91 Kayıt Bulundu.
Bize Ka'neb, ona Mâlik, ona Abdurrahman b. Kasım, ona babası (Kasım b. Muhammed) ona Yezîd el-Ensârî'nin oğulları Abdürrahman ve Mucemmi şöyle rivayet etmiştir: Babası, dul bir kadın olan Hansa bt. Hizam el-Ensâriye'yi, rızası dışında evlendirdi. O da bu evliliği istemeyip Rasulullah'a (sav) gidip şikâyet etti. Rasulullah (sav) da onun nikâhını iptal etti.
Bize Kuteybe b. Saîd, ona Malik b. Enes, ona Abdullah b. Fadl, ona Nâfi b. Cübeyr b. Mut'im, ona da İbn Abbâs'ın rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Dul kadın evleneceği kimseyi seçme konusunda, velisinden daha hak sahibidir. Bekar kızın da evlilik hususunda izni ve rızası alınır. Onun izin vermesi sükut etmesidir." Tirmîzî der ki: Bu hadis hasen sahihtir. Bu hadisi Şu'be ve Sevrî de Mâlik b. Enes’den rivayet etmişlerdir. Bazı kimseler velisiz nikahın caiz olduğu hakkında bu hadisi delil göstermişlerse de bu hadiste onlara delil olacak bir konu yoktur. Çünkü İbn Abbâs’tan bir çok tarikten "velisiz nikah asla caiz olmaz" şeklinde hadis rivayet edilmiş olup İbn Abbâs da bu hadise göre fetva vererek “velisiz nikah caiz olmaz” demiştir. İlim ehlinin çoğuna göre, Rasulullah'ın (sav)’in, "dul kadın evleneceği kimseyi seçme konusunda, velisinden daha hak sahibidir" buyruğu şu anlama gelmektedir: Velisi, dul kadını, sadece onun talimatı ya da rızası evlendirebilir. Rızası olmadan evlendirirse, Hansâ b. Hızâm hadisinden anlaşılacağı üzere bu nikah geçersiz olur. Dul olan Hansâ'yı babası evlendirmiş, ancak o bunu istememiş Rasulullah (sav) da evliliği iptal etmişti.
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ona, Yezid b. Harun, ona Yahya b. Said, ona Kasım b. Muhammed, ona da Ensârdan olan Abdurrahmân b. Yezîd ile Mücemmî’ b. Yezîd şöyle rivayet etmişlerdir: Ensar'dan Hizâm adında bir adam kızını evlendirdi, ama kızı evliliği istemedi ve Rasulullah'a (sav) gelip şikayette bulundu. Rasulullah (sav) da babasının yaptığı bu nikahı iptal etti. Sonra bu kız, Ebu Lubabe b. Abdülmunzir'le evlendi. Râvi Yahya o kızın dul olduğunu ifade etmiştir.
Bize Ali b. Abdullah, ona Sufyân, ona Yahya b. Saîd, ona da Kasım şöyle rivayet etmiştir: Cafer oğullarından bir kadın, velisinin, kendisini rızası dışında evlendirmesinden korkarak, Ensâr'dan iki şeyhe; Cariye'nin oğulları Abdurrahmân ve Mucemmi'ye haber gönderdi. Onlar da “Sakın korkma. Çünkü Ensâr'dan Hansa bt. Hizâm'ı, babası, rızası dışında evlendirmişti de Peygamber (sav) bu nikâhı iptal etmişti” dediler. Sufyân der ki: Abdurrahman'ı işittim, babası Kasım'dan rivayetinde doğrudan “İnne Hansâe...” diyor (ve senedde Abdurrahman ile Mücemmi'yi zikretmeyerek, hadisi mürsel olarak aktarıyordu).
Bize Müslim b. İbrahim, ona Hişâm, ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir: Peygamber (sav) "bakire kız, kendisinden izin alınmadıkça evlendirilemez, dul kadın da kendisi açıkça talimat vermedikçe evlendirilemez" buyurdu. Bunun üzerine “ey Allah'ın Rasulü, bakire kızın izni nasıl olur?” diye soruldu. Rasulullah (sav) "onun izni, susmasıdır" buyurdu. İnsanların bazısı der ki: Bakire kızın izni alınmadığı zaman evlendirilmez. Fakat bir adam hile yapıp, kendisinin bu kızla, kızın rızasıyla evlendiğine dair iki tane yalancı şahit getirir ve hâkim de bunların şehadetleriyle o kızın nikâhını sabit görüp tespit ederse -koca bu şahitliğin yalan olduğunu bildiği halde- o adamın bu kızla cinsî münasebette bulunmasında sakınca yoktur ve bu geçerli bir evliliktir.
Bize Ka'neb, ona Mâlik, ona Abdurrahman b. Kasım, ona babası (Kasım b. Muhammed) ona Yezîd el-Ensârî'nin oğulları Abdürrahman ve Mucemmi şöyle rivayet etmiştir: Babası, dul bir kadın olan Hansa bt. Hizam el-Ensâriye'yi, rızası dışında evlendirdi. O da bu evliliği istemeyip Rasulullah'a (sav) gidip şikâyet etti. Rasulullah (sav) da onun nikâhını iptal etti.