127 Kayıt Bulundu.
Bize Amr b. Osman el-Hımsî, ona babası (Osman b. Kesir), ona Harîz, ona Râşid b. Sa'd, ona Asım b. Humeyd es-Sekûnî, ona Muaz b. Cebel şöyle rivayet etti: Hz. Peygamber'i yatsı namazı için mescitte bekledik. Ancak o, gecikti. Öyle ki bazısı onun mescide çıkmayacağını düşündü. Öyle ki bizden biri, 'herhalde namazını kılmıştır' dedi. Biz bu halde iken Hz. Peygamber mescide çıktı ve (insanlar) dedikleri şeyleri ona da dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber şöyle buyurdu: "Yatsı namazını geciktirin. Şüphesiz sizler, yatsı namazı ile diğer ümmetlere üstün kılındınız. Bu namazı sizden önce bir ümmet kılmadı."
Açıklama: İslamın temel şartlarından biri olan namazın vaktinde kılınması esastır. Müminler açısından namazın beklenmesi, diğer bir ifade ile günü, namazları esas alarak planlamaları arzu edilmektedir. Bu nedenle pensip olarak namazların ilk vaktinde kılınması tavsiye edilmektedir. Ancak yatsı namazının tercih edilen vakti ile ilgili hadislerde özel bir vurgu vardır. Buna göre yatsı namazının öncesinde uyumamak, kıldıktan sonra da muhabbete dalıp vakit geçirmeden istirahate çekilmek gerekmektedir. Rivayetlerdeki gecenin üçte birine ya da yarısına kadar tehir edilmesi tavsiyesi, bu zamanın sohbet, okuma, tezekkür, tefekkür vb. özel uğraşlarla günün tamamlanmasını sağlamak içindir. Bu hal, islam ümmetini diğer ümmetler arasında ayrıcalıklı kılmaktadır.
Bize Osman b. Ebu Şeybe, ona Cerir, ona Mansur, ona Hakem, ona Nafi', ona da Abdullah b. Ömer şöyle rivayet etti: "Bir gece mescitte oturup yatsı namazı için Hz. Peygamber'i bekledik. O, gecenin üçte biri geçtiğinde ya da daha sonra çıkıp yanımıza geldi. Onu bir şey mi meşgul etti ya da başka bir şey mi oldu bilemedik. Geldiğinde şöyle buyurdu: 'Yatsı namazını mı bekliyorsunuz? Eğer ümmetime ağır geleceğini bilmesem sizlere yatsı namazını bu vakitte kıldırırdım.' Sonra müezzine kamet getirmesi için emir buyurdu ve namazı kıldırdı."
Bize Müsedded, ona Bişr b. Mufaddal, ona Davud b. Ebu Hind, ona Ebu Nadre, ona da Ebu Said el-Hudrî şöyle rivayet etti: "Hz. Peygamber ile yatsı namazını kılmıştık. O, gece yarısından biraz sonra mescide çıkmıştı. Bizlere, 'saf tutun' dedi; bizler de safa girdik. Ardından şöyle buyurdu: "(Burada olmayan kimi) insanlar namazlarını kıldılar ve yataklarına çekildiler. Sizler ise cemaatle namazı beklediniz. Namazı beklediğini müddetçe, namaz kılıyormuş gibisinizdir. Zayıf ve hastalar olmasaydı ben, bu namazı gece yarısına kadar geciktirirdim."