حدثنا آدم قال حدثنا شعبة قال حدثنا يعلى بن عطاء عن أبيه عن عبد الله بن عمر قال :
" رضا الرب في رضا الوالد وسخط الرب في سخط الوالد."
Bize Adem (b. Ebu İyas), ona Şube (b. Haccac), ona Ya'la b. Ata, ona babası (Ata el-Amirî), 0na da Abdullah b. Ömer şöyle demiştir:
"Allah'ın rızası babanın rızasındadır. Allah'ın öfkesi de babanın öfkesindedir."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
163255, EM000002
Hadis:
حدثنا آدم قال حدثنا شعبة قال حدثنا يعلى بن عطاء عن أبيه عن عبد الله بن عمر قال :
" رضا الرب في رضا الوالد وسخط الرب في سخط الوالد."
Tercemesi:
Bize Adem (b. Ebu İyas), ona Şube (b. Haccac), ona Ya'la b. Ata, ona babası (Ata el-Amirî), 0na da Abdullah b. Ömer şöyle demiştir:
"Allah'ın rızası babanın rızasındadır. Allah'ın öfkesi de babanın öfkesindedir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 2, /53
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ata el-Amirî (Ata)
3. Ya'la b. Ata el-Amirî (Ya'la b. Ata)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebu Hasan Adem b. Ebu İyas (Adem b. Abdurrahman b. Muhammed b. Şuayb)
Konular:
Allah İnancı, Allah'ın kulu ile ilişkisi
Allah İnancı, kızması / gazabı/ buğzetmesi ve sebepleri
İyilik, Anne-Baba, anne-babaya iyilik
حدثنا محمد بن كثير قال أخبرنا سليمان بن كثير عن حصين عن الشعبي : أنه لقي فارسا فبدأه بالسلام فقلت تبدأه بالسلام قال رأيت شريحا ماشيا يبدأ بالسلام
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165698, EM000997
Hadis:
حدثنا محمد بن كثير قال أخبرنا سليمان بن كثير عن حصين عن الشعبي : أنه لقي فارسا فبدأه بالسلام فقلت تبدأه بالسلام قال رأيت شريحا ماشيا يبدأ بالسلام
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Kesir ona Süleyman b. Kesir ona Husayn, Şa'bi'den şunu bildirmiştir: Şa'bi bir atlıya rastlar ve önce kendisi selam verir. Bunun üzerine Husayn Şa'bi'ye : "Sen mi önce selam veriyorsun?" deyince Şa'bi "Ben Şureyh'in yürüdüğü halde önce selam verdiğini gördüm." der.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 997, /785
Senetler:
1. Ebu Ümeyye Şurayh b. Haris el-Kadî (Şurayh b. Haris b. Kays b. Cehm)
2. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
3. Ebu Hüzeyl Husayn b. Abdurrahman es-Sülemî (Husayn b. Abdurrahman)
4. Ebu Davud Süleyman b. Kesir el-Abdî (Süleyman b. Kesir)
5. Muhammed b. Kesîr el-Abdî (Muhammed b. Kesir)
Konular:
Adab, Selam, selamlaşma adabı
KTB, ADAB
KTB, SELAM
حدثنا محمد بن يوسف قال حدثنا سفيان عن عمران بن مسلم قال : رأيت أنس بن مالك يجلس هكذا متربعا ويضع إحدى قدميه على الأخرى
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166284, EM001181
Hadis:
حدثنا محمد بن يوسف قال حدثنا سفيان عن عمران بن مسلم قال : رأيت أنس بن مالك يجلس هكذا متربعا ويضع إحدى قدميه على الأخرى
Tercemesi:
îmran ibni Müslim'den rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir:
«Etıes ibni Malik'i böyle —bağdaş kurmuş— oturur gördüm; ayaklarından birini diğeri üzerine koyuyordu.»[1094]
1179 ve 1180 sayılı hadîslere bakılsın. Bu haberi Tahavî, «Maanî'L Ascm adlı eserinde nakletmiştir. (Fadlu'llah : C. II, s. 589, dip not).[1095]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1181, /894
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Ebu Bekir İmran b. Müslim el-Minkarî (İmran b. Müslim)
3. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
4. Ebu Abdullah Muhammed b. Yusuf el-Firyabî (Muhammed b. Yusuf b. Vakıd b. Osman)
Konular:
Adab, oturma adabı
حدثنا محمد قال حدثنا موسى قال حدثنا وهيب قال أخبرنا داود عن عامر قال حدثني أبو جبيرة بن الضحاك قال فينا نزلت في بنى سلمة ولا تنابزوا بالألقاب قال : قدم علينا رسول الله صلى الله عليه وسلم وليس منا رجل إلا له اسمان فجعل النبي صلى الله عليه وسلم يقول يا فلان فيقولون يا رسول الله إنه يغضب منه
Öneri Formu
Hadis Id, No:
164333, EM000330
Hadis:
حدثنا محمد قال حدثنا موسى قال حدثنا وهيب قال أخبرنا داود عن عامر قال حدثني أبو جبيرة بن الضحاك قال فينا نزلت في بنى سلمة ولا تنابزوا بالألقاب قال : قدم علينا رسول الله صلى الله عليه وسلم وليس منا رجل إلا له اسمان فجعل النبي صلى الله عليه وسلم يقول يا فلان فيقولون يا رسول الله إنه يغضب منه
Tercemesi:
— Ebu Cübeyre ibni'd-Dahhak anlatıp şöyle demiştir:
— (Hucurat Sûresinin 11. Âyeti olan) Birbirinize lâkab takmayınız, âyeti.bizim hakkımızda —Seleme oğulları hakkında— nazil oldu. Re-sûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) bize geldi. Bizde her adamın iki ismi vardı. Peygamber (SalkıUahii Aleyhi ve Sellem) , «Yâ falan!» diye hitap et-miye başladı- (Ashab) şöyle diyorlardı:
— Ey Allah'ın Resulü! Bu adam, bu isimden kızıyor.[652]
Hicretten önce ve cahılİyet devrinde insanlar arasında lâkablaşma bir âdet halindeydi, öyle ki, bir insanın iki ve üç lâkabı bulunurdu.(Ateyhissalâtü vesselam) 'm Medine'ye hicretleri zamanında Ben! Seleme = Seleme oğullan kabilesine uğramışlar ve aralarında bulunan ashabdan bir kısmını, duydukları lâkablariyle çağtrmaya başlamışlar. Daha önce isimlerin bu şahıslar üzerindeki tesirini ashab bildikleri için :
«— Ya Resûlallah, bu adam, bu isimden hoşlanmaz. Diğer ismi ile çağirsanız. .» diye durumu aydınlatmaları özerine Hücurat SOresİ'nin 11. âyeti nazil; bu âyet-İ kerîme ile birbirine lâkab takmak yasaklanmış oldu. Bu yasak mutlak olarak her çeşit İsim takılmasını yasaklamaz. Ancak müslüman kardeşin hoşlanmayacağı bîr İsım olursa bu haram veya mekruh olur. Kötü bir mana taşımayan ve lâkab sahibinin de hoşuna giden isimlen kullanmakta bir mahzur yoktur.
Bir de zaruret hasıl olunca, bir kimseyi başka bir isimle tanıtmak mümkün olmayınca onu lâkabİyle söylemek de caiz olur. Bu hallerin dışında müslümanlar birbirlerine hoşa gitmeyecek isimler uyduramazlar. Âyet-i kerîme ile bu yasaklanmıştır.[653]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 330, /281
Senetler:
1. Ebu Cebira b. Dahhak el-Ensari (Ebu Cebira b. Dahhak)
2. Ebu Amr Amir eş-Şa'bî (Amir b. Şerahil b. Abdin)
3. Ebu Bekir Davud b. Ebu Hind el-Kuşeyrî (Davud b. Dinar b. Azafir)
4. Ebu Bekir Vüheyb b. Hâlid el-Bâhilî (Vüheyb b. Hâlid b. Aclân)
5. Ebu Seleme Musa b. İsmail et-Tebûzeki (Musa b. İsmail)
Konular:
Hitabet, sözler, uygun olan-olmayan
Hz. Peygamber, insanî ilişkileri
Hz. Peygamber, sahabe ile ilişkisi
Hz. Peygamber, sahabeyle iletişimi
Kur'an, Nüzul sebebleri
Lakap, lakab takmak
حدثنا عبد الله بن محمد قال حدثنا وهب بن جرير قال حدثنا قرة بن خالد قال حدثني قرة بن موسى الهجيمي عن سليم بن جابر الهجيمي قال : أتيت النبي صلى الله عليه وسلم وهو محتب في بردة وإن هدابها لعلي قدميه فقلت يا رسول الله أوصني قال عليك باتقاء الله ولا تحقرن من المعروف شيئا ولو أن تفرغ للمستسقي من دلوك في إنائه أو تكلم أخاك ووجهك منبسط وإياك وإسبال الإزار فإنها من المخيلة ولا يحبها الله وإن امرؤ عيرك بشيء يعلمه منك فلا تعيره بشيء تعلمه منه دعه يكون وباله عليه وأجره لك ولا تسبن شيئا قال فما سببت بعد دابة ولا إنسانا
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166285, EM001182
Hadis:
حدثنا عبد الله بن محمد قال حدثنا وهب بن جرير قال حدثنا قرة بن خالد قال حدثني قرة بن موسى الهجيمي عن سليم بن جابر الهجيمي قال : أتيت النبي صلى الله عليه وسلم وهو محتب في بردة وإن هدابها لعلي قدميه فقلت يا رسول الله أوصني قال عليك باتقاء الله ولا تحقرن من المعروف شيئا ولو أن تفرغ للمستسقي من دلوك في إنائه أو تكلم أخاك ووجهك منبسط وإياك وإسبال الإزار فإنها من المخيلة ولا يحبها الله وإن امرؤ عيرك بشيء يعلمه منك فلا تعيره بشيء تعلمه منه دعه يكون وباله عليه وأجره لك ولا تسبن شيئا قال فما سببت بعد دابة ولا إنسانا
Tercemesi:
— Süleym ibni Cabir El-Hüceymî!deıı rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir:
— Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Seltem)'e gittim; o bir hırka içinde ihtiba etmişti: dizlerini dikerek oturmuştu. Hırkanın saçakları ayakları üzerindeydi. Ben dedim ki ;
— Ey Allah'ın Resulü bana öğüt ver. Peygamber buyurdu:
«Allah'dan korkup tafevaya sarıl; ve iyilikten hiç bir şeyi küçümseme, kuyudan su çekmek isteyene kendi kovandan onun kabına su boşaltmış olsan bile... Yahut yüzün güler olduğu halde kardeşinle konuşmuş olsan bile... Elbiseni yere sarkıtıp sürtmekten salan; çünkü bu kibirdendir ve Allah Sbunu sevmez. Eğer bîr kimse sende bildiği bir kusurla seni ayıplarsa, sen ona bildiğin bir şeyle onu ayıplama, ona kötü söyleme. Seni kötüleyeni bırak, (söylediğinin) günahı onundur, mükâfatı ise senindir. Asla hiç bir şeye de (insan olsun, hayvan olsun veya başka bir şey olsun.) sövme,»
demiştir ki; Bundan sonra ne bir insana sövdüm, ne de bir hayvana.[1096]
Oturmakla ilgili hallere dair bilgi için 1175 ve 1178 sayılı Hadîs-i Şeriflere müracaat edilsin. Burada oynca öğüt alınması gereken tavsiyeler vardır. Başta Allah korkusu gelmektedir. Zaten diğer bir Hadîs-i Şerifte :
«Hikmetin başı Allah, korkusudur.»
Buyurulmaktadır. İnanarak içten gelen Allah korkusu bütün fenalıkların kapısını kapar ve herkese iyilik kapılarını açar. Yeter ki, bu haşyet samimî olarak duyulmuş ve yaşanmış'olsun. İyiliğin küçüğü olmaz, mutlak surette iyilik etmeyi dinimiz emretmektedir. Bir kardeşin kovasına su boşaltmak, yüzüne karşı gülümser oirnak birer iyilik sayılır. Buniar dahi küçümsenmemelidir.
Entari ve etek gibi giyilen elbiseleri uzatıp yerde sürüterek dolaşmak büyüklük ve kibir alâmetidir. Ululuk ancak Allah'a mahsustur, Allah Tealâ kibirlenip böbürlenenleri sevmez ve onları sonunda hor ve hakîr durumda bırakır. Tevazu gösterenlerin de şanını yüceltir.
İnsan başkasının kusur ve ayıplarını araştırmamalı, .kendi noksanlarını düzeltmeye çalışmalıdır. Kendisini ayıplayana karşı da aynen mukabele etmeyip, onun kusurlarını açığa vurmarnalıdır. Böyle hareket eden sevap kazanır, ayıplayıcıya da vebal kalır.
Kötü söz söylemeyi Hz. Peygamber Efendimiz yasaklamışlardır. Hayvan, İnsarr ve eşya dahil hiç bir varlığa sövmek caiz değildir Sövmek ye kötü söylemek İsİâm edebi İle bağdaşmaz.[1097]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1182, /894
Senetler:
1. Ebu Cürey Süleym b. Cabir el-Hüceymi (Cabir b. Süleym)
2. Kurra b. Musa el-Hüceymi (Kurra b. Musa)
3. Ebu Halid Kurra b. Halid es-Sedûsî (Kurra b. Halid)
4. Ebu Abbas Vehb b. Cerir el-Ezdi (Vehb b. Cerir b. Hazim b. Zeyd b. Abdullah b. Şuca')
5. Ebu Cafer Abdullah b. Muhammed el-Cu'fî (Abdullah b. Muhammed b. Abdullah)
Konular:
Adab, oturma adabı
Allah İnancı, sevdiği ve sevmediği davranışlar
Hz. Peygamber, sahabeyle iletişimi
Hz. Peygamber, tavsiyeleri
Kibir, elbiseyi yerde sürüyerek
Konuşma, konuşma adabı
KTB, ADAB
KTB, LİBAS, GİYİM-KUŞAM
Müslüman, kardeşini küçük görmez
Müslüman, müslümana sövmek, hakaret etmek
Takva, ulaşmanın yolları
حدثنا إسحاق بن محمد قال حدثنا عبد الله بن جعفر عن أم بكر بنت المسور عن أبيها قال : رأيت عبد الرحمن بن عوف مستلقيا رافعا إحدى رجليه على الأخرى
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166290, EM001186
Hadis:
حدثنا إسحاق بن محمد قال حدثنا عبد الله بن جعفر عن أم بكر بنت المسور عن أبيها قال : رأيت عبد الرحمن بن عوف مستلقيا رافعا إحدى رجليه على الأخرى
Tercemesi:
.El-Müsevvir (ibni Mahreme) 'den rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir:
«(Dayım) Abdurrahman ilmi Avf'ı gördüm, ayaklarından, birini diğeri üzerine kaldırmış sırt üstü yatıyordu.»[1104]
Bundan önceki Hadîs-İ Şerife ve açıklamasına bakılsın. El-Müsevvir kimdir?
Babasının adı Mahreme olup Kureyş'dendİr. Annesinin adı A t i -ke 'dir ve Abdurrahman İbni Avf'ın kız kardeşidir. Yâni; Ab-durrahman ile- At i k e, Avf'ın çocuklarıdır. Annesi At i ke mus-lüman olduktan sonra hicret edenlerdendir. Müsevvir fetihden sonra Zilhicce ayında sekiz yaşında iken Medine'ye gelmişti. Ebû* Abdurrahman künyesi olup, Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Settem}'den hadîs ezberlemişti. Hz. Ömer 'den, Abdurrahman ibni Avf 'dan ve A m r İbni Avf dan hadîs anlatmıştır. Hem fıkıh âlimi, hem de din ve fezilet ehli idi. Hz. Osman şehid edilinceye kadar Medine'de kalmıştı. Sonra Mekke'ye döndü ve Hz. Mu av i ye vefat edinceye kadar orada: ikâmet etti. Sonra Yezid ibni Muaviye 'nİn İbni Zübeyr ile savaşmak üzere göndermiş olduğu ordunun Mekke'yi kuşatması sırasında mancınıkla atılan bir taş Müsevvir e namaz kılarken isabet etmiş ve onun tesiri île hicretin 64. yılında şehit olmuştur. Vefatında 62 yaşındaydı.
Kendisinden Urve ibni Zübeyr, Ali ibni Hüseyin, Ubeydullah ibni Abdullah hadîs rivayet etmişlerdir, (Radiyallahu anhüm).[1105]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1186, /899
Senetler:
1. Ebu Muhammed Abdurrahman b. Avf ez-Zührî (Abdurrahman b. Avf b. Abduavf b. Abd b. el-Haris)
2. Misver b. Mahreme el-Kuraşi (Misver b. Mahreme b. Nevfel b. Üheyb b. Abdümenaf)
3. Ümmü Bekir bt. Misver ez-Zühriyye (Ümmü Bekir bt. Misver b. Mahrame)
4. Ebu Cafer Abdullah b. Cafer ez-Zühri (Abdullah b. Cafer b. Abdurrahman b. Misver b. Mahrame b. Nevfel)
5. İshak b. Ebu Ferve el-Fervi (İshak b. Muhammed b. İsmail b. Abdullah)
Konular:
Adab, oturma adabı
حدثنا قتيبة قال حدثنا صفوان بن عيسى قال حدثنا عبد الله بن هارون عن زياد بن سعد عن بن نهيك عن بن عباس قال : من السنة إذا جلس الرجل أن يخلع نعليه فيضعهما إلى جنبه
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166299, EM001190
Hadis:
حدثنا قتيبة قال حدثنا صفوان بن عيسى قال حدثنا عبد الله بن هارون عن زياد بن سعد عن بن نهيك عن بن عباس قال : من السنة إذا جلس الرجل أن يخلع نعليه فيضعهما إلى جنبه
Tercemesi:
— İbni Abbas (Radiyallahuanhüma)'dan rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir:
«İnsanın oturduğu aşaman ayakkabılarını çıkarıp yan tarafına koyması Sünnet'dendir.»[1112]
Kır ve açık yerlerde İstirahat için veya cami ve mescid gibi yerlerde ibâdet etmek İçin oturmak isteyince, ayakkabılar çıkarıldığı zaman yan taraflarda münasip mahallere konmalıdır. Ön tarafa konmaları edebe aykırı düşer. Çünkü bu güzel ve iyi manzara arzetmez. Arka tarafta olmaları halinde, bulunulan yere göre çalınma tehlikesi vardır. Bazı şart ve zaru; retler bahis konusu olmadıkça, ayakkabıların yan taraflarda bulunmaları en uygun olan vaziyettir ve buna riayet etmek de bir sünnettir.
(Bu Hadîs-i Şerîf için başka bir kaynak bulunamamıştır.).[1113]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1190, /901
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Nehik Osman b. Nehik el-Ezdî (Osman b. Nehik)
3. Ebu Abdurrahman Ziyad b. Sa'd el-Horasanî (Ziyad b. Sa'd b. Abdurrahman)
4. İbn Ebu Harun Abdullah b. Harun el-Becelî (Abdullah b. Harun)
5. Ebu Muhammed Safvân b. İsa el-Kuraşî (Safvân b. İsa)
6. Ebu Recâ Kuteybe b. Said es-Sekafi (Kuteybe b. Said b. Cemil b. Tarif)
Konular:
Adab, oturma adabı
حدثنا أبو عاصم عن بهز بن حكيم عن أبيه عن جده قلت : يا رسول الله من أبر قال أمك قلت من أبر قال أمك قلت من أبر قال أمك قلت من أبر قال أباك ثم الأقرب فالأقرب
Bize Ebu Asım, ona Behz b. Hakîm, ona babası, ona da Behz'in dedesi Muaviye b. Hayde, Hz. Peygamber (sav) ile aralarında geçen diyaloğu şu şekilde anlatmaktadır:
'Ya Resûlallah; kime iyilik edeyim?' dedim. Bana, "annene" dedi. Tekrar 'kime iyilik edeyim?' diye sordum. Bana "annene" diye cevap verdi. Üçüncü kez "kime iyilik edeyim?'diye sordum. Yine "annene" diye cevap verdi. Tekrar sorduğumda "babana; sonra en yakınına, en yakınına" diye cevap verdi.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
163256, EM000003
Hadis:
حدثنا أبو عاصم عن بهز بن حكيم عن أبيه عن جده قلت : يا رسول الله من أبر قال أمك قلت من أبر قال أمك قلت من أبر قال أمك قلت من أبر قال أباك ثم الأقرب فالأقرب
Tercemesi:
Bize Ebu Asım, ona Behz b. Hakîm, ona babası, ona da Behz'in dedesi Muaviye b. Hayde, Hz. Peygamber (sav) ile aralarında geçen diyaloğu şu şekilde anlatmaktadır:
'Ya Resûlallah; kime iyilik edeyim?' dedim. Bana, "annene" dedi. Tekrar 'kime iyilik edeyim?' diye sordum. Bana "annene" diye cevap verdi. Üçüncü kez "kime iyilik edeyim?'diye sordum. Yine "annene" diye cevap verdi. Tekrar sorduğumda "babana; sonra en yakınına, en yakınına" diye cevap verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 3, /53
Senetler:
1. Ebu Hakîm Muaviye b. Hayde el-Kuşeyri (Muaviye b. Hayde b. Muaviye b. Kuşayr b. Kab b. Rabi'a)
2. Hakim b. Muaviye el-Behzî (Hakim b. Muaviye b. Hayde b. Muaviye)
3. Ebu Abdulmelik Behz b. Hakim el-Kuşeyrî (Behz b. Hakim b. Muaviye b. Hayde b. Muaviye b. Kuşeyr b. Kab b. Amir)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
Konular:
Hz. Peygamber, tavsiyeleri
İyilik, Anne-Baba, anne-babaya iyilik
حدثنا مالك بن إسماعيل قال حدثنا بن عيينة قال سمعت الزهري يحدث عن عباد بن تميم عن عمه هو عبد الله بن زيد بن عاصم المازني قال : رأيته قلت لابن عيينة النبي صلى الله عليه وسلم قال نعم مستلقيا واضعا إحدى رجليه على الأخرى
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166289, EM001185
Hadis:
حدثنا مالك بن إسماعيل قال حدثنا بن عيينة قال سمعت الزهري يحدث عن عباد بن تميم عن عمه هو عبد الله بن زيد بن عاصم المازني قال : رأيته قلت لابن عيينة النبي صلى الله عليه وسلم قال نعم مستلقيا واضعا إحدى رجليه على الأخرى
Tercemesi:
— Abdullah ibni Zeyd ibni Asım El-Mazinî'den rivayet edildiğine göre. söyle demiştir;
«Onu gördüm, (râvi demiştir ki, hadîsi anlatan İbni Uyeyne'ye dedim, Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) 'i mi gördü? Of evet, dedi), ayaklarından birini diğeri üzerine koyarak sırt üstü yatıyordu.»[1102]
Erkekler İçin göbekten diz kapakları altına kadar olan vücut kısmı avrettir. Zaruret olmaksızın bu kısımların açılması ve bunlara bakılması haramdır. İnsanın sırt üstü yattığı zaman bu haram sayılan yerler açılmamak ve gözükmemek şartı ile böyle Özel istirahat için yatışında edebe aykırılık yoktur. Dİğer bir Hadîs-i Şerifte ise, sırt üstü yatarak ayakların birini diğeri üzerine koymak yasaklanmıştır. Ancak bu yasak, avret yerlerinin açılma tehlikesi olduğu zaman İçin kayıtlanmaktadır. Bir görüşe göre de bu yasaklık hükmü sonradan kaldırılmıştır. Nitekim bu hareketi Ebû Bekir, Ömer, Osman (Radiyallahu anhüm) 'ün yaptıkları rivayet edilmektedir.[1103]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1185, /898
Senetler:
1. Abdullah b. Zeyd el-Ensari (Abdullah b. Zeyd b. Asım b. Ka'b b. Amr b. Avf b. Mebzul)
2. Abbad b. Temim el-Mâzini (Abbad b. Temim b. Ğaziyye b. Atiyye b. Hasnâ)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Ebu Muhammed Süfyan b. Uyeyne el-Hilâlî (Süfyân b. Uyeyne b. Meymûn)
5. Ebu Gassan Malik b. İsmail en-Nehdi (Malik b. İsmail b. Ziyad b. Dirhem)
Konular:
Adab, oturma adabı
Hz. Peygamber, beşer olarak
حدثنا إسماعيل قال حدثني عبد الرحمن بن أبي الزناد عن أبيه قال شهد عندي أبو سلمة بن عبد الرحمن أخبره عبد الرحمن بن نافع بن عبد الحارث الخزاعي أن أبا موسى الأشعري أخبره : أن النبي صلى الله عليه وسلم كان في حائط على قف البئر مدليا رجليه في البئر
Öneri Formu
Hadis Id, No:
166311, EM001195
Hadis:
حدثنا إسماعيل قال حدثني عبد الرحمن بن أبي الزناد عن أبيه قال شهد عندي أبو سلمة بن عبد الرحمن أخبره عبد الرحمن بن نافع بن عبد الحارث الخزاعي أن أبا موسى الأشعري أخبره : أن النبي صلى الله عليه وسلم كان في حائط على قف البئر مدليا رجليه في البئر
Tercemesi:
— Ebû Musa El-Eş'ari haber verdiğine göre: «Peygamber (Sallallakü Aleyhi ve Seîlem) su kuyusunun çevresindeki duvar üzerinde ayaklarını kuyuya sarkıtarak otururdu.»[1122]
Bu Hadîs-İ Şerif, 1151 sayıda geçen uzun Hadîs-i Şeriften bir parça olarak bu bölümde yer almıştır. Serinlemek ve İstirahat etmek için böyle kuyu kenarında oturup ayak sarkıtmanın edebe aykırı tarafı yoktur. Ancak $uyu içilir kuyularda, kuyunun temizliği esas olduğundan içine toz toprak düşürmemek için böyle hareket doğru olmaz. Bostan kuyuları İçin bahis konusu olduğu daha önce geçen hadîsten zaten anlaşılmaktadır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1195, /903
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Abdurrahman b. Nafi' el-Huzai (Abdurrahman b. Nafi' b. Abdülharis)
4. Ebu Zinad Abdullah b. Zekvan el-Kuraşi (Abdullah b. Zekvan)
5. İbn Ebü'z-Zinad Abdurrahman b. Ebu Zinad el-Kuraşi (Abdurrahman b. Abdullah b. Zekvan)
6. Ebu Abdullah İsmail b. Ebu Üveys el-Esbahî (İsmail b. Abdullah b. Abdullah b. Üveys b. Malik)
Konular:
Adab, oturma adabı
Hz. Peygamber, beşer olarak