8054 Kayıt Bulundu.
Bize Muhammed b. Yahya, ona Malik, ona Sümey, ona Ebû Salih, ona da Ebu Hureyre 'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "İmam, 'semiallahu limen hamideh' dediği vakit siz de 'Allahumme Rabbenâ leke’l-hamd' deyiniz. Çünkü kimin sözü meleklerin sözlerine denk düşerse ona geçmiş günahları bağışlanır."
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Muhammed b. Cafer, ona Şube; (T) Bize Ubeydullah b. Muaz –lafız ona ait olmak üzere- ona babası, ona Şube, ona rivayet ettiğine göre Ya'lâ b. Ata, ona Ebu Alkame, ona da Ebu Hureyre'nin rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Şüphesiz imam (müminler için) bir kalkandır. İmam oturarak namaz kıldığında, siz de oturarak kılın. İmam 'Semiallâhu limen hamideh' dediğinde siz de 'Allâhumme Rabbenâ leke'l-hamd' deyin. Şayet yerdekinin sözü, göktekilerin sözüne denk düşerse, onun geçmiş günahları bağışlanır."
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona Sümey, ona Ebu Salih es-Semmân, ona da Ebu Hureyre'nin (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "İmam 'Semiallahü limen hamideh' dediği zaman, siz de 'Allahümme Rabbena lekel-hamd' deyiniz. Kimin sözü meleklerin sözüne denk gelirse, geçmiş günahları affolunur."
Bize Hennâd, ona Abde, ona Ubeydullah b. Ömer, ona Nâfi', ona da İbn Ömer, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Cemaatle kılınan namaz, kişinin tek başına kıldığı namazdan yirmi yedi kat (daha) faziletlidir." [Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Bu konuda Abdullah b. Mesud, Übey b. Ka'b, Muaz b. Cebel, Ebu Said, Ebu Hureyre ve Enes b. Mâlik'ten de hadis rivayet edilmiştir. Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: İbn Ömer'in hadisi, hasen-sahih bir hadistir. Aynı şekilde Nâfi', İbn Ömer vasıtasıyla Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Cemaatın namazı, kişinin tek başına kıldığı namazdan yirmi yedi kat (daha) faziletlidir." EEbu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Nebî'den (sav) bu hadisi rivayet edenlerin büyük çoğunluğu, "yirmi beş (derece)" ifadesini zikrederken, sadece İbn Ömer, "yirmi yedi (derece)" lafzı ile rivayet etmiştir.]
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ile Nasr b. Ali, onlara Veki, ona Mis'ar ve Süfyan, ikisine Osman b. Muğire es-Sakafî, ona Ali b. Rabia el-Vâlibî, ona Esma b. Hakem el-Fezarî, ona da Ali b. Ebu Talib şöyle rivayet etmiştir: "Ben Rasulullah’dan (sav) bir hadis işittiğim vakit Allah, o sözünden dilediği kadarıyla beni yararlandırırdı. Başkası bana ondan hadis nakledecek olursa ona yemin ettirirdim. Yemin ederse onu tasdik ederdim. Gerçek şu ki, Ebu Bekir’in bana rivayet ettiğine göre –ki Ebu Bekir şüphesiz doğru söylemiştir- Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Bir kimse bir günah işleyip de güzel bir surette abdest aldıktan sonra iki rekât namaz kılar [–Mis‘ar: 'sonra namaz kılarsa' demiştir-] ve Allah’tan mağfiret dilerse mutlaka Allah da onun günahlarını bağışlar"
Bize el-Ka'nebî, ona Mâlik b. Enes, ona İbn Şihâb, ona Said b. Müseyyeb, ona da Ebu Hüreyre şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav), insanlara, (Necâşî'nin) vefat ettiği gün Necâşî'nin ölüm haberini verdi ve onları namazgâha çıkarıp safa tutturdu. Nebî (sav), (Necâşî için kılınan cenaze namazında) dört tekbir getirdi."
Bize Süfyan b. Vekî, ona İsmail b. Uleyye, ona Süleyman et-Teymî, ona Ebu Osman en-Nehdî, ona da Abdullah b. Mesud şöyle rivayet etmiştir: "Bir adam, bir kadınla, zina yapmaksızın, cinsel temasta bulundu. Tam olarak hangi noktaya kadar geldiğini bilemiyorum ama işin sonunda birleşme olmadı. Daha sonra adam Hz. Peygamber'e (sav) gelerek, ona başından geçenleri anlattı. Bunun üzerine Allah (cc) 'Gündüzün iki ucunda, gecenin de ilk saatlerinde namaz kıl. Çünkü iyilikler kötülükleri giderir. Bu, öğüt almak isteyenlere bir hatırlatmadır' [Hûd 11/114] ayetini indirdi. Adam 'Ey Allah'ın Elçisi! Bu yalnız benim için mi?' diye sorunca Rasulullah (sav) 'Bu ayetle amel eden herkes içindir' buyurdu."
Bize Saîd b. Âmir, ona Avf, ona Seyyâr b. Selâme şöyle rivayet etmiştir: "Babamla birlikte Ebu Berze'nin yanına gitmiştik. Kamıştan yapılmış yüksek bir oturakta oturuyordu. Babam ona, Rasulullah'ın (sav) namaz kıldığı vakitleri sordu. Ebu Berze şöyle cevap verdi: Sizin zuhr dediğiniz öğle namazını güneş meylettiği zaman kılardı. İkindi namazını kıldıktan sonra birimiz Medîne'nin en ucundaki ailesine gidip geri döner de güneş hala canlı olurdu. Ravi şöyle dedi: Akşam namazı hakkında ne dediğini unuttum. Ebu Berze şöyle devam etti: Sizin Ateme dediğiniz yatsı namazını geç vakitte kılmayı severdi. Sabah namazını bitirdiğinde kişi yanında oturan kişiyi seçebilirdi. Namazda altmış ile yüz ayet arasında okurdu."
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ile Nasr b. Ali, onlara Veki, ona Mis'ar ve Süfyan, ikisine Osman b. Muğire es-Sakafî, ona Ali b. Rabia el-Vâlibî, ona Esma b. Hakem el-Fezarî, ona da Ali b. Ebu Talib şöyle rivayet etmiştir: "Ben Rasulullah’dan (sav) bir hadis işittiğim vakit Allah, o sözünden dilediği kadarıyla beni yararlandırırdı. Başkası bana ondan hadis nakledecek olursa ona yemin ettirirdim. Yemin ederse onu tasdik ederdim. Gerçek şu ki, Ebu Bekir’in bana rivayet ettiğine göre –ki Ebu Bekir şüphesiz doğru söylemiştir- Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Bir kimse bir günah işleyip de güzel bir surette abdest aldıktan sonra iki rekât namaz kılar [–Mis‘ar: 'sonra namaz kılarsa' demiştir-] ve Allah’tan mağfiret dilerse mutlaka Allah da onun günahlarını bağışlar"
Bize Ebu Bekr b. Ebu Şeybe, ile Nasr b. Ali, onlara Veki, ona Mis'ar ve Süfyan, ikisine Osman b. Muğire es-Sakafî, ona Ali b. Rabia el-Vâlibî, ona Esma b. Hakem el-Fezarî, ona da Ali b. Ebu Talib şöyle rivayet etmiştir: "Ben Rasulullah’dan (sav) bir hadis işittiğim vakit Allah, o sözünden dilediği kadarıyla beni yararlandırırdı. Başkası bana ondan hadis nakledecek olursa ona yemin ettirirdim. Yemin ederse onu tasdik ederdim. Gerçek şu ki, Ebu Bekir’in bana rivayet ettiğine göre –ki Ebu Bekir şüphesiz doğru söylemiştir- Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Bir kimse bir günah işleyip de güzel bir surette abdest aldıktan sonra iki rekât namaz kılar [–Mis‘ar: 'sonra namaz kılarsa' demiştir-] ve Allah’tan mağfiret dilerse mutlaka Allah da onun günahlarını bağışlar"