Giriş

Bize Ebu Kamil ve Kuteybe b. Said -hadis Kuteybe'nin lafızları ile aktarılmıştır-, onlara Abdülvahid, ona Hasan b. Ubeydullah, ona İbrahim b. Süveyd, ona da Abdurrahman b. Yezid, İbn Mesud'un şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) bana; "yanıma girmek için iznin, aramızdaki perdenin kaldırılması ve fısıltımı duymandır. Seni menedinceye kadar bu şekildeki izin usulü devam edecektir" dedi.


Açıklama: Hadislerde izin alınmadan bir mesken ve benzeri yerlere girmek yasaklanmıştır. Bu rivayetten ise iznin sadece sözlü olmadığı, yerine göre bir takım işaret ve uygulamaların da iznin yerine geçebileceği anlaşılmaktadır. (Muhyeddin en-Nevevî, el-Minhâc şerh Sahîh-i Müslim, Dâr ihayi't-turâsi'l-Arabî, 14/150)

    Öneri Formu
6033 M005666 Müslim, Selam, 16

Bize Kuteybe b. Said, ona Cerîr, ona A'meş, ona Ebu Vâil, ona Abdullah b. Mesud'un söylediğine göre Rasulullah'a (sav) bir adam geldi ve 'Ey Allah'ın Rasulü! Bir topluluğu sevdiği halde henüz onlara kavuşamamış bir adam hakkında ne dersiniz?' diye sordu. Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Kişi sevdiği ile beraberdir." Bu hadisi Ameş, ona Ebu Vâil, ona Abdullah, ona Rasulullah'dan (sav) rivayet etmekte Cerîr b. Hâzım, Süleyman b. Karn ve Ebu Avâne mutabaat etmişlerdir.


Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile arasında inkıta vardır.

    Öneri Formu
279618 B006169-4 Buhari, Edeb, 96

Bize Ebu Kamil ve Kuteybe b. Said -hadis Kuteybe'nin lafızları ile aktarılmıştır-, onlara Abdülvahid, ona Hasan b. Ubeydullah, ona İbrahim b. Süveyd, ona da Abdurrahman b. Yezid, İbn Mesud'un şöyle dediğini rivayet etti: Rasulullah (sav) bana; "yanıma girmek için iznin, aramızdaki perdenin kaldırılması ve fısıltımı duymandır. Seni menedinceye kadar bu şekildeki izin usulü devam edecektir" dedi.


Açıklama: Hadislerde izin alınmadan bir mesken ve benzeri yerlere girmek yasaklanmıştır. Bu rivayetten ise iznin sadece sözlü olmadığı, yerine göre bir takım işaret ve uygulamaların da iznin yerine geçebileceği anlaşılmaktadır. (Muhyeddin en-Nevevî, el-Minhâc şerh Sahîh-i Müslim, Dâr ihayi't-turâsi'l-Arabî, 14/150)

    Öneri Formu
288683 M005666-2 Müslim, Selam, 16

Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Hennâd b. Serî, o ikisine Ebu Ahvas, ona Mansur; (T) Bize Züheyr b. Harb, Osman b. Ebu Şeybe ve İshak b. İbrahim –lafız Züheyr'e aittir-, onlara Cerir, ona Mansur, ona Ebu Vâil, ona da Abdullah, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Üç kişi (bir arada) bulunduğunuzda, (başka) insanların arasına karışıncaya kadar, (sizden) iki kişi, diğerini bırakıp da (kendi aralarında) gizlice konuşmasın. Zira bu, onu (üçüncü kişiyi) üzer."


    Öneri Formu
6079 M005696 Müslim, Selam, 37

Bize Osman, ona Cerîr, ona Mansur, ona Ebu Vâil ona da Abdullah'ın (ra) rivayet ettiğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurdu: "Üç kişi (bir arada) bulunduğunuzda, (başka) insanların arasına karışıncaya kadar, (sizden) iki kişi, diğerini bırakıp da (kendi aralarında) gizlice konuşmasın. Zira bu, onu (üçüncü şahsı) üzer."


    Öneri Formu
22969 B006290 Buhari, İsti'zan, 47

Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Hennâd b. Serî, onlara Ebu Ahvas, ona Mansur; (T) Bize Züheyr b. Harb, Osman b. Ebu Şeybe, İshak b. İbrahim –lafız Züheyr'e aittir-, onlara Cerîr, ona Mansur, ona Ebu Vâil ona da Abdullah, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Üç kişi (bir arada) bulunduğunuzda, (başka) insanların arasına karışıncaya kadar, (sizden) iki kişi, diğerini bırakıp da (kendi aralarında) gizli konuşmasın. Zira bu, onu (üçüncü kişiyi) üzer."


    Öneri Formu
279776 M005696-2 Müslim, Selam, 37

Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Hennâd b. Serî, onlara Ebu Ahvas, ona Mansur; (T) Bize Züheyr b. Harb, Osman b. Ebu Şeybe, İshak b. İbrahim –lafız Züheyr'e aittir-, onlara Cerîr, ona Mansur, ona Ebu Vâil ona da Abdullah, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Üç kişi (bir arada) bulunduğunuzda, (başka) insanların arasına karışıncaya kadar, (sizden) iki kişi, diğerini bırakıp da (kendi aralarında) gizli konuşmasın. Zira bu, onu (üçüncü kişiyi) üzer."


    Öneri Formu
279777 M005696-3 Müslim, Selam, 37

Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Hennâd b. Serî, onlara Ebu Ahvas, ona Mansur; (T) Bize Züheyr b. Harb, Osman b. Ebu Şeybe, İshak b. İbrahim –lafız Züheyr'e aittir-, onlara Cerîr, ona Mansur, ona Ebu Vâil ona da Abdullah, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Üç kişi (bir arada) bulunduğunuzda, (başka) insanların arasına karışıncaya kadar, (sizden) iki kişi, diğerini bırakıp da (kendi aralarında) gizlice konuşmasın. Zira bu, onu (üçüncü kişiyi) üzer."


    Öneri Formu
279778 M005696-4 Müslim, Selam, 37

Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Hennâd b. Serî, onlara Ebu Ahvas, ona Mansur; (T) Bize Züheyr b. Harb, Osman b. Ebu Şeybe, İshak b. İbrahim –lafız Züheyr'e aittir-, onlara Cerîr, ona Mansur, ona Ebu Vâil ona da Abdullah, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu nakletmiştir: "Üç kişi (bir arada) bulunduğunuzda, (başka) insanların arasına karışıncaya kadar, (sizden) iki kişi, diğerini bırakıp da (kendi aralarında) gizlice konuşmasın. Zira bu, onu (üçüncü kişiyi) üzer."


    Öneri Formu
279779 M005696-5 Müslim, Selam, 37

Bize Muhammed b. Ubeyd b. Meymûn, ona İsa b. Yunus, ona el-A'meş, ona İbrahim, ona Alkame, ona da İbn Mesûd (ra) şöyle rivayet etmiştir: Medine'deki bir tarlada Hz. Peygamber'le (sav) birlikte idim. Rasûlullah (sav) bir ağaç dalına yaslanmıştı. O sırada Yahudilerden bir grup oradan geçiyordu, içlerinden biri, 'Ona ruh hakkında sorun' dedi. Bazıları ise, 'Hayır sormayın, çünkü size hoşlanmayacağınız şeyler söyleyebilir' dediler. Sonunda onun yanına gelip, 'Ey Ebu'l-Kâsım! Bize ruhtan bahset' dediler. Hz Peygamber bir müddet durup bekledi. O sırada kendisine vahiy geldiğini anlamıştım. Biraz geri durdum, nihayet vahiy hali kalktı. Sonra şu âyeti okudu: "Sana ruh hakkında soru sorarlar. De ki: Ruhun ne olduğunu ancak Rabbim bilir, size ise pek az bilgi verilmiştir.(el-İsra, 17/85)".


    Öneri Formu
29332 B007297 Buhari, İ'tisâm, 3