَنْوِى بذلك غُسْلَ الجمعةِ فأصابَه ما ينقضُ وضؤَه فليس عليه إﻻ الوضؤُ و غسلُهُ ذلك مجزئٌ عنه.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35064, MU000230
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ إِذَا جَاءَ أَحَدُكُمُ الْجُمُعَةَ فَلْيَغْتَسِلْ. قال ملك من إغتسل يوم الجمعةِ أولَ نَهارِهِ و هو يريد بذلك غُسْلَ الجمعةِ فإنّ ذلك الغسلَ ﻻ يجزي عنه حتى يغتسلَ لرواحِهِ و ذلك أنّ رسول الله صلّى الله عليه و سلم قال في حديث ابن عمر إذا جاء أحدُكم الجمعةَ فليغتسل قال ملك ومن إغتسل يوم الجمعةِ معَجِّلاً أو مئوَخِّراً و هو يَنْوِى بذلك غُسْلَ الجمعةِ فأصابَه ما ينقضُ وضؤَه فليس عليه إﻻ الوضؤُ و غسلُهُ ذلك مجزئٌ عنه.
Tercemesi:
Bana Yahya b. Yahya, ona Malik (b. Enes) [İmam Malik], ona Nafi' (Mevlâ İbn Ömer), ona da (Abdullah) b. Ömer'in (r. anhümâ) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur:
"Biriniz cumaya geleceği vakit yıkansın."
Malik (b. Enes) [İmam Malik] şöyle dedi:
"Kim cuma günü cuma guslüne niyetle o günün gündüzünün evvelinde yıkanırsa şüphesiz bu yıkanması, cuma namazına giderken yıkanmış olmadıkça onun için yeterli olmaz. Çünkü Rasulullah (sav), (Abdullah) b. Ömer'in (r. anhümâ) rivayet ettiği hadiste; 'Biriniz cumaya geleceği vakit yıkansın.' buyurmaktadır."
Malik (b. Enes) [İmam Malik] şöyle de demiştir:
"Kim erken ya da geç bir şekilde cuma guslüne niyet ederek cuma günü yıkanır, sonra da abdestini bozacak bir duruma maruz kalırsa ona düşen sadece abdest almaktır. Zira mevcut guslü, onun için yeterlidir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Cumua 230, 1/34
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
Konular:
Cuma namazı, sünneti
KTB, CUMA
Mübarek zamanlar, Cuma gününün önemi/özelliği/ fazileti
Temizlik, Gusül
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35066, MU000232
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ ثَعْلَبَةَ بْنِ أَبِى مَالِكٍ الْقُرَظِىِّ أَنَّهُ أَخْبَرَهُ أَنَّهُمْ كَانُوا فِى زَمَانِ عُمَرَ بْنِ الْخَطَّابِ يُصَلُّونَ يَوْمَ الْجُمُعَةِ حَتَّى يَخْرُجَ عُمَرُ فَإِذَا خَرَجَ عُمَرُ وَجَلَسَ عَلَى الْمِنْبَرِ وَأَذَّنَ الْمُؤَذِّنُونَ قَالَ ثَعْلَبَةُ جَلَسْنَا نَتَحَدَّثُ فَإِذَا سَكَتَ الْمُؤَذِّنُونَ وَقَامَ عُمَرُ يَخْطُبُ أَنْصَتْنَا فَلَمْ يَتَكَلَّمْ مِنَّا أَحَدٌ . قَالَ ابْنُ شِهَابٍ فَخُرُوجُ الإِمَامِ يَقْطَعُ الصَّلاَةَ وَكَلاَمُهُ يَقْطَعُ الْكَلاَمَ .
Tercemesi:
Bana Yahya b. Yahya, ona Malik (b. Enes), ona (Muhammed) b. Şihab (ez-Zührî), ona da Salebe b. Ebu Malik el-Kurazî rivayet etmiştir. Buna göre kendileri Ömer b. Hattab (ra) zamanında, Ömer hutbeye çıkıncaya kadar namaz kılmaya devam ederlerdi. Ömer (ra) minbere çıkıp müezzinler ezan okumaya başlayınca -Salebe'nin ifadesine göre- 'Oturup konuşurduk. Müezzinler ezanı bitirip Ömer (ra) hutbe irat etmek üzere ayağa kalkınca susar, içimizden hiç kimse konuşmazdı." İbn Şihab (ez-Zührî) şöyle demiştir: "İmamın minbere çıkışı namazı, konuşmaya başlaması da konuşmayı bitirir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Cumua 232, 1/35
Senetler:
1. Ebu Yahya Sa'lebe b. Ebu Malik el-Kurazî (Sa'lebe b. Ebu Malik el-Kurazî)
2. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
Konular:
Cuma namazı, hutbe ile namaz arasında konuşma
Cuma Namazı, Hutbe ve Namaza başlamadan konuşmak
Hutbe, Cuma Namazı, cuma namazının hutbesi
Hutbe, dinlerken bir şeyle meşgul olmamak
KTB, CUMA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35077, MU000243
Hadis:
حَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ أَبِى بَكْرِ بْنِ حَزْمٍ عَمَّنْ حَدَّثَهُ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّهُ كَانَ يَقُولُ لأَنْ يُصَلِّىَ أَحَدُكُمْ بِظَهْرِ الْحَرَّةِ خَيْرٌ لَهُ مِنْ أَنْ يَقْعُدَ حَتَّى إِذَا قَامَ الإِمَامُ يَخْطُبُ جَاءَ يَتَخَطَّى رِقَابَ النَّاسِ يَوْمَ الْجُمُعَةِ . قَالَ مَالِكٌ السُّنَّةُ عِنْدَنَا أَنْ يَسْتَقْبِلَ النَّاسُ الإِمَامَ يَوْمَ الْجُمُعَةِ إِذَا أَرَادَ أَنْ يَخْطُبَ مَنْ كَانَ مِنْهُمْ يَلِى الْقِبْلَةَ وَغَيْرَهَا .
Tercemesi:
Bana Yahya b. Yahya, ona Malik (b. Enes) [İmam Malik], ona Abdullah b. Ebu Bekir b. Hazm, ismini vermediği bir ravi aracılığı ile Ebu Hureyre'nin (ra) şöyle dediğini rivayet etmiştir:
"Birinizin Zahru'l-harre'de [Medine dışında bir yer] namaz kılması, oturup geç kalarak imam hutbeye çıkınca gelmesi ve insanların omuzlarına basarak ön saflara geçmeye çalışmasından daha hayırlıdır." İmam Malik şöyle demiştir: "Bizdeki uygulama; cuma günü -kıblenin yanında veya başka bir yerinde olsun- cemaatin, hutbe irat etmek istediği zaman imama doğru dönmeleridir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Cumua 243, 1/37
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Men Haddesehu (Men Haddesehu)
3. Abdullah b. Ebu Bekir el-Ensari (Abdullah b. Ebu Bekir b. Muhammed b. Amr b. Hazm)
Konular:
Cuma Namazı, Cuma namazı
Hutbe, Cuma Namazı, cuma namazının hutbesi
KTB, CUMA
Namaz, cemaate sonradan katılanların durumu
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ سُلَيْمٍ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ غُسْلُ يَوْمِ الْجُمُعَةِ وَاجِبٌ عَلَى كُلِّ مُحْتَلِمٍ.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35063, MU000229
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ سُلَيْمٍ عَنْ عَطَاءِ بْنِ يَسَارٍ عَنْ أَبِى سَعِيدٍ الْخُدْرِىِّ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ غُسْلُ يَوْمِ الْجُمُعَةِ وَاجِبٌ عَلَى كُلِّ مُحْتَلِمٍ.
Tercemesi:
Ebû Said el-Hudri (r.a.) der ki: Resûlullah (s.a.v.): "Cuma günü gusul etmek, bulûğa eren her müslümana vaciptir" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Cumua 229, 1/34
Senetler:
1. Ebu Said el-Hudrî (Sa'd b. Malik b. Sinan b. Sa'lebe b. Ebcer)
2. Ebu Muhammed Ata b. Yesar el-Hilalî (Ata b. Yesar)
3. Ebu Abdullah Safvan b. Süleym el-Kuraşi (Safvan b. Süleym)
Konular:
Mübarek zamanlar, Cuma gününün önemi/özelliği/ fazileti
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35076, MU000242
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ نَافِعٍ أَنَّ عَبْدَ اللَّهِ بْنَ عُمَرَ كَانَ لاَ يَرُوحُ إِلَى الْجُمُعَةِ إِلاَّ ادَّهَنَ وَتَطَيَّبَ إِلاَّ أَنْ يَكُونَ حَرَامًا .
Tercemesi:
İmam Malik, Nâfi'den rivayeten der ki: Abdullah b. Ömer (r.a.) ihram elbisesini giymemişse, koku sürünüp tertemiz giyinmeden Cuma namazına gitmezdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Cumua 242, 1/37
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
Konular:
Mübarek zamanlar, Cuma gününün önemi/özelliği/ fazileti
Mübarek zamanlar, Cuma, müslümanların bayramı