297 Kayıt Bulundu.
Bize Yahya b. Yahya, Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Ebu Küreyb -lafız Ebu Küreyb'e aittir-, onlara Ebu Muaviye, ona A'meş, ona Ebu Süfyan, ona da Cabir şöyle nakletmiştir: "Hz. Peygamber (sav), Übey b. Ka'b'a bir doktor gönderdi. Doktor (tedavi maksadıyla) onun bir damarını kesip dağladı."
Bize Yahya b. Yahya et-Temîmî, Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, Amr Nakıd, Züheyr b. Harb ve İbn Ebu Ömer, ona Süfyan b. Uyeyne, ona Zührî, ona Ubeydullah b. Abdullah, ona Ükâşe b. Mihsan'ın kız kardeşi Ümmü Kays bt. Mihsan şöyle rivayet etti: "Yanımda, ağız-boğaz hastalığından (عُذْرَة) dolayı boynuna bir şey astığım oğlum ile birlikte Hz. Peygamber'in (sav) huzuruna girdim. Hz. Peygamber (sav) 'Çocuklarınıza böyle şeyler asarak niçin eziyet ediyorsunuz? Size Hint kökünü (عود الهندي) kullanmanızı tavsiye ederim. Çünkü onda yedi çeşit şifa vardır. Bunlardan biri de zatülcenb (akciğer) hastalığıdır. Bu bitki, ağız-boğaz hastalığına karşı burundan, Akciğer hastalığında ise ağızdan alınır' buyurdu."
Bize Muhammed b. Abdullah b. Nümeyr, ona Esbat b. Muhammed, ona A'meş, ona Cafer b. Iyas, ona Şehr b. Havşeb, ona da Ebu Sâid ve Câbir'in rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Çöl mantarı, menn (ilâhî rızık) cinsinden olup suyu göz hastalığına şifadır. Acve hurması da cennettendir ve cennetten gelmiş bir şifadır." [Bize Ali b. Meymûn ve Muhammed b. Abdullah er-Rakkayyân, onlara Said b. Mesleme b. Hişâm, ona A'meş, ona Cafer b. Iyas, ona Ebu Nadra, ona da Ebu Sâid el-Hudrî bu hadisin bir benzerini Hz. Peygamber'den (sav) rivayet etmiştir.]
Bize Muhammed b. es-Sabbah, ona Süfyan b. Uyeyne, ona Abdülmelik b. Ümeyr, ona Amr b. Hureyrs, ona da Said b. Zeyd b. Amr b. Nüfeyl'in haber verdiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Çöl/yer mantarı, Allah Teâlâ'nın İsrail oğullarına indirdiği “Menn” (ilâhî bir rızık) cinsindendir. Onun suyu ise göz için şifadır."
Bize Muhammed b. Beşşar, ona Ebu Abdüssamed, ona Metar el-Varrak, ona Şehr b. Havşeb, ona da Ebu Hureyre (ra) şöyle demiştir: "Biz Rasulullah'ın (sav) yanında konuşurken konu çöl mantarına geldi. Bazıları: ‘Çöl mantarı, yerin çiçek hastalığı (gibi bir çıkıntısıdır)’ dediler. Bu söz, Rasulullah'a (sav) ulaşınca 'Çöl mantarı, menn (ilâhî rızık) cinsindendir. Acve hurması da cennettendir ve zehre karşı şifadır' buyurdu."
Bize Muhammed b. Musaffa el-Hımsî, ona Velid b. Müslim, ona (Abdurrahmn b. Sabit) İbn Sevban, ona babası (Sabit b. Sevbân), ona da Ebu Kebşe, şöyle nakletmiştir: "Hz. Peygamber (sav) başından ve iki omzu arasından hacamat yaptırmış ve 'Kim (hacamat yaptırmak suretiyle) şu kanı akıtırsa herhangi bir hastalık için, başka bir tedaviye ihtiyaç duymaz' buyurmuştur."
Bize Musa b. İsmail ve Muhammed b. Abdullah Huzâî, o ikisine Ebu Eşheb, ona da Abdurrahman b. Tarafe'den şöyle rivayet edilmiştir "Külab gününde dedesi Arfece b. Esad'ın burnu kesildi. Arfece de gümüşten bir burun yaptırdı, ama o, koku yaptı. Bunun üzerine Rasulullah (sav) kendisine altından bir burun yaptırmasını tavsiye etti."
Bize Musa b. İsmail ve Muhammed b. Abdullah Huzâî, o ikisine Ebu Eşheb, ona da Abdurrahman b. Tarafe'den şöyle rivayet edilmiştir "Külab gününde dedesi Arfece b. Esad'ın burnu kesildi. Arfece de gümüşten bir burun yaptırdı, ama o, koku yaptı. Bunun üzerine Rasulullah (sav) kendisine altından bir burun yaptırmasını tavsiye etti."
Bize Müslim b. İbrahim, ona Şube, ona Simak b. Harb, ona Alkame b. Vâil, ona da babası Vâil el-Hadramî şöyle rivayet etmiştir: "Tarık b. Suveyd, ya da Süveyd b. Tarık, Peygamber Efendimiz'e (sav) içki hakkında soru sordu, o da onu yasakladı. Sonra tekrar sordu, yine yasakladı. Bunun üzerine 'Ey Allah’ın Rasulü! Ama o (şarap), bir ilaçtır' dedi. Hz. Peygamber (sav) de 'Hayır! Aksine, o olsa olsa bir hastalıktır' buyurdu."
Bize Ali b. Ebu Hasîb, ona Yahya b. İsa, ona A'meş, ona Ebu Süfyan, ona da Câbir şöyle demiştir: "Ensârdan Amr b. Hazm ailesi, Zehirli hayvan sokmalarına (الحُمَة) karşı rukye (okuma/duâ) yaparlardı. Rasulullah (sav) rukyeyi yasaklayınca, Hz. Peygamber'e gelerek 'Ey Allah'ın Rasulü! Sen rukyeleri yasakladın. Hâlbuki biz zehirlenmelere karşı rukye yapıyoruz' dediler. Hz. Peygamber (sav) onlara 'Bana okuyacağınızı (rukyeyi) gösterin' buyurdu. Onlar da gösterdiler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Bunda bir sakınca yoktur. Bu sözler (okumalar) birer güvence ve duadır' buyurdu."