450 Kayıt Bulundu.
Bana Mâlik, ona İbn Şihâb, ona da Humeyd b. Abdurrahman b. Avf şöyle rivayet etmiştir: "Aşure gününde, hac mevsimindeyken Muâviye b. Ebu Süfyân'ı minberde şöyle derken işitmiştim: 'Ey Medine ahalisi! Hani alimleriniz nerededir? Ben Rasulullah'ın (sav) bu gün için 'Bu aşure günüdür. O günün orucu size farz kılınmamıştır. Ben ise oruçluyum. Dileyen bugün oruç tutsun, dileyen tutmasın' buyurduğunu işittim'."
Mâlik (b. Enes) 'Bana ulaştığına göre' diyerek şöyle bir rivayet nakletmiştir: "Ömer b. Hattâb, Hâris b. Hişâm'a şöyle bir haber yollamıştı: Yarın aşure günüdür. Bu sebeple oruç tut ve ailene de tutmalarını emret."
Bize Ahmed b. Sa'd b. Hakem, ona amcası (Said b. Ebu Meryem), ona Nâfi b. Yezid, ona İbn Hâd, ona Muhammed b. İbrahim, ona da Ebu Seleme b. Abdurrahman, Âişe'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Bizden biri ramazan ayında orucunu tutamadığında, (ertesi yılın) şaban ayı girene kadar kaza etmeye güç yetiremezdi. Rasulullah (sav) şaban ayında tuttuğu kadar başka hiçbir ayda oruç tutmamıştır. Bazen şabanın tamamına yakınını, hatta tamamını oruçlu geçirdiği olurdu."
Bize Muhammed b. Abdullah b. Yezid, ona Süfyân, ona Abdullah b. Ebu Lebîd, ona da Ebu Seleme şöyle rivayet etmiştir: "Âişe'den, bana Rasulullah'ın (sav) (aylık tuttuğu) orucu hakkında bilgi vermesini istediğimde şöyle cevap verdi: Hz. Peygamber (sav) bazen öyle oruç tutardı ki, bizler artık '(bu ay) orucu bırakmayacak' derdik. Bazen de '(bu ay) hiç oruç tutmadı' diyecek kadar da oruç tutmazdı. Rasulullah (sav), şaban ayında tuttuğu kadar başka bir ayda oruç tutmamıştır. Bazen çok azı hariç şaban ayını oruçlu geçirir, bazen de şabanın tamamında oruçlu olurdu."
Bize İshak b. İbrahim, ona Muâz b. Hişâm, ona babası (Hişâm ed-Destüvâî), ona Yahya b. Ebu Kesîr, ona da Ebu Seleme b. Abdurrahman, Âişe'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav), senenin hiçbir ayında şaban ayındaki kadar çok oruç tutmazdı. Şaban ayının neredeyse tamamını oruçlu geçirirdi."
Bize Ahmed b. Süleyman, ona Ebu Davud, ona Süfyân, ona Mansûr, ona da Hâlid b. Sa'd, Âişe'nin şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Nebî (sav), şaban ayını oruçlu geçirirdi."
Bize Amr b. Osman, ona Bakiyye, ona Bahîr, ona Hâlid, ona da Cübeyr b. Nüfeyr şöyle rivayet etmiştir: "Bir adam Âişe'ye oruç hakkında sordu. O da şöyle cevap verdi: Rasulullah (sav) şaban ayının tamamını oruçlu geçirirdi. Pazartesi ve perşembe günlerini de oruç tutmak için kollardı."
Bana Mâlik (b. Enes), ona İbn Şihâb, ona da Humeyd b. Abdurrahman şöyle rivayet etmiştir: "Ömer b. Hattâb ve Osman (b. Affân), iftar yapmadan önce, karanlığın çökmesini bekleyerek akşam namazlarını kılar, ardından akşam namazından sonra iftar yaparlardı. Bunu ramazan ayında böyle yaparlardı."
Bana Yahya (b. Yahya), ona Mâlik (b. Enes), ona Hişâm b. Urve, ona babası (Urve b. Zübeyr), ona da Nebî'nin (sav) hanımı Aişe şöyle rivayet etmiştir: "Aşure günü, cahiliye döneminde Kureyş ehlinin oruç tuttuğu bir gündü. Hz. Peygamber (sav) de cahiliye devrinde o günü oruçlu geçirirdi. Nebî (sav), Medine'ye hicret ettiğinde de o günde oruç tuttu ve tutulmasını emretti. Ramazan orucu farz kılındığında ise, farz olan ramazan orucu oldu, aşure günü orucu ise terk edildi. Dileyen o günde oruç tuttu, dileyen de tutmadı."
İmam Mâlik, ilim ehlinden şöyle duyduğunu rivayet etmiştir: "Rasulullah'ın (sav) oruç tutulmasını yasakladığı günlerde oruç tutmadığında, bir kimsenin sene boyu oruç tutmasında dinen bir sakınca yoktur. Bana ulaştığına göre orucun yasak olduğu o günler şunlardır: Mina (hacıların şeytanı taşladığı) günleri ile kurban bayramı ve ramazan bayramı günleridir. Benim bu konuda duyduğum en güzel görüş, budur."