حدثنا أبو اليمان قال أخبرنا شعيب قال حدثنا أبو الزناد عن الأعرج عن أبي هريرة عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : "لو اطلع رجل في بيتك فخذفته بحصاة ففقأت عينه ما كان عليك جناح
Bize Ebu'l-Yaman, ona Şuayb, ona Ebu'z-Zinad, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'den rivayet etmiştir:
"Bir adam evini dikizlerken, sen de taş atıp onun gözünü çıkarsan, sana bir günah yoktur."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165770, EM001068
Hadis:
حدثنا أبو اليمان قال أخبرنا شعيب قال حدثنا أبو الزناد عن الأعرج عن أبي هريرة عن النبي صلى الله عليه وسلم قال : "لو اطلع رجل في بيتك فخذفته بحصاة ففقأت عينه ما كان عليك جناح
Tercemesi:
Bize Ebu'l-Yaman, ona Şuayb, ona Ebu'z-Zinad, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'den rivayet etmiştir:
"Bir adam evini dikizlerken, sen de taş atıp onun gözünü çıkarsan, sana bir günah yoktur."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1068, /825
Senetler:
()
Konular:
Mahremiyet, Röntgencilik, evleri gözetleme / röntgencilik
حدثنا عبد العزيز بن عبد الله قال حدثنا إبراهيم بن سعد عن صالح بن كيسان عن بن شهاب عن ثعلبة بن أبي مالك القرظي : أنه ركب إلى عبد الله بن سويد أخي بني حارثة بن الحارث يسأله عن العورات الثلاث وكان يعمل بهن فقال ما تريد فقلت أريد أن أعمل بهن فقال إذا وضعت ثيابي من الظهيرة لم يدخل علي أحد من أهلي بلغ الحلم إلا بأذني إلا أن أدعوه فذلك إذنه ولا إذا طلع الفجر وعرف الناس حتى تصلى الصلاة ولا إذا صليت العشاء ووضعت ثيابي حتى أنام
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165754, EM001052
Hadis:
حدثنا عبد العزيز بن عبد الله قال حدثنا إبراهيم بن سعد عن صالح بن كيسان عن بن شهاب عن ثعلبة بن أبي مالك القرظي : أنه ركب إلى عبد الله بن سويد أخي بني حارثة بن الحارث يسأله عن العورات الثلاث وكان يعمل بهن فقال ما تريد فقلت أريد أن أعمل بهن فقال إذا وضعت ثيابي من الظهيرة لم يدخل علي أحد من أهلي بلغ الحلم إلا بأذني إلا أن أدعوه فذلك إذنه ولا إذا طلع الفجر وعرف الناس حتى تصلى الصلاة ولا إذا صليت العشاء ووضعت ثيابي حتى أنام
Tercemesi:
Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona İbrahim b. Sa'd, ona Salih b. Keysan, ona İbn Şihab, ona Sa'lebe b. Ebu Malik el-Kurazî'nin rivayet ettiğine göre kendisi, Benî Harise b. Haris'in kardeşi Abdullah b. Süveyd'e insanların giysilerini çıkarıp istirahat etikleri üç vakit hakkında sormak üzere yola koyuldu. Abdullah bu üç vakitte (uyulması istenilen esaslara) göre hareket ederdi. Abdullah, 'Ne istiyorsun?' diye sordu. Ben dedim ki, 'Bu üç vakitte yapılanlara göre hareket etmek istiyorum'. Bunun üzerine şöyle dedi:
1- Öğle sıcağında (uyumak için) elbisemi çıkardığım vakit, ev halkından bulûğa ermiş hiç kimse yanıma girmez; ancak iznimle girer yahut onu çağırırsam girer ki, bu onun izinli olması anlamındadır.
2- Fecir vakti doğup da insanlar tanınıncaya ve namaz kılınıncaya kadar, (bu vakit de gece elbisesini değiştirip giyinme zamanıdır ki, yine kimse yanıma giremez).
3- Bir de yatsı namazını kıldığım ve elbisemi uyumak için çıkardığımda yanıma kimse giremez.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1052, /816
Senetler:
()
Konular:
Tesettür, erkeğin ve kadının avret durumu
Tesettür, kime karşı örtülmeli, tek kalındığında nasıl hareket edilmeli
حدثنا أبو نعيم قال حدثنا سفيان عن أبي إسحاق عن هانئ بن هانئ عن علي رضي الله عنه قال : استأذن عمار على النبي صلى الله عليه وسلم فعرف صوته فقال مرحبا بالطيب المطيب
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165733, EM001031
Hadis:
حدثنا أبو نعيم قال حدثنا سفيان عن أبي إسحاق عن هانئ بن هانئ عن علي رضي الله عنه قال : استأذن عمار على النبي صلى الله عليه وسلم فعرف صوته فقال مرحبا بالطيب المطيب
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1031, /804
Senetler:
1. Ebu Hasan Ali b. Ebu Talib el-Hâşimî (Ali b. Ebu Talib b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Hani b. Hani Hemdani (Hâni' b. Hâni')
3. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
4. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
5. Ebu Nuaym Fadl b. Dükeyn el-Mülâi (Fadl b. Amr b. Hammâd b. Züheyr b. Dirhem)
Konular:
Hz. Peygamber, sahabeyle iletişimi
İzin, başkasının evine girerken izin istemek,
Selam, merhaba demek ya da başka lafızlarla selamlamak
حدثنا مطر بن الفضل قال حدثنا يزيد بن هارون عن هشام الدستوائي عن يحيى عن أبي كثير عن نافع عن بن عمر : أنه كان إذا بلغ بعض ولده الحلم عزله فلم يدخل عليه إلا بإذن
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165760, EM001058
Hadis:
حدثنا مطر بن الفضل قال حدثنا يزيد بن هارون عن هشام الدستوائي عن يحيى عن أبي كثير عن نافع عن بن عمر : أنه كان إذا بلغ بعض ولده الحلم عزله فلم يدخل عليه إلا بإذن
Tercemesi:
İbni Ömer'den nakledildiğine göre, çocuklarından biri bulûğ çağına girince onu odasından ayırırdı ve izinsiz olarak da odasına sokmazdı.[843]
Çocuklar bulûğ çağına erince odaları ayrılır ve bunlar büyükler safına girerler. Onun için hangi vakitte olursa olsun, ana-babalarımn odalarına girmek istedikleri zaman muhakkak izin alıp içeri girmeleri gerekir. Nûr sûresinin 58. âyetinde bu izinsiz girme yasağı küçük çocuklar için üç vakite inhisar ettirilmişti. Köleler de aynen küçük çocuklar hükmüne sokulmuştu.
Burada büyük çocukların durumu anlatılmakta ve her zaman için İzin alarak içeri girmeleri lüzumuna işaret edilmektedir. Âyet-i kerîmenin tamamı şöyle:
«— Sizde» olan çocuklar bulûğa erdiklerinde, kendilerinden Öncekilerin (ağabeylerinin) izin isteyişleri gibi, (odanıza girmek için her vakitte) izin istesinler, tşte Allah âyetlerini (emir ve yasaklarını) böyle açıklıyor. Allah Alîm'dir, Hakîm'dir.» (Nûr Sûresi* Âyet: 59)
İnsanın yetişkin çocuğu izinsiz olarak kendi odasına giremezse, yabancıların hiç giremeyeceği tabiîdir.[844]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1058, /820
Senetler:
0. Mevkuf (Mevkuf)
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Nafi' Mevlâ İbn Ömer (Ebu Abdullah Nafi')
3. Ebu Nasr Yahya b. Ebu Kesir et-Tâî (Yahya b. Salih b. Mütevekkil)
4. Hişam b. Ebu Abdullah ed-Destevâî (Hişam b. Senber)
5. Ebu Halid Yezid b. Harun el-Vasitî (Yezid b. Harun b. Zâzî b. Sabit)
6. Matar b. Fadl el-Mervezî (Matar b. Fadl)
Konular:
Çocuk, mükellef olma Yaşı
İzin, başkasının evine girerken izin istemek,
Mahremiyet, Aile, özel hayatın mahremiyeti
حدثنا محمد بن يوسف قال حدثنا سفيان عن الأعمش عن إبراهيم عن علقمة قال : جاء رجل إلى عبد الله قال أأستأذن على أمي فقال ما على كل أحيانها تحب أن تراها
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165761, EM001059
Hadis:
حدثنا محمد بن يوسف قال حدثنا سفيان عن الأعمش عن إبراهيم عن علقمة قال : جاء رجل إلى عبد الله قال أأستأذن على أمي فقال ما على كل أحيانها تحب أن تراها
Tercemesi:
— (265-s.) Alkame'den rivayet edildiğine göre, bir adara Abdullah'a (ibni Mes'ûd hazretlerine) gelip dedi ki:
— Annemin odasına girmek için izin istemeli miyim? Buna (Abdullah) şu cevabı verdi:
— Anneni görmekten hoşlanacağın (muaşerete uygun) bütün zamanlarında (izin alman) gerekli değildir.[845]
Yabancı bîr kimsenin özel İkametgâhına girmek için izin istenmesi terbiye ve nezaket icabı olduğu gibi, kötü ve edeb dışı bir manzara ile karşılaşmamak için, cnne, baba, kardeş ve evlâd emsali yakınların yanlarına varılırken öksürerek, seslenerek önceden haber verilmesi de yine bir edeb kaidesidir. Hoşlanılmayacak bir manzara tasavvur edilmediği zamanlarda İse, herhangi bir işarete ve izin elmaya lüzum kalmaksızın anne, baba, kardeş ve çocuğun yanına gidilebilir. Ansızın birbirinin, odasına girmek, bazı nahoş hal ve hareketlerle karşılaşmaya sebep olabileceğinden, buna meydan vermemek için bir takım ses Ve belirtilerle içeri girilmek istendiğini duyurmak ve içerdekine derlenip toparlanmaya imkân vermek gerekir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1059, /820
Senetler:
0. Mevkuf (Mevkuf)
1. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mesud (Abdullah b. Mesud b. Gafil b. Habib b. Şemh)
2. Ebu Şibl Alkame b. Kays en-Nehaî (Alkame b. Kays b. Abdullah b. Malik b. Alkame)
3. Ebu İmran İbrahim en-Nehaî (İbrahim b. Yezid b. Kays b. Esved b. Amr)
4. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
5. Süfyan es-Sevrî (Süfyan b. Said b. Mesruk b. Habib b. Rafi')
6. Ebu Abdullah Muhammed b. Yusuf el-Firyabî (Muhammed b. Yusuf b. Vakıd b. Osman)
Konular:
İzin, başkasının evine girerken izin istemek,
حدثنا آدم قال حدثنا شعبة عن أبي إسحاق قال سمعت مسلم بن نذير يقول : سأل رجل حذيفة فقال أستأذن على أمي فقال إن لم تستأذن عليها رأيت ما تكره
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165762, EM001060
Hadis:
حدثنا آدم قال حدثنا شعبة عن أبي إسحاق قال سمعت مسلم بن نذير يقول : سأل رجل حذيفة فقال أستأذن على أمي فقال إن لم تستأذن عليها رأيت ما تكره
Tercemesi:
Müslim ibni Nazîr'in şöyle dediği işitilmiştir:
— Bir adam Hüzeyfe'ye sorup, dedi ki:
— Annemin yanma (odasına) varmak için izin isteyeyim mi? O, şöyle cevap verdi:
— Eğer annenin yanma ondan izin almaksızın gidersen, hoşlanmadığın şeyi görürsün.[847]
Bu haber de, bundan önceki haberin mânâsını teyid etmektedir. Hoşlanılmayacak bir manzara İle karşılaşmamak için izin almanın yerinde ve 'edebe uygun İş olduğuna İşaret edilmektedir. Böyle bir görünüş bahis konusu olmadığı anlarda İse, izin almaya lüzum yoktur. 1059 sayılı haberin açıklamasına bakılsın. (Bu haberi, Abdürrezzak'ın Musannef'inde zikrettiğini Fadlu'llah haşiyesinde nakletmektedir. Fadİu'llah : C. II, s. 501).[848]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1060, /821
Senetler:
0. Mevkuf (Mevkuf)
1. Ebu Abdullah Huzeyfe b. Yeman el-Absî (Huzeyfe b. Huseyl b. Cabir)
2. Müslim b. Nezir es-Sa'di (Müslim b. Nezir b. Yezid b. Şibl b. Hayyan)
3. Ebu İshak es-Sebiî (Amr b. Abdullah b. Ubeyd)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. Ebu Hasan Adem b. Ebu İyas (Adem b. Abdurrahman b. Muhammed b. Şuayb)
Konular:
İzin, başkasının evine girerken izin istemek,
حدثنا إسماعيل بن أبان قال حدثنا علي بن مسهر عن أشعث عن أبي الزبير عن جابر قال : يستأذن الرجل على ولده وأمه وإن كانت عجوزا وأخيه وأخته وأبيه
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165764, EM001062
Hadis:
حدثنا إسماعيل بن أبان قال حدثنا علي بن مسهر عن أشعث عن أبي الزبير عن جابر قال : يستأذن الرجل على ولده وأمه وإن كانت عجوزا وأخيه وأخته وأبيه
Tercemesi:
Cabir'den rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir:
— însan, çocuğunun ve kocamış olsa bile annesinin, erkek kardeşinin, kız kardeşinin, babasının yanına girmek için izin ister.[851]
Insanın en yakını bulunan ana, baba ve kardeşler gibi mahremlerinin özel yer ve odalarına ansızın, hiç bir belirti göstermeksizin girmemesi gerekli olduğuna ve bunun sebebine 1059 sayılı haberin açıklamasında temas edilmişti. Oraya bakılsın. (Bu haber için de başka bir kaynak bulunamamıştır.).[852]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1062, /821
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Zübeyr Muhammed b. Müslim el-Kuraşi (Muhammed b. Müslim b. Tedrus)
3. Eş'as b. Sevvâr el-Kindî (Eş'as b. Sevvâr)
4. Ebu Hasan Ali b. Müshir el-Kuraşî (Ali b. Müshir b. Ali b. Umeyr)
5. Ebu İshak İsmail b. Eban el-Ezdî (İsmail b. Eban)
Konular:
İzin, başkasının evine girerken izin istemek,
حدثنا بيان قال حدثنا يزيد قال حدثنا عبد الملك بن أبي سليمان عن عطاء عن أبي هريرة : فيمن يستأذن قبل أن يسلم قال لا يؤذن له حتى يبدأ بالسلام
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165768, EM001066
Hadis:
حدثنا بيان قال حدثنا يزيد قال حدثنا عبد الملك بن أبي سليمان عن عطاء عن أبي هريرة : فيمن يستأذن قبل أن يسلم قال لا يؤذن له حتى يبدأ بالسلام
Tercemesi:
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1066, /824
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
3. Ebu Süleyman Abdülmelik b. Meysera el-Fezârî (Abdülmelik b. Meysera)
4. Ebu Halid Yezid b. Harun el-Vasitî (Yezid b. Harun b. Zâzî b. Sabit)
5. Beyân b. Amr el-Muharibi (Beyân b. Amr)
Konular:
İzin, başkasının evine girerken izin istemek,
Selam, selamla giriş izni istemek
حدثنا الحميدي قال حدثنا سفيان عن مسعر عن موسى بن أبي كثير عن مجاهد عن عائشة رضي الله عنها قالت : كنت آكل مع النبي صلى الله عليه وسلم حيسا فمر عمر فدعاه فأكل فأصابت يده اصبعي فقال حس لو أطاع فيكن ما رأتكن عين فنزل الحجاب
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165755, EM001053
Hadis:
حدثنا الحميدي قال حدثنا سفيان عن مسعر عن موسى بن أبي كثير عن مجاهد عن عائشة رضي الله عنها قالت : كنت آكل مع النبي صلى الله عليه وسلم حيسا فمر عمر فدعاه فأكل فأصابت يده اصبعي فقال حس لو أطاع فيكن ما رأتكن عين فنزل الحجاب
Tercemesi:
Hz. Aişe'deıi rivayet edildiğine göre, şöyle demiştir: — Peygamber (SülUtltehü Aleyhi ve Settem) ile Ukt (— hurma ve yo-kurusundan yapılmış bir yemek) yiyordum da, Ömer geldi. Peygamber onu (yemeğe) davet etti; o da yedi. Yerken eli parmağıma dokundu. Bunun üzerine şöyle dedi :
«— Ay!.. Sizin hakkınızda bana yetki verilmiş olsaydı, sizi hiç bir gön göremezdi.» îşte hicab âyeti bunun üzerine nazil oldu.[833]
Hz. Enes'den rivayet edilen 1051 sayılı hadîs-İ şerif münasebetiyle anlatılan hâdise üzerine hicab == örtünme âyetinin nazil olduğu bildirilmişti. Burada İse, âyetin nüzulüne Hz. Â i ş e 'nin naklettiği bu yemek hâdisesi sebep gösterilmekte ve Hz. Ömer'in arzusuna uygun olarak âyetin nazil olduğu belirtilmektedir. Her iki hâdisenin birbirine yakın zamanda vuku bulmasiyle. ikisinin de nüzul sebebi olması mümkündür.
Anlaşıldığına göre, hicab âyeti nazil olmadan önce ashab-ı kiram, Peygamber (Sallaîlahü Aleyhi ve 5cltem;'in hanelerinde müminlerin anneleriyle bir sofrada yemek yedikleri oluyordu. Müminlerin annelerine mqhsus: olmak üzere hicab âyeti nazil olunca, artık ihtiyaçlar ve sualler perde qr-. kasından arzedilmeye başlandı ve böylece aşhablö bir arada bulunmalga-yasaklandı.
Hz. Peygamber'in kendi zevcesîyle bir arada yemek yemesi ise edebe, en uygun bîr harekettir ve müminledir de buna uyması gerekli-' bir sünnettir»
(Bu hadîs-İ şerif için başka.,kaynak bulunamamıştır.).[834]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1053, /817
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, beşer olarak
Hz. Peygamber, ev hayatı
Hz. Peygamber, hanımları, Hz. Aişe
Kültürel Hayat, yemek kültürü
Kur'an, Nüzul sebebleri
Tesettür, Tesettür / Hicab Ayetinin nazil olması
Yiyecekler, Rasulullah zamanındaki
حدثنا عبد الله بن صالح قال حدثني الليث قال حدثني عقيل عن أبن شهاب قال أخبرني أنس : أنه كان بن عشر سنين مقدم رسول الله صلى الله عليه وسلم المدينة فكن أمهاتي يوطونني على خدمته فخدمته عشر سنين وتوفي وأنا بن عشرين فكنت أعلم الناس بشأن الحجاب فكان أول ما نزل ما ابتنى رسول الله صلى الله عليه وسلم بزينب بنت جحش أصبح بها عروسا فدعا القوم فأصابوا من الطعام ثم خرجوا وبقي رهط عند النبي صلى الله عليه وسلم فأطالوا المكث فقام فخرج وخرجت لكي يخرجوا فمشى فمشيت معه حتى جاء عتبة حجرة عائشة ثم ظن أنهم خرجوا فرجع ورجعت حتى دخل على زينب فإذا هم جلوس فرجع ورجعت حتى بلغ عتبة حجرة عائشة وظن أنهم خرجوا فرجع ورجعت معه فإذا هم قد خرجوا فضرب النبي صلى الله عليه وسلم بيني وبينه الستر وأنزل الحجاب
Öneri Formu
Hadis Id, No:
165753, EM001051
Hadis:
حدثنا عبد الله بن صالح قال حدثني الليث قال حدثني عقيل عن أبن شهاب قال أخبرني أنس : أنه كان بن عشر سنين مقدم رسول الله صلى الله عليه وسلم المدينة فكن أمهاتي يوطونني على خدمته فخدمته عشر سنين وتوفي وأنا بن عشرين فكنت أعلم الناس بشأن الحجاب فكان أول ما نزل ما ابتنى رسول الله صلى الله عليه وسلم بزينب بنت جحش أصبح بها عروسا فدعا القوم فأصابوا من الطعام ثم خرجوا وبقي رهط عند النبي صلى الله عليه وسلم فأطالوا المكث فقام فخرج وخرجت لكي يخرجوا فمشى فمشيت معه حتى جاء عتبة حجرة عائشة ثم ظن أنهم خرجوا فرجع ورجعت حتى دخل على زينب فإذا هم جلوس فرجع ورجعت حتى بلغ عتبة حجرة عائشة وظن أنهم خرجوا فرجع ورجعت معه فإذا هم قد خرجوا فضرب النبي صلى الله عليه وسلم بيني وبينه الستر وأنزل الحجاب
Tercemesi:
— İbni Şihab demiştir ki, Enes bana haber vermiştir. Enest Re-sûlüllah (satiallrJıü Altyhi rr S*tlfm)'h\ Medine'ye gelişi zamanında on yaşındaydı.
(O, şöyle anlatmıştır): «Annelerim (Peygamberin zevceleri^ Peygambere hizmet için beni devamlı olarak vazifelendiriyorlardı. Böylece on yıl ona hizmet ettim. O vefat ettiği zaman, ben yirmi yaşımda idim. Bunun için Örtü (hicab) hâdisesini en jyi bilen insandım. Âyetin ilk nazil oluşu, Resûlüllah (Saitallahü Altyhi veSetkm}*in Cahş kızı Zeyneb ile evlendiği zamandı. Ona güvey olarak sabahlayınca, insanları davet etti de» onlar yemek yediler. Sonra çıkıp gittiler. Ancak birkaç kişi Peygamber (Ssllaikhü Aleyhi v$8etkm} in yanında kalıp beklemeyi uzattılar, (çıkıp gitmediler). Onlar çıksın diye Peygamber lfalktı ve çıktı. Ben de çıktım. Peygamber yürüdü; ben de onunla yürüdüm. Nihayet Hz. Aişe'nin hücresi eşiğine kadar geldi. Sonra o insanların çıkıp gittiğini zannetti de geri döndü. Ben de döndüm. Zeyneb'in yanına varınca, bir de gördü ki onlar oturuyor. Hemen Peygamber geri döndü; ben de döndüm. Tâ Hz. Aişe'nin hücresi (evi) eşiğine ulaştı ve onlar çıkmışlardır zannederek geri döndü. Ben de onunla geri döndüm. Bir de gördü ki, onlar çıkmışlardır, îşte bu esnada Peygamber fStâfaMahü Akyhi w $$ltem$ benimle kendi arasına örtü (perde) koydu ve hicab âyeti indirilmiş olötu.[829]
Hadîs-i şerifte beyan edildiği şekilde, ashab-ı kiramın Peygamber ($allaltehûAleyhlve$etkrn)'e eziyet verecek bezi tutum ve hareketleri üzerine Vacib Tealâ Hazretleri, kullarına edeb kaidelerini öğretiyor ve şöyle hareket etmelerini emrediyor:
Ey iman edenler! Yemek vaktini gözetmeksizin, size izin verilip de davetli olduğunuz vakitten başka zamanlarda, Feygamber'in evlerine girmeyin; fakat çağrıldığınız zaman girin. Yemeği yediğinizde ide hemen (yanından) dağıUn. Söz söylemek, sohbet etmek için de izinsiz girmeyin; çünkü bu Feygamber'e eziyet veriyor, (sonra çıkın veya girmeyin demeğe) sizden utanıyor. Ancak Allah gerçeği açıklamayı terk etmez. Bir de Peygamberin zevcelerinden bir şey istediğiniz vakit (sizinle onlar arasında mevcut) perde arkasından sorun. Böyle yapmanız, hem sizin kalbleri-niz, hem de onların kalbleri için daha temizdir. Allah'ın Resulüne eziyet etmeniz doğru olmaz; arkasından (irtihalinden sonra) zevcelerini nikahlamanız ıda hiç bir zaman caiz olmaz. Bu, Allah katında çok büyük bir günahtır.» (Ahzab Sûresi, Âyet: 53)
Rivayet edildiğine göre, bir takım kimseler zaman zaman Hz. Peygam-ber'in evine geliyordu ve onlara yemek yediriliyordu. Bunlar bazan yemekten önce gelip yemek hazırlanıncaya kadar bekliyorlar ve yemek yedikten sonra da çıkıp gitmiyorlardı. Aleyhissalâtu vesselam sıkılıyor .ve bunlara çıkın demeye utanıyordu. Aynı hal Hz. Zeyneb'le evlendikleri günkü düğün yemeğinden sonra meydana gelmesi üzerine bu «Hicab = Örtünme» âyeti nazil oldu ve Peygamberin hanımlarına, görünmelerine engel bir perde arkasından sokmak veya bir şey İstemek farz kılındı. Bu zamana kadar Arablarda hicab âdet değildi. İslâm'dan önce kadınlarda örtünme bakımından da bir edeb yoktu. Bunun için türlü hakaret ve eziyetlere maruz kalıyorlardı ve cemiyet içinde şerefli mevkileri yoktu. İslâm dini ise onları her türlü tasalluttan ve eziyet hareketlerinden kurtararak onlara en şerefli yeri tayin etmiştir.[830]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, el-Edebü'l-Müfred, 1051, /814
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, beşer olarak
Hz. Peygamber, evlilikleri
Hz. Peygamber, hanımları, Zeyneb bnt. Cahş
Hz. Peygamber, Hicreti
Hz. Peygamber, hizmetçileri, köleleri
Hz. Peygamber, insanî ilişkileri
Kur'an, Nüzul sebebleri
Tesettür, örtünme ile ilgili uyarılar
Tesettür, Tesettür / Hicab Ayetinin nazil olması