2192 Kayıt Bulundu.
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys b. Sa'd, ona da Süfyan b. Abdurrahman'ın rivayet ettiğine göre, Asım b. Süfyan es-Sekafî şöyle demiştir: Asım b. Süfyan ve arkadaşları Selasil savaşına çıktılar. Ancak savaşa yetişemediler. Bir müddet (savaşın yapıldığı bölgede) beklediler. Daha sonra Muaviye'nin yanına döndüler. Muaviye'nin yanında Ebu Eyyüb ve Ukbe b. Amir de bulunuyordu. Asım şöyle dedi: 'Ey Ebu Eyyüb, bu yıl savaşı kaçırdık. Bize ulaşan bir habere göre dört mescitte namaz kılan bir kimsenin günahı bağışlanırmış.' Ebu Eyyüb: 'Ey kardeşimin oğlu, Sana bundan daha kolay bir ibadeti bildireyim. Ben Rasulullah'ı (sav) 'Kim emredildiği şekilde abdestini alır ve yine emredildiği şekilde namazını kılarsa daha önce işlemiş olduğu günahlar bağışlanır.' buyururken işitmiştim.' karşılığını verdi ve (sözünü tasdik etmesi için Ukbe'ye): 'Öyle değil mi Ey Ukbe?' diye sordu. Ukbe de 'Evet' cevabını verdi.
Açıklama: Hadist geçen "فرابطوا" kelimesi "Savaşa katılamadıklarından dolayı kaçırdıkları sevabı elde etmek amacıyla ibadet ve taatte bulundular." şeklinde de çevrilebilir. Ancak hadisin devamındaki ifadeler, kaçırılan sevabı telafi etme çabasının Muaviye'nin yanına geldikten sonra ortaya çıktığını ihsas ettirmektedir. Bu sebeple söz konu kelime "Düşman ordusunun geçiş güzergahında bir süre gizlendiler." şeklinde çevrilmiştir. el-Vellevî'nin izahı da bu mana takdirini desteklemektedir. Bk. el-Vellevî, Zahîretu'l-ukbâ, III, 365.
Bize Yahya b. Habib b. Arabî, ona Hammad, ona da Ebu Cehdam, Abdullah b. Ubeydullah b. Abbas'ın şöyle dediğini rivayet etmiştir: Abdullah b. Abbas ile birlikte oturuyorduk. Bize şöyle dedi: "Vallahi Rasulullah (sav) bize diğer insanlardan özel olarak sadece üç şeyi emretti: Abdesti (şartlarına ve adaplarına özen göstererek) tastamam almamızı, zekât malından yemememizi ve atları eşeklerle çifleştirmememizi."
Bize Kuteybe, ona Cerîr, ona Mansur, ona Hilal b. Yisâf, ona Ebu Yahya, ona da Abdullah b. Amr'ın rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Abdesti (şartlarına ve adaplarına özen göstererek) tastamam alınız."
Bize Veki b. Cerrah, ona Süfyan, ona Ebu Haşim el-Vâsıtî, ona Ebu Miclez, ona Kays b. Abbâd, ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle haber vermiştir: "Kim abdestini tamamladıktan sonra 'Allahım seni tesbih ederim. Senden başka ilah yok. Sadece sen varsın. Senden istiğfar eder ve sana tevbe ederim' derse bu duası bir mühür vurularak arşa kadar yükseltilir ve kıyamete kadar hiç bir bozulma olmadan orada kalır."