4 Kayıt Bulundu.
Bize Zeyd b. Yezid Ebu Ma'n er-Rakkâşî, ona Ebu Âsım Dahhâk, ona Osman b. Mürre, ona Abdullah b. Abdurrahman, ona da teyzesi Ümmü Seleme'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Kim altın ya da gümüşten yapılmış bir kaptan içerse karnına ancak Cehennem'den bir ateş parçası yuvarlar."
Açıklama: Bazı alimler "muhâkale"yi "buğday karşılığı tarlayı kiraya/icar verme" diye, bazıları "ekinin belirli bir miktarına karşılık tarlayı kiraya verme" diye, bazıları "biçilmemiş buğdayı [derilmiş içeri konulmuş hazır] buğday karşılığı satmak" diye, bazıları da "olgunlaşmadan önce biçilmemiş buğdayı satmak" diye tarif etmişlerdir. bkz. Azîmâbâdî, Avnu'l-ma'bûd (Şamile online arayüzü), IX, 188, 194. "Müzabene" ise fukahanın çoğunluğuna göre dalındaki yaş hurmanın, kuruyunca ne kadar geleceğini tahminen kestirmek suretiyle belirlenen ölçüye denk miktarda kuru hurma karşılığı satılmasıdır. Diğer tarifler mutlaktır, hurma kaydı bulunmamaktadır. bkz. el-Mevsûatu'l-fıkhiyye, Kuveyt: 1987, IX, 139. "Muhabera" ise bazı alimlere göre tohum araziyi icar alan kişiye ait olmak üzere yapılan ürün ortaklığına dayalı akittir. "Müzâraa" ise tohum tarla sahibine ait olmak üzere yapılan ürün ortaklığına dayalı akittir. Bazı alimler ise ikisinin de aynı anlamda olduğunu savunmuşlardır. Böylece muhaberaya bir geniş bir de dar bir anlam yüklenmektedir. Ancak İmam Râfiî ve İmam Nevevî ikisinin farklı akitler olduğunu vurgulamışlardır. Mahsül ortaklığına dayalı arazi kiralamanın cevazına ilişkin farklı görüşler vardır. bkz. İmam Nevevî (r.h), Ravdatu't-tâlibîn ve umdetu'l-müftîn, Beyrut: el-Mektebu'l-İslâmî, 1991, V, 168.