Öneri Formu
Hadis Id, No:
20048, N002112
Hadis:
أَخْبَرَنَا عِمْرَانُ بْنُ يَزِيدَ بْنِ خَالِدٍ قَالَ حَدَّثَنَا شُعَيْبٌ قَالَ أَخْبَرَنِى ابْنُ جُرَيْجٍ قَالَ أَخْبَرَنِى عَطَاءٌ قَالَ سَمِعْتُ ابْنَ عَبَّاسٍ يُخْبِرُنَا قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لاِمْرَأَةٍ مِنَ الأَنْصَارِ « إِذَا كَانَ رَمَضَانُ فَاعْتَمِرِى فِيهِ فَإِنَّ عُمْرَةً فِيهِ تَعْدِلُ حَجَّةً » .
Tercemesi:
Bize İmrân b. Yezid, ona Hâlid, ona Şuayb, ona İbn Cüreyc, ona Atâ, ona da İbn Abbas, Hz. Peygamber'in (sav) Ensar'dan bir kadına şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir:
Ramazan olduğunda (o ayda) umre yap. Zira (o ayda yapılan) umre, hac (sevabına) denk gelir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Nesâî, Sünen-i Nesâî, Sıyâm 6, /2226
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
3. Ebu Velid İbn Cüreyc el-Mekkî (Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
5. İmran b. Ebu Cemil ed-Dimaşki (İmran b. Halid b. Yezid b. Müslim)
Konular:
KTB, HAC, UMRE
Ramazan, Ramazan ayının fazileti
Umre, Ramazanda
وَحَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عُمَرَ قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ عَمْرٍو عَنْ عَطَاءٍ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ يَعْلَى عَنْ أَبِيهِ قَالَ أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم رَجُلٌ وَهُوَ بِالْجِعْرَانَةِ وَأَنَا عِنْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَعَلَيْهِ مُقَطَّعَاتٌ - يَعْنِى جُبَّةً - وَهُوَ مُتَضَمِّخٌ بِالْخَلُوقِ فَقَالَ إِنِّى أَحْرَمْتُ بِالْعُمْرَةِ وَعَلَىَّ هَذَا وَأَنَا مُتَضَمِّخٌ بِالْخَلُوقِ . فَقَالَ لَهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَا كُنْتَ صَانِعًا فِى حَجِّكَ » . قَالَ أَنْزِعُ عَنِّى هَذِهِ الثِّيَابَ وَأَغْسِلُ عَنِّى هَذَا الْخَلُوقَ . فَقَالَ لَهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَا كُنْتَ صَانِعًا فِى حَجِّكَ فَاصْنَعْهُ فِى عُمْرَتِكَ » .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8329, M002799
Hadis:
وَحَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عُمَرَ قَالَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ عَمْرٍو عَنْ عَطَاءٍ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ يَعْلَى عَنْ أَبِيهِ قَالَ أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم رَجُلٌ وَهُوَ بِالْجِعْرَانَةِ وَأَنَا عِنْدَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَعَلَيْهِ مُقَطَّعَاتٌ - يَعْنِى جُبَّةً - وَهُوَ مُتَضَمِّخٌ بِالْخَلُوقِ فَقَالَ إِنِّى أَحْرَمْتُ بِالْعُمْرَةِ وَعَلَىَّ هَذَا وَأَنَا مُتَضَمِّخٌ بِالْخَلُوقِ . فَقَالَ لَهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَا كُنْتَ صَانِعًا فِى حَجِّكَ » . قَالَ أَنْزِعُ عَنِّى هَذِهِ الثِّيَابَ وَأَغْسِلُ عَنِّى هَذَا الْخَلُوقَ . فَقَالَ لَهُ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « مَا كُنْتَ صَانِعًا فِى حَجِّكَ فَاصْنَعْهُ فِى عُمْرَتِكَ » .
Tercemesi:
Bize ibni Ebi Ömer rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Süfyân, Amr'dan, o da Atâ'dan, o da Safvân b. Ya'la'dan, o da babasından naklen rivayet etti. Babası şöyle demiş : Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) Ci'râme'deyken yanma bir adam geldi, ben de Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'in yanında bulunuyordum. Adamın üzerinde mukattaat denilen biçilmiş bir cübbe vardı. Adam halûka bulanmış idi. Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem)'e:
— «Ben ömreye niyet ettim, üzerimde bu cübbe var. Halûka bulanmış haldeyim.» dedi. Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) ona:
— «Haccetmiş olsan ne yapardın ?» diye sordu, o zât:
— «Üzerimden bu elbiseyi çıkarır ve bu halûku bedenimden yıkardım.» dedi. Peygamber (Sallallahii Aleyhi ve Sellem) :
— «Haccetmiş olsan ne yaparsan. Umrende de onu yap.» buyurdular.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 2799, /464
Senetler:
()
Konular:
KTB, HAC, UMRE
Umre
Umre, esnasında uyulacak kurallar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8332, M002801
Hadis:
وَحَدَّثَنَا عُقْبَةُ بْنُ مُكْرَمٍ الْعَمِّىُّ وَمُحَمَّدُ بْنُ رَافِعٍ - وَاللَّفْظُ لاِبْنِ رَافِعٍ - قَالاَ حَدَّثَنَا وَهْبُ بْنُ جَرِيرِ بْنِ حَازِمٍ حَدَّثَنَا أَبِى قَالَ سَمِعْتُ قَيْسًا يُحَدِّثُ عَنْ عَطَاءٍ عَنْ صَفْوَانَ بْنِ يَعْلَى بْنِ أُمَيَّةَ عَنْ أَبِيهِ رضى الله عنه أَنَّ رَجُلاً أَتَى النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم وَهُوَ بِالْجِعْرَانَةِ قَدْ أَهَلَّ بِالْعُمْرَةِ وَهُوَ مُصَفِّرٌ لِحْيَتَهُ وَرَأْسَهُ وَعَلَيْهِ جُبَّةٌ فَقَالَ يَا رَسُولَ اللَّهِ إِنِّى أَحْرَمْتُ بِعُمْرَةٍ وَأَنَا كَمَا تَرَى . فَقَالَ « انْزِعْ عَنْكَ الْجُبَّةَ وَاغْسِلْ عَنْكَ الصُّفْرَةَ وَمَا كُنْتَ صَانِعًا فِى حَجِّكَ فَاصْنَعْهُ فِى عُمْرَتِكَ » .
Tercemesi:
Bize Ukbetü'bnü Mükrem El-Ammi ile Muhammed b. Kâfi' rivayet ettiler. Lâfız İbni Râfi'indİr. (Dediler ki) : Bize Vehb b. Cerir b. Hâlim rivayet etti. (Dedi ki) : Bize babam rivayet etti. (Dedi ki) : Saf-Hâzim rivayet etti. (Dedi ki) : Bize babam rivayet etti, (Dedi ki): Kays, Atâ'dan, o da Safvân b. Yâ'lâ b. Ümeyye'den, o da babası (Radiyallahü anh) dan naklen rivayet ederken dinledim. Peygamber (Sallallahü Ateyhi ve Sellem), Ci'rane'deyken yanına bir adam geldi, bu zât ömreye niyet etmişti. Saçını sakalını sarıya boyamış ve bir ctibbe giymişti.
— «Yâ Resnlallah! Ben, ömreye niyet ettim. Hâlim gördüğün gibidir.» dedi. Bunun üzerine Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Seller.): dir.» dedi. Bunun Üzerine Resûlüllah (Sallallahü Aleyh: ve Sillem):
— «Üzerinden cübbeyi çıkar, san boyayı da yıka. Haccetmiş olsan ne yapacaksaydın, Ömrende de onu yap.» buyurdular.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 2801, /464
Senetler:
()
Konular:
KTB, HAC, UMRE
Umre
Umre, esnasında uyulacak kurallar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8923, M003001
Hadis:
حَدَّثَنِى هَارُونُ بْنُ سَعِيدٍ الأَيْلِىُّ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى عَمْرٌو - وَهُوَ ابْنُ الْحَارِثِ - عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَنَّ رَجُلاً مِنْ أَهْلِ الْعِرَاقِ قَالَ لَهُ سَلْ لِى عُرْوَةَ بْنَ الزُّبَيْرِ عَنْ رَجُلٍ يُهِلُّ بِالْحَجِّ فَإِذَا طَافَ بِالْبَيْتِ أَيَحِلُّ أَمْ لاَ فَإِنْ قَالَ لَكَ لاَ يَحِلُّ . فَقُلْ لَهُ إِنَّ رَجُلاً يَقُولُ ذَلِكَ - قَالَ - فَسَأَلْتُهُ فَقَالَ لاَ يَحِلُّ مَنْ أَهَلَّ بِالْحَجِّ إِلاَّ بِالْحَجِّ . قُلْتُ فَإِنَّ رَجُلاً كَانَ يَقُولُ ذَلِكَ . قَالَ بِئْسَ مَا قَالَ فَتَصَدَّانِى الرَّجُلُ فَسَأَلَنِى فَحَدَّثْتُهُ فَقَالَ فَقُلْ لَهُ فَإِنَّ رَجُلاً كَانَ يُخْبِرُ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَدْ فَعَلَ ذَلِكَ وَمَا شَأْنُ أَسْمَاءَ وَالزُّبَيْرِ فَعَلاَ ذَلِكَ . قَالَ فَجِئْتُهُ فَذَكَرْتُ لَهُ ذَلِكَ فَقَالَ مَنْ هَذَا فَقُلْتُ لاَ أَدْرِى . قَالَ فَمَا بَالُهُ لاَ يَأْتِينِى بِنَفْسِهِ يَسْأَلُنِى أَظُنُّهُ عِرَاقِيًّا . قُلْتُ لاَ أَدْرِى . قَالَ فَإِنَّهُ قَدْ كَذَبَ قَدْ حَجَّ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَأَخْبَرَتْنِى عَائِشَةُ - رضى الله عنها - أَنَّ أَوَّلَ شَىْءٍ بَدَأَ بِهِ حِينَ قَدِمَ مَكَّةَ أَنَّهُ تَوَضَّأَ ثُمَّ طَافَ بِالْبَيْتِ ثُمَّ حَجَّ أَبُو بَكْرٍ فَكَانَ أَوَّلَ شَىْءٍ بَدَأَ بِهِ الطَّوَافُ بِالْبَيْتِ ثُمَّ لَمْ يَكُنْ غَيْرُهُ ثُمَّ عُمَرُ مِثْلُ ذَلِكَ ثُمَّ حَجَّ عُثْمَانُ فَرَأَيْتُهُ أَوَّلُ شَىْءٍ بَدَأَ بِهِ الطَّوَافُ بِالْبَيْتِ ثُمَّ لَمْ يَكُنْ غَيْرُهُ ثُمَّ مُعَاوِيَةُ وَعَبْدُ اللَّهِ بْنُ عُمَرَ ثُمَّ حَجَجْتُ مَعَ أَبِى الزُّبَيْرِ بْنِ الْعَوَّامِ فَكَانَ أَوَّلَ شَىْءٍ بَدَأَ بِهِ الطَّوَافُ بِالْبَيْتِ ثُمَّ لَمْ يَكُنْ غَيْرُهُ ثُمَّ رَأَيْتُ الْمُهَاجِرِينَ وَالأَنْصَارَ يَفْعَلُونَ ذَلِكَ ثُمَّ لَمْ يَكُنْ غَيْرُهُ ثُمَّ آخِرُ مَنْ رَأَيْتُ فَعَلَ ذَلِكَ ابْنُ عُمَرَ ثُمَّ لَمْ يَنْقُضْهَا بِعُمْرَةٍ وَهَذَا ابْنُ عُمَرَ عِنْدَهُمْ أَفَلاَ يَسْأَلُونَهُ وَلاَ أَحَدٌ مِمَّنْ مَضَى مَا كَانُوا يَبْدَءُونَ بِشَىْءٍ حِينَ يَضَعُونَ أَقْدَامَهُمْ أَوَّلَ مِنَ الطَّوَافِ بِالْبَيْتِ ثُمَّ لاَ يَحِلُّونَ وَقَدْ رَأَيْتُ أُمِّى وَخَالَتِى حِينَ تَقْدَمَانِ لاَ تَبْدَآنِ بِشَىْءٍ أَوَّلَ مِنَ الْبَيْتِ تَطُوفَانِ بِهِ ثُمَّ لاَ تَحِلاَّنِ وَقَدْ أَخْبَرَتْنِى أُمِّى أَنَّهَا أَقْبَلَتْ هِىَ وَأُخْتُهَا وَالزُّبَيْرُ وَفُلاَنٌ وَفُلاَنٌ بِعُمْرَةٍ قَطُّ فَلَمَّا مَسَحُوا الرُّكْنَ حَلُّوا وَقَدْ كَذَبَ فِيمَا ذَكَرَ مِنْ ذَلِكَ .
Tercemesi:
Bana Hârûn b. Saîd El-Eylî rivayet etti. (Dedi ki) : Bize İbni Vehb rivayet etti. (Dedi ki) : Bana Amr yâni tbni Haris, Muhanımed b. Abdirrahmân'dan naklen haber verdi ki Iraklı bir adam ona şöyle demiş:
«Benim için Ürvetü'bnü Zübeyir'e sor (bakalım) : Bir adam hacc için telbiye getirir de beyti tavaf ederse ihramdan çıkar mı, çıkmaz mı? Şayet: Çıkamaz! derse, sen de ona:
— Ama bir adam bunun caiz olduğunu söylüyor! de.»
Muhammed demiş ki: «Bunun üzerine ben, mes'eleyi Urve'ye sordum; Urve:
— Hacc için telbiye getiren, ancak hacc (x bitirmek) ile ihramdan çıkar; cevâbını verdi. Ben:
— Ama bir adam bunun caiz olduğunu söylüyormuş (!) dedim. Urve:
— Ne çirkin söylemiş! dedi.
Müteakiben o adam bana rastlıyarak, sordu; ben de (aldığım cevâbı) kendisine anlattım. (Adam tekrar) :
— Sen, ona söyle ki bir adam Resûlüllah (Saîlcâîahü A leyhi ve Sellem) in bunu yaptığını haber verirdi. Bunu yapmış bulunan Esma ile Zübe-yir'in hâlleri ne olacak? (de!)
Bunun üzerine ben (tekrar) Urve'ye gelerek bunları kendisine söyledim. Urve:
— O adam kimdir? diye sordu.
— Bilmiyorum! dedim.
— Ona ne oluyor da bana gelip bizzat sormuyor? Zannederim bu adam Iraklı olacak! dedi. Ben (yine) :
— Bilmiycrum! cevâbını verdim. Urve:
— Bu adam bata etmiş. Evet! Resûlüllah (Saltaltahü Aleyhi ve Sellem) haccetmiştir. Bana, Âişe (Radiyallahii anha) haber verdi ki, Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem), Mekke'ye vardığı vakit yaptığı ilk iş abdest alarak beyti tavaf etmek olmuş. Sonra Ebû Bekir de haccetmiş, onun da ilk işi beyti tavaf etmek olmuştur. Bundan sonra bir şey yapmamıştır. Ebû Bekir'den sonra gelen Ömer de böyle yapmıştır. Bilâhara Osman haccetti, onu (gözümle) gördüm; ilk işi beyti tavaf etmek oldu. Sonra başka bir şey yapmadı. (Osman'dan) sonra Muâviye ile Abdullah b. Ömer (de aynı şekilde haccettiler.) Daha sonra ben, babam Zübeyir b. Avvâm ile birlikte haccettim, onun da ilk işi Beyti tavaf etmek oldu. Ondan sonra başka bir şey yapmadı. Sonraları muhacirlerle Ensârın da böyle yaptıklarını gördüm. Başka bir şey yapmadılar. Bunu yaparken gördüğüm en son zât tbni Ömer'dir. Haccjm, omreye bozmadı. İşte İbni Ömer yanlarındadır. Ona sorsalar ya!
Geçenlerden hiç biri Mekke'ye ayak bastıkları vakit beyti tavaftan önce bir şeyden başlamazlar; tavaftan sonra ihramdan da çıkmazlardı. Annem ile teyzemi de görmüşümdür. Mekke'ye geldikleri vakit Beyti tavaftan önce hiç bir şeyden işe başlamazlar, sonra ihramdan çıkmazlardı.
Ama bana, annemin haber verdiğine göre kendisi, kız kardeşi Âişe, Zübeyir, filân ve filân sırf Umreye niyet ederek Mekke'ye gelmişler, rüknü istilâm edince hillc çıkmışlar.
O zât, bu hususta sana söylediklerinde hatâ etmiş; dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 3001, /499
Senetler:
()
Konular:
Hac, Tavaf, kudum tavafı
KTB, HAC, UMRE
Umre
Umre, esnasında uyulacak kurallar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8935, M003013
Hadis:
وَحَدَّثَنَا عَبْدُ بْنُ حُمَيْدٍ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنْ أَيُّوبَ عَنْ أَبِى الْعَالِيَةِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ - رضى الله عنهما - قَالَ صَلَّى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم الصُّبْحَ بِذِى طَوًى وَقَدِمَ لأَرْبَعٍ مَضَيْنَ مِنْ ذِى الْحِجَّةِ وَأَمَرَ أَصْحَابَهُ أَنْ يُحَوِّلُوا إِحْرَامَهُمْ بِعُمْرَةٍ إِلاَّ مَنْ كَانَ مَعَهُ الْهَدْىُ .
Tercemesi:
Bize Abd b. Humeyd rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Ab-dürrazzâk haber verdi. (Dedi ki) : Bize Ma'mer, Eyyûb'dan, o da Ebû'l-Aliye'den, o da tbni Abbâs (Radiyallahû
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 3013, /501
Senetler:
()
Konular:
KTB, HAC, UMRE
Umre, hacdan önce
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8960, M003038
Hadis:
وَحَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ حَاتِمِ بْنِ مَيْمُونٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ عَنِ ابْنِ جُرَيْجٍ قَالَ أَخْبَرَنِى عَطَاءٌ قَالَ سَمِعْتُ ابْنَ عَبَّاسٍ يُحَدِّثُنَا قَالَ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لاِمْرَأَةٍ مِنَ الأَنْصَارِ سَمَّاهَا ابْنُ عَبَّاسٍ فَنَسِيتُ اسْمَهَا « مَا مَنَعَكِ أَنْ تَحُجِّى مَعَنَا » . قَالَتْ لَمْ يَكُنْ لَنَا إِلاَّ نَاضِحَانِ فَحَجَّ أَبُو وَلَدِهَا وَابْنُهَا عَلَى نَاضِحٍ وَتَرَكَ لَنَا نَاضِحًا نَنْضِحُ عَلَيْهِ قَالَ « فَإِذَا جَاءَ رَمَضَانُ فَاعْتَمِرِى فَإِنَّ عُمْرَةً فِيهِ تَعْدِلُ حَجَّةً » .
Tercemesi:
Bana Muhammed b. Hatim b. Meymûn rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Yahya b. Saîd, İbn-i Cüreyc'den rivayet etti. (Dedi ki) : Bana Atâ' haber verdi. (Dedi ki) : İbn-i Abbâs'ı bize hadîs rivayet ederken dinledim. Şunu söyledi: Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) ensâr-dan bir kadına:
— Senin bizimle beraber hacc etmene mâni olan nedir? buyurdu. (Râvi İbn-i Cüreyc : İbn4 Abbâs bu kadının adını da söyledi ama ben unuttum demiş.) Kadın:
— Bizim su taşıyan iki devemizden başka, malımız yoktur. Oğlum ile babası develerin birine binerek hacca gittiler. Bize su taşımak için yalnız bir deve bıraktılar, dedi. Resûlüllah (Sallaİtakü Aleyhi ve Sellem):
— Öyleyse Ramazan geldiği vakit ömre yap. Çünkü Ramazanda yapılan ömre hacca bedeldir, buyurdular.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 3038, /504
Senetler:
()
Konular:
KTB, HAC, UMRE
Umre, Ramazanda
Öneri Formu
Hadis Id, No:
8961, M003039
Hadis:
وَحَدَّثَنَا أَحْمَدُ بْنُ عَبْدَةَ الضَّبِّىُّ حَدَّثَنَا يَزِيدُ - يَعْنِى ابْنَ زُرَيْعٍ - حَدَّثَنَا حَبِيبٌ الْمُعَلِّمُ عَنْ عَطَاءٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَالَ لاِمْرَأَةٍ مِنَ الأَنْصَارِ يُقَالُ لَهَا أُمُّ سِنَانٍ « مَا مَنَعَكِ أَنْ تَكُونِى حَجَجْتِ مَعَنَا » . قَالَتْ نَاضِحَانِ كَانَا لأَبِى فُلاَنٍ - زَوْجِهَا - حَجَّ هُوَ وَابْنُهُ عَلَى أَحَدِهِمَا وَكَانَ الآخَرُ يَسْقِى عَلَيْهِ غُلاَمُنَا . قَالَ « فَعُمْرَةٌ فِى رَمَضَانَ تَقْضِى حَجَّةً . أَوْ حَجَّةً مَعِى » .
Tercemesi:
Bize Ahmed b. Abdete'd-Dabbî rivayet etti. (Dedi ki) ; Bize Yezîd yani İbn-i Zürey' rivayet etti. (Dedi ki) : Bize Habîb EI-Muallira, Atâ'dan, o da İbn-İ Abbâs'tan naklen rivayet eyledi ki, Peygamber (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) ensârdan Ümmü Sinan denilen bir kadına :
— Seni bizimle hacc etmiş olmaktan men eden nedir? diye sormuş; kqdın kocasını kasdederek :
— Ebû fülânın su taşıyan iki devesi vardı. Kendisi oğlu ile birlikte birine binerek hacca gitti. Diğeriyle de hizmetçimiz su taşıyor cevâbını vermiş. Resûlüllah (Sallallahü Aleyhi ve Sellem) :
—öyle ise Ramazanda yapılan bir ömre, bir hacc —yahut benimle birlikte bir hacc— yerini tutar, buyurmuşlar.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Hac, 3039, /504
Senetler:
()
Konular:
KTB, HAC, UMRE
Umre, Ramazanda
Öneri Formu
Hadis Id, No:
15240, T000939
Hadis:
حَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىٍّ حَدَّثَنَا أَبُو أَحْمَدَ الزُّبَيْرِىُّ حَدَّثَنَا إِسْرَائِيلُ عَنْ أَبِى إِسْحَاقَ عَنِ الأَسْوَدِ بْنِ يَزِيدَ عَنِ ابْنِ أُمِّ مَعْقِلٍ عَنْ أُمِّ مَعْقِلٍ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ « عُمْرَةٌ فِى رَمَضَانَ تَعْدِلُ حَجَّةً » . وَفِى الْبَابِ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ وَجَابِرٍ وَأَبِى هُرَيْرَةَ وَأَنَسٍ وَوَهْبِ بْنِ خَنْبَشٍ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَيُقَالُ هَرَمُ بْنُ خَنْبَشٍ . قَالَ بَيَانٌ وَجَابِرٌ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ وَهْبِ بْنِ خَنْبَشٍ . وَقَالَ دَاوُدُ الأَوْدِىُّ عَنِ الشَّعْبِىِّ عَنْ هَرَمِ بْنِ خَنْبَشٍ . وَوَهْبٌ أَصَحُّ . وَحَدِيثُ أُمِّ مَعْقِلٍ حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ . وَقَالَ أَحْمَدُ وَإِسْحَاقُ قَدْ ثَبَتَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّ عُمْرَةً فِى رَمَضَانَ تَعْدِلُ حَجَّةً . قَالَ إِسْحَاقُ مَعْنَى هَذَا الْحَدِيثِ مِثْلُ مَا رُوِىَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ قَالَ « مَنْ قَرَأَ ( قُلْ هُوَ اللَّهُ أَحَدٌ ) فَقَدْ قَرَأَ ثُلُثَ الْقُرْآنِ » .
Tercemesi:
Ümmü Ma'kıl (r.anha)’dan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Ramazan ayında yapılan umre hacca bedeldir.” Yani hac gibi sevâb kazandırır. Bu konuda İbn Abbâs, Câbir, Ebû Hüreyre, Enes ve Vehb b. Hanbeş’den de hadis rivâyet edilmiştir.
Tirmîzî: Vehb b. Hanbeş’e; Herem b. Hanbeş’te denilir.
Beyan ve Câbir rivâyetlerini Şa'bi ve Vehb b. Hanbeş’den diyerek yaparlar. Dâvûd el Evdî ise: Şa'bi ve Harem b. Hanbeş’den diyerek rivâyet ederler. Fakat doğru olan: “Vehb b. Hanbeş” şeklindedir.
Ümmü Ma'kıl hadisi bu şekliyle hasen garibtir.
Ahmed ve İshâk diyorlar ki: Ramazanda yapılan umrenin bir hacca denk sevap kazandırdığı Rasûlullah (s.a.v.)’den sabit olmuştur.
İshâk ise şöyle der: Bu hadisin manası şöyle anlaşılmalıdır. Peygamberimizden rivâyet edilen; “Kim ihlas sûresini okursa Kur’ân’ın üçte birini okumuş gibi olur” hadisi gibi anlaşılmalıdır.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Hac 95, 3/276
Senetler:
()
Konular:
KTB, HAC, UMRE
Kur'an, okumanın sevabı
Umre, Ramazanda
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ حَرْمَلَةَ الأَسْلَمِىِّ أَنَّ رَجُلاً سَأَلَ سَعِيدَ بْنَ الْمُسَيَّبِ فَقَالَ أَعْتَمِرُ قَبْلَ أَنْ أَحُجَّ فَقَالَ سَعِيدٌ نَعَمْ قَدِ اعْتَمَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَبْلَ أَنْ يَحُجَّ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
35979, MU000763
Hadis:
وَحَدَّثَنِى عَنْ مَالِكٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ حَرْمَلَةَ الأَسْلَمِىِّ أَنَّ رَجُلاً سَأَلَ سَعِيدَ بْنَ الْمُسَيَّبِ فَقَالَ أَعْتَمِرُ قَبْلَ أَنْ أَحُجَّ فَقَالَ سَعِيدٌ نَعَمْ قَدِ اعْتَمَرَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَبْلَ أَنْ يَحُجَّ .
Tercemesi:
Abdurrahman b. Harmele elEslemî'den: Adamın biri Said b. Müseyyeb'e, "Hacdan önce umre yapabilir miyim?" diye sordu. Saîd: "Evet, Resûlullah (s.a.v.) hacdan önce umre yapmıştı" cevabını verdi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
İmam Mâlik, Muvatta', Hac 763, 1/122
Senetler:
()
Konular:
KTB, HAC, UMRE
Umre, hacdan önce
Öneri Formu
Hadis Id, No:
42502, DM001901
Hadis:
أَخْبَرَنَا أَبُو عَاصِمٍ عَنِ ابْنِ جُرَيْجٍ عَنْ عَطَاءٍ عَنِ ابْنِ عَبَّاسٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- قَالَ لاِمْرَأَةٍ :« اعْتَمِرِى فِى رَمَضَانَ ، فَإِنَّ عُمْرَةً فِى رَمَضَانَ تَعْدِلُ حَجَّةً ».
Tercemesi:
Bize Ebu Asım, İbn Cüreyc'den, (O) Atâ'dan, (O da) İbn Abbas'tan (naklen) haber verdi ki, Rasulullah (Sallallahu Aleyhi ve Sellem), bir kadına şöyle buyurdu: "Ramazan'da umre yap. Çünkü Ramazanda yapılan bir umre, bir hacca denktir."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Menâsik 40, 2/1180
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Muhammed Ata b. Ebu Rabah el-Kuraşî (Ata b. Eslem)
3. Ebu Velid İbn Cüreyc el-Mekkî (Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc)
4. Ebu Âsım Dahhâk b. Mahled en-Nebîl (Dahhâk b. Mahled)
Konular:
KTB, HAC, UMRE
Umre, Ramazanda