785 Kayıt Bulundu.
Giriş
Bana Ata, İbn Abbas ve Cabir b. Abdullah'dan şöyle rivayet etti: "(Peygamber zamanında) ne ramazan ne de kurban bayramında (bayram namazı için) ezan okunmazdı."
Açıklama: İsnadın tamamı için bk. B000958.
Bize Kuteybe, ona Malik, ona Sümey, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Şayet insanlar ezan okumak ile ilk saftaki fazileti bilselerdi bunlara ulaşmak için kura çekmekten başka yol olmasaydı, mutlaka kura çekerlerdi. Namazı ilk vaktinde kılmanın faziletini bilselerdi, bunun için yarışırlardı. Yatsı ve sabah namazlarındaki fazileti bilselerdi, emekleyerek dahi olsa namaza giderlerdi."
Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Eğer insanlar ezanda ve ilk safta bulunan sevabı bilselerdi, sonra da bunu elde etmenin başka bir yolu kalmayıp yalnızca kura ile paylaşmak gerekseydi, mutlaka kura çekerek o fazileti elde etmeye çalışırlardı. Eğer (insanlar) erken vakitte camiye gitmenin (tehcirin) faziletini bilselerdi, onun için birbirleriyle yarışırlardı. Eğer yatsı ve sabah namazlarında olan sevabı bilselerdi, emekleyerek dahi olsa o namazlara gelirlerdi."
Açıklama: İsnadın tamamı için bk. B000958.
Bize Ahmed, ona İbn Vehb, ona Amr, ona Abdurabbih b. Said, ona Mahreme b. Süleyman, ona İbn Abbas'ın azadlısı Küreyb, ona da Abdullah b. Abbas şöyle söylemiştir: Ben -bir gece teyzem- Meymune'nin (r.anha) yanında uyudum. Nebi (sav) bu gecede Meymûne'nin yanında bulunuyordu. Hz. Peygamber (sav) abdest aldı. Sonra kalkıp namaza durdu. Ben de onun sol yanında namaza durdum. Hz. Peygamber (sav) beni tuttu ve sağ tarafına geçirdi. On üç rekat namaz kıldı. Sonra az bir iç geçirme sesi duyuluncaya kadar uyudu (hafifçe kestirdi). Uyuduğunda iç geçirme sesi çıkarırdı. Sonra müezzin gelerek seslendi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) çıkıp namaz kıldırdı, abdest de almadı. Amr dedi ki, ben bu hadisi Bukeyr'e rivayet ettim . O, aynı şekilde Küreyb'in de kendisine rivayet ettiğini söyledi.
Açıklama: Hadiste Amr, rivayetin kendisine Ebu Rişdîn Küreyb b. Ebu Müslim el-Kuraşî ona, ona da Bükeyr b. Abdullah el-Kuraşî, yani ali isnadla rivayetin geldiğini ifade ediyor. (Necmettin Oğur)
Bize Abdullah b. Abdülvehhab, ona Hammâd b. Zeyd, ona Ziyâdî'nin arkadaşı Abdulhamid, ona Abdullah b. Haris şöyle söylemiştir: İbn Abbas çamurlu bir günde bize hutbe okudu. Müezzine 'Hayye ale's-salâ' sözüne ulaştığında namaz evlerde kılınacak diye seslenmesini emretti. İnsanlar bu söz üzerine birbirine bakıştılar. Bunun üzerine İbn Abbas: 'Sizler bunu beğenmemişe benziyorsunuz. Nebi'yi (sav) kastederek halbuki bunu benden daha hayırlı olan zat yaptı. Bu (cuma namazı) kılınması zorunlu bir namazdır. Ben ise sizleri evlerinizden çıkararak sıkıntıya sokmak istemedim' dedi. Hammâd, ona Asım, ona da Abdullah b. Haris tarikiyle İbn Abbas'tan yukarıdaki hadisin benzerini nakletti. Ancak bu rivayette İbn Abbas 'Ben sizleri sıkıntıya sokmak istemedim, (yoksa) gelecektiniz ve dizlerinize kadar çamura batacaktınız' dedi.
Açıklama: Rivayet, İbn Hacer'e göre muallak olmayıp önceki rivayete atıfla mevsuldür (Fethü'l-bari, Darü'l-Marife, II, 158).
Bize Ahmed, ona İbn Vehb, ona Amr, ona Abdurabbih b. Said, ona Mahreme b. Süleyman, ona İbn Abbas'ın azadlısı Küreyb, ona da Abdullah b. Abbas şöyle söylemiştir: Ben -bir gece teyzem- Meymune'nin (r.anha) yanında uyudum. Nebi (sav) bu gecede Meymûne'nin yanında bulunuyordu. Hz. Peygamber (sav) abdest aldı. Sonra kalkıp namaza durdu. Ben de onun sol yanında namaza durdum. Hz. Peygamber (sav) beni tuttu ve sağ tarafına geçirdi. On üç rekat namaz kıldı. Sonra az bir iç geçirme sesi duyuluncaya kadar uyudu (hafifçe kestirdi). Uyuduğunda iç geçirme sesi çıkarırdı. Sonra müezzin gelerek seslendi. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) çıkıp namaz kıldırdı, abdest de almadı. Amr dedi ki, ben bu hadisi Bukeyr'e rivayet ettim . O, aynı şekilde Küreyb'in de kendisine rivayet ettiğini söyledi.
Açıklama: İbn Hacer, rivayeti muallak sayanın hata ettiğini ifade etmiştir (Fethü'l-bari, II, 191). Hadiste Amr, rivayetin kendisine Ebu Rişdîn Küreyb b. Ebu Müslim el-Kuraşî ona, ona da Bükeyr b. Abdullah el-Kuraşî, yani ali isnadla rivayetin geldiğini ifade ediyor. (Necmettin Oğur)
Bize Müsedded, ona Hammad, ona Eyyüb, ez-Ziyâdî'nin arkadaşı Abdülhamid ve Asım el-Ahvel, onlara da Abdullah b. Haris şöyle demiştir: "İbn Abbas (yerlerin) çamurlu olduğu bir günde bize hutbe vermişti. Müezzin 'Haydi namaza' bölümünü okuyacağı sırada, ona "namaz bulunduğunuz yerde kılınacak (es-salâtü fi'r-rihâl)" diye nida etmesini emretti. Bunun üzerinde orada bulunanlar birbirlerine baktı. Bu uygulamayı İbn Abbas'tan daha hayırlı bir kimse (Hz. Peygamber) yapmıştır. Bu durum zaruri bir durumdur."
Bize Abdullah b. Abdülvehhab, ona Hammâd b. Zeyd, ona Ziyâdî'nin arkadaşı Abdulhamid, ona Abdullah b. Haris şöyle söylemiştir: İbn Abbas çamurlu bir günde bize hutbe okudu. Müezzine 'Hayye ale's-salâ' sözüne ulaştığında namaz evlerde kılınacak diye seslenmesini emretti. İnsanlar bu söz üzerine birbirine bakıştılar. Bunun üzerine İbn Abbas: 'Sizler bunu beğenmemişe benziyorsunuz. Nebi'yi (sav) kastederek halbuki bunu benden daha hayırlı olan zat yaptı. Bu (cuma namazı) kılınması zorunlu bir namazdır. Ben ise sizleri evlerinizden çıkararak sıkıntıya sokmak istemedim' dedi. Hammâd, ona Asım, ona da Abdullah b. Haris tarikiyle İbn Abbas'tan yukarıdaki hadisin benzerini nakletti. Ancak bu rivayette İbn Abbas 'Ben sizleri sıkıntıya sokmak istemedim, (yoksa) gelecektiniz ve dizlerinize kadar çamura batacaktınız' dedi.
Bize Malik, ona Ebu Bekir b. Abdurrahman'ın mevlası Sümey, ona Ebu Salih es-Semman, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Şayet insanlar ezan okumak ile ilk saftaki fazileti bilselerdi bunlara ulaşmak için kura çekmekten başka yol olmasaydı, mutlaka kura çekerlerdi. Namazı ilk vaktinde kılmanın faziletini bilselerdi, bunun için yarışırlardı. Yatsı ve sabah namazlarındaki fazileti bilselerdi, emekleyerek dahi olsa namaza giderlerdi."