286 Kayıt Bulundu.
Bize Ali b. Muhammed, ona Veki', ona A'meş, ona İbrahim (en-Nehaî), ona da Hemmam b. Haris şöyle demiştir. Cerir b. Abdullah (ra) küçük abdestini yaptıktan sonra abdest aldı ve (bu esnada) mestleri üzerine meshetti. Cerir'e, 'Sen böyle mi yapıyorsun? diye soruldu. O da, 'Böyle yapmama engel olan nedir ki? Ben Hz. Peygamber'i (sav) böyle yaparken gördüm' karşılığını verdi. [İbrahim en-Nehaî: Cerir, Maide süresinin (abdest ayetinin) nüzulünden sonra Müslüman olduğu için, naklettiği (mestler üzerine mesh hakkındaki) bu hadisin hoşlarına gittiğini söylemiştir.]
Bize Suveyd b. Nasr, ona Abdullah b. el-Mübarek, ona el-Mesudî, ona Ali b. el-Akmer, ona da Ebu’l-Ahvas’ın rivayet ettiğine göre Abdullah (b. Mesud) şöyle demiştir: Yarın Allah azze ve cellenin huzuruna Müslüman olarak varmak isteyen bir kimse, şu beş vakit namazı, namaz için ezan okunan yerde (yani mescitte) kılmaya devam etsin. Şüphesiz ki, Allah azze ve celle Nebi’sine (sav) hidayet sünnetleri (Sünen-i hüdâ) vermiştir. Bu namazlar da hidayet sünnetlerindendir. Ben öyle zannediyorum ki, sizlerin her birinizin evinde namaz kıldığı bir mescidi (namaz kılacak bir yeri) mutlaka vardır. Eğer namazlarınızı evlerinizde kılar ve mescitlerinizi terk edecek olursanız, Nebinizin (sav) sünnetini terk etmiş olursunuz. Nebi’nizin (sav) sünnetini terk ettiğinizde ise, doğru yoldan şaşarsınız. Müslüman bir kul abdest alır, bu abdestinin güzel olmasına özen gösterirse, sonra da namaza yürüyerek giderse, Allah azze ve celle onun attığı her bir adım için bir iyilik sevabı yazar, onun derecesini bir seviye yükseltir ve ondan bir günahı siler. Ben (namaza giderken) kısa adımlar ile yürümeye çalıştığımızı hatırlarım. Yine aramızda ancak nifakı açıkça bilinen bir münafığın cemaatten geri kaldığını (cemaate katılmadığını) bilirim. Hatta ben bir kişinin iki kişi arasında arasında yürütülmek suretiyle bile olsa (mescide getirilip) nihayet saftaki yerini aldığını görmüşümdür.
Bana Abdülmelik b. Şuayb b. Leys, ona babası, ona dedesi, ona Ukayl b. Hâlid; (T) Bize İshak b. İbrahim ve Abd b. Humeyd, o ikisine Abdürrezzak, ona Mamer, her ikisine de (Ukayl b. Hâlid ve Mamer) Zühri bu isnadla hadisin benzerini rivayet etmişlerdir. Yalnız Ukayl'in hadisinde; Rasulullah'ın (sav) bunu yasak ettiğini işiteli ne bu yemini yaptım, ne de ağzıma aldım cümlesi vardır. O (Hz. Ömer); ne kendim için, ne de başkası namına dememiştir.
Açıklama: Hadisin bütün için bk. M004254.
Bana Abdülmelik b. Şuayb b. el-Leys, ona babası, ona dedesi, ona Ukayl b. Hâlid; (T) Bize İshak b. İbrahim ve Abd b. Humeyd, o ikisine Abdürrezzak, ona Mamer, her ikisine de Zühri bu isnadla bu hadisin benzerini rivayet etmişlerdir. Yalnız Ukayl'in hadisinde; Rasulullah'ın (sav) bunu yasak ettiğini işiteli ne bu yemini yaptım, ne de ağzıma aldım cümlesi vardır. O; ne kendim için, ne de başkası namına dememiştir.
Açıklama: Hadisin bütün için bk. M004254.
Bize Muhammed b. Sabbah, ona Süfyan b. Uyeyne, ona Muhammed b. Amr b. Alkame, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Ateşte pişen bir şeyden (onu yemenizden) dolayı abdest alın." İbn Abbas (bu sözü duyduğunda): 'Kaynamış sudan (böyle bir suyla abdest almamdan) dolayı da mı abdest alacağım?' deyince, Ebu Hureyre: 'Ey kardeşimin oğlu, Rasulullah'ın (sav) bir sözünü işittiğin zaman ona karşı (kafana göre) örnekler getirme' karşılığını verdi.
Bize Muhammed b. Beşşar, ona Muhammed b. Ca'fer, ona Şu'be, ona İbrahim el-Hecerî, ona da Ebu'l Ahvas'ın rivayet ettiğine göre Abdullah (b. Mes'ud) şöyle demiştir: Kim yarın Müslüman olarak Allah'ın (cc) huzuruna varmak isterse, şu beş vakit namazı, namaz için ezan okunan yerde (yani mescitte) kılmaya özen göstersin. Şüphesiz bu namazlar hidayet sünnetlerindendir. Allah (cc) Peygamberinize (sav) hidayet yoluna ulaştıran sünnetler vermiştir. Ömrüm üzerine yemin ederim ki, her biriniz namazını evinde kılarsa, Nebinizin (sav) sünnetini terk etmiş olursunuz. Nebi’nizin (sav) sünnetini terk ettiğinizde de doğru yoldan şaşarsınız. Ben aramızda ancak nifakı açıkça bilinen münafıkların cemaatten geri kaldığını (cemaate katılmadığını) bilirim. Yine ben bir kişinin iki kişi arasında arasında zorlanarak yürümeye çalışmak suretiyle bile olsa saftaki yerini aldığını görmüşümdür. Müslüman bir kimse abdest alır, bu abdestinin güzel olmasına özen gösterirse, sonra da namaz kılmak niyetiyle bir mescide giderse, sonra da namaza yürüyerek giderse, attığı her bir adım sebebiyle Allah (cc) onun derecesini bir seviye yükseltir ve ondan bir günahı siler.