Giriş

Bize Kuteybe, ona Yakub b. Amr, ona da Enes b. Malik (ra) şöyle söylemiştir: Rasulullah (sav) Ebu Talha'ya şöyle buyurdu: "Benim için gençlerinizden birisini tayin et de Hayber'e gidene kadar bana hizmet etsin." Bunun üzerine Ebu Talha beni bineğinin arkasına bindirerek (bulunduğumuz yerden) çıkardı. Ben, o vakitler buluğ çağına yeni girmiş bir çocuktum. (Yolculukta) Rasulullah (sav) konakladığında kendisine hizmet ediyordum. Onun şu sözü çokça söylediğini duydum: "Allah’ım! Gelecek endişesinden, geçmişe üzüntüden, acizlikten, tembellikten, cimrilikten, korkaklıktan, borcun yükünden ve insanların baskısına uğramaktan Sana sığınırım." (Bir süre) sonra Hayber'e geldik. Allah'ın lütfuyla Hayber kalesi fethedilince Hz. Peygamber'e (sav) Huyey b. Ahtab'ın kızı Safiyye'nin güzelliğinden bahsedildi. Kendisi daha yeni gelin iken kocası öldürülmüştü. Rasulullah (sav) (ganimetten pay olarak) Safiyye'yi kendisine ayırdı. Sonra da Safiyye ile yola çıktı. Nihayet Seddü'l-Sahbâ denilen yere ulaştık. Safiyye hayızdan temizlendi. Rasulullah (sav) Safiyye'yi orada kendine eş yaptı. Sonra orada küçük bir sofra içinde hays yemeği yaptı. Bana da "(Nikahı) etrafındakilere haber ver (onları yemeğe davet et)." dedi. İşte bu yemek, Rasulullah'ın (sav) Safiyye için verdiği düğün yemeği oldu. Sonra da Medine'ye doğru yola çıktık. Enes dedi ki: Ben Rasulullah'ı gördüm, O, Safiyye'yi kendi arkasında bir örtü ile örtüyordu. Sonra Rasulullah (sav) devesinin yanına oturuyor, kendi dizini koyuyor Safiyye de Rasulullah'ın (sav) dizine basıp deveye biniyordu. Yola devam ettik ve nihayet Medine'ye doğru yaklaştığımızda Rasulullah (sav) Uhud dağına doğru baktı ve: "Bu dağ bizi sever biz de bu dağı severiz" buyurdu. Sonra da Medine'ye baktı ve şöyle dua etti: "Allah'ım! Ben, şu iki kayalık arasındaki yeri (Medine'yi), İbrahim'in Mekke'yi haram kıldığı gibi haram kılıyorum. Allah'ım! Medinelilerin müd (eski bir hacim ölçüsü) ve sâ' (eski bir ölçek) ölçeklerini bereketli kıl."


Açıklama: Hays, hurma, yağ ve keş peynirinden yapılan bir tür yemek.

    Öneri Formu
29272 B002893 Buhari, Cihad, 74

Bize Muhammed b. Hâtim el-Müeddib, ona Ali b. Sâbit, ona Esed oğullarından Kays b. Rabî, ona Ağarr b. Sabbâh, ona Halife b. Husayn, ona da Ali b. Ebu Talib “Rasulullah (sav) Arefe günü vakfe sırasında en çok yaptığı dua şuydu” demiştir. "Allahumme leke’l hamdu kellezî nekulu ve hayren mimmâ nekul, Allahumme leke salâtî ve nusukî, ve mahyâye ve memâtî, ve ileyke meâbî ve leke rabbî turâsî, Allahumme innî eûzu bike min azabi’l-kabri ve vesveseti’s-sadri ve şetâti’l-emr, Allahumme innî eûzu bike min şerri mâ teciu bihi’r-rîh" "Allah’ım! Sana, dilimiz yettiğince hamd ederiz, ama söyleyebildiğimiz hamdlerden daha hayırlısı Sana aittir. Allah’ım! Namazım, ibadetim, hayatım ve ölümüm Senin içindir. Dönüşüm de yalnız Sanadır. Rabbim! tüm varlığım Senindir. Allah’ım! Kabir azabından, içimiz sıkan kuruntulardan, işlerin darmadağın olmasından Sana sığınırım. Allah’ım! Rüzgârın beraberinde getireceği şerden Sana sığınırım." [(Tirmizi) der ki: Bu hadis, bu tarikle garip bir hadistir, senedi de pek sağlam değildir.]


    Öneri Formu
21056 T003520 Tirmizi, Daavât, 87

Bize Ebu Ma'mer, ona Abdülvâris, ona Hüseyin, ona Abdullah b. Büreyde, ona Büşeyr b. Ka'b, ona Şeddad b. Evs (ra), ona da Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Seyyidü'l-istiğfar (Duaların en faziletlisi) şöyle dua etmendir" "Allahümme ente rabbî, lâ ilâhe illâ ente, halaktenî ve ene abdüke, ve ene alâ ahdike ve va'dike me'steta'tü, eûzü bike min şerri mâ sana'tü, ebûü leke bi-ni'metike, ve ebûü bi-zenbî, i'firlî, fe-innehû la ya'firu'z-zünûbe illâ ente" "Allah’ım! Rabbimsin Sensin. Senden başka hiçbir ilah yoktur. Beni Sen yarattın ve ben Senin kulunum. Gücüm yettiğince Sana verdiğim söz ve vaad üzerinde kalacağım. İşlediğim amellerin şerrinden Sana sığınırım. Bana verdiğin nimetleri gönülden kabul ve itiraf ediyorum. Günahımı da mahcubiyetle itiraf kabul ediyorum. Beni bağışla. Zaten günahları Senden başka hiç kimse bağışlayacak kimse de yok." "Kim de inanarak gece okur da sabah olmadan ölürse o da cennet ehlindendir."


    Öneri Formu
23003 B006306 Buhari, Daavât, 2

Bize Kuteybe b. Said, ona İsmail b. Cafer, ona Abdulmuttalib b. Abdullah b. Hantab'ın azatlı kölesi Amr b. Ebu Amr, ona da Enes b. Malik şöyle demiştir: "Rasulullah (sav) Ebu Talha'ya 'benim için gençlerinizden birisini tayin et de (Hayber'e yolculuğumda) bana hizmet etsin' buyurdu. Bunun üzerine Ebu Talha beni bineğin arkasına alıp (Hz. Peygamber' (sav) götürdü. Artık ben (yolculukta) Rasulullah (sav) her konakladığında ona hizmet ediyordum. Çok kere 'Allah'ım! Gelecek endişesinden, geçmişe üzüntüden, acizlikten, tembellikten, cimrilikten, korkaklıktan ve borç altında ezilmekten, insanların baskısına uğramaktan Sana sığınırım' şeklinde dua ettiğini duyardım. Ben, her konakladığında kendisine hizmet ediyordum. Nihayet Hayber'den dönüyorduk. Rasulullah da kendisiyle (evlenmesi) için aldığı Safiye bt. Huyey ile dönüyordu. Ben, Rasulullah'ı (sav) bineğinin arkasında Safiye'ye bir aba veya örtü ile yer hazırladığını sonra da onu arkasına bindirdiğini görüyordum. Nihayet Sahbâ bölgesine gelmiştik. Rasulullah (sav) burada deriden sofralar üzerinde hays yemeği yaptırdı. Sonra da beni gönderdi, insanları yemeğe çağırdım, onlar da gelip yediler. İşte Rasulullah'ın (sav) Safiye ile evlenmesi böyle olmuştu. Sonra da yola koyuldu. Uhud dağını görünce 'bu öyle bir dağdır ki o bizi sever biz de onu severiz' buyurdu. Medine'yi gürünce de 'Allah'ım! İbrahim'in Mekke'yi harem (dokunulmaz) kıldığı gibi, ben de şu iki dağ arasındaki yeri (Medine'yi) harem (dokunulmaz) kılıyorum. Allah'ım! Medinelilerin müdlerini (ölçüp verdiklerini) ve sâ'larını (tartıp verdiklerini) bereketli kıl' diye dua etti."


    Öneri Formu
23080 B006363 Buhari, Daavât, 36

Bize Muhammed b. Beşşar, ona Ebu Âmir el-Akadî, ona Ebu Musab el-Medenî, ona Mutallib'in azatlısı Amr b. Ömer, ona da Enes b. Malik (ra) “Rasulullah'ın (sav) sık sık şu kelimelerle dua ettiğini duyardım” demiştir: "Allah’ım! Gelecek endişesinden, geçmişe üzüntüden, acizlikten, tembellikten, cimrilikten, borcun yükünden ve insanların baskısına uğramaktan Sana sığınırım." [Ebu İsa (Tirmizî) der ki: Amr b. Ebu Amr'ın rivayet ettiği şekliyle bu hadis garibtir.]


Açıklama: Kültürümüzde Hadisler projesini ilgilendiren kısım: اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنَ الْهَمِّ وَالْحَزَنِ

    Öneri Formu
20479 T003484 Tirmizi, Daavât, 70

Bize Ahmed b. Abde ed-Dabbî, ona Hammâd b. Zeyd, ona Âsım el-Ahvel, ona Abdullah b. Sercis “Nebi (sav) yolculuğa çıktığı vakit şöyle derdi” demiştir: "Allahumme ente’s-sâhibu fi’s-sefer, ve’l-halifetu fi’l-ehl. Allahummeshabnâ fi seferinâ vehlufnâ fi’l-ehl. Allahumme innî eûzû bike min va’sâi’s-sefer ve keâbeti’l-munkaleb ve mine’l-havri ba’de’l-kevn ve min da’veti’l-mazlâmi ve min sûi’l-manzari fi’l-ehli ve’l-mal" "Allah’ım, bu yolculuğumuzda sahibimiz, geride bıraktığımız hane halkımıza vekilimiz Sensin. Allah’ım, bu yolculuğumuzda bize sahip, geride bıraktığımız ailemize vekil ol. Allah’ım, yolculuğun meşakkatinden, dönüşün üzüntüsünden, (dönüşte kötü bir durumla karşılaşmaktan) varlıktan sonra yokluğa düşmekten (iyi giden düzenimizin bozulmasından), mazlumun bedduasından, ailemizde ve malımızda kötü bir manzarayla karşılaşmaktan Sana sığınırım." [Tirmizi der ki: Bu, hasen sahih bir hadistir. Hadiste geçen (وَمِنَ الْحَوْرِ بَعْدَ الْكَوْنِ) ifadesi (الْحَوْرِ بَعْدَ الْكَوْرِ) şeklinde de rivayet edilmiştir. Her iki ifade de vücuh (yani lafız farklılığı anlam yakınlığı) söz konusu olup imandan sonra küfre, itaatten sonra mâsiyete dönüşü; yani bir şeyden sonra daha kötü bir şeye dönmeyi anlatır.]


    Öneri Formu
20394 T003439 Tirmizi, Daavât, 41

Bize Ali b. Hucr, ona İsmail b. Cafer, ona Humeyd, ona da Enes (b. Malik) “Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi” demiştir: "Allah'ım! Tembellikten, yaşlılıkta bunamaktan, cimrilikten, Mesih'in fitnesinden ve kabir azabından sana sığınırım." [Ebu İsa (Tirmizî) der ki: Bu hadis hasen sahihtir.]


    Öneri Formu
20480 T003485 Tirmizi, Daavât, 70

Bize Muhammed b. Beşşâr el-Abdî, ona Ebu Asım, ona da Osman eş-Şahhâm, ona Müslim b. Ebu Bekre şöyle demiştir: Babam (Nüfey' b. Mesruh) benim "Allah’ım her türlü sıkıntıdan, tembellikten ve kabir azabından sana sığınırım" diye duta ettiğimi işitince “Bunları kimden işittin” diye sordu. Ben de “Sen söylerken işittim” dedim. Bunun üzerine “Bunlarla dua etmeye devam et. Çünkü ben Rasûlullah'ı (sav), bunları söylerken işittim” dedi. [Tirmizî der ki: Bu hadis hasen sahihtir.]


    Öneri Formu
21000 T003503 Tirmizi, Daavât, 79

Bize Ahmed b. Menî', ona Ebu Muaviye, ona Asım el-Ahvel, ona Ebu Osman, ona da Zeyd b. Erkam, “Rasulullah (sav) şöyle dua ederdi” demiştir: "Allah'ım! Tembellikten, acizlikten ve cimrilikten sana sığınırım." Aynı isnadla gelen rivayette Hz. Peygamber'in (sav) ihtiyarlıktaki bunamadan ve kabir azabından da Allah'a sığındığı rivayet edilmiştir. [Ebu İsa (Tirmizî) dedi ki: Bu hadis hasen sahihtir.]


    Öneri Formu
21259 T003572 Tirmizi, Daavât, 115

Bize Süfyan b. Vekî, ona Ahmed b. Beşir ve Ebu Üsâme, onlara Mis’ar, ona Ziyad b. İlâka, ona da amcası (Kutbe b. Malik) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle dua ederdi: "Allah’ım, ahlâkın, amellerin ve arzuların kötülerinden sana sığınırım" [(Tirmizi) der ki: Bu hasen garib bir hadistir. Ziyad b. İlâka’nın amcası sahabeden Kutbe b. Mâlik’tir.]


    Öneri Formu
21293 T003591 Tirmizi, Daavât, 126