28 Kayıt Bulundu.
Bize Ebu Küreyb ve Musa b. Hizâm, onlara Hüseyin b. Ali, ona Zâide, ona Meysere el-Eşceî, ona Ebu Hâzim, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasuûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Size kadınlara iyi davranmanızı tavsiye ediyorum. Çünkü kadın eğe kemiğinden yaratılmıştır. Bu kemikte en eğri kısım üst tarafıdır. Eğer sen eğri kemiği doğrultmaya çalışırsan onu kırarsın. Onu kendi hâlinde bırakırsan öylece eğri kalır. Dolayısıyla size kadınlara iyi davranmanızı tavsiye ediyorum."
Bize Ebu Küreyb ve Musa b. Hizâm, onlara Hüseyin b. Ali, ona Zâide, ona Meysere el-Eşceî, ona Ebu Hâzim, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasuûlullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Size kadınlara iyi davranmanızı tavsiye ediyorum. Çünkü kadın eğe kemiğinden yaratılmıştır. Bu kemikte en eğri kısım üst tarafıdır. Eğer sen eğri kemiği doğrultmaya çalışırsan onu kırarsın. Onu kendi hâlinde bırakırsan öylece eğri kalır. Dolayısıyla size kadınlara iyi davranmanızı tavsiye ediyorum."
"Bir de size kadınlara iyi davranmanızı tavsiye ediyorum. Çünkü kadın eğe kemiğinden yaratılmıştır. Bu kemikte en eğri kısım üst tarafıdır. Eğer sen eğri kemiği doğrultmaya çalışırsan onu kırarsın. Onu kendi hâlinde bırakırsan öylece eğri kalır. Dolayısıyla size kadınlara iyi davranmanızı tavsiye ediyorum."
Açıklama: Hadisin isnadı için bk. B005185.
Bize İbn Müsenna ve İbn Ebu Ömer, onlara Abdülvahhab, ona Yahya b. Said, ona Amre, ona da Hz. Aişe şöyle demiştir: "Rasulullah (sav), İbn Harise, Cafer b. Ebu Talib ve Abdullah b. Ravaha'nın (Mut'de) şehit olduğu haberi gelince oturdu. Mahzun olduğu belliydi. Ben, kapının aralığından bakıyordum. Derken bir adam geip 'Ey Allah'ı Rasulü! Cafer'in kadınları...' diyerek onların ağladıklarım haber verdi. Rasulullah (sav) o adama, gidip kadınların ağlamasını yasaklamasını emir buyurdu. O zât da gitti, ardından tekrar gelerek kadınların kendisine itaat etmediklerini Hz. Peygamber'e (sav) söyledi. Rasulullah (sav) ona ikinci defa giderek kadınların ağlamasını yasaklamasını emir buyurdu. O da gitti ve tekrar Peygamber'e (sav) gelerek 'Vallahi bu kadınlar bize baskın çıktılar Ey Allah'ın Rasulü!' dedi. (Ravi der ki): Hz. Aişe'nin ifadesine göre Rasulullah (sav) o adama 'Hadi git, onların ağızlarına toprak sac' buyurdu. Hz. Aişe der ki: Bunun üzerine ben o adama 'Burnun sürtülsün! Vallahi sen ne Rasulullah'ın (sav) emrini yerine getirdin, ne de onu kederiyle baş başa bıraktın' dedim."
Bana Ebu Rabî ez-Zehrânî, ona Hammâd (b. Zeyd), ona Eyyüb (es-Sahtiyânî), ona da Muhammed (b. Sîrîn), Ümmü Atiyye'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) bey'at esnasında, bizden ağıt yakmayacağımıza dair de söz almıştı. Fakat beş kadın hariç içimizden hiçbiri bu sözüne sadık kalamadı. Bunlar; Ümmü Süleym, Ümmü Alâ, Muâz'ın karısı olan Bint. Ebu Sebre ya da Bint. Ebu Sebre ile Muâz'ın karısıdır."
Bize Abdülaziz b. Abdullah, ona Mâlik, ona Ebu Zinâd, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre'nin (sav) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Kadın, kaburga kemiği gibidir. Eğer sen onu doğrultup düzeltmeye kalkarsan kırarsın. Eğer ondan faydalanmak istiyorsan, onu bu eğriliği ile kabul edip ondan faydalan."
Bize Amr en-Nakıd ve İbn Ebu Ömer, o ikisine Süfyan, ona Ebu Zinad, ona A'rec, ona da Ebu Hureyre rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Kadın kaburga kemiğinden yaratılmıştır. Onu, sana uygun şekilde düzeltemezsin. Ondan istifade etmek istersen bu eğri haliyle istifade edersin, ama doğrultmaya kalkarsan kırarsın. Kadının kırılması boşanmasıdır"
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, ona Hüseyin b. Ali, ona Zâide, ona Meysere, ona Ebu Hazim, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Allah'a ve ahiret gününe iman eden bir olay gördüğünde ya hayır söylesin ya da sussun. Kadınlar hakkındaki vasiyetimi tutunuz. Kadın kaburga kemiğinden yaratılmıştır. Kaburganın en eğri yeri üst kısmıdır. Eğer onu düzeltmek için zorlarsan kırılır. Olduğu gibi bırakırsan eğri kalmaya devam eder. Siz kadınlar hakkında birbirinize hayrı tavsiye etmeye devam edin."