Öneri Formu
Hadis Id, No:
74036, HM025543
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِيُّ بْنُ عَاصِمٍ عَنْ حُصَيْنِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ عَنْ عُمَرَ بْنِ قَيْسٍ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الْأَشْعَثِ عَنْ عَائِشَةَ قَالَتْ
بَيْنَا أَنَا عِنْدَ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ إِذْ اسْتَأْذَنَ رَجُلٌ مِنْ الْيَهُودِ فَأَذِنَ لَهُ فَقَالَ السَّامُ عَلَيْكَ فَقَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَعَلَيْكَ قَالَتْ فَهَمَمْتُ أَنْ أَتَكَلَّمَ قَالَتْ ثُمَّ دَخَلَ الثَّانِيَةَ فَقَالَ مِثْلَ ذَلِكَ فَقَالَ النَّبِيُّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ وَعَلَيْكَ قَالَتْ ثُمَّ دَخَلَ الثَّالِثَةَ فَقَالَ السَّامُ عَلَيْكَ قَالَتْ فَقُلْتُ بَلْ السَّامُ عَلَيْكُمْ وَغَضَبُ اللَّهِ إِخْوَانَ الْقِرَدَةِ وَالْخَنَازِيرِ أَتُحَيُّونَ رَسُولَ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ بِمَا لَمْ يُحَيِّهِ بِهِ اللَّهُ قَالَتْ فَنَظَرَ إِلَيَّ فَقَالَ مَهْ إِنَّ اللَّهَ لَا يُحِبُّ الْفُحْشَ وَلَا التَّفَحُّشَ قَالُوا قَوْلًا فَرَدَدْنَاهُ عَلَيْهِمْ فَلَمْ يَضُرَّنَا شَيْءٌ وَلَزِمَهُمْ إِلَى يَوْمِ الْقِيَامَةِ إِنَّهُمْ لَا يَحْسُدُونَا عَلَى شَيْءٍ كَمَا يَحْسُدُونَا عَلَى يَوْمِ الْجُمُعَةِ الَّتِي هَدَانَا اللَّهُ لَهَا وَضَلُّوا عَنْهَا وَعَلَى الْقِبْلَةِ الَّتِي هَدَانَا اللَّهُ لَهَا وَضَلُّوا عَنْهَا وَعَلَى قَوْلِنَا خَلْفَ الْإِمَامِ آمِينَ
Tercemesi:
Bize Ali b. Asım, ona Husayn b. Abdurrahman, ona Ömer b. Kays, ona da Muhammed b. Eş'as, Âişe (r.a.)'dan şöyle dediğini rivayet etti:
"Ben Peygamber (s.a.v.)'in yanında iken Yahudi bir adam (yanına girmek için) izin istedi. O da ona izin verdi. O da: "es-Sâmü aleyke (Ölüm üzerine olsun)" dedi. Bunun üzerine Peygamber (s.a.v.): "Ve aleyke (Senin üzerine olsun)" buyurdu. Hz. Âişe dedi ki:
Bu durum karşısında tam bir söz söylemeye niyet ettim ki sonra içeriye ikincisi girdi ve aynısını söyledi. Peygamber (s.a.v.) de: "Ve aleyke (Senin üzerine olsun)" buyurdu. Hz. Âişe dedi ki:
Sonra üçüncüsü girdi ve: "es-Sâmü aleyke (Ölüm üzerine olsun)" dedi. Hz. Âişe dedi ki:
Ben de: "Bilakis ölüm de Allah'ın gazabı da maymun ve domuz halkının üzerine olsun. Siz Allah'ın Rasûlü'nü Allah'ın onu selamlamadığı şekilde mi selamlıyorsunuz?
Hz. Âişe dedi ki: Bu durum karşısında (Hz. Peygamber) bana baktı ve:
"Yavaş ol! Şüphesiz Allah Teâlâ haddi aşmayı ve çirkin söz söylemeyi sevmez. Onlar bir söz söyledi, biz de onlara sözlerini iade ettik. Dolayısıyla bunun bize bir zararı olmaz ama onları (bu dediğimiz) kıyamet gününe kadar takip eder. Şüphe yok ki onlar, Allah'ın kendilerine doğru olanı gösterip de ondan saptıkları cuma gününde, Allah'ın kendilerini doğruya iletip de ondan ayrıldıkları kıblede ve imamın arkasında 'âmîn' dememizde bizi kıskandıkları gibi başka şeyde bizi kıskanmazlar."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ahmed b. Hanbel, Müsned-i Ahmed, Aişe bt. Ebubekir 25543, 8/242
Senetler:
1. Ümmü Abdullah Aişe bt. Ebu Bekir es-Sıddîk (Aişe bt. Abdullah b. Osman b. Âmir)
2. Muhammed b. Eşas el-Kindi (Muhammed b. Eş'as b. Kays b. Ma'dikerib b. Muaviye)
3. Ömer b. Ebu Müslim el-Masir (Ömer b. Kays)
4. Ebu Hüzeyl Husayn b. Abdurrahman es-Sülemî (Husayn b. Abdurrahman)
5. Ebu Hasan Ali b. Asım et-Temîmî (Ali b. Asım b. Suheyb)
Konular:
Adab, insani ilişkilerde nezaket, kabalık
Allah İnancı, kızması / gazabı/ buğzetmesi ve sebepleri
Diyalog, Hz. Peygamber'in / Sahabenin Yahudilerle ilişkileri
Dua, duaya amin demek
Ehl-i Kitab, Ehl-i kitap ile ilişkiler
Kıble, Kıblenin değiştirilmesi / tahvili
Kötülük
KTB, KIBLE
KTB, SELAM
Mübarek zamanlar, Cuma gününün önemi/özelliği/ fazileti
Namaz, amin demek
Selam, Ehli kitaba, müşriğe vs.
Söz, kötü söz söylemek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
131317, MŞ026333
Hadis:
26333- حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ ، عَنْ مِسْعَرٍ , قَالَ : حدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ قَيْسٍ ، عَنْ عَمْرِو بْنِ أَبِي قُرَّةَ الْكِنْدِيِّ ، قَالَ : انْطَلَقَ سَلْمَانُ ، وَأَبِي حَتَّى أَتَيَا دَارَ سَلْمَانَ ، وَدَخَلَ سَلْمَانُ الدَّارَ فَقَالَ : السَّلاَمُ عَلَيْكُمْ ، ثُمَّ أَذِنَ لأَبِي قُرَّةَ.
Tercemesi:
Bize Ebu Ümame, ona Mis’ar, ona Ömer b. Kays, ona Amr b. Ebu Kurra el-Kindî’nin şöyle anlattığını rivayet etti: (Bir gün) Selman ve babam yola çıkarlar ve Selman’ın evine gelirler. Selman eve girer ve “es-Selamu aleykum!” der. Sonra (babam) Ebu Kurra’ya (içeri girmesi için) izin verir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İbn Ebî Şeybe, Musannef-i İbn Ebû Şeybe, Edeb 26333, 13/218
Senetler:
1. Selman el-Farisî (Selman b. İslam)
2. Amr b. Ebu Kurra el-Kindî (Amr b. Seleme b. Muaviye b. Vehb b. Kays b. Vehb)
3. Ömer b. Ebu Müslim el-Masir (Ömer b. Kays)
4. Ebu Seleme Misar b. Kidam el-Âmirî (Misar b. Kidam b. Zuheyr b. Ubeyde b. Haris)
5. Ebu Üsame Hammâd b. Üsame el-Kuraşî (Hammâd b. Üsame b. Zeyd)
Konular:
KTB, SELAM
Selam, eve girerken Selam vermek,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
33582, D004659
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا زَائِدَةُ بْنُ قُدَامَةَ الثَّقَفِىُّ حَدَّثَنَا عُمَرُ بْنُ قَيْسٍ الْمَاصِرُ عَنْ عَمْرِو بْنِ أَبِى قُرَّةَ قَالَ كَانَ حُذَيْفَةُ بِالْمَدَائِنِ فَكَانَ يَذْكُرُ أَشْيَاءَ قَالَهَا رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لأُنَاسٍ مِنْ أَصْحَابِهِ فِى الْغَضَبِ فَيَنْطَلِقُ نَاسٌ مِمَّنْ سَمِعَ ذَلِكَ مِنْ حُذَيْفَةَ فَيَأْتُونَ سَلْمَانَ فَيَذْكُرُونَ لَهُ قَوْلَ حُذَيْفَةَ فَيَقُولُ سَلْمَانُ حُذَيْفَةُ أَعْلَمُ بِمَا يَقُولُ فَيَرْجِعُونَ إِلَى حُذَيْفَةَ فَيَقُولُونَ لَهُ قَدْ ذَكَرْنَا قَوْلَكَ لِسَلْمَانَ فَمَا صَدَّقَكَ وَلاَ كَذَّبَكَ. فَأَتَى حُذَيْفَةُ سَلْمَانَ وَهُوَ فِى مَبْقَلَةٍ فَقَالَ يَا سَلْمَانُ مَا يَمْنَعُكَ أَنْ تُصَدِّقَنِى بِمَا سَمِعْتُ مِنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ سَلْمَانُ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يَغْضَبُ فَيَقُولُ فِى الْغَضَبِ لِنَاسٍ مِنْ أَصْحَابِهِ وَيَرْضَى فَيَقُولُ فِى الرِّضَا لِنَاسٍ مِنْ أَصْحَابِهِ أَمَا تَنْتَهِى حَتَّى تُوَرِّثَ رِجَالاً حُبَّ رِجَالٍ وَرِجَالاً بُغْضَ رِجَالٍ وَحَتَّى تُوقِعَ اخْتِلاَفًا وَفُرْقَةً وَلَقَدْ عَلِمْتَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم خَطَبَ فَقَالَ
"أَيُّمَا رَجُلٍ مِنْ أُمَّتِى سَبَبْتُهُ سَبَّةً أَوْ لَعَنْتُهُ لَعْنَةً فِى غَضَبِى - فَإِنَّمَا أَنَا مِنْ وَلَدِ آدَمَ أَغْضَبُ كَمَا يَغْضَبُونَ وَإِنَّمَا بَعَثَنِى رَحْمَةً لِلْعَالَمِينَ - فَاجْعَلْهَا عَلَيْهِمْ صَلاَةً يَوْمَ الْقِيَامَةِ." وَاللَّهِ لَتَنْتَهِيَنَّ أَوْ لأَكْتُبَنَّ إِلَى عُمَرَ.
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Yunus, ona Zâide b. Kudame es-Sekafî, ona Ömer b. Kays el-Masir, ona da Amr b. Ebu Kurra'dan (rivayet olunmuştur); dedi ki: Huzeyfe Medayin'de idi ve Rasulullah'ın (sav) öfke halinde sahabelerinden bazı kimseler için sarfetmiş olduğu sözleri (halka) aktardı. Bunları Hıızeyfe'den dinleyenlerden bazıları da gider Selman'a haber verir ve Huzeyfe'den duyduklarını ona anlatırlardı. Selman da Huzeyfe söylediği (sözün doğruluk derecesi) ni (benden) daha iyi bilir derdi. Sonra da Huzeyfe'ye gelip senin sözlerini Selman'a anlattık. Seni ne tasdik etti ne de tekzib etti derlerdi. Huzeyfe (bir gün) sebze tarlasında bulunan Selman'a varıp Ey Selman benim Rasulullah'tan (sav) duyduklarımı tasdik etmekten seni engelleyen (sebep) nedir? dedi. Hz. Selman da (ona şöyle) cevap verdi: Gerçekten Rasulullah (sav) (bazan) öfkelenirdi ve öfkeli iken sahabelerinden bazıları hakkında (bazı ağır) sözler söylerdi. Bazan da hoşnut olur ve hoşnutluk halinde sahabelerinden bazıları hakkında (sitayişkâr) sözler söylerdi. Artık sen (Hz. Peygamberden her duyduğun sözü nakletmeye) bir son vermiyor musun? (Eğer sen bu rivayetlerine devam edersen) Bazı kimseler (in kalbin)e bazı kimselerin sevgisini, bazı kimseler (in kalbin) de bazılarının nefretini aşılarsın ve neticede bazı anlaşmazlıkların ve bölünmelerin meydana gelmesine sebep olursun. Oysa sen Rasulullah'ın (sav) bir hutbesinde:
"Ben, öfkeli iken Ümmetimden herhangi bir kimseye sitem ya da beddua edersem (bu bir insanlık halidir); çünkü ben de Adem oğullarından biriyim. (Binaenaleyh) onların öfkelendiği gibi (bazan) ben de öfkelenirim (fakat, Allah) beni alemlere sadece rahmet için göndermiştir. (Bu sebeple ben Rabbime: Ey Allah'ım, ben ancak bir beşerim, Müslümanlardan herhangi birisine, hakketmediği halde beddua ya da sitem edersem) kıyamet gününde bunu onun için bir rahmet kıl (diye dua ettim. Rabbim de bu duamı kabul etti)" dediğini bilmektesin. Allah'a yemin olsun ki ya bu sözlerine son verirsin ya da (bunu) Ömer'e mektupla bildireceğim.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Ebû Davud, Sünen-i Ebu Davud, Sünne 11, /1064
Senetler:
1. Selman el-Farisî (Selman b. İslam)
2. Amr b. Ebu Kurra el-Kindî (Amr b. Seleme b. Muaviye b. Vehb b. Kays b. Vehb)
3. Ömer b. Ebu Müslim el-Masir (Ömer b. Kays)
4. Zâide b. Kudame es-Sekafî (Zâide b. Kudame)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Yunus et-Temimî (Ahmed b. Abdullah b. Yunus b. Abdullah b. Kays)
Konular:
Hz. Peygamber, beşer olarak
Hz. Peygamber, kızması
Sahabe, hadisleri anlama sorunu
Sahabe, İlk Müslüman Nesiller