91 Kayıt Bulundu.
Bize Leys, ona Cafer b. Rabî'a, ona Abdurrahman b. Hürmüz, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Dâvûd oğlu Süleyman (as), “Bu gece yüz hanımla beraber olacağım.” -râvilerden biri şüpheye düşüp “doksan dokuz” demiştir- “Hepsi de Allah yolunda cihad edecek süvariler dünyaya getirecekler” dedi. Arkadaşı da “inşallah, de” dedi, ama o inşallah demeyi ihmal etti. Onlardan sadece bir kadın hamile kaldı, o da kusurlu bir erkek çocuk dünyaya getirdi. Muhammed'in canını elinde tutana yemin olsun ki eğer inşallah deseydi, hepsi de Allah yolunda cihad eden süvarileri doğuracaktı."
Bize Amr b. Mansur, Ebu Müshir, ona Said b. Abdülaziz, ona Rabia b. Yezid, ona EBu İdris el-Havlânî, ona İbn Deylemî, ona da Abdullah b. Amr'ın naklettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Hz. Davud'un oğlu Hz. Süleyman (sav) Beyt-i Makdis’i inşa edince Allah’tan üç şey istedi: Allah'tan, hikmetine muvafık hükümler verebilme yeteneği istedi, bu kendisine verildi. Allah'tan, kendisinden sonra kimseye nasib olmayacak bir saltanat istedi, bu da kendisine verildi. (Son olarak da) Mescidin inşaatı bitince, oraya yalnızca namaz kılmak maksadıyla gelen bir kimseyi, annesinden yeni doğduğu günkü gibi (günahsız olarak) oradan çıkarmasını istedi."
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Muhammed b. Cafer, ona Şu'be, ona Muhammed b. Ziyâd, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Cinlerden bir ifrit, dün gece namazımda beni meşgul etmek üzere bana musallat oldu ama Allah ona karşı bana fırsat verdi, onu yakaladım ve sabah olunca hepiniz göresiniz diye onu mescidin direklerinden birine bağlamak istedim ama kardeşim Süleyman'ın (as) “Rabbim, bana, benden sonra hiç kimseye nasip olmayacak bir mülk ve saltanat ihsan eyle” demiş olduğu hatırıma geldi onu defettim." "İfrît", insanlardan ya da cinlerden çok inatçı, isyankar ve kibirli olan kimse demektir. "عِفْرِيتٌ" kelimesi "زِبْنِيَةٍ" kalıbında olup çoğulu "الزَّبَانِيَةُ" şeklindedir.
Bize Halid b. Mahled, ona Muğîre b. Abdurrahman, ona Ebu Zinâd, ona A'rac, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Davud'un oğlu Süleyman (as) “bu gece yetmiş kadını dolaşacağım ve onlardan her biri Allah yolunda cihad edecek birer süvariye hamile kalacak” diye kesin konuştu. Arkadaşı ona “İnşallah de” dedi. O da inşallah demeyi ihmal etti. Sonra o kadınları dolaştı, ama içlerinden sadece biri hamile kaldı, o da bir yanı felçli bir çocuk dünyaya getirdi." Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Eğer Süleyman (as) “inşallah” deseydi, elbette o çocukların hepsi Allah yolunda cihâd ederlerdi." Şuayb ile Ebu Zinâd rivayetlerinde "doksan" ifadesini kullandı ki bu daha sahihtir.