Giriş

Bize Amr b. Osman ve Kesir b. Ubeyd, o ikisine Bakiyye, ona Bişr b. Abdullah b. Yesar, ona Ubade b. Nüsey, ona Cünade b. Ebu Ümeyye, ona da Ubade b. Samit (önceki) haberin benzerini nakletmiştir. Önceki rivayet daha tam ve eksiksizdir. (Bu rivayette farklı olarak) Ubade şöyle demiştir. (Zekât memuru olarak elde edilen mal konusunda) "Ey Allah'ın Rasulü bu konuda ne buyurursun", dedim. "Omuzların arasına taktığın veya astığın bir kordur" buyurdu.


Açıklama: Hadisin tam metni için D003416 numaralı rivayete bakınız.

    Öneri Formu
22379 D003417 Ebu Davud, Büyu' (icare), 36

Bize Ebû Abdullah el-Hafız, ona Ebû Abdullah Muhammed b. Yakub, ona Muhammed b. Nuaym, ona Kuteybe b. Saîd, ona İsmail b. Cafer, ona el-Alâ’, ona babası, ona da Ebû Hureyre (ra), Rasûlullah’ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: “Kıyâmet günü, hakları mutlaka sahiplerine ödeyeceksiniz! Hiç şüphe yok ki, boynuzlu davardan boynuzsuzun hakkı mutlaka alınacaktır.” Bunu Müslim es-Sahîh’de Kuteybe ve diğerlerinden rivayet etmiştir.


Açıklama: Hayvanlar arasında yapılacağı belirtilen muhakeme ifâdesini mübalağa manasına hamletmek gerekir. Bu da kul hakkı adına insanlar arasında meydana gelen hiçbir şeyin ihmal edilmeyeceği, tek tek her şeyin mutlaka hesabının sorulacağı ve kimsenin hakkının kimsede bırakılmayacağı anlamındadır. Kur’ân-ı Kerîm’de, kıyâmet günü hayvanların da yeniden diriltilip haşredileceğine dair âyetler bulunmaktadır. Meselâ Tekvîr sûresinde; “Vahşi hayvanlar haşredildiği zaman” (Tekvîr, 5) buyurulur. En’âm sûresinde de şöyle buyurulur: “Yeryüzünde yürüyen hiçbir hayvan ve iki kanadıyla uçan hiçbir kuş yoktur ki, sizin gibi Allah’ın mahlûku olmasın!... Sonra onların tümü Rableri huzurunda toplanacaklardır.” (En’âm, 38) Âyetlerde geçen hayvanların haşredileceği ifâdesini müfessirler değişik şekillerde yorumlamışlardır. Bazılarına göre maksat, kıyâmetin kopması sırasında meydana gelen dehşet üzerine hayvanların bir araya toplanmasıdır. Bazılarına göre de, insanların kendilerine yaptıkları zulümlerden dolayı, uğradıkları zararları gidermek üzere Allah tarafından bir araya getirilmeleridir. Bazılarına göre ise, insanlar tarafından sevilen hayvanların âhirette kendilerini sevenlerle birlikte olmalarıdır.

    Öneri Formu
148440 BS011616 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, VI, 149

Bize Amr b. Osman ve Kesir b. Ubeyd, o ikisine Bakiyye, ona Bişr b. Abdullah b. Yesar, ona Ubade b. Nüsey, ona Cünade b. Ebu Ümeyye, ona da Ubade b. Samit (önceki) haberin benzerini nakletmiştir. Önceki rivayet daha tam ve eksiksizdir. (Bu rivayette farklı olarak) Ubade şöyle demiştir. (Zekât memuru olarak elde edilen mal konusunda) "Ey Allah'ın Rasulü bu konuda ne buyurursun", dedim. "Omuzların arasına taktığın veya astığın bir kordur" buyurdu.


Açıklama: Hadisin tam metni için D003416 numaralı rivayete bakınız.

    Öneri Formu
275024 D003417-2 Ebu Davud, Büyu' (icare), 36

Bize Muhammed b. Kesir, ona Süfyan (es-Sevrî), ona Amr b. Dinar, ona Said b. Cübeyr, ona da İbn Abbas şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah'a (sav) ihramlı iken devesinden düşüp boynu kırılan ve vefat eden bir adam getirildi. Hz. Peygamber (sav) 'Onu iki parça ihramıyla kefenleyin, su ve sidr otu ile yıkayın, başını da örtmeyin. Allah (cc) onu kıyamet gününde telbiye getirirken diriltecektir' buyurdu." [Ebu Davud, Ahmed b. Hanbel'den bu hadiste şu beş sünnetin bulunduğunu duydum demiştir: 'Onu iki parça ihramıyla kefenleyin' demek, ölen kişinin iki kıyafetle kefenleneceğini gösterir. 'Onu, su ve sidr otu ile yıkayın' demek, her yıkamada sidr otunun kullanılacağını belirtir. Ayrıca başının örtülmeyeceği ve ona koku sürülemeyeceği, ayrıca kefenin de ölen kişinin tüm malından karşılanacağı (sünnetleri de).]


    Öneri Formu
20730 D003238 Ebu Davud, Cenaiz, 78, 80

Bize Ebû Bekir b. Fûrek, ona Abdullah b. Cafer, ona Yunus b. Habîb, ona Ebû Davud, ona Vüheyb, ona Süheyl, ona babası, ona da Ebû Hureyre’nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasûlullah (sav) şöyle buyurmuş: “Kim haksız olarak bir araziden bir karış yer alırsa, o yer yedi kat yerin dibine kadar o adamın boynuna dolanır.” Bunu Müslim, Cerîr vasıtasıyla Süheyl b. Ebî Salih’den rivayet etmiştir.


    Öneri Formu
148472 BS011646 Beyhaki, Sünenü'l Kübra, VI, 158


    Öneri Formu
18190 M007381 Müslim, Fiten ve Eşrâtu's-Sâa, 116