652 Kayıt Bulundu.
Bize Nasr b. Abdurrahman el-Kûfî, ona Ebu Katan, ona Hamza ez-Zeyyât, ona Ebu İshak, ona Said b. Cübeyr, ona İbn Abbas, ona da Übey b. Ka’b şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) bir kişiyi anıp ona dua ettiğinde, duaya önce kendisinden başlardı." [Ebu İsa (Tirmizi), bu hadisin hasen-garib-sahih olduğunu söylemiş, İsnaddaki Eba Katan’ın isminin Amr b. Heysem olduğunu belirtmiştir.]
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona Ebu Bekir'in azatlısı Sümey, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre’nin rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "İmam namazda (Gazaba uğrayanların ve sapıtanların yoluna değil) dediği zaman, siz de âmin deyiniz. Çünkü âmin demesi, meleklerin âmin lafzına denk düşen bir kimsenin geçmiş günahları bağışlanır." [Muhammed b. Amr bu hadisi Ebu Seleme’den, o, Ebu Hureyre’den o da Nebi’den (sav) rivayetle, Ebu Salih'e mütâbaatta bulunduğu gibi, Nuaym el-Mucmir de hadisi Ebu Hureyre’den naklederek mütabaatta bulunmuştur.]
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Muhammed b. Amr arasında inkita vardır.
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona Ebu Bekir'in azatlısı Sümey, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre’nin rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "İmam namazda (Gazaba uğrayanların ve sapıtanların yoluna değil) dediği zaman, siz de âmin deyiniz. Çünkü âmin demesi, meleklerin âmin lafzına denk düşen bir kimsenin geçmiş günahları bağışlanır." [Muhammed b. Amr bu hadisi Ebu Seleme’den, o, Ebu Hureyre’den o da Nebi’den (sav) rivayetle, Ebu Salih'e mütâbaatta bulunduğu gibi, Nuaym el-Mucmir de hadisi Ebu Hureyre’den naklederek mütabaatta bulunmuştur.]
Açıklama: Rivayet muallaktır; Buhari ile Nuaym b. Abdullah arasında inkita vardır.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona İbn Şihâb, ona Said b. Müseyyeb ve Ebu Selem b. Abdurrahman, o ikisine Ebu Hüreyre'nin söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "İmam amin dediğinde siz de amin deyiniz. Kimin amin demesi meleklerin amin demesine denk gelirse daha önce işlemiş olduğu günahları affedilir." İbn Şihâb şöyle söylemiştir: Hz. Peygamber (sav) (imam olduğu halde) "amin" derdi.
Açıklama: Rivayet, İbn Hacer'e göre muallak olmayıp mürsel bir hadistir (Fethü'l-bari, Darü'l-Marife, II, 265).
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona İbn Şihâb, ona Said b. Müseyyeb ve Ebu Selem b. Abdurrahman, o ikisine Ebu Hüreyre'nin söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "İmam amin dediğinde siz de amin deyiniz. Kimin amin demesi meleklerin amin demesine denk gelirse daha önce işlemiş olduğu günahları affedilir." İbn Şihâb şöyle söylemiştir: Hz. Peygamber (sav) "amin" derdi.
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona Ebu Zinâd, ona A‘rec, ona da Ebu Hureyre’nin (r.a) rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "Sizden bir kimse âmin deyince, melekler de âmin derler. Bu âminler birbirine denk gelirse, o kimsenin geçmiş günahları bağışlanır."
Bize Abdullah b. Mesleme, ona Malik, ona Ebu Bekir'in azatlısı Sümey, ona Ebu Salih, ona da Ebu Hureyre’nin rivayet ettiğine göre, Rasulullah (sav) şöyle buyurmuştur: "İmam namazda (Gazaba uğrayanların ve sapıtanların yoluna değil) dediği zaman, siz de âmin deyiniz. Çünkü âmin demesi, meleklerin âmin lafzına denk düşen bir kimsenin geçmiş günahları bağışlanır." [Muhammed b. Amr bu hadisi Ebu Seleme’den, o, Ebu Hureyre’den o da Nebi’den (sav) rivayetle, Ebu Salih'e mütâbaatta bulunduğu gibi, Nuaym el-Mucmir de hadisi Ebu Hureyre’den naklederek mütabaatta bulunmuştur.]
Bize Kuteybe (b. Said), ona (Abdullah) b. Lehîa, ona Ebu Zübeyr (Muhammed b. Müslim), ona da Cabir (b. Abdullah), Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Her kim Allah’a (cc) dua ederse, yapılan dua bir günah işlemek veya akraba ile bağı koparmak için olmadığı sürece, Allah (cc) ya onun dileğini yerine getirir ya da benzeri bir kötülüğü o kişiden defeder." [Bu konuda Ebu Said ve Ubâde b. Samit’ten de hadis rivayet edilmiştir.]
Bize Mahmud b. Ğaylân, ona Ebu Davud, ona Şu'be, ona Ebu İshak, ona bir adam, ona da Ferve b. Nevfel (ra) şöyle rivayet etmiştir: "Bir adam Hz. Peygamber'in (sav) yayına geldi ve 'Ey Allah'ın Resulü! Bana yattığım zaman okuyacağım bir dua öğret' dedi. Hz. Peygamber (sav) ona 'Kâfirûn suresini oku. Çünkü o sure şirkten korur' buyurdu." [Şu'be şöyle demiştir: Bazı rivayetlerde Bir kere oku' denilirken, bazılarında bu kayıt bulunmamaktadır. Bize Musa b. Hizâm, ona Yahya b. Adem, ona İsrail, ona Ebu İshak, ona Ferve b. Nevfel, ona da babası, Hz. Peygamber'in yanına geldiğini söylemiş ve hadisin yakın manada benzerini nakletmiştir. Hadisin bu senedi daha sahihtir. Ebu İsa (Tirmizî) şöyle demiştir: Züheyr bu hadisi, Ebu İshak'tan o Ferve b. Nevfel'den, o babasından, o da Hz. Peygamber'den (sav) benzer şekilde nakletmiştir. Bu sened, Şu'be rivayetinden daha doğru ve sahihtir. Ebu İshak'ın ashabı bu hadiste ihtilafa düşmüşlerdir. Bu hadis başka senedlerden de rivayet edilmiştir. Hadisi Abdurrahman b. Nevfel babasından, o da Hz. Peygamber'den nakletmiştir. Abdurrahman, Ferve b. Nevfel'in kardeşidir.]
Bize Abdullah b. Yusuf, ona Mâlik, ona İbn Şihâb, ona Said b. Müseyyeb ve Ebu Selem b. Abdurrahman, o ikisine Ebu Hüreyre'nin söylediğine göre Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "İmam amin dediğinde siz de amin deyiniz. Kimin amin demesi meleklerin amin demesine denk gelirse daha önce işlemiş olduğu günahları affedilir." İbn Şihâb şöyle söylemiştir: Hz. Peygamber (sav) "amin" derdi.