Öneri Formu
Hadis Id, No:
148569, BS011734
Hadis:
وَأَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ حَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ إِسْحَاقَ الْفَقِيهُ حَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ سَلَمَةَ حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ مَنْصُورٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا ابْنُ جُرَيْجٍ أَخْبَرَنِى مُوسَى بْنُ عُقْبَةَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ : أَنَّ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ أَجْلَى الْيَهُودَ وَالنَّصَارَى مِنْ أَرْضِ الْحِجَازِ ثُمَّ ذَكَرَ الْحَدِيثَ بِمِثْلِ حَدِيثِ مُحَمَّدِ بْنِ شُرَحْبِيلَ. رَوَاهُ مُسْلِمٌ فِى الصَّحِيحِ عَنْ إِسْحَاقَ بْنِ مَنْصُورٍ وَأَخْرَجَهُ الْبُخَارِىُّ فَقَالَ وَقَالَ عَبْدُ الرَّزَّاقِ.
Tercemesi:
Bize Ebu Abdullah el-Hâfız, ona ona Ebubekir b. İshak el-Fakîh, ona Ahmed b. Seleme, ona İshak b. Mansur, ona Abdürrezzak, ona İbn Cüreyc, ona Musa b. Ukbâ, ona Nâfi' ona da İbn Ömer rivayet etti:
Ömer b. Hattab (ra), Yahudileri ve Hıristiyanları Hicaz topraklarından çıkarttı. Ravi daha sonra Muhammed Şurahbîl'in hadisinin benzerini zikretti. Bu hadisi Müslim es-Sahih'inde İshak b. Mansur'dan rivayet etmiştir ve Buhari de tahric ederek Abdurrezzak dedi, demiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Müsâkât 11734, 12/104
Senetler:
()
Konular:
Antlaşma, anlaşmalara dayalı ilişkiler
Ehl-i Kitap, Hicazdan sürülmeleri
Siyer, Hayber arazisi, ilgili uygulama, Hz. Peygamber ve Ömer'in
Öneri Formu
Hadis Id, No:
148570, BS011735
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ حَدَّثَنَا أَبُو الْعَبَّاسِ : مُحَمَّدُ بْنُ يَعْقُوبَ حَدَّثَنَا الرَّبِيعُ بْنُ سُلَيْمَانَ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى أُسَامَةُ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ قَالَ : لَمَّا افْتُتِحَتْ خَيْبَرُ سَأَلَتْ يَهُودُ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- أَنْ يُقِرَّهُمْ فِيهَا عَلَى أَنْ يَعْمَلُوا عَلَى النِّصْفِ مِمَّا يَخْرُجُ مِنْهَا مِنَ الثَّمَرِ وَالزَّرْعِ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« أُقِرُّكُمْ فِيهَا عَلَى ذَلِكَ مَا شِئْنَا ». فَكَانُوا فِيهَا كَذَلِكَ عَلَى عَهْدِ رَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- وَأَبِى بَكْرٍ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ وَطَائِفَةٍ مِنْ إِمَارَةِ عُمَرَ فَكَانَتِ الثَّمَرَةُ تُقْسَمُ عَلَى السُّهْمَانِ مِنْ نِصْفِ خَيْبَرَ وَيَأْخُذُ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- الْخُمُسَ. رَوَاهُ مُسْلِمٌ فِى الصَّحِيحِ عَنْ أَبِى الطَّاهِرِ عَنِ ابْنِ وَهْبٍ.
Tercemesi:
Bize Ebu Abdullah el-Hâfız, ona Ebu el-Abbas: Muhammed b. Yakub, ona er-Rabi' b. Süleyman, ona Abdullah b. Vehb, ona Üsame, ona Nâfi' ona da İbn Ömer Rivayet etti:
Hayber fethedildiğinde Yahudiler, Rasulullah'dan (sav) meyvelerden ve ziraattan elde edilen ürünlerin yarısı karşılığında (arazileri) işlemelerine izin vermesini istediler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Biz dilediğimiz müddetçe sizin arazileri işlemenize izin veriyorum" Rasulullah (sav), Ebubekir (ra) ve Ömer'in emirliğinin bir kısmı boyunca Hayber Yahudileri bu antlaşma üzerine arazileri işlemeye devam ettiler. Elde edilen ürünler yarı yarıya taksim ediliyordu ve Rasulullah (sav) beşte bir pay alıyordu. Bu hadisi Müslim es-Sahih'inde Ebu et-Tâhir ve İbn Vehb'den rivayet etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Müsâkât 11735, 12/104
Senetler:
()
Konular:
Antlaşma, anlaşmalara dayalı ilişkiler
Arazi, mülkiyet hukuku
Siyer, Hayber arazisi, ilgili uygulama, Hz. Peygamber ve Ömer'in
Siyer, Hayber günü
Ticaret, arazi kiralama
Öneri Formu
Hadis Id, No:
148573, BS011738
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو الْحَسَنِ : عَلِىُّ بْنُ أَحْمَدَ بْنِ عَبْدَانَ أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عُبَيْدٍ الصَّفَّارُ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ إِسْحَاقَ أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا الْمُعَافَى حَدَّثَنَا جَعْفَرُ بْنُ بُرْقَانَ عَنْ مَيْمُونِ بْنِ مِهْرَانَ عَنْ مِقْسَمٍ أَبِى الْقَاسِمِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ أَنَّ النَّبِىَّ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ حِينَ افْتَتَحَ خَيْبَرَ وَاشْتَرَطَ عَلَيْهِمْ أَنَّ لَهُ الأَرْضَ وَكُلَّ صَفْرَاءَ وَبَيْضَاءَ يَعْنِى الذَّهَبَ وَالْفِضَّةَ فَقَالَ لَهُ أَهْلُ خَيْبَرَ : نَحْنُ أَعْلَمُ بِالأَرْضِ فَأَعْطِنَاهَا عَلَى أَنْ نَعْمَلَهَا وَيَكُونُ لَنَا نِصْفُ الثَّمَرَةِ وَلَكُمْ نِصْفُهَا فَزَعَمَ أَنَّهُ أَعْطَاهُمْ عَلَى ذَلِكَ فَلَمَّا كَانَ حِينَ يُصْرَمُ النَّخْلُ بَعَثَ إِلَيْهِمُ ابْنَ رَوَاحَةَ فَحَزَرَ النَّخْلَ وَهُوَ الَّذِى يَدَعُوهُ أَهْلُ الْمَدِينَةِ الْخَرْصَ فَقَالَ فِى ذَا كَذَا وَكَذَا فَقَالُوا : أَكْثَرَتَ يَا ابْنَ رَوَاحَةَ قَالَ : فَأَنَا آخُذُ النَّخْلَ وَأُعْطِيكُمْ نِصْفَ الَّذِى قُلْتُ قَالُوا : هَذَا الْحَقُّ وَبِه قَامَتِ السَّمَاءُ وَالأَرْضُ رَضِينَا أَنْ نَأْخُذَهُ بِالَّذِى قُلْتَ.
Tercemesi:
Bize Ebu el-Hasan: Ali b. Ahmed b. Abdân, ona Ahmed b. Ubeyd es-Saffâr, ona İsmail b. İshak, ona Ahmed b. Yunus, ona el-Muâ'fî, ona Cafer b. Burkân, ona Meymûn b. Mihrân, ona Miksem Ebu el-Kasım ona da İbn Abbas rivayet ederek dedi:
Hz. Peygamber (sav), Hayberi fethettiğinde oradaki arazilerin, altın ve gümüşün kendisine verilmesini Yahudilere şart koştu. Bunun üzerine Hayber halkı şöyle dedi: Biz toprağı işlemeyi iyi biliriz, arazileri işlememiz için bize ver, (bunun karşılığında) hasat edilen ürünün yarısını biz alırız diğer yarısını siz alırsınız. Ravinin bildirdiğine göre bu şartlar karşılığında Hz. Peygamber (sav) arazileri onlara verdi. Hurmalar kesilip hasat edildiği vakit Hz. Peygamber (sav) onlara İbn Ravâha'yı gönderdi, o da Medine ehlinin 'hars' şeklinde adlandırdığı kıymet takdir etme işini yerine getirdi ve burada şu kadar şunlar vardır, dedi. Onlar da Ey İbn Ravâha fazla yaptın, dediler. İbn Ravâha, öyleyse hurmaları bir araya topluyor ve söylemiş olduğum yarısını size veriyorum, dedi. Onlar da işte bu doğrudur, gökler ve yer bununla ikame edilmiştir, senin söylemiş olduğun kısmı almaya razıyız, dediler.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Müsâkât 11738, 12/106
Senetler:
()
Konular:
Antlaşma, anlaşmalara dayalı ilişkiler
Arazi, mülkiyet hukuku
Haklar, Her Hakkı Sahibine Vermek, Adalet
Siyer, Hayber arazisi, ilgili uygulama, Hz. Peygamber ve Ömer'in
Ticaret, arazi kiralama
Toplumsal düzen, Adaletin gerçekleşmesi için hassasiyet
Yönetim, adaletli olmak
Öneri Formu
Hadis Id, No:
149526, BS012650
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو الْحَسَنِ : عَلِىُّ بْنُ أَحْمَدَ بْنِ عَبْدَانَ أَخْبَرَنَا أَحْمَدُ بْنُ عُبَيْدٍ حَدَّثَنَا الْحَسَنُ بْنُ عَلُّوَيْهِ الْقَطَّانُ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ عِيسَى حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ زَكَرِيَّا عَنْ عَاصِمٍ عَنْ أَنَسٍ قَالَ قُلْتُ لأَنَسٍ : بَلَغَكَ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ :« لاَ حِلْفَ فِى الإِسْلاَمِ ». فَقَالَ أَنَسٌ : قَدْ حَالَفَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- بَيْنَ قُرَيْشٍ وَالأَنْصَارِ فِى دَارِهِ يَعْنِى دَارَ أَنَسٍ بِالْمَدِينَةِ. رَوَاهُ الْبُخَارِىُّ فِى الصَّحِيحِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ الصَّبَّاحِ عَنْ إِسْمَاعِيلَ وَقَالَ فِى دَارِى. وَأَخْرَجَهُ مُسْلِمٌ مُخْتَصَرًا مِنْ وَجْهٍ آخَرَ عَنْ عَاصِمٍ الأَحْوَلِ.
Tercemesi:
Bize Ebu el-Hüseyin: Ali b. Ahmed b. Abdân, ona Ahmed b. Ubeyd, ona el-Hasan b. el-Aleviyye el-Kattân, ona İsmail b. İsa, ona İsmail b. Zekeriyya, ona Âsım ona da Enes rivayet ederek dedi: Ben Enes'e Rasulullah'ın (sav) şu sözü sana ulaştı dedim: "İslam'da antlaşma yapmak yoktur." Enes de cevaben Rasulullah'ın (sav) Enes'in Medine'ki evinde Kureyş ve Ensar arasında antlaşma yaptığını söyledi. Buharî bu hadisi Sahih'inde Muhammed b. Es-Sabbâh'tan o da İsmail'den naklen rivayet etmiş ve benim evimin içinde demiştir. Bu hadisi Müslim, başka bir vecihle Âsım el-Ahval'den naklen muhtasar olarak tahric etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Ferâiz 12650, 12/598
Senetler:
()
Konular:
Antlaşma, anlaşmalara dayalı ilişkiler
cahiliye, âdetleri
Kardeşlik, muhacir ve ensar arasında
Siyer, Kardeşlik (Muahat Medine'ye hicretle)
Öneri Formu
Hadis Id, No:
149529, BS012653
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَبْدِ اللَّهِ الْحَافِظُ حَدَّثَنَا أَبُو الْعَبَّاسِ : مُحَمَّدُ بْنُ يَعْقُوبَ حَدَّثَنَا أَبُو جَعْفَرٍ : أَحْمَدُ بْنُ عَبْدِ الْحَمِيدِ الْحَارِثِىُّ حَدَّثَنَا أَبُو أُسَامَةَ حَدَّثَنِى إِدْرِيسُ بْنُ يَزِيدَ حَدَّثَنَا طَلْحَةُ بْنُ مُصَرِّفٍ عَنْ سَعِيدِ بْنِ جُبَيْرٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ فِى قَوْلِهِ عَزَّ وَجَلَّ (وَالَّذِينَ عَاقَدَتْ أَيْمَانُكُمْ فَآتُوهُمْ نَصِيبَهُمْ) قَالَ كَانَ الْمُهَاجِرُونَ حِينَ قَدِمُوا الْمَدِينَةَ يُوَرِّثُ الأَنْصَارَ دُونَ ذَوِى رَحِمِهِ لِلأُخُوَّةِ الَّتِى آخَى رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- بَيْنَهُمْ فَلَمَّا نَزَلَتْ (وَلِكُلٍّ جَعَلْنَا مَوَالِىَ مِمَّا تَرَكَ الْوَالِدَانِ وَالأَقْرَبُونَ) قَالَ فَنَسَخَتْهَا قَالَ ( وَالَّذِينَ عَاقَدَتْ أَيْمَانُكُمْ فَآتُوهُمْ نَصِيبَهُمْ) مِنَ النَّصْرِ وَالنَّصِيحَةِ.
Tercemesi:
Bize Ebû Abdullah el-Hâfız, ona Ebu el-Abbâs Muhammed b. Yakub, ona Ebu Cafer Ahmed b. Abdülhamid el-Hârisî, ona Ebu Usâme, ona İdris b. Zeyd, ona Talha b. Musarrif, ona Said b. Cübeyr ona da İbn Abbas rivayet ederek Allah'ın (c.c.) şu (Kendileriyle sözleşme yaptığınız kimselerin de paylarını verin / Nisâ, 4/33) buyruğuyla ilgili olarak İbn Abbas şöyle dedi: Muhacirler Medineye geldiklerinde aralarında nesep yoluyla akrabalık bağları bulunmayan Ensar'ı, ki onları Hz. Peygamber (sav) kardeş yapmıştı, mirasçı tayin ediyorlardı. (Ana babanın ve yakınların bıraktıklarından her birine varisler belirledik / Nisa, 4/33) ayetini nazil olunca diğeri ayeti (Nisâ, 4/33) nesh / hükmünü iptal etti. Daha sonra İbn Abbas (Kendileriyle sözleşme yaptığınız kimselerin de paylarını verin / Nisâ, 4/33) ayetinin birbirine arka çıkma ve hakkı tavsiye etme hususuyla ilgili olduğunu söyledi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Ferâiz 12653, 12/599
Senetler:
()
Konular:
Antlaşma, anlaşmalara dayalı ilişkiler
Kardeşlik, muhacir ve ensar arasında
Kur'an, âyetlerin, surelerin nüzulundan sonraki durum
Kur'an, Nüzul sebebleri
Miras, kimlere ve ne kadar düştüğü
Nesh, Hadislerin birbirini neshi
Siyer, Kardeşlik (Muahat Medine'ye hicretle)
Yargı, miras Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
148568, BS011733
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو طَاهِرٍ الْفَقِيهُ مِنْ أَصْلِ كِتَابِهِ أَخْبَرَنَا أَبُو بَكْرٍ : مُحَمَّدُ بْنُ الْحُسَيْنِ الْقَطَّانُ حَدَّثَنَا أَبُو الأَزْهَرِ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ شُرَحْبِيلَ أَخْبَرَنَا ابْنُ جُرَيْجٍ حَدَّثَنَا مُوسَى بْنُ عُقْبَةَ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ : أَنَّ عُمَرَ بْنَ الْخَطَّابِ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ أَجْلَى الْيَهُودَ مِنْ أَرْضِ الْحِجَازِ وَكَانَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- لَمَّا ظَهَرَ عَلَى خَيْبَرَ أَرَادَ إِخْرَاجَ الْيَهُودِ مِنْهَا وَكَانَتِ الأَرْضُ حِينَ ظَهَرَ عَلَيْهَا لِلَّهِ وَلِرَسُولِهِ وَلِلْمُسْلِمِينَ فَأَرَادَ إِخْرَاجَ الْيَهُودِ مِنْهَا فَسَأَلَتِ الْيَهُودُ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- أَنْ يُقِرَّهُمْ بِهَا عَلَى أَنْ يَكْفُوا عَمَلَهَا وَلَهُمْ نِصْفُ الثَّمَرِ فَقَالَ لَهُمْ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- :« نُقِرُّكُمْ بِهَا عَلَى ذَلِكَ مَا شِئْنَا ». فَقَرُّوا بِهَا حَتَّى أَجْلاَهُمْ عُمَرُ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ فِى إِمَارَتِهِ إِلَى تَيْمَاءَ وَأَرِيحَاءَ.
Tercemesi:
Bize Ebu Tahir el-Fakîh kitabının aslından, ona Ebubekir: Muhammed b. el-Hüseyin el-Kattân, ona Ebu el-Ezher, ona Muhammed b. Şurahbîl, ona İbn Cureyc, ona Musa b. Ukbe, ona Nâfi' ona da İbn Ömer rivayet etti:
Ömer b. Hattâb (ra), Yahudileri Hicaz topraklarından çıkarttı. Rasulullah (sav) Hayber'i ele geçirdiği zaman Yahudileri oradan çıkartmayı istemişti ve oradaki arazileri ele geçirdiğinde bu araziler Allah'a (cc), Rasulullah'a ve Müslümanlara ait kılınmıştı. Hz. Peygamber Yahudileri oradan çıkartmak isteyince Yahudiler, Rasulullah'tan arazileri ekip biçmeleri ve hasadın da yarısı kendilerine verilmesi karşılığında orada kalmalarına izin vermesini istediler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Söylediğiniz şartlar karşılığında sizin burada kalmanıza rıza gösteriyoruz, biz (aksini) dileyene kadar." Yahudiler oraya yerleştiler, ta ki Ömer (ra) kendi halifeliği döneminde onları Teymâ ve Erîha'ya sürgün edene kadar.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Müsâkât 11733, 12/103
Senetler:
()
Konular:
Antlaşma, anlaşmalara dayalı ilişkiler
Arazi, mülkiyet hukuku
Ehl-i Kitap, Hicazdan sürülmeleri
Siyer, Hayber arazisi, ilgili uygulama, Hz. Peygamber ve Ömer'in
Siyer, Hayber günü
Ticaret, arazi kiralama
Öneri Formu
Hadis Id, No:
148572, BS011737
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو بَكْرٍ : أَحْمَدُ بْنُ مُحَمَّدِ بْنِ الْحَارِثِ الْفَقِيهُ أَخْبَرَنَا عَلِىُّ بْنُ عُمَرَ الْحَافِظُ حَدَّثَنَا ابْنُ صَاعِدٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ سَعْدٍ حَدَّثَنَا عَمِّى حَدَّثَنَا أَبِى عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ إِسْحَاقَ حَدَّثَنِى نَافِعٌ عَنِ ابْنِ عُمَرَ عَنْ أَبِيهِ عُمَرَ : أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- سَاقَى يَهُودَ خَيْبَرَ عَلَى تِلْكَ الأَمْوَالِ عَلَى الشَّطْرِ وَسِهَامُهُمْ مَعْلُومَةٌ وَشَرَطَ عَلَيْهِمْ إِنَّا إِذَا شِئْنَا أَخْرَجْنَاكُمْ.
Tercemesi:
Bize Ebubekir: Ahmed b. Muhammed b. el-Hâris el-Fakîh, ona Ali b. Ömer el-Hafız, ona İbn Sâid, ona Abdullah b. Sa'd, ona amcası, ona babası, ona Muhammed b. İshak, ona Nâfi', ona İbn Ömer ona da babası Ömer rivayet etti:
Rasulullah (sav) şu malların yarısı olarak belirlenmiş pay karşılığında Hayber Yahudileriyle su kullanım antlaşması yaptı ve dilediğimiz zaman onları çıkartabileceğimize dair şartını koştu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Müsâkât 11737, 12/106
Senetler:
()
Konular:
Antlaşma, anlaşmalara dayalı ilişkiler
Arazi, mülkiyet hukuku
Siyer, Hayber arazisi, ilgili uygulama, Hz. Peygamber ve Ömer'in
Ticaret, arazi kiralama
Öneri Formu
Hadis Id, No:
148574, BS011739
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو الْحُسَيْنِ بْنُ الْفَضْلِ الْقَطَّانُ بِبَغْدَادَ أَخْبَرَنَا أَبُو سَهْلِ بْنُ زِيَادٍ الْقَطَّانُ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ إِسْحَاقَ الْقَاضِى حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى حَدَّثَنَا سَعِيدُ بْنُ سُفْيَانَ أَخْبَرَنَا صَالِحٌ وَهُوَ ابْنُ أَبِى الأَخْضَرِ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ الْمُسَيَّبِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ : لَمَّا افْتَتَحَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- خَيْبَرَ دَعَا يَهُودًا فَقَالَ :« نُعْطِيكُمْ نِصْفَ الثَّمَرِ عَلَى أَنْ تَعْمَلُوهَا أُقِرُّكُمْ مَا أَقَرَّكُمُ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ ». قَالَ فَكَانَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- يَبْعَثُ عَبْدَ اللَّهِ يَخْرُصُهَا ثُمَّ يُخَيِّرُهُمْ أَنْ يَأْخُذُوهَا أَوْ يَتْرُكُوهَا وَإِنَّ الْيَهُودَ أَتَوْا رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- فِى بَعْضِ ذَلِكَ فَاشْتَكُوا إِلَيْهِ فَدَعَا عَبْدَ اللَّهِ بْنَ رَوَاحَةَ فَذَكَرَ لَهُ مَا ذَكَرُوا فَقَالَ عَبْدُ اللَّهِ : يَا رَسُولَ اللَّهِ هُمْ بِالْخِيَارِ إِنْ شَاءُوا أَخَذُوهَا وَإِنْ تَرَكُوهَا أَخَذْنَاهَا فَرَضِيَتِ الْيَهُودُ وَقَالَتْ : بِهَذَا قَامَتِ السَّمَوَاتُ وَالأَرْضُ ثُمَّ إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ فِى مَرَضِهِ الَّذِى تُوُفِّىَ فِيهِ :« لاَ يَجْتَمِعُ فِى جَزِيرَةِ الْعَرَبِ دِينَانِ ». قَالَ : فَلَمَّا أُنْهِىَ ذَلِكَ إِلَى عُمَرَ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ أَرْسَلَ إِلَى يَهُودِ خَيْبَرَ فَقَالَ : إِنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- عَامَلَكُمْ عَلَى هَذِهِ الأَمْوَالِ وَشَرَطَ لَكُمْ أَنْ يُقِرَّكُمْ يَعْنِى مَا أَقَرَّكُمُ اللَّهُ وَقَدْ أَذِنَ اللَّهُ عَزَّ وَجَلَّ فِى إِجْلاَئِكُمْ حِينَ عَهِدَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- مَا عَهِدَ فَأَجْلاَهُمْ عُمَرُ رَضِىَ اللَّهُ عَنْهُ كُلَّ يَهُودِىٍّ وَنَصْرَانِىٍّ فِى أَرْضِ الْحِجَازِ ثُمَّ قَسَمَهَا بَيْنَ أَهْلِ الْحُدَيْبِيَةِ.
Tercemesi:
Bize Ebu el-Hasan b. el-Fadl el-Kattân Bağdat'da, ona Ebu Süheyl b. Ziyâd el-Kattân, ona İsmail b. İshak el-Kâdî, ona Muhammed b. el-Müsennâ, ona Said b. Süfyan, ona Salih ki o da İbn Ebu el-Ehdar'dır, ona ez-Zührî, ona Said b. el-Müseyyeb ona da Ebu Hüreyre rivayet ederek dedi:
Rasulullah (sav) Hayber'i fethettiğinde Yahudileri çağırarak onlara şöyle dedi:"Kendi hesabınızdan işlemeniz şartıyla (Hayber hurmalıklarından çıkan) ürünün yarısını size veriyoruz. Ben size Allah azze ve celle'nin tasdik ettiği şeyi ikrar ediyorum." Ravi şöyle demiştir: Rasulullah (sav), Abdullah'ı hasat edilen hurmanın miktarını belirlemek üzere onlara gönderiyor ve onları ikiye bölünen hasattan istediklerini almak veya bırakmak üzere muhayyer bırakıyordu. Bu konuyla ilgili Yahudiler Rasulullah'a (sav) gelerek şikayette bulundular, bunun üzerine Rasulullah Abdullah b. Ravâha'yı çağırarak ona Yahudilerin anlattıklarını bildirdi. Bunun üzerine Abdullah şöyle dedi: Ya Rasulullah, onlar tercih hakkına sahiptiler, diledikleri kısmı alabilir, istemediklerini bırakabilirlerdi, bıraktıklarını da biz alırdık ve onlar (bu taksimi) kabul etmişlerdi. Yahudiler de şöyle dedi: Gökler ve yeryüzü bu anlaşmayla ikame edilmişti. Daha sonra Rasulullah (sav) vefat etmeden önce hasta haldeyken şöyle buyurdu:"Arap yarımadasında iki din bir araya gelemez." Ravi şöyle dedi: Bu anlaşma Ömer (ra) döneminde nihayete erince, Ömer (ra) Hayber Yahudilerine haber göndererek şöyle dedi: Allah Rasulü (sav), sizinle bu mallar karşılığında ticaret yaptı ve size Allah'ın tasdik ettiğini kabul etmenizi şart koştu. Rasulullah (sav) sizinle antlaşma yaptığında, Allah Gazze ve celle sizin oradan çıkartılmanıza izin verdi. Bunun üzerine Ömer (ra) bütün Yahudileri ve Hıristiyanları Hicaz topraklarından çıkarttı ve onların topraklarını Hudeybiye halkı arasında taksim etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Müsâkât 11739, 12/107
Senetler:
()
Konular:
Antlaşma, anlaşmalara dayalı ilişkiler
Arazi, mülkiyet hukuku
Ehl-i Kitap, Hicazdan sürülmeleri
Hz. Peygamber, vefatına yakın zamanlar
Siyer, Havazin seferi
Siyer, Hayber arazisi, ilgili uygulama, Hz. Peygamber ve Ömer'in
Ticaret, arazi kiralama
Vasiyet, Hz. Peygamber'in
Öneri Formu
Hadis Id, No:
148577, BS011742
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو الْحُسَيْنِ بْنُ بِشْرَانَ الْعَدْلُ بِبَغْدَادَ أَخْبَرَنَا أَبُو جَعْفَرٍ : مُحَمَّدُ بْنُ عَمْرٍو الرَّزَّازُ حَدَّثَنَا عُبَيْدُ بْنُ عَبْدِ الْوَاحِدِ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ بُكَيْرٍ حَدَّثَنَا اللَّيْثُ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ غَنَجٍ عَنْ نَافِعٍ عَنِ ابْنِ عُمَرَ : أَنَّ النَّبِىَّ -صلى الله عليه وسلم- دَفَعَ إِلَى يَهُودَ خَيْبَرَ نَخْلَ خَيْبَرَ وَأَرْضَهَا عَلَى أَنْ يَعْتَمِلُوهَا مِنْ أَمْوَالِهِمْ وَأَنَّ لِرَسُولِ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- شَطْرَ ثَمَرَتِهَا. رَوَاهُ مُسْلِمٌ فِى الصَّحِيحِ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ رُمْحٍ عَنِ اللَّيْثِ.
Tercemesi:
Bize Ebu el-Hasan b. Bişrân el-Adl Bağdat'da, ona Ebu Cafer: Muhammed b. Amr er-Razzâz, ona Ubeydullah. b. Abdülvehhab, ona Yahya b. Bukeyr, ona el-Leys, ona Muhammed b. Abdurrahman b. Ğanec, ona Nâfi' ona da İbn Ömer rivayet etti:
Hz. Peygamber (sav), Hayber hurmalığını ve Hayber arazilerini masrafları kendilerine ait olmak kaydıyla işlemeleri için Yahudilere verdi. Bunun karşılığında elde edilen ürünlerin yarısı Rasulullah'a (sav) verilecekti. Bu hadisi Müslim Sahih'inde Muhammed b. Rumh'dan oda el-Leys'den rivayet etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Müsâkât 11742, 12/109
Senetler:
()
Konular:
Antlaşma, anlaşmalara dayalı ilişkiler
Arazi, mülkiyet hukuku
Siyer, Hayber arazisi, ilgili uygulama, Hz. Peygamber ve Ömer'in
Ticaret, arazi kiralama
Öneri Formu
Hadis Id, No:
149528, BS012652
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَلِىٍّ الرُّوذْبَارِىُّ أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَكْرٍ حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ حَدَّثَنَا عُثْمَانُ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بِشْرٍ وَابْنُ نُمَيْرٍ وَأَبُو أُسَامَةَ عَنْ زَكَرِيَّا عَنْ سَعْدِ بْنِ إِبْرَاهِيمَ عَنْ أَبِيهِ عَنْ جُبَيْرِ بْنِ مُطْعِمٍ قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- فَذَكَرَهُ أَخْرَجَهُ مُسْلِمٌ عَنْ أَبِى بَكْرِ بْنِ أَبِى شَيْبَةَ عَنِ ابْنِ نُمَيْرٍ وَأَبِى أُسَامَةَ.
Tercemesi:
Bize Ebu Ali Ruzbârî, ona Muhammed b. Bekr, ona Ebu Davud, ona Osman b. Ebu Şeybe, ona Muhammed b. Bişr, İbn Nümeyr ve Ebu Usâme, ona Sa'd b. İbrahim, ona babası ona da Cübeyr b. Mut'im, Rasulullah (sav) buyurdu dedi. Bu hadisi Müslim, Ebubekir b. Ebu Şeybe, ona da İbn Nümeyr ve Ebu Usâme tarikiyle tahric etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Beyhakî, Sünen-i Kebir, Ferâiz 12652, 12/599
Senetler:
()
Konular:
Antlaşma, anlaşmalara dayalı ilişkiler
cahiliye, âdetleri