سَمِعْتُ أَحْمَدَ بْنَ الْحَسَنِ يَقُولُ كُنَّا عِنْدَ أَحْمَدَ بْنِ حَنْبَلٍ فَذَكَرُوا عَلَى مَنْ تَجِبُ الْجُمُعَةُ فَلَمْ يَذْكُرْ أَحْمَدُ فِيهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم شَيْئًا . قَالَ أَحْمَدُ بْنُ الْحَسَنِ فَقُلْتُ لأَحْمَدَ بْنِ حَنْبَلٍ فِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم . فَقَالَ أَحْمَدُ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قُلْتُ نَعَمْ . قَالَ أَحْمَدُ بْنُ الْحَسَنِ حَدَّثَنَا حَجَّاجُ بْنُ نُصَيْرٍ حَدَّثَنَا مُعَارِكُ بْنُ عَبَّادٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « الْجُمُعَةُ عَلَى مَنْ آوَاهُ اللَّيْلُ إِلَى أَهْلِهِ » . قَالَ فَغَضِبَ عَلَىَّ أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ وَقَالَ لِى اسْتَغْفِرْ رَبَّكَ اسْتَغْفِرْ رَبَّكَ . قَالَ أَبُو عِيسَى إِنَّمَا فَعَلَ أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ هَذَا لأَنَّهُ لَمْ يَعُدَّ هَذَا الْحَدِيثَ شَيْئًا وَضَعَّفَهُ لِحَالِ إِسْنَادِهِ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12419, T000502
Hadis:
سَمِعْتُ أَحْمَدَ بْنَ الْحَسَنِ يَقُولُ كُنَّا عِنْدَ أَحْمَدَ بْنِ حَنْبَلٍ فَذَكَرُوا عَلَى مَنْ تَجِبُ الْجُمُعَةُ فَلَمْ يَذْكُرْ أَحْمَدُ فِيهِ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم شَيْئًا . قَالَ أَحْمَدُ بْنُ الْحَسَنِ فَقُلْتُ لأَحْمَدَ بْنِ حَنْبَلٍ فِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم . فَقَالَ أَحْمَدُ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قُلْتُ نَعَمْ . قَالَ أَحْمَدُ بْنُ الْحَسَنِ حَدَّثَنَا حَجَّاجُ بْنُ نُصَيْرٍ حَدَّثَنَا مُعَارِكُ بْنُ عَبَّادٍ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ سَعِيدٍ الْمَقْبُرِىِّ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « الْجُمُعَةُ عَلَى مَنْ آوَاهُ اللَّيْلُ إِلَى أَهْلِهِ » . قَالَ فَغَضِبَ عَلَىَّ أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ وَقَالَ لِى اسْتَغْفِرْ رَبَّكَ اسْتَغْفِرْ رَبَّكَ . قَالَ أَبُو عِيسَى إِنَّمَا فَعَلَ أَحْمَدُ بْنُ حَنْبَلٍ هَذَا لأَنَّهُ لَمْ يَعُدَّ هَذَا الْحَدِيثَ شَيْئًا وَضَعَّفَهُ لِحَالِ إِسْنَادِهِ .
Tercemesi:
Ahmed b. Hasan'ı şöyle derken işittim: Bizler Ahmed b. Hanbel'in (halkasında) idik. (Halkadakiler) Cuma (namazının) kime vacip olduğuna dair konuştular. (Ancak) Ahmed, bu hususta Hz. Peygamber'den (sav) bir hadis nakletmedi. Ahmed b. Hanbel'e, ''bu konuda Ebu Hureyre vasıtasıyla Nebî'den (sav) nakledilen bir hadis var'' dedim. Ahmed, (şaşkınlıkla), ''Hz. Peygamber'den (sav)!'' dedi. Ben, ''evet. Bize Haccâc b. Nusayr, ona Mu'ârik b. Abbâd, ona Abdullah b. Said el-Makburî, ona babası, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in 'Cuma (namazı), gece olana dek ailesine dönebilene (vâciptir)' buyurduğunu rivayet etmiştir'' dedim. (Bunun üzerine) Ahmed b. Hanbel bana öfkelendi ve ''Rabb'inden af dile, Rabb'inen af dile'' dedi.
Ebu İsa şöyle demiştir: Ahmed b. Hanbel, (mezkur tavrı), bu hadise değer vermediği ve isnadındaki durumdan dolayı zayıf saydığı için göstermiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 8, 2/376
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Sa'd Said b. Ebu Said el-Makburî (Said b. Keysan)
3. Ebu Abbad Abdullah b. Said el-Makburi (Abdullah b. Said b. Keysan)
4. Mearik b. Abbad el-Abdi (Mearik b. Abbad)
5. Haccâc b. Nusayr el-Fesâtîtî (Haccâc b. Nusayr)
6. Ebu Hasan Ahmed b. Hasan et-Tirmizî (Ahmed b. Hasan b. Cüneydib)
Konular:
Cuma Namazı, Cuma namazı
Cuma Namazı, kılındığı yerler, gelme mesafesi
Cuma Namazı, kılma engelleri
Cuma namazı, kılma ve kıldırma şartları
KTB, CUMA
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
12812, T000640
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ الْحَسَنِ حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ أَبِى مَرْيَمَ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ حَدَّثَنِى يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنْ سَالِمٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ سَنَّ فِيمَا سَقَتِ السَّمَاءُ وَالْعُيُونُ أَوْ كَانَ عَثَرِيًّا الْعُشْرُ وَفِيمَا سُقِىَ بِالنَّضْحِ نِصْفُ الْعُشْرِ . قَالَ أَبُو عِيسَى هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Sâlim (r.a.)’in babasından rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.)’den şöyle aktarmıştır: “Yağmur ve akarsuların suladığı arazilerde yetişen ürünlerde ve kökleri vasıtasıyla yer altından beslenen ağaçların meyvesinde onda bir (öşür) vardır. Hayvanlar ve sulama teşkilatıyla sulanan yerlerde ise yirmide bir (yarım öşür) zekat vardır.” Tirmîzî: Bu hadis hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Zekât 14, 3/32
Senetler:
1. İbn Ömer Abdullah b. Ömer el-Adevî (Abdullah b. Ömer b. Hattab)
2. Ebu Ömer Salim b. Abdullah el-Adevî (Salim b. Abdullah b. Ömer b. Hattab)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Yunus b. Yezid el-Eyli (Yunus b. Yezid b. Mişkan)
5. Abdullah b. Vehb el-Kuraşî (Abdullah b. Vehb b. Müslim)
6. Said b. Ebu Meryem el-Cümehî (Said b. Hakem b. Muhammed b. Salim b. Meryem)
7. Ebu Hasan Ahmed b. Hasan et-Tirmizî (Ahmed b. Hasan b. Cüneydib)
Konular:
Zekat, Öşür, arazi vergisi
Bana Ahmed b. Hasan, ona Süleyman b. Abdurrahman ed-Dımeşkî, ona Velid b. Müslim, ona İbn Cüreyc, ona Ata b. Ebu Rabah ve İbn Abbas'ın mevlası İkrime, o ikisine de İbn Abbas (r.anhuma) şöyle demiştir:
"Hz. Peygamber'in (sav) yanında iken birden Hz. Ali b. Ebu Talib çıkageldi ve 'Anam babam sana feda olsun ey Allah'ın Resulü! Kur'an-ı Kerim hafızamdan çıkıp gidiyor, onu hafızamda tutmaya güç yetiremiyorum' dedi. Hz. Peygamber (sav) de ona 'Ey Ebu Hasan! Allah'ın, kendisiyle sana ve senin öğrettiklerine fayda verecek ve de öğrendiğin şeyi kalbinde tutacak kelimeleri sana öğreteyim mi?' deyince Hz. Ali 'evet ey Allah'ın Resulü, bana öğret' dedi. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:"
"Cuma gecesi olduğunda, gücün yetiyorsa gecenin son üçte birinde, kendisine şahit olunan ve duaların kabul olduğu vakitte kalk. Nitekim Hz. Yakub da oğullarına "Sizin için Rabbimden bağışlanma dileyeceğim" (Yusuf, 12/98) dediğinde Cuma gecesi geldiğinde demek istemiştir. Eğer gecenin son üçte birinde kalkmaya güç yetiremezsen ortasında kalk. Buna da güç yetiremezsen gecenin ilk vaktinde kalk ve dört rekat namaz kıl. Namazın ilk rekatında Fatiha süresi ile birlikte Yasin Süresini oku. İkinci rekatta Fatiha Süresi ile birlikte Duhan Süresini oku. Üçüncü rekatta Fatiha süresi ile birlikte Secde süresini oku. Dördüncü rekatta ise Fatiha süresi ile birlikte Tebareke (Mülk) Süresini oku. Teşehhüdü bitirdiğin zaman Allah'a hamd ve sena et, bana ve diğer peygamberlere güzelce salavat getir. Mümin erkek ve kadınlara, imanda senden önce gelen kardeşlerin için dua et. En son olarak da şu duayı yap:"
"Allah'ım! hayatta tuttuğun sürece beni günahlara bulaştırmayarak bana merhamet et, İlgilendirmeyen şeylere özenmekten beni esirge. Beni senin razı olduğun şeylere yönelmeyle rızıklandır. Ey gökleri ve yeri benzersiz yaratan, ey Celal ve ikram sahibi ve erişilmez güç sahibi olan Allah'ım! Ey Rahman olan Allah'ım! senin celalin için senden isterim. Yüzünün nuru için öğrettiğin şekilde kitabını kalbimde tutmanı isterim. Seni benden razı edecek şekilde kitabını okumamla beni rızıklandır. Göklerin ve yerin eşsiz ve benzersiz yaratıcısı olan Allah'ım! celal, ikram ve izzet sahibi olan Allah'ım senin gücüne hiçbir güç erişemez. Ey Allah'ım! Ey Rahman olan, senin celalinle yüzünün nuru ile ve senin kitabınla gözümü aydınlatmanı, dilimi onunla söyletmeni, kalbimdeki sıkıntıyı onunla gidermeni, göğsümü onunla genişletmeni, bedenimin onunla amel etmesini isterim. Hak uğrunda bana, senden başkası yardım edemez. Hakkı veren sadece Sensin. Güç ve kuvvet ancak yüce ve azîm olan Allah’tandır."
"Ey Ebu Hasan! bunu üç, beş veya yedi gece uygula. Allah'ın izniyle duaların kabul olacaktır. Beni Hak ile gönderene yemin ederim ki, müminin duası mutlaka hedefine ulaşır."
"Abdullah b. Abbas der ki: Allah'a yemin olsun ki beş veya yedi Cuma geçtikten sonra şu meclisimiz gibi bir mecliste otururken Hz. Ali, Hz. Peygamber'e (sav) gelerek şöyle 'Ey Allah'ın Resulü! Önceden dört veya buna yakın miktarda ayet okuduğumda okuduğum ayetler hafızamdan çıkardı. Ancak bugün kırk veya bu miktara yakın ayet öğrendim ve okuduğum zaman sanki Allah'ın kitabı gözümün önündeymiş gibi okuyorum. Aynı şekilde hadis işittiğimde de onu insanlara aktaracağım vakit hadis hafızamdan çıkar giderdi. Şimdi ise birçok hadis işitiyorum ve onu aktaracağım vakit bir harfini bile karıştırmıyorum' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Kabe'nin Rabbine yemin olsun ki sen Mümin bir kişisin' buyurdu."
[Ebu İsa (Tirmizî) der ki: Bu hadis Hasen-Garib'tir. Bu hadisi sadece Velid b. Müslim'in rivayetiyle biliyoruz.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21252, T003570
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ الْحَسَنِ حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الدِّمَشْقِىُّ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ حَدَّثَنَا ابْنُ جُرَيْجٍ عَنْ عَطَاءِ بْنِ أَبِى رَبَاحٍ وَعِكْرِمَةَ مَوْلَى ابْنِ عَبَّاسٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ أَنَّهُ قَالَ بَيْنَمَا نَحْنُ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذْ جَاءَهُ عَلِىُّ بْنُ أَبِى طَالِبٍ فَقَالَ :بِأَبِى أَنْتَ وَأُمِّى تَفَلَّتَ هَذَا الْقُرْآنُ مِنْ صَدْرِى فَمَا أَجِدُنِى أَقْدِرُ عَلَيْهِ . فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم :« يَا أَبَا الْحَسَنِ أَفَلاَ أُعَلِّمُكَ كَلِمَاتٍ يَنْفَعُكَ اللَّهُ بِهِنَّ وَيَنْفَعُ بِهِنَّ مَنْ عَلَّمْتَهُ وَيُثَبِّتُ مَا تَعَلَّمْتَ فِى صَدْرِكَ ؟» . قَالَ أَجَلْ يَا رَسُولَ اللَّهِ فَعَلِّمْنِى . قَالَ :« إِذَا كَانَ لَيْلَةُ الْجُمُعَةِ فَإِنِ اسْتَطَعْتَ أَنْ تَقُومَ فِى ثُلُثِ اللَّيْلِ الآخِرِ فَإِنَّهَا سَاعَةٌ مَشْهُودَةٌ وَالدُّعَاءُ فِيهَا مُسْتَجَابٌ وَقَدْ قَالَ أَخِى يَعْقُوبُ لِبَنِيهِ ( سَوْفَ أَسْتَغْفِرُ لَكُمْ رَبِّى ) يَقُولُ :حَتَّى تَأْتِىَ لَيْلَةُ الْجُمُعَةِ فَإِنْ لَمْ تَسْتَطِعْ فَقُمْ فِى وَسَطِهَا فَإِنْ لَمْ تَسْتَطِعْ فَقُمْ فِى أَوَّلِهَا فَصَلِّ أَرْبَعَ رَكَعَاتٍ تَقْرَأُ فِى الرَّكْعَةِ الأُولَى بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ وَسُورَةِ يس وَفِى الرَّكْعَةِ الثَّانِيَةِ بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ وَ( حم ) الدُّخَانَ وَفِى الرَّكْعَةِ الثَّالِثَةِ بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ وَالم تَنْزِيلُ السَّجْدَةَ وَفِى الرَّكْعَةِ الرَّابِعَةِ بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ وَتَبَارَكَ الْمُفَصَّلَ فَإِذَا فَرَغْتَ مِنَ التَّشَهُّدِ فَاحْمَدِ اللَّهَ وَأَحْسِنِ الثَّنَاءَ عَلَى اللَّهِ وَصَلِّ عَلَىَّ وَأَحْسِنْ وَعَلَى سَائِرِ النَّبِيِّينَ وَاسْتَغْفِرْ لِلْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ وَلإِخْوَانِكَ الَّذِينَ سَبَقُوكَ بِالإِيمَانِ ثُمَّ قُلْ فِى آخِرِ ذَلِكَ :اللَّهُمَّ ارْحَمْنِى بِتَرْكِ الْمَعَاصِى أَبَدًا مَا أَبْقَيْتَنِى وَارْحَمْنِى أَنْ أَتَكَلَّفَ مَا لاَ يَعْنِينِى وَارْزُقْنِى حُسْنَ النَّظَرِ فِيمَا يُرْضِيكَ عَنِّى اللَّهُمَّ بَدِيعَ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضِ ذَا الْجَلاَلِ وَالإِكْرَامِ وَالْعِزَّةِ الَّتِى لاَ تُرَامُ أَسْأَلُكَ يَا اللَّهُ يَا رَحْمَنُ بِجَلاَلِكَ وَنُورِ وَجْهِكَ أَنْ تُلْزِمَ قَلْبِى حِفْظَ كِتَابِكَ كَمَا عَلَّمْتَنِى وَارْزُقْنِى أَنْ أَتْلُوَهُ عَلَى النَّحْوِ الَّذِى يُرْضِيكَ عَنِّى اللَّهُمَّ بَدِيعَ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضِ ذَا الْجَلاَلِ وَالإِكْرَامِ وَالْعِزَّةِ الَّتِى لاَ تُرَامُ أَسْأَلُكَ يَا اللَّهُ يَا رَحْمَنُ بِجَلاَلِكَ وَنُورِ وَجْهِكَ أَنْ تُنَوِّرَ بِكِتَابِكَ بَصَرِى وَأَنْ تُطْلِقَ بِهِ لِسَانِى وَأَنْ تُفَرِّجَ بِهِ عَنْ قَلْبِى وَأَنْ تَشْرَحَ بِهِ صَدْرِى وَأَنْ تَعملَ بِهِ بَدَنِى لأَنَّهُ لاَ يُعِينُنِى عَلَى الْحَقِّ غَيْرُكَ وَلاَ يُؤْتِيهِ إِلاَّ أَنْتَ وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللَّهِ الْعَلِىِّ الْعَظِيمِ يَا أَبَا الْحَسَنِ تَفْعَلُ ذَلِكَ ثَلاَثَ جُمَعٍ أَوْ خَمْسَ أَوْ سَبْعَ يجَابُ بِإِذْنِ اللَّهِ وَالَّذِى بَعَثَنِى بِالْحَقِّ مَا أَخْطَأَ مُؤْمِنًا قَطُّ » . قَالَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَبَّاسٍ: فَوَاللَّهِ مَا لَبِثَ عَلِىٌّ إِلاَّ خَمْسًا أَوْ سَبْعًا حَتَّى جَاءَ عَلِىٌّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى مِثْلِ ذَلِكَ الْمَجْلِسِ فَقَالَ: يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّى كُنْتُ فِيمَا خَلاَ لاَ آخُذُ إِلاَّ أَرْبَعَ آيَاتٍ أَوْ نَحْوَهُنَّ وَإِذَا قَرَأْتُهُنَّ عَلَى نَفْسِى تَفَلَّتْنَ وَأَنَا أَتَعَلَّمُ الْيَوْمَ أَرْبَعِينَ آيَةً أَوْ نَحْوَهَا وَإِذَا قَرَأْتُهَا عَلَى نَفْسِى فَكَأَنَّمَا كِتَابُ اللَّهِ بَيْنَ عَيْنَىَّ وَلَقَدْ كُنْتُ أَسْمَعُ الْحَدِيثَ فَإِذَا رَدَّدْتُهُ تَفَلَّتَ وَأَنَا الْيَوْمَ أَسْمَعُ الأَحَادِيثَ فَإِذَا تَحَدَّثْتُ بِهَا لَمْ أَخْرِمْ مِنْهَا حَرْفًا . فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عِنْدَ ذَلِكَ :« مُؤْمِنٌ وَرَبِّ الْكَعْبَةِ يَا أَبَا الْحَسَنِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ حَدِيثِ الْوَلِيدِ بْنِ مُسْلِمٍ .
Tercemesi:
Bana Ahmed b. Hasan, ona Süleyman b. Abdurrahman ed-Dımeşkî, ona Velid b. Müslim, ona İbn Cüreyc, ona Ata b. Ebu Rabah ve İbn Abbas'ın mevlası İkrime, o ikisine de İbn Abbas (r.anhuma) şöyle demiştir:
"Hz. Peygamber'in (sav) yanında iken birden Hz. Ali b. Ebu Talib çıkageldi ve 'Anam babam sana feda olsun ey Allah'ın Resulü! Kur'an-ı Kerim hafızamdan çıkıp gidiyor, onu hafızamda tutmaya güç yetiremiyorum' dedi. Hz. Peygamber (sav) de ona 'Ey Ebu Hasan! Allah'ın, kendisiyle sana ve senin öğrettiklerine fayda verecek ve de öğrendiğin şeyi kalbinde tutacak kelimeleri sana öğreteyim mi?' deyince Hz. Ali 'evet ey Allah'ın Resulü, bana öğret' dedi. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:"
"Cuma gecesi olduğunda, gücün yetiyorsa gecenin son üçte birinde, kendisine şahit olunan ve duaların kabul olduğu vakitte kalk. Nitekim Hz. Yakub da oğullarına "Sizin için Rabbimden bağışlanma dileyeceğim" (Yusuf, 12/98) dediğinde Cuma gecesi geldiğinde demek istemiştir. Eğer gecenin son üçte birinde kalkmaya güç yetiremezsen ortasında kalk. Buna da güç yetiremezsen gecenin ilk vaktinde kalk ve dört rekat namaz kıl. Namazın ilk rekatında Fatiha süresi ile birlikte Yasin Süresini oku. İkinci rekatta Fatiha Süresi ile birlikte Duhan Süresini oku. Üçüncü rekatta Fatiha süresi ile birlikte Secde süresini oku. Dördüncü rekatta ise Fatiha süresi ile birlikte Tebareke (Mülk) Süresini oku. Teşehhüdü bitirdiğin zaman Allah'a hamd ve sena et, bana ve diğer peygamberlere güzelce salavat getir. Mümin erkek ve kadınlara, imanda senden önce gelen kardeşlerin için dua et. En son olarak da şu duayı yap:"
"Allah'ım! hayatta tuttuğun sürece beni günahlara bulaştırmayarak bana merhamet et, İlgilendirmeyen şeylere özenmekten beni esirge. Beni senin razı olduğun şeylere yönelmeyle rızıklandır. Ey gökleri ve yeri benzersiz yaratan, ey Celal ve ikram sahibi ve erişilmez güç sahibi olan Allah'ım! Ey Rahman olan Allah'ım! senin celalin için senden isterim. Yüzünün nuru için öğrettiğin şekilde kitabını kalbimde tutmanı isterim. Seni benden razı edecek şekilde kitabını okumamla beni rızıklandır. Göklerin ve yerin eşsiz ve benzersiz yaratıcısı olan Allah'ım! celal, ikram ve izzet sahibi olan Allah'ım senin gücüne hiçbir güç erişemez. Ey Allah'ım! Ey Rahman olan, senin celalinle yüzünün nuru ile ve senin kitabınla gözümü aydınlatmanı, dilimi onunla söyletmeni, kalbimdeki sıkıntıyı onunla gidermeni, göğsümü onunla genişletmeni, bedenimin onunla amel etmesini isterim. Hak uğrunda bana, senden başkası yardım edemez. Hakkı veren sadece Sensin. Güç ve kuvvet ancak yüce ve azîm olan Allah’tandır."
"Ey Ebu Hasan! bunu üç, beş veya yedi gece uygula. Allah'ın izniyle duaların kabul olacaktır. Beni Hak ile gönderene yemin ederim ki, müminin duası mutlaka hedefine ulaşır."
"Abdullah b. Abbas der ki: Allah'a yemin olsun ki beş veya yedi Cuma geçtikten sonra şu meclisimiz gibi bir mecliste otururken Hz. Ali, Hz. Peygamber'e (sav) gelerek şöyle 'Ey Allah'ın Resulü! Önceden dört veya buna yakın miktarda ayet okuduğumda okuduğum ayetler hafızamdan çıkardı. Ancak bugün kırk veya bu miktara yakın ayet öğrendim ve okuduğum zaman sanki Allah'ın kitabı gözümün önündeymiş gibi okuyorum. Aynı şekilde hadis işittiğimde de onu insanlara aktaracağım vakit hadis hafızamdan çıkar giderdi. Şimdi ise birçok hadis işitiyorum ve onu aktaracağım vakit bir harfini bile karıştırmıyorum' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Kabe'nin Rabbine yemin olsun ki sen Mümin bir kişisin' buyurdu."
[Ebu İsa (Tirmizî) der ki: Bu hadis Hasen-Garib'tir. Bu hadisi sadece Velid b. Müslim'in rivayetiyle biliyoruz.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 114, 5/563
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. İkrime Mevla İbn Abbas (İkrime)
3. Ebu Velid İbn Cüreyc el-Mekkî (Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc)
4. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
5. Süleyman b. Abdurrahman et-Temîmî (Süleyman b. Abdurrahman b. İsa b. Meymûn)
6. Ebu Hasan Ahmed b. Hasan et-Tirmizî (Ahmed b. Hasan b. Cüneydib)
Konular:
DUA ZAMAN VE MEKAN İLİŞKİSİ
Dua, geceleri yapılacak dualar
Dua, unutkanlığa karşı
Ehl-i Beyt, Hz. Ali
Hadis, ezberde korunması
Hz. Peygamber, duaları
Mübarek Zamanlar, Cuma günündeki dua kabul saati
Salavat, Dua, Hz. Peygamber'e
Bana Ahmed b. Hasan, ona Süleyman b. Abdurrahman ed-Dımeşkî, ona Velid b. Müslim, ona İbn Cüreyc, ona Ata b. Ebu Rabah ve İbn Abbas'ın mevlası İkrime, o ikisine de İbn Abbas (r.anhuma) şöyle demiştir:
"Hz. Peygamber'in (sav) yanında iken birden Hz. Ali b. Ebu Talib çıkageldi ve 'Anam babam sana feda olsun ey Allah'ın Resulü! Kur'an-ı Kerim hafızamdan çıkıp gidiyor, onu hafızamda tutmaya güç yetiremiyorum' dedi. Hz. Peygamber (sav) de ona 'Ey Ebu Hasan! Allah'ın, kendisiyle sana ve senin öğrettiklerine fayda verecek ve de öğrendiğin şeyi kalbinde tutacak kelimeleri sana öğreteyim mi?' deyince Hz. Ali 'evet ey Allah'ın Resulü, bana öğret' dedi. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:"
"Cuma gecesi olduğunda, gücün yetiyorsa gecenin son üçte birinde, kendisine şahit olunan ve duaların kabul olduğu vakitte kalk. Nitekim Hz. Yakub da oğullarına "Sizin için Rabbimden bağışlanma dileyeceğim" (Yusuf, 12/98) dediğinde Cuma gecesi geldiğinde demek istemiştir. Eğer gecenin son üçte birinde kalkmaya güç yetiremezsen ortasında kalk. Buna da güç yetiremezsen gecenin ilk vaktinde kalk ve dört rekat namaz kıl. Namazın ilk rekatında Fatiha süresi ile birlikte Yasin Süresini oku. İkinci rekatta Fatiha Süresi ile birlikte Duhan Süresini oku. Üçüncü rekatta Fatiha süresi ile birlikte Secde süresini oku. Dördüncü rekatta ise Fatiha süresi ile birlikte Tebareke (Mülk) Süresini oku. Teşehhüdü bitirdiğin zaman Allah'a hamd ve sena et, bana ve diğer peygamberlere güzelce salavat getir. Mümin erkek ve kadınlara, imanda senden önce gelen kardeşlerin için dua et. En son olarak da şu duayı yap:"
"Allah'ım! hayatta tuttuğun sürece beni günahlara bulaştırmayarak bana merhamet et, İlgilendirmeyen şeylere özenmekten beni esirge. Beni senin razı olduğun şeylere yönelmeyle rızıklandır. Ey gökleri ve yeri benzersiz yaratan, ey Celal ve ikram sahibi ve erişilmez güç sahibi olan Allah'ım! Ey Rahman olan Allah'ım! senin celalin için senden isterim. Yüzünün nuru için öğrettiğin şekilde kitabını kalbimde tutmanı isterim. Seni benden razı edecek şekilde kitabını okumamla beni rızıklandır. Göklerin ve yerin eşsiz ve benzersiz yaratıcısı olan Allah'ım! celal, ikram ve izzet sahibi olan Allah'ım senin gücüne hiçbir güç erişemez. Ey Allah'ım! Ey Rahman olan, senin celalinle yüzünün nuru ile ve senin kitabınla gözümü aydınlatmanı, dilimi onunla söyletmeni, kalbimdeki sıkıntıyı onunla gidermeni, göğsümü onunla genişletmeni, bedenimin onunla amel etmesini isterim. Hak uğrunda bana, senden başkası yardım edemez. Hakkı veren sadece Sensin. Güç ve kuvvet ancak yüce ve azîm olan Allah’tandır."
"Ey Ebu Hasan! bunu üç, beş veya yedi gece uygula. Allah'ın izniyle duaların kabul olacaktır. Beni Hak ile gönderene yemin ederim ki, müminin duası mutlaka hedefine ulaşır."
"Abdullah b. Abbas der ki: Allah'a yemin olsun ki beş veya yedi Cuma geçtikten sonra şu meclisimiz gibi bir mecliste otururken Hz. Ali, Hz. Peygamber'e (sav) gelerek şöyle 'Ey Allah'ın Resulü! Önceden dört veya buna yakın miktarda ayet okuduğumda okuduğum ayetler hafızamdan çıkardı. Ancak bugün kırk veya bu miktara yakın ayet öğrendim ve okuduğum zaman sanki Allah'ın kitabı gözümün önündeymiş gibi okuyorum. Aynı şekilde hadis işittiğimde de onu insanlara aktaracağım vakit hadis hafızamdan çıkar giderdi. Şimdi ise birçok hadis işitiyorum ve onu aktaracağım vakit bir harfini bile karıştırmıyorum' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Kabe'nin Rabbine yemin olsun ki sen Mümin bir kişisin' buyurdu."
[Ebu İsa (Tirmizî) der ki: Bu hadis Hasen-Garib'tir. Bu hadisi sadece Velid b. Müslim'in rivayetiyle biliyoruz.]
Öneri Formu
Hadis Id, No:
281981, T003570-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ الْحَسَنِ حَدَّثَنَا سُلَيْمَانُ بْنُ عَبْدِ الرَّحْمَنِ الدِّمَشْقِىُّ حَدَّثَنَا الْوَلِيدُ بْنُ مُسْلِمٍ حَدَّثَنَا ابْنُ جُرَيْجٍ عَنْ عَطَاءِ بْنِ أَبِى رَبَاحٍ وَعِكْرِمَةَ مَوْلَى ابْنِ عَبَّاسٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ أَنَّهُ قَالَ بَيْنَمَا نَحْنُ عِنْدَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذْ جَاءَهُ عَلِىُّ بْنُ أَبِى طَالِبٍ فَقَالَ :بِأَبِى أَنْتَ وَأُمِّى تَفَلَّتَ هَذَا الْقُرْآنُ مِنْ صَدْرِى فَمَا أَجِدُنِى أَقْدِرُ عَلَيْهِ . فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم :« يَا أَبَا الْحَسَنِ أَفَلاَ أُعَلِّمُكَ كَلِمَاتٍ يَنْفَعُكَ اللَّهُ بِهِنَّ وَيَنْفَعُ بِهِنَّ مَنْ عَلَّمْتَهُ وَيُثَبِّتُ مَا تَعَلَّمْتَ فِى صَدْرِكَ ؟» . قَالَ أَجَلْ يَا رَسُولَ اللَّهِ فَعَلِّمْنِى . قَالَ :« إِذَا كَانَ لَيْلَةُ الْجُمُعَةِ فَإِنِ اسْتَطَعْتَ أَنْ تَقُومَ فِى ثُلُثِ اللَّيْلِ الآخِرِ فَإِنَّهَا سَاعَةٌ مَشْهُودَةٌ وَالدُّعَاءُ فِيهَا مُسْتَجَابٌ وَقَدْ قَالَ أَخِى يَعْقُوبُ لِبَنِيهِ ( سَوْفَ أَسْتَغْفِرُ لَكُمْ رَبِّى ) يَقُولُ :حَتَّى تَأْتِىَ لَيْلَةُ الْجُمُعَةِ فَإِنْ لَمْ تَسْتَطِعْ فَقُمْ فِى وَسَطِهَا فَإِنْ لَمْ تَسْتَطِعْ فَقُمْ فِى أَوَّلِهَا فَصَلِّ أَرْبَعَ رَكَعَاتٍ تَقْرَأُ فِى الرَّكْعَةِ الأُولَى بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ وَسُورَةِ يس وَفِى الرَّكْعَةِ الثَّانِيَةِ بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ وَ( حم ) الدُّخَانَ وَفِى الرَّكْعَةِ الثَّالِثَةِ بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ وَالم تَنْزِيلُ السَّجْدَةَ وَفِى الرَّكْعَةِ الرَّابِعَةِ بِفَاتِحَةِ الْكِتَابِ وَتَبَارَكَ الْمُفَصَّلَ فَإِذَا فَرَغْتَ مِنَ التَّشَهُّدِ فَاحْمَدِ اللَّهَ وَأَحْسِنِ الثَّنَاءَ عَلَى اللَّهِ وَصَلِّ عَلَىَّ وَأَحْسِنْ وَعَلَى سَائِرِ النَّبِيِّينَ وَاسْتَغْفِرْ لِلْمُؤْمِنِينَ وَالْمُؤْمِنَاتِ وَلإِخْوَانِكَ الَّذِينَ سَبَقُوكَ بِالإِيمَانِ ثُمَّ قُلْ فِى آخِرِ ذَلِكَ :اللَّهُمَّ ارْحَمْنِى بِتَرْكِ الْمَعَاصِى أَبَدًا مَا أَبْقَيْتَنِى وَارْحَمْنِى أَنْ أَتَكَلَّفَ مَا لاَ يَعْنِينِى وَارْزُقْنِى حُسْنَ النَّظَرِ فِيمَا يُرْضِيكَ عَنِّى اللَّهُمَّ بَدِيعَ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضِ ذَا الْجَلاَلِ وَالإِكْرَامِ وَالْعِزَّةِ الَّتِى لاَ تُرَامُ أَسْأَلُكَ يَا اللَّهُ يَا رَحْمَنُ بِجَلاَلِكَ وَنُورِ وَجْهِكَ أَنْ تُلْزِمَ قَلْبِى حِفْظَ كِتَابِكَ كَمَا عَلَّمْتَنِى وَارْزُقْنِى أَنْ أَتْلُوَهُ عَلَى النَّحْوِ الَّذِى يُرْضِيكَ عَنِّى اللَّهُمَّ بَدِيعَ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضِ ذَا الْجَلاَلِ وَالإِكْرَامِ وَالْعِزَّةِ الَّتِى لاَ تُرَامُ أَسْأَلُكَ يَا اللَّهُ يَا رَحْمَنُ بِجَلاَلِكَ وَنُورِ وَجْهِكَ أَنْ تُنَوِّرَ بِكِتَابِكَ بَصَرِى وَأَنْ تُطْلِقَ بِهِ لِسَانِى وَأَنْ تُفَرِّجَ بِهِ عَنْ قَلْبِى وَأَنْ تَشْرَحَ بِهِ صَدْرِى وَأَنْ تَعملَ بِهِ بَدَنِى لأَنَّهُ لاَ يُعِينُنِى عَلَى الْحَقِّ غَيْرُكَ وَلاَ يُؤْتِيهِ إِلاَّ أَنْتَ وَلاَ حَوْلَ وَلاَ قُوَّةَ إِلاَّ بِاللَّهِ الْعَلِىِّ الْعَظِيمِ يَا أَبَا الْحَسَنِ تَفْعَلُ ذَلِكَ ثَلاَثَ جُمَعٍ أَوْ خَمْسَ أَوْ سَبْعَ يجَابُ بِإِذْنِ اللَّهِ وَالَّذِى بَعَثَنِى بِالْحَقِّ مَا أَخْطَأَ مُؤْمِنًا قَطُّ » . قَالَ عَبْدُ اللَّهِ بْنُ عَبَّاسٍ: فَوَاللَّهِ مَا لَبِثَ عَلِىٌّ إِلاَّ خَمْسًا أَوْ سَبْعًا حَتَّى جَاءَ عَلِىٌّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى مِثْلِ ذَلِكَ الْمَجْلِسِ فَقَالَ: يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّى كُنْتُ فِيمَا خَلاَ لاَ آخُذُ إِلاَّ أَرْبَعَ آيَاتٍ أَوْ نَحْوَهُنَّ وَإِذَا قَرَأْتُهُنَّ عَلَى نَفْسِى تَفَلَّتْنَ وَأَنَا أَتَعَلَّمُ الْيَوْمَ أَرْبَعِينَ آيَةً أَوْ نَحْوَهَا وَإِذَا قَرَأْتُهَا عَلَى نَفْسِى فَكَأَنَّمَا كِتَابُ اللَّهِ بَيْنَ عَيْنَىَّ وَلَقَدْ كُنْتُ أَسْمَعُ الْحَدِيثَ فَإِذَا رَدَّدْتُهُ تَفَلَّتَ وَأَنَا الْيَوْمَ أَسْمَعُ الأَحَادِيثَ فَإِذَا تَحَدَّثْتُ بِهَا لَمْ أَخْرِمْ مِنْهَا حَرْفًا . فَقَالَ لَهُ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم عِنْدَ ذَلِكَ :« مُؤْمِنٌ وَرَبِّ الْكَعْبَةِ يَا أَبَا الْحَسَنِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ لاَ نَعْرِفُهُ إِلاَّ مِنْ حَدِيثِ الْوَلِيدِ بْنِ مُسْلِمٍ .
Tercemesi:
Bana Ahmed b. Hasan, ona Süleyman b. Abdurrahman ed-Dımeşkî, ona Velid b. Müslim, ona İbn Cüreyc, ona Ata b. Ebu Rabah ve İbn Abbas'ın mevlası İkrime, o ikisine de İbn Abbas (r.anhuma) şöyle demiştir:
"Hz. Peygamber'in (sav) yanında iken birden Hz. Ali b. Ebu Talib çıkageldi ve 'Anam babam sana feda olsun ey Allah'ın Resulü! Kur'an-ı Kerim hafızamdan çıkıp gidiyor, onu hafızamda tutmaya güç yetiremiyorum' dedi. Hz. Peygamber (sav) de ona 'Ey Ebu Hasan! Allah'ın, kendisiyle sana ve senin öğrettiklerine fayda verecek ve de öğrendiğin şeyi kalbinde tutacak kelimeleri sana öğreteyim mi?' deyince Hz. Ali 'evet ey Allah'ın Resulü, bana öğret' dedi. Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu:"
"Cuma gecesi olduğunda, gücün yetiyorsa gecenin son üçte birinde, kendisine şahit olunan ve duaların kabul olduğu vakitte kalk. Nitekim Hz. Yakub da oğullarına "Sizin için Rabbimden bağışlanma dileyeceğim" (Yusuf, 12/98) dediğinde Cuma gecesi geldiğinde demek istemiştir. Eğer gecenin son üçte birinde kalkmaya güç yetiremezsen ortasında kalk. Buna da güç yetiremezsen gecenin ilk vaktinde kalk ve dört rekat namaz kıl. Namazın ilk rekatında Fatiha süresi ile birlikte Yasin Süresini oku. İkinci rekatta Fatiha Süresi ile birlikte Duhan Süresini oku. Üçüncü rekatta Fatiha süresi ile birlikte Secde süresini oku. Dördüncü rekatta ise Fatiha süresi ile birlikte Tebareke (Mülk) Süresini oku. Teşehhüdü bitirdiğin zaman Allah'a hamd ve sena et, bana ve diğer peygamberlere güzelce salavat getir. Mümin erkek ve kadınlara, imanda senden önce gelen kardeşlerin için dua et. En son olarak da şu duayı yap:"
"Allah'ım! hayatta tuttuğun sürece beni günahlara bulaştırmayarak bana merhamet et, İlgilendirmeyen şeylere özenmekten beni esirge. Beni senin razı olduğun şeylere yönelmeyle rızıklandır. Ey gökleri ve yeri benzersiz yaratan, ey Celal ve ikram sahibi ve erişilmez güç sahibi olan Allah'ım! Ey Rahman olan Allah'ım! senin celalin için senden isterim. Yüzünün nuru için öğrettiğin şekilde kitabını kalbimde tutmanı isterim. Seni benden razı edecek şekilde kitabını okumamla beni rızıklandır. Göklerin ve yerin eşsiz ve benzersiz yaratıcısı olan Allah'ım! celal, ikram ve izzet sahibi olan Allah'ım senin gücüne hiçbir güç erişemez. Ey Allah'ım! Ey Rahman olan, senin celalinle yüzünün nuru ile ve senin kitabınla gözümü aydınlatmanı, dilimi onunla söyletmeni, kalbimdeki sıkıntıyı onunla gidermeni, göğsümü onunla genişletmeni, bedenimin onunla amel etmesini isterim. Hak uğrunda bana, senden başkası yardım edemez. Hakkı veren sadece Sensin. Güç ve kuvvet ancak yüce ve azîm olan Allah’tandır."
"Ey Ebu Hasan! bunu üç, beş veya yedi gece uygula. Allah'ın izniyle duaların kabul olacaktır. Beni Hak ile gönderene yemin ederim ki, müminin duası mutlaka hedefine ulaşır."
"Abdullah b. Abbas der ki: Allah'a yemin olsun ki beş veya yedi Cuma geçtikten sonra şu meclisimiz gibi bir mecliste otururken Hz. Ali, Hz. Peygamber'e (sav) gelerek şöyle 'Ey Allah'ın Resulü! Önceden dört veya buna yakın miktarda ayet okuduğumda okuduğum ayetler hafızamdan çıkardı. Ancak bugün kırk veya bu miktara yakın ayet öğrendim ve okuduğum zaman sanki Allah'ın kitabı gözümün önündeymiş gibi okuyorum. Aynı şekilde hadis işittiğimde de onu insanlara aktaracağım vakit hadis hafızamdan çıkar giderdi. Şimdi ise birçok hadis işitiyorum ve onu aktaracağım vakit bir harfini bile karıştırmıyorum' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Kabe'nin Rabbine yemin olsun ki sen Mümin bir kişisin' buyurdu."
[Ebu İsa (Tirmizî) der ki: Bu hadis Hasen-Garib'tir. Bu hadisi sadece Velid b. Müslim'in rivayetiyle biliyoruz.]
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 114, 5/563
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
3. Ebu Velid İbn Cüreyc el-Mekkî (Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc)
4. Ebu Abbas Velid b. Müslim el-Kuraşî (Velid b. Müslim)
5. Süleyman b. Abdurrahman et-Temîmî (Süleyman b. Abdurrahman b. İsa b. Meymûn)
6. Ebu Hasan Ahmed b. Hasan et-Tirmizî (Ahmed b. Hasan b. Cüneydib)
Konular:
DUA ZAMAN VE MEKAN İLİŞKİSİ
Dua, geceleri yapılacak dualar
Dua, unutkanlığa karşı
Ehl-i Beyt, Hz. Ali
Hadis, ezberde korunması
Hz. Peygamber, duaları
Mübarek Zamanlar, Cuma günündeki dua kabul saati
Salavat, Dua, Hz. Peygamber'e
حَدَّثَنِى أَحْمَدُ بْنُ الْحَسَنِ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ حَنْبَلِ بْنِ هِلاَلٍ حَدَّثَنَا مُعْتَمِرُ بْنُ سُلَيْمَانَ عَنْ كَهْمَسٍ عَنِ ابْنِ بُرَيْدَةَ عَنْ أَبِيهِ قَالَ غَزَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم سِتَّ عَشْرَةَ غَزْوَةً .
Bana Ahmed b. Hüseyin, ona Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal, ona Mu'temir b. Süleyman, ona Kehmes, ona İbn Bureyde, ona da babası (Bureyde b. Husayb) şöyle demiştir:
Ben Rasulullah (sav) ile birlikte on altı gazaya katıldım.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
34637, B004473
Hadis:
حَدَّثَنِى أَحْمَدُ بْنُ الْحَسَنِ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ حَنْبَلِ بْنِ هِلاَلٍ حَدَّثَنَا مُعْتَمِرُ بْنُ سُلَيْمَانَ عَنْ كَهْمَسٍ عَنِ ابْنِ بُرَيْدَةَ عَنْ أَبِيهِ قَالَ غَزَا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم سِتَّ عَشْرَةَ غَزْوَةً .
Tercemesi:
Bana Ahmed b. Hüseyin, ona Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal, ona Mu'temir b. Süleyman, ona Kehmes, ona İbn Bureyde, ona da babası (Bureyde b. Husayb) şöyle demiştir:
Ben Rasulullah (sav) ile birlikte on altı gazaya katıldım.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Meğâzî 89, 2/144
Senetler:
1. Ebu Abdullah Büreyde b. Husayb el-Eslemî (Amir b. Husayb b. Abdullah b. Haris b. A'rec)
2. Abdullah b. Büreyde el-Eslemî (Abdullah b. Büreyde Husayb b. Abdullah b. Hâris b. el-A'rec b. Sa'd b. Rezzâh b. Adi b. Sehm b)
3. Ebu Hasan Kehmes b. Hasan et-Teymî (Kehmes b. Hasan)
4. Ebu Muhammed Mu'temir b. Süleyman et-Teymi (Mu'temir b. Süleyman b. Tarhân)
5. Ebu Abdullah Ahmed b. Hanbel eş-Şeybanî (Ahmed b. Muhammed b. Hanbel b. Hilal b. Esed)
6. Ebu Hasan Ahmed b. Hasan et-Tirmizî (Ahmed b. Hasan b. Cüneydib)
Konular:
Siyer, Hz. Peygamber'in gazveleri
Öneri Formu
Hadis Id, No:
11124, T000195
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ الْحَسَنِ حَدَّثَنَا الْمُعَلَّى بْنُ أَسَدٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْمُنْعِمِ هُوَ صَاحِبُ السِّقَاءِ قَالَ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ مُسْلِمٍ عَنِ الْحَسَنِ وَعَطَاءٍ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ لِبِلاَلٍ « يَا بِلاَلُ إِذَا أَذَّنْتَ فَتَرَسَّلْ فِى أَذَانِكَ وَإِذَا أَقَمْتَ فَاحْدُرْ وَاجْعَلْ بَيْنَ أَذَانِكَ وَإِقَامَتِكَ قَدْرَ مَا يَفْرُغُ الآكِلُ مِنْ أَكْلِهِ وَالشَّارِبُ مِنْ شُرْبِهِ وَالْمُعْتَصِرُ إِذَا دَخَلَ لِقَضَاءِ حَاجَتِهِ وَلاَ تَقُومُوا حَتَّى تَرَوْنِى » .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hasan, ona Muallâ b. Esed, ona Abdulmün'im ki o ''Sâhibü's-sikâ''dır, ona Yahya b. Müslim, ona Hasan ve Atâ, onlara da Câbir b. Abdullah şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav), Bilal'e, "Ey Bilal, ezan okuduğunda ezanını yavaş yavaş oku. Kamet getirdiğinde ise hızlı davran. Ezanın ile kametin arasında yemek yiyenin yemeğini, (bir şeyler) içenin içeceğini bitireceği ve sıkışmış kimsenin tuvalet ihtiyacını gidereceği kadar (bir vakit) bırak. (Ashâbım, sizler de) beni görene dek (namaza) kalkmayın" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 29, 1/373
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
3. Yahya b. Müslim el-Basri (Yahya b. Müslim)
4. Ebu Said Abdülmün'im b. Nuaym el-Esvârî (Abdülmün'in b. Nuaym)
5. Ebu Heysem Muallâ b. Esed el-Ammî (Muallâ b. Esed)
6. Ebu Hasan Ahmed b. Hasan et-Tirmizî (Ahmed b. Hasan b. Cüneydib)
Konular:
Kamet, kamet getirmek
KTB, EZAN
KTB, NAMAZ,
Öneri Formu
Hadis Id, No:
280727, T000195-2
Hadis:
حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ الْحَسَنِ حَدَّثَنَا الْمُعَلَّى بْنُ أَسَدٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْمُنْعِمِ هُوَ صَاحِبُ السِّقَاءِ قَالَ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ مُسْلِمٍ عَنِ الْحَسَنِ وَعَطَاءٍ عَنْ جَابِرِ بْنِ عَبْدِ اللَّهِ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ لِبِلاَلٍ « يَا بِلاَلُ إِذَا أَذَّنْتَ فَتَرَسَّلْ فِى أَذَانِكَ وَإِذَا أَقَمْتَ فَاحْدُرْ وَاجْعَلْ بَيْنَ أَذَانِكَ وَإِقَامَتِكَ قَدْرَ مَا يَفْرُغُ الآكِلُ مِنْ أَكْلِهِ وَالشَّارِبُ مِنْ شُرْبِهِ وَالْمُعْتَصِرُ إِذَا دَخَلَ لِقَضَاءِ حَاجَتِهِ وَلاَ تَقُومُوا حَتَّى تَرَوْنِى » .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Hasan, ona Muallâ b. Esed, ona Abdulmün'im ki o ''Sâhibü's-sikâ''dır, ona Yahya b. Müslim, ona Hasan ve Atâ, onlara da Câbir b. Abdullah şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah (sav), Bilal'e, "Ey Bilal, ezan okuduğunda ezanını yavaş yavaş oku. Kamet getirdiğinde ise hızlı davran. Ezanın ile kametin arasında yemek yiyenin yemeğini, (bir şeyler) içenin içeceğini bitireceği ve sıkışmış kimsenin tuvalet ihtiyacını gidereceği kadar (bir vakit) bırak. (Ashâbım, sizler de) beni görene dek (namaza) kalkmayın" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 29, 1/373
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Said Hasan el-Basrî (Hasan b. Yesâr)
3. Yahya b. Müslim el-Basri (Yahya b. Müslim)
4. Ebu Said Abdülmün'im b. Nuaym el-Esvârî (Abdülmün'in b. Nuaym)
5. Ebu Heysem Muallâ b. Esed el-Ammî (Muallâ b. Esed)
6. Ebu Hasan Ahmed b. Hasan et-Tirmizî (Ahmed b. Hasan b. Cüneydib)
Konular:
Kamet, kamet getirmek
KTB, EZAN
KTB, NAMAZ,