21 Kayıt Bulundu.
Bize Abdullah b. Mesleme el-Ka'neb, ona el-Ka'neb'in dayısı Abdurrahman b. Mukatil ve Muhammed b. İsa, onlara Abdurrahman b. Ebu Mevali, ona Muhammed b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah “Rasulullah (sav), Kur'an'dan bir sureyi öğretir gibi bize istihareyi öğreterek şöyle buyururdu” demiştir: "İçinizden biri, bir iş yapmak istediği zaman farz namazın dışında iki rekât (nafile) namaz kılsın ve şöyle dua etsin: Allah'ım! Muhakkak ki ben, (her şeyi kuşatan) ilminle senden hayırlı olanı diliyorum. Kudretinle bana güç vermeni umuyorum. O büyük kereminden istiyorum. Şüphesiz güç kudret senindir, benim değil. Sen (her şeyi) bilirsin. Ben ise bilmem. Sen, bütün gizlilikleri en iyi bilensin. Allah'ım! Eğer bu işin [(burada) yapmayı istediği işi bizzat söyler]- dinim, hayatım, ahiretim ve işimin sonucu bakımından hayırlı olduğunu biliyorsan onu benim için takdir et, onu benim için kolaylaştır ve onu benim için bereketli kıl. Allah'ım! Eğer bu işin benim için şer olduğunu biliyorsan [devamla ilk kısımda söylediklerinin aynısı tekrar ederek] beni ondan uzaklaştır, onu da benden uzaklaştır. Her nerede ise bana hayrı takdir et, sonra da onunla beni hoşnut et." [(Ravi burada tereddüt ederek)] ya da Hz. Peygamber ya da "dünyam ve ahiretim" ifadesini kullanmıştır. [(dedi)] [Ravilerden İbn Mesleme ve İbn İsa bu hadisin senedinin Muhammed b. Münkedir ile Cabir b. Abdullah (ra) kısmını, an (عن) lafzı üzerinden rivayet etmişlerdir.]
Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: للَّهُمَّ إِنِّى أَسْأَلُكَ مِنْ فَضْلِكَ
Bize Abdullah b. Mesleme el-Ka'neb, ona el-Ka'neb'in dayısı Abdurrahman b. Mukatil ve Muhammed b. İsa, onlara Abdurrahman b. Ebu Mevali, ona Muhammed b. Münkedir, ona da Cabir b. Abdullah “Rasulullah (sav), Kur'an'dan bir sureyi öğretir gibi bize istihareyi öğreterek şöyle buyururdu” demiştir: "İçinizden biri, bir iş yapmak istediği zaman farz namazın dışında iki rekât (nafile) namaz kılsın ve şöyle dua etsin: Allah'ım! Muhakkak ki ben, (her şeyi kuşatan) ilminle senden hayırlı olanı diliyorum. Kudretinle bana güç vermeni umuyorum. O büyük kereminden istiyorum. Şüphesiz güç kudret senindir, benim değil. Sen (her şeyi) bilirsin. Ben ise bilmem. Sen, bütün gizlilikleri en iyi bilensin. Allah'ım! Eğer bu işin [(burada) yapmayı istediği işi bizzat söyler]- dinim, hayatım, ahiretim ve işimin sonucu bakımından hayırlı olduğunu biliyorsan onu benim için takdir et, onu benim için kolaylaştır ve onu benim için bereketli kıl. Allah'ım! Eğer bu işin benim için şer olduğunu biliyorsan [devamla ilk kısımda söylediklerinin aynısı tekrar ederek] beni ondan uzaklaştır, onu da benden uzaklaştır. Her nerede ise bana hayrı takdir et, sonra da onunla beni hoşnut et." [(Ravi burada tereddüt ederek)] ya da Hz. Peygamber ya da "dünyam ve ahiretim" ifadesini kullanmıştır. [(dedi)] [Ravilerden İbn Mesleme ve İbn İsa bu hadisin senedinin Muhammed b. Münkedir ile Cabir b. Abdullah (ra) kısmını, an (عن) lafzı üzerinden rivayet etmişlerdir.]