27 Kayıt Bulundu.
Bu hadisi bana Allah'ın dilemesi ile Abdullah b. Muhammed b. Esma ed-Dubaî, ona Cüveyriye, ona Mâlik, ona Zührî, ona Saîd b. el-Müseyyeb ve Ebû Ubeyd, onlara Ebû Hüreyre (ra) Hz. Peygamber'den (sav) Yunus'un Zührî'den rivayet ettiği şekilde nakletmiştir. Mâlik'in hadisinde "Kalbim mutmain olsun diye" ifadesi vardır. Ayrıca "Sonra bu ayeti bitinceye kadar okudu" demiştir.
Bize Ahmed b. Salih, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ebu Seleme ve Saîd, onlara da Ebu Hureyre (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Şüphe duymak İbrahim'den daha çok bize müstahaktır. (İbrahim, “Rabbim! Bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster” dediğinde (Allah ona) “İnanmıyor musun?” diye sormuş, o da “Hayır (inandım) ancak kalbimin kanaat getirmesi için” demişti.)" (bakara 260)
Bize Ahmed b. Salih, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman ve Saîd b. Müseyyeb, onlara da Ebu Hureyre (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Şüphe duymak İbrahim'den daha çok bize müstahaktır. (İbrahim, “Rabbim! Bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster” dediğinde (Allah ona) “İnanmıyor musun?” diye sormuş, o da “Hayır (inandım) ancak kalbimin kanaat getirmesi için” demişti.)" (bakara, 260). "Allah Lût Peygamber'e de rahmet etsin, hiç şüphesiz o sağlam bir rükne (Allah'a) dayanmışken “keşke size karşı yetecek bir kuvvetim olsaydı yahut sarp bir kalaya sığınabilseydim” dedi." (Hûd, 80). "Eğer ben zindanda Yusuf'un kaldığı gibi uzun zaman hapis kalsaydım, onu hapisten çıkarmağa gelen kişinin davetine hemen icabet ederdim."
Bize Harmele b. Yahya ve Yunus b. Abdüla'lâ, o ikisine Abdullah b. Vehb, ona Yunus b. Yezid, ona İbn Şihab, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman b. Avf ve Said b. el-Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre'den (ra) rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Şüphe duymak İbrahim'den (as) daha çok bize müstahaktır. İbrahim, “Rabbim! Bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster” dediğinde (Allah ona) “İnanmıyor musun?” diye sormuş, o da “Hayır inandım ancak kalbimin kanaat getirmesi için” demişti." (bakara, 260). "Allah Lût Peygamber'e de rahmet etsin, hiç şüphesiz o sağlam bir rükne (Allah'a) dayanmışken “keşke size karşı yetecek bir kuvvetim olsaydı yahut sarp bir kalaya sığınabilseydim” dedi." (Hûd, 80). "Eğer ben zindanda Yusuf'un kaldığı gibi uzun zaman hapis kalsaydım, onu hapisten çıkarmağa gelen kişinin davetine hemen icabet ederdim"
Bize Harmele b. Yahya ve Yunus b. Abdüla'lâ, o ikisine Abdullah b. Vehb, ona Yunus b. Yezid, ona İbn Şihab, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman b. Avf ve Said b. el-Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre'den (ra) rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Şüphe duymak İbrahim'den (as) daha çok bize müstahaktır. İbrahim, “Rabbim! Bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster” dediğinde (Allah ona) “İnanmıyor musun?” diye sormuş, o da “Hayır inandım ancak kalbimin kanaat getirmesi için” demişti." (bakara, 260). "Allah Lût Peygamber'e de rahmet etsin, hiç şüphesiz o sağlam bir rükne (Allah'a) dayanmışken “keşke size karşı yetecek bir kuvvetim olsaydı yahut sarp bir kalaya sığınabilseydim” dedi." (Hûd, 80). "Eğer ben zindanda Yusuf'un kaldığı gibi uzun zaman hapis kalsaydım, onu hapisten çıkarmağa gelen kişinin davetine hemen icabet ederdim"
Bize Harmele b. Yahya ve Yunus b. Abdüla'lâ, o ikisine Abdullah b. Vehb, ona Yunus b. Yezid, ona İbn Şihab, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman b. Avf ve Said b. el-Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre'den (ra) rivayet edildiğine göre; Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Şüphe duymak İbrahim'den (as) daha çok bize müstahaktır. İbrahim, “Rabbim! Bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster” dediğinde (Allah ona) “İnanmıyor musun?” diye sormuş, o da “Hayır inandım ancak kalbimin kanaat getirmesi için” demişti." (bakara, 260). "Allah Lût Peygamber'e de rahmet etsin, hiç şüphesiz o sağlam bir rükne (Allah'a) dayanmışken “keşke size karşı yetecek bir kuvvetim olsaydı yahut sarp bir kalaya sığınabilseydim” dedi." (Hûd, 80). "Eğer ben zindanda Yusuf'un kaldığı gibi uzun zaman hapis kalsaydım, onu hapisten çıkarmağa gelen kişinin davetine hemen icabet ederdim"
Bana Harmele b. Yahya, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman ve Saîd b. Müseyyeb, onlara da Ebu Hureyre (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Şüphe duymak İbrahim'den (as) daha çok bize müstahaktır. İbrahim, “Rabbim! Bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster” dediğinde (Allah ona) “İnanmıyor musun?” diye sormuş, o da “Hayır inandım ancak kalbimin kanaat getirmesi için” demişti." (bakara, 260). "Allah Lût Peygamber'e de rahmet etsin, hiç şüphesiz o sağlam bir rükne (Allah'a) dayanmışken “keşke size karşı yetecek bir kuvvetim olsaydı yahut sarp bir kalaya sığınabilseydim” dedi." (Hûd, 80). "Eğer ben zindanda Yusuf'un kaldığı gibi uzun zaman hapis kalsaydım, onu hapisten çıkarmağa gelen kişinin davetine hemen icabet ederdim."
Bize Ahmed b. Salih, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihâb, ona Ebu Seleme b. Abdurrahman ve Saîd b. Müseyyeb, onlara da Ebu Hureyre (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Şüphe duymak İbrahim'den (as) daha çok bize müstahaktır. İbrahim, “Rabbim! Bana ölüleri nasıl dirilttiğini göster” dediğinde (Allah ona) “İnanmıyor musun?” diye sormuş, o da “Hayır inandım ancak kalbimin kanaat getirmesi için” demişti." (bakara, 260). "Allah Lût Peygamber'e de rahmet etsin, hiç şüphesiz o sağlam bir rükne (Allah'a) dayanmışken “keşke size karşı yetecek bir kuvvetim olsaydı yahut sarp bir kalaya sığınabilseydim” dedi." (Hûd, 80). "Eğer ben zindanda Yusuf'un kaldığı gibi uzun zaman hapis kalsaydım, onu hapisten çıkarmağa gelen kişinin davetine hemen icabet ederdim."