Giriş

Bize Vekî, ona da Seleme b. Verdân, Enes b. Malik’in şöyle anlattığını rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) bir gün ashâbına 'Bugün hanginiz bir cenazeye katıldı?' diye sorduğunda, Ömer 'Ben' dedi. Yine 'Hanginiz bir hastayı ziyaret etti?' diye sorduğunda, Ömer 'Ben' dedi. 'Hanginiz sadaka verdi?' dediğinde, Ömer 'Ben' dedi. 'Peki hanginiz oruca niyet etti?' dediğinde, Ömer yine 'Ben' dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Gerekli (vacip) oldu, gerekli oldu' dedi."


Açıklama: Hadisin diğer tariklerinden anlaşıldığı kadarıyla, rivayetin sonunda Hz. Peygamber'in (sav) 'Gerekli oldu/vacip oldu' dediği şey, 'Bunları yapanın cennete girmesi vacip/gerekli oldu' anlamındadır.

    Öneri Formu
52679 HM012205 İbn Hanbel, III, 118

Bize Hasan, ona İbn Lehîa, ona Zebbân, ona Sehl b. Muâz, ona da babası Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kim oruçlu olur, bir hastayı ziyaret eder ve cenazeye iştirak ederse, ondan sonra işleyecekleri hariç, geçmiş günahları affolunur."


    Öneri Formu
63923 HM015727 İbn Hanbel, III, 440

Bize Affân, ona büdelâdan sayılan Ebu Halef Musa b. Halef, ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona Zeyd b. Sellâm, ona da dedesi Memtûr, ona da Harîs el-Eş'arî'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Aziz ve Celil Allah, Yahya b. Zekeriya'ya (as) beş kelimeyi (emri) uygulamasını ve İsrail oğullarına da bunları uygulamalarını emretmesini vahyetti. Ancak Yahya bunu iletmekte ağır kaldı. Bunun üzerine İsa (as) ona 'sana beş kelimeyi uygulaman ve İsrail oğullarına da uygulamalarını emretmen vahyedildi. Ya sen bu emri iletirsin ya da ben iletirim' dedi. Yahya da ona 'Ey kardeşim! Eğer bu konuda benim önüme geçersen, ben ya azaba uğrarım ya da yerin dibine geçirilirim' dedi. Sonra Yahya, Beytülmakdis'te İsrail oğullarını topladı. Mescid insanlarla dolup taştı. Yahya yüksek bir yere oturdu, Allah'a hamd etti ve şöyle dedi:" "Şüphesiz Aziz ve Celil Allah bana beş kelimeyi uygulamamı ve size de uygulamanızı emretti: (1) Allah, kendisine kulluk etmenizi ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmamanızı emretti. Bunun misali şöyledir: Bir adam kendi malıyla bir köle satın alıp ona çalışmasını söyler, fakat köle başkasına çalışır. Hanginiz böyle bir köleden memnun olur? Şüphesiz Allah sizi yarattı ve rızıklandırdı. O halde O'na ibadet edin ve O'na hiçbir şeyi ortak koşmayın. (2) Allah size namazı emretti. Şüphesiz kul namazda olduğu sürece, Allah, yüzünü ona çevirir. Öyleyse namaz kılarken yüzünüzü O’ndan çevirmeyin. (3) Allah size orucu emretti. Bunun misali, bir grup insan içinde misk dolu bir torba taşıyan adam gibidir. Herkes miskin kokusunu alır. Allah katında, oruçlunun ağız kokusu misk kokusundan daha güzeldir. (4) Allah size sadaka vermeyi emretti. Bunun misali, düşmanları tarafından esir alınıp elleri boynuna bağlanan bir adam gibidir. Onu öldürmek isterler. Adam onlara fidye vererek kendini kurtarır. Sadaka da böyledir, insanı azaptan kurtarır. (5) Allah size, kendisini çokça zikretmeyi emretti. Bunun misali, düşmanlarından kaçan ve sağlam bir kaleye sığınan bir adam gibidir. Şüphesiz kul, Allah’ı zikrettiğinde şeytandan korunmuş olur." "Sonra Rasulullah (sav) 'ben de size beş şeyi emrediyorum: Cemaatten ayrılmayın, itaat edin, hicret edin, Allah yolunda cihad edin. Kim cemaatten bir karış ayrılırsa, İslam bağını boynundan çıkarıp atmış olur. Kim cahiliye davasıyla çağrıda bulunursa, cehennemin ortasında yerini almış olur' buyurdu. Sahabeler 'Ey Allah’ın Rasulü! Oruç tutsa, namaz kılsa ve kendini Müslüman saysa bile mi?' diye sordular. Rasulullah (sav) 'evet, oruç tutsa da, namaz kılsa da ve kendini Müslüman saysa da (eğer cahiliye davasıyla çağırırsa, yine de cehennemdedir). O hâlde Müslümanları, Müslümanlar, müminler ve Allah’ın kulları gibi Allah’ın onlara verdiği isimle çağırın' buyurdu."


Açıklama: mütabileriyle sahihtir.

    Öneri Formu
66635 HM017953 İbn Hanbel, IV, 202

Bize Yezid b. Harun, ona Hişam, ona Vasıl, ona el-Velid b. Abdurrahman İyaz b. Ğutayf’ın şöyle anlattığını rivayet etti: Hastalanan Ebu Ubeydeyi ziyaret etmek için yanına gitmiştik. Bize ben Rasul-i Ekrem’i şöyle derken duydum dedi: "Kim Allah yolunda (ihtiyaç) fazlasından harcama yaparsa yediyüz kat fazlasını alır. Kim kendine veya ailesine harcama yapar veya bir hastayı ziyaret eder ya da yoldan rahatsızlık verici bir şeyi kaldırırsa (bu bir iyiliktir ve) iyiliğe on misli karşılık verilir. Oruç (gıybet vs. gibi bir günahla) zedelenmediği sürece kalkandır. Allah kimi vücud (sağlığı) ile imtihan ederse o günahına kafarettir."


    Öneri Formu
40805 HM001700 İbn Hanbel, I, 195

Bize Amr b. Avn, ona Halid b. Abdullah, ona Vasıl Mevla Ebu Uyeyne, ona Beşşar b. Ebu Seyf, ona Velîd b. Abdurrahman, ona Iyaz b. Ğutayf, ona da Ebu Ubeyde b. Cerrah'ın rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "(Yalan ve gıybet gibi) günahlarla delmedikçe oruç, (kişiyi cehennem ateşinden koruyan) bir kalkandır." [Ebu Muhammed (ed-Darimî) dedi ki: Yani "gıybetle" delmedikçe...]


    Öneri Formu
41617 DM001773 Darimi, Savm, 27

Bize Ubeyd b. İsmail, ona Ebu Üsame, ona Ubeydullah, ona Nâfi, ona da İbn Ömer; (T) Ubeydullah dedi ki, ona Kasım b. Muhammed, ona da Aişe şöyle söylemiştir: Bilal gece ezan okurdu. (Bunun üzerine) Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "İbn Ümmü Mektum ezan okuyana dek yiyin ve için. Çünkü o, fecir doğana kadar ezan okumaz." Ravilerden Kasım şöyle demiştir: İkisinin ezanı arasında fecr-i kazib ile ile fecr-i sadığın doğması arasındaki kadar bir fark vardır.


    Öneri Formu
279054 B001918-2 Buhari, Savm, 17

Bize Ubeyd b. İsmail, ona Ebu Üsame, ona Ubeydullah, ona Nâfi, ona da İbn Ömer; (T) Ubeydullah dedi ki, ona Kasım b. Muhammed, ona da Aişe şöyle söylemiştir: Bilal gece ezan okurdu. (Bunun üzerine) Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "İbn Ümmü Mektum ezan okuyana dek yiyin ve için. Çünkü o, fecir doğana kadar ezan okumaz." Ravilerden Kasım şöyle demiştir: İkisinin ezanı arasında fecr-i kazib ile ile fecr-i sadığın doğması arasındaki kadar bir fark vardır.


    Öneri Formu
279055 B001919-2 Buhari, Savm, 17


    Öneri Formu
100923 MŞ008991 Musannef-i İbn Ebi Şeybe, Sıyâm, 3


    Öneri Formu
100924 MŞ008992 Musannef-i İbn Ebi Şeybe, Sıyâm, 3


    Öneri Formu
155823 BS018607 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, IX ,287