2522 Kayıt Bulundu.
Bize Sehl b. Hammâd, ona Şu’be, ona el-Hakem, ona İbrahim, el-Esved’in şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Aişe, Berîre'yi satın almak istemişti. Ancak efendileri velâsını (âzat olmaktan doğan hükmî akrabalık bağdan dolayı kendilerinde kalmasını) şart koşmuşlardı. O da bu konuyu Rasulullah’a (sav) açmış, Rasul-i Ekrem de “Onu satın al! Velâ ancak âzad edenin hakkıdır” buyurmuştu. Bunun üzerine Hz. Aişe, Berîre’yi satın alıp âzad etti. (Hz. Peygamber) ise Berîre’yi kocasıyla (evliliklerini sürdürüp sürdürmeme konusunda) -ki o (kocası), hür biri idi- muhayyer bıraktı. Bir de Hz. Peygamber’e (sav) et getirilmişti. Rasul-i Ekrem, “Bu nereden (geldi)” diye sordu. “Berîre'ye sadaka olarak verildi” denilince, Rasul-i Ekrem “Bu Berîre için sadaka, bizim için hediyedir!” buyurdu.
Açıklama: Hadisin Sünen-i Ebu Davud'da geçen farklı bir tarikine göre zekat toplamakla görevli memur, Hz. Peygamber'in azatlı kölesi Ebu Râfi'ye emeği karşılığında zekattan pay alabilme fırsatı elde edebileceğini söyleyerek kendisiyle gelme teklifinde bulunmuş, Ebu Râfi ise Hz. Peygamber'e danışıp onayını aldıktan sonra bunu kabul edebileceğini söylemiştir. Rasulullah (sa) ise hadiste geçen sözleriyle bunu onaylamamıştır. Bkz. Azimabâdî, Avnu'l-mabûd şerhu Sünen-i Ebî Davud.
Açıklama: Şeyhayn'ın isnadına göre sahihtir.