Giriş


    Öneri Formu
137746 BS001009 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, I, 290

Bize Cafer b. Müsafir, ona Abdullah b. Yahya el-Burullesî, ona Hayve b. Şurayh, ona İbnü'l-Had, ona da Nafi', İbn Ömer'in (ra) şöyle dediğini rivayet etti: "Rasulullah (sav) defi hacetten dönerken cemel kuyusunun yanında bir adamla karşılaştı. Adam selam verdi, fakat Rasulullah (sav) onun selamına karşılık vermeden bir duvara doğru gitti, elini duvarın üzerine koydu, sonra yüzünü ve ellerini meshetti. (Bundan) sonra da Rasulullah (sav) adamın selamını aldı."


    Öneri Formu
3499 D000331 Ebu Davud, Taharet, 122

Bize Hasan b. Abdülaziz, ona Abdullah b. Yahya, ona Hayve, ona Bekir b. Amr, ona Bükeyr, ona da Nâfi şöyle demiştir: Bir adam İbn Ömer'e (r.anhuma) geldi ve “ey Ebu Abdurrahman! Allah'ın Kitabı'nda zikrettiği "Eğer müminlerden iki gurup birbirleriyle vuruşurlarsa..." (Hucurât, 49/9) ayetini işitmedin mi? Allah'ın Kitabı'nda zikrettiği üzere, seni Müslümanlar arasındaki savaşa katılmaktan men eden şey nedir?” diye sordu. İbn Ömer de “Ey kardeşimin oğlu! Allah'ın "Kim bir mümini kasten öldürürse cezası, içinde ebedi kalacağı cehennemdir. Allah ona öfkelenmiştir, ona lanet etmiştir ve ona çok büyük bir azâb hazırlamıştır." (Nisâ, 4/93) buyruğunu dikkate alarak savaşmaktan uzak durmak bana bu ayeti dikkate alarak savaşmaktan daha sevimlidir” dedi. Bu cevap üzerine o kimse “Şüphesiz ki Allah "bir fitne kalmayıncaya ve din tamamen Allah'ın oluncaya kadar onlarla savaşın..." (Bakara, 2/193) buyuruyor” dedi. Bunun üzerine İbn Ömer “Biz, Rasulullah (sav) zamanında o savaşı müşriklere karşı yapmıştık. Müslümanlar o zaman sayıca azdı. Kişi dininden dolayı baskıya maruz kalır; Müşrikler onu ya öldürür ya da onu zincire vururlardı. Nihayet Müslümanlar çoğaldı, artık hiçbir fitne kalmadı” dedi. Bunun üzerine o (Haricî) kişi, İbn Ömer'in, savaş konusunda kendisiyle aynı görüşte olmadığını görünce “peki, Ali ve Osman hakkında­ki görüşün nedir?” dedi. İbn Ömer de “Ali ve Osman hakkındaki görüşüme gelince; Allah, Osman'ı affetmiştir. Fakat siz onu affetmek istemediniz. Ali'ye gelince; O, Rasulullah'ın amcasının oğlu ve kı­zının kocasıdır.” Sonra eliyle Fâtıma'nın mezarına işaret ederek “İşte şu, Peygamber'in kızıdır” veya “O'nun kızı işte şu gördüğünüz yerdedir” dedi.


    Öneri Formu
31954 B004650 Buhari, Tefsir, (Enfâl) 5


Açıklama: Îne: Vadeli satılan bir malın peşin para karşılığında daha düşük bir bedelle geri satın alınmasını ifade eden terim.

    Öneri Formu
22591 D003462 Ebu Davud, Büyu' (icare), 54


    Öneri Formu
183685 DK000677 Darekutni, Sünen, I, 176


    Öneri Formu
32980 B004837 Buhari, Tefsir, (Fetih) 2


    Öneri Formu
281905 D002412-2 Ebu Davud, Sıyam, 45


    Öneri Formu
281906 D002412-3 Ebu Davud, Sıyam, 45


    Öneri Formu