1637 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Abdülmelik b. Sabbah el-Mismaî, ona da Şube bu isnadla rivayet etmiştir.
Açıklama: Hadisin metni için M006901 numaralı hadise bakınız.
Bize Ubeydullah b. Muaz el-Anberî, ona babası (Muâz el-Anberî), ona Şube, ona Ebu İshak, ona Ebu Bürde b. Ebu Musa el-Eş'arî, ona da babası (Ebu Musa el-Eş'arî) Hz. Peygamber'in (sav) şöyle dua ettiğini rivayet etti: "Allahume'ğfir lî hatîetî ve cehli ve israfı fî emri kullihî ve mâ ente alemu bihi minni. Allâhumme'ğfir lî hatâyâye ve amdi ve cehli ve hezlî ve kullu zâlike indî. Allâhumme'ğfir lî mâ kaddemtu ve mâ ahhartu ve mâ esrartu ve mâ a'lentu. Ente'l-Mukaddim ve ente'l-Muahhır. Ve ente alâ külli şey'in kadîr. Rabb'im! Benim günahımı, bilgisizliğimi, her işimdeki israfımı ve benden daha iyi bilmekte olduğun kusurlarımı bağışla. Allah'ım, benim hatalarımı, kasten ya da farkına varmadan işlediklerimi, şakalarımı, kısacası bende bulunan tüm günahlarımı bağışla. Allah'ım, önceden yaptığım ya da daha sonra yapacağım, gizlediğim ya da açığa vurduğum bütün günahlarımı Sen bağışla. Öne geçiren de Sensin, arkaya bırakan da. Sen her şeye gücü yetensin."
Bize Müsedded, ona Yahya, ona Muhammed b. Aclân, ona Said el-Makburî, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: Rasulullah (sav) yolculuğa çıktığında şöyle dua ederdi: "Allah’ım, bu yolculuğumuzda sahibimiz, geride bıraktığımız hane halkımıza vekilimiz Sensin. Allah’ım, yolculuğun meşakkatinden, dönüşün üzüntüsünden, (dönüşte kötü bir durumla karşılaşmaktan), ailemizde ve malımızda kötü bir manzarayla karşılaşmaktan Sana sığınırım. Allah'ım! Yeryüzünü bizim için dür, yolculuğu bize kolaylaştır!"
Bize Musa b. Mervan er-Rakkî, ona Şuayb b. İshak, ona Evzâî, ona Yahya b. Ebu Kesir, ona Ebu Seleme (b. Abdurrahman) ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: "Hz. Peygamber (sav) bir cenazenin namazını kıldırdı ve şöyle dua etti: Allah'ım! Sen dirimize ölümüze, küçüğümüze büyüğümüze, erkeğimize kadınımıza, burada bulunanlara bulunmayanlara mağfirette bulun. Allah'ım! Bizden yaşattığını iman üzere yaşat, anını aldıklarının da İslam üzere canını al. Allah'ım! Bu mevtanın sevabından bizi de mahrum etme ve sonra da bizi saptırma."
Bize Ebu Ma'mer Abdullah b. Amr, ona Abdulvâris (el-Anberî), ona Ebu Cülâs Ukbe b. Seyyâr ona da Ali b. Şemmâh şöyle rivayet etmiştir: "Mervan (b. Hakem)'in Ebu Hureyre'ye 'Cenaze namazı kıldırırken Hz. Peygamber'den (sav) ne duydun?' diye sorduğuna şahit oldum. Ebu Hureyre 'Bu dediklerinden sonra mı hala bana soruyorsun?' deyince, Mervan 'Evet' diye cevapladı. Zira ikisi arasında bu konuşmadan önce kısa bir münakaşa olmuştu. Ebu Hureyre 'Allah'ım! Sen onun Rabbisin. Onu sen yarattın, İslam'la şereflendirdin. Ruhunu da sen aldın. Onun gizlisini de açığını da en iyi sen bilirsin. Senin huzurunda şefaatçi olarak bulunmaktayız, onun günahlarını bağışla' buyurduğunu nakletti." [Ebû Davud şöyle demiştir: Şu'be, Ali b. Şemmâh'ın adını Osman b. Şemmâs diye söyleyerek yanılmıştır. Ayrıca Ahmed b. İbrahim'in Ahmed b. Hanbel'e şöyle dediğini duydum: Ben Hammad b. Zeyd'in hangi meclisine katıldıysam, Abdulvâris (el-Anberî) ile Cafer b. Süleyman'dan hadis rivayet etmeyi yasaklamıştır.]