Öneri Formu
Hadis Id, No:
20182, T003374
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا مَرْحُومُ بْنُ عَبْدِ الْعَزِيزِ الْعَطَّارُ حَدَّثَنَا أَبُو نَعَامَةَ السَّعْدِيُّ عَنْ أَبِي عُثْمَانَ النَّهْدِيِّ عَنْ أَبِي مُوسَى الْأَشْعَرِيِّ رَضِيَ اللَّهُ عَنْهُ قَالَ كُنَّا مَعَ رَسُولِ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ فِي غَزَاةٍ فَلَمَّا قَفَلْنَا أَشْرَفْنَا عَلَى الْمَدِينَةِ فَكَبَّرَ النَّاسُ تَكْبِيرَةً وَرَفَعُوا بِهَا أَصْوَاتَهُمْ فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ « إِنَّ رَبَّكُمْ لَيْسَ بِأَصَمَّ وَلَا غَائِبٍ هُوَ بَيْنَكُمْ وَبَيْنَ رُءُوسِ رِحَالِكُمْ » قَالَ يَا عَبْدَ اللَّهِ بْنَ قَيْسٍ أَلَا أُعَلِّمُكَ كَنْزًا مِنْ كُنُوزِ الْجَنَّةِ ؟ لَا حَوْلَ وَلَا قُوَّةَ إِلَّا بِاللَّهِ. هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ. وَأَبُو عُثْمَانَ النَّهْدِيُّ اسْمُهُ عَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مُلٍّ وَأَبُو نَعَامَةَ السَّعْدِيُّ اسْمُهُ عَمْرُو بْنُ عِيسَى. حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ مَنْصُورٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ، عَنْ حُمَيْدٍ أَبِي المَلِيحِ، عَنْ أَبِي صَالِحٍ، عَنْ أَبِي هُرَيْرَةَ، عَنِ النَّبِيِّ صَلَّى اللَّهُ عَلَيْهِ وَسَلَّمَ نَحْوَهُ.
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşar, ona Merhum b. Abdulaziz el-Attâr, ona Ebu Ne‘ame es-Sa‘dî, ona da Ebu Osman en-Nehdî, Ebu Musa el Eşarî’nin (ra) şöyle dediğini rivayet etti:
Rasulullah (sav) ile birlikte bir savaşta idik. Savaşı bitirince Medîne’ye döndük insanlar tekbir getirerek seslerini yükselttiler. Bunun üzerine Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Rabbiniz sağır değildir. Uzakta da değildir; O her yerdedir.” (Nebi sav) dedi ki: Ey Abdullah b. Kays! Sana Cennetin hazinelerinden bir hazineyi haber vereyim mi? “La havle vela kuvvete illa billah.” Tirmizî: Bu hadis hasendir. Ebu Osman en Nehdî’nin ismi Abdurrahman b. Mül’dür. Ebu Ne‘ame es Sa‘dî’nin ismi Amr b. Absî’dir. İshâk b. Mansur, Ebu Âsım vasıtasıyla Humeyd b. Ebu Melih’den, Ebu Salih’den, Ebu Hüreyre’den benzeri şekilde rivâyet etmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 3, 5/457
Senetler:
1. Ebu Musa Abdullah b. Kays el-Eş'arî (Abdullah b. Kays b. Süleym)
2. Ebu Osman en-Nehdî (Abdurrahman b. Mül b. Amr b. Adiy b. Vehb)
3. Ebu Ne'âme Abdurabbih es-Sa'di (Abdurabbih)
4. Ebu Muhammed Merhum b. Abdulaziz el-Ümevi (Merhûm b. Abdulaziz b. Mihran)
5. Muhammed b. Beşşâr el-Abdî (Muhammed b. Beşşâr b. Osman)
Konular:
Dua, dua etme adabı
Dua, en üstünü
Dua, sefere çıkarken, dönerken, konaklama yerinde
KTB, DUA
حَدَّثَنَا عَبْدَانُ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ أَخْبَرَنَا يُونُسُ . وَقَالَ اللَّيْثُ حَدَّثَنِى يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ قَالَ حَدَّثَنِى ابْنُ كَعْبِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنهما - أَخْبَرَهُ أَنَّ أَبَاهُ قُتِلَ يَوْمَ أُحُدٍ شَهِيدًا ، فَاشْتَدَّ الْغُرَمَاءُ فِى حُقُوقِهِمْ ، فَأَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَكَلَّمْتُهُ ، فَسَأَلَهُمْ أَنْ يَقْبَلُوا ثَمَرَ حَائِطِى ، وَيُحَلِّلُوا أَبِى ، فَأَبَوْا ، فَلَمْ يُعْطِهِمْ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَائِطِى ، وَلَمْ يَكْسِرْهُ لَهُمْ ، وَلَكِنْ قَالَ « سَأَغْدُو عَلَيْكَ » . فَغَدَا عَلَيْنَا حَتَّى أَصْبَحَ ، فَطَافَ فِى النَّخْلِ ، وَدَعَا فِى ثَمَرِهِ بِالْبَرَكَةِ ، فَجَدَدْتُهَا ، فَقَضَيْتُهُمْ حُقُوقَهُمْ ، وَبَقِىَ لَنَا مِنْ ثَمَرِهَا بَقِيَّةٌ ، ثُمَّ جِئْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهْوَ جَالِسٌ ، فَأَخْبَرْتُهُ بِذَلِكَ ، فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لِعُمَرَ « اسْمَعْ - وَهْوَ جَالِسٌ - يَا عُمَرُ » . فَقَالَ أَلاَّ يَكُونُ قَدْ عَلِمْنَا أَنَّكَ رَسُولُ اللَّهِ ، وَاللَّهِ إِنَّكَ لَرَسُولُ اللَّهِ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20745, B002601
Hadis:
حَدَّثَنَا عَبْدَانُ أَخْبَرَنَا عَبْدُ اللَّهِ أَخْبَرَنَا يُونُسُ . وَقَالَ اللَّيْثُ حَدَّثَنِى يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ قَالَ حَدَّثَنِى ابْنُ كَعْبِ بْنِ مَالِكٍ أَنَّ جَابِرَ بْنَ عَبْدِ اللَّهِ - رضى الله عنهما - أَخْبَرَهُ أَنَّ أَبَاهُ قُتِلَ يَوْمَ أُحُدٍ شَهِيدًا ، فَاشْتَدَّ الْغُرَمَاءُ فِى حُقُوقِهِمْ ، فَأَتَيْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَكَلَّمْتُهُ ، فَسَأَلَهُمْ أَنْ يَقْبَلُوا ثَمَرَ حَائِطِى ، وَيُحَلِّلُوا أَبِى ، فَأَبَوْا ، فَلَمْ يُعْطِهِمْ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم حَائِطِى ، وَلَمْ يَكْسِرْهُ لَهُمْ ، وَلَكِنْ قَالَ « سَأَغْدُو عَلَيْكَ » . فَغَدَا عَلَيْنَا حَتَّى أَصْبَحَ ، فَطَافَ فِى النَّخْلِ ، وَدَعَا فِى ثَمَرِهِ بِالْبَرَكَةِ ، فَجَدَدْتُهَا ، فَقَضَيْتُهُمْ حُقُوقَهُمْ ، وَبَقِىَ لَنَا مِنْ ثَمَرِهَا بَقِيَّةٌ ، ثُمَّ جِئْتُ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم وَهْوَ جَالِسٌ ، فَأَخْبَرْتُهُ بِذَلِكَ ، فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم لِعُمَرَ « اسْمَعْ - وَهْوَ جَالِسٌ - يَا عُمَرُ » . فَقَالَ أَلاَّ يَكُونُ قَدْ عَلِمْنَا أَنَّكَ رَسُولُ اللَّهِ ، وَاللَّهِ إِنَّكَ لَرَسُولُ اللَّهِ .
Tercemesi:
Bize Abdân (Abdullah b. Osman el-Ateki), ona Abdullah (b. Mübarek), ona Yunus( b. Yezid),T [Abdullah b. Salih] ona Leys b. Sa'd, ona Yunus( b. Yezid), ona Muhammed b. Şihab ez-Zührî, ona da (Abdurrahman) b. Ka'b b. Malik,Cabir b. Abdullah (el-Ensârî)'nin (r.anhüma)şöyle dediğini rivayet etti:
Babası (Abdullah ibn Amr)'ın Uhud günü şehit olduğunu, alacaklıların hakklarını istemekte sıkıştırdıklarını haber verip şöyle dedi: Bunun üzerine ben Rasulullah'a (sav) geldim ve durumu onunla konuştum. Akabinde Rasulullah (sav) alacaklılara, hurmalığımın mahsulünü kabul etmelerini ve babamı bu şekilde borçtan kurtarmalarını (hela etmelerini) istedi. Fakat alacaklılar bu teklifi kabul etmediler. Rasulullah (sav) da onlara hurmalığımı vermedi ve onlar için hurma mahsulünü de kestirmedi. Lakin bana:
— "Yarın kuşluk vakti sana geleceğim" buyurdu.
Ertesi günü sabah olunca kuşluk vakti bana geldi, hurmalıkta dolaştı, mahsul hakkında bereketle dua etti. Akabinde ben hurma mahsulünü topladım. Alacaklıların hakklarını tamamen verdim. Bize de bahçenin mahsulünden geriye bir şeyler kaldı. Bundan sonra ben Rasulullah'a (sav) geldim, O oturmuş haldeydi. Ben kendisine bunları [borçları ödeme, fazladan bir miktarın artması, Rasulullah'ın (sav) duası bereketinin meydana gelmesi işlerini] haber verdim. Bunun üzerine Rasulullah (sav), yakında oturmakta olan Ömer'e hitaben:
"Ey Ömer! Cabir'in söylediğine kulak ver" buyurdu.
Ömer (ra) de hemen:
Biz zaten senin Allah’ın Rasulü olduğunu biliyoruz! Vallahi, Sen muhakkak Allah’ın peygamberisin!
diye cevap verdi, dedi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Hibe ve Fazlihe ve't-Tahrîzi aleyhe 21, 1/707
Senetler:
1. Cabir b. Abdullah el-Ensârî (Cabir b. Abdullah b. Amr b. Haram b. Salebe)
2. Ebu Hattab Abdurrahman b. Ka'b el-Ensarî (Abdurrahman b. Ka'b b. Malik b. Ebu Kayn)
3. Ebu Bekir Muhammed b. Şihab ez-Zührî (Muhammed b. Müslim b. Ubeydullah b. Abdullah b. Şihab)
4. Yunus b. Yezid el-Eyli (Yunus b. Yezid b. Mişkan)
5. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Mübarek el-Hanzalî (Abdullah b. Mübarek b. Vadıh)
6. Ebu Abdurrahman Abdullah b. Osman el-Ateki (Abdullah b. Osman b. Cebele b. Meymun)
Konular:
Bereket, rızkın, malın ve ömrün bereketlenmesi
Dua, borçtan kurtulmak için yapılacak dua
Dua, dua etme adabı
Dua, duası makbul kimseler
Dua, kabul saati
HZ. PEYGAMBER'İN DUALARI
KTB, DUA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20989, T003499
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ يَحْيَى الثَّقَفِىُّ الْمَرْوَزِىُّ حَدَّثَنَا حَفْصُ بْنُ غِيَاثٍ عَنِ ابْنِ جُرَيْجٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ سَابِطٍ عَنْ أَبِى أُمَامَةَ قَالَ: قِيلَ يَا رَسُولَ اللَّهِ أَىُّ الدُّعَاءِ أَسْمَعُ؟ قَالَ: « جَوْفُ اللَّيْلِ الآخِرُ وَدُبُرَ الصَّلَوَاتِ الْمَكْتُوبَاتِ » . قَالَ :هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ . وَقَدْ رُوِىَ عَنْ أَبِى ذَرٍّ وَابْنِ عُمَرَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم أَنَّهُ قَالَ: « جَوْفُ اللَّيْلِ الآخِرُ الدُّعَاءُ فِيهِ أَفْضَلُ أَوْ أَرْجَى » . أَوْ نَحْوَ هَذَا .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Yahya es-Sekafi el-Mervezî, ona (Ebu Ömer) Hafs b. Gıyas (en-Nehaî),ona (Ebu Velid) İbn Cüreyc (el-Mekkî), ona da (İbn Ebu Humeyda )Abdurrahman b. Sabit (el-Kuraşî), Ebu Ümame (Sudey b. Aclân el-Bahilî)'nin şöyle dediğini rivayet etti:
Rasulullah'a (sav) şöyle denildi: “Ey Allah’ın Rasulü! Duâların hangisi daha makbuldür?” Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: “Gecenin son yarısında ve farz namazlardan sonra yapılan dualar.” Tirmizî: Bu hadis hasendir. Ebu Zerr ve İbn Ömer’den Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğu rivâyet edilmiştir: “Gecenin son yarısı ki onda yapılan duâ daha değerli ve (kabul olması) daha ümid vericidir veya benzeri bir ifade kullandı.”
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 78, 5/526
Senetler:
1. Ebu Ümame Sudey b. Aclân el-Bahilî (Sudey b. Aclân b. Vehb)
2. ibn Ebu Humeyda Abdurrahman b. Sabit el-Kuraşî (Abdurrahman b. Abdullah b. Abdurrahman b. Sabit)
3. Ebu Velid İbn Cüreyc el-Mekkî (Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc)
4. Ebu Ömer Hafs b. Gıyas en-Nehaî (Hafs b. Gıyas b. Talk b. Muaviye b. Malik)
5. Muhammed b. Yahya es-Sekafi el-Mervezi (Muhammed b. Yahya b. Eyyüb b. İbrahim)
Konular:
DUA ZAMAN VE MEKAN İLİŞKİSİ
Dua, dua etme adabı
Dua, geceleri yapılacak dualar
Dua, kabul saati
KTB, DUA
حَدَّثَنَا عَلِىٌّ حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ الْمُفَضَّلِ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَبِى إِسْحَاقَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ - رضى الله عنه أَنَّهُ أَقْبَلَ هُوَ وَأَبُو طَلْحَةَ مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَمَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم صَفِيَّةُ مُرْدِفَهَا عَلَى رَاحِلَتِهِ ، فَلَمَّا كَانُوا بِبَعْضِ الطَّرِيقِ عَثَرَتِ النَّاقَةُ ، فَصُرِعَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم وَالْمَرْأَةُ ، وَإِنَّ أَبَا طَلْحَةَ - قَالَ أَحْسِبُ قَالَ - اقْتَحَمَ عَنْ بَعِيرِهِ فَأَتَى رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ يَا نَبِىَّ اللَّهِ جَعَلَنِى اللَّهُ فِدَاءَكَ ، هَلْ أَصَابَكَ مِنْ شَىْءٍ قَالَ « لاَ ، وَلَكِنْ عَلَيْكَ بِالْمَرْأَةِ » . فَأَلْقَى أَبُو طَلْحَةَ ثَوْبَهُ عَلَى وَجْهِهِ ، فَقَصَدَ قَصْدَهَا فَأَلْقَى ثَوْبَهُ عَلَيْهَا ، فَقَامَتِ الْمَرْأَةُ ، فَشَدَّ لَهُمَا عَلَى رَاحِلَتِهِمَا فَرَكِبَا ، فَسَارُوا حَتَّى إِذَا كَانُوا بِظَهْرِ الْمَدِينَةِ - أَوْ قَالَ أَشْرَفُوا عَلَى الْمَدِينَةِ - قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « آيِبُونَ تَائِبُونَ عَابِدُونَ لِرَبِّنَا حَامِدُونَ » . فَلَمْ يَزَلْ يَقُولُهَا حَتَّى دَخَلَ الْمَدِينَةَ .
Öneri Formu
Hadis Id, No:
30492, B003086
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىٌّ حَدَّثَنَا بِشْرُ بْنُ الْمُفَضَّلِ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ أَبِى إِسْحَاقَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ - رضى الله عنه أَنَّهُ أَقْبَلَ هُوَ وَأَبُو طَلْحَةَ مَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَمَعَ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم صَفِيَّةُ مُرْدِفَهَا عَلَى رَاحِلَتِهِ ، فَلَمَّا كَانُوا بِبَعْضِ الطَّرِيقِ عَثَرَتِ النَّاقَةُ ، فَصُرِعَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم وَالْمَرْأَةُ ، وَإِنَّ أَبَا طَلْحَةَ - قَالَ أَحْسِبُ قَالَ - اقْتَحَمَ عَنْ بَعِيرِهِ فَأَتَى رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَالَ يَا نَبِىَّ اللَّهِ جَعَلَنِى اللَّهُ فِدَاءَكَ ، هَلْ أَصَابَكَ مِنْ شَىْءٍ قَالَ « لاَ ، وَلَكِنْ عَلَيْكَ بِالْمَرْأَةِ » . فَأَلْقَى أَبُو طَلْحَةَ ثَوْبَهُ عَلَى وَجْهِهِ ، فَقَصَدَ قَصْدَهَا فَأَلْقَى ثَوْبَهُ عَلَيْهَا ، فَقَامَتِ الْمَرْأَةُ ، فَشَدَّ لَهُمَا عَلَى رَاحِلَتِهِمَا فَرَكِبَا ، فَسَارُوا حَتَّى إِذَا كَانُوا بِظَهْرِ الْمَدِينَةِ - أَوْ قَالَ أَشْرَفُوا عَلَى الْمَدِينَةِ - قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « آيِبُونَ تَائِبُونَ عَابِدُونَ لِرَبِّنَا حَامِدُونَ » . فَلَمْ يَزَلْ يَقُولُهَا حَتَّى دَخَلَ الْمَدِينَةَ .
Tercemesi:
Bize Ali (b. Medini), ona Bişr b. Mufaddal, ona Yahya b. Ebu İshak, ona da Enes b. Malik'in dediğine göre; Enes b. Malik ve Ebu Talha, Hz. Peygamber (sav) ile birlikte dönüyorlardı. Hz. Peygamber'in (sav) yanında da eşi Safiyye bulunuyordu ve onu bineğinin arkasına bindirmişti. Yolda ilerlerken bindikleri deve tökezledi ve Hz. Peygamber (sav) ile eşi deveden düştüler. Ravi dedi ki: Zannediyorum ki Ebu Talha hemen devesinden yere atladı ve Hz. Peygamber'e (sav) gelip: Ey Allah'ın Rasulü! (sav), Allah canımı sana feda eylesin. Sana bir şey oldu mu? dedi. Hz. Peygamber de (sav) "Hayır, fakat sen kadınla ilgilen" buyurdular. Bunun üzerine Ebu Talha elbisesiyle kendi yüzünü örttü ve hemen onun bulunduğu tarafa doğru yürüdü. Örtüsünü kadının üzerine attı ve kadın da ayağa kalktı. Ardından Ebu Talha deveyi (semerini, yükünü) iyice bağladı. Ardından Hz. Peygamber (sav) ile Safiyye deveye bindiler ve kafile hareket etti. Medine'nin sırtına vardıklarında -veya Medine'yi yukarıdan gördüklerinde- Hz. Peygamber (sav): "Bizler dönenler, tevbe edenler, Rabbimize hamd edenleriz." buyurdu ve bu sözleri Medine'ye girene kadar söylemeye devam etti.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Cihâd ve's-Siyer 197, 1/812
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
2. Yahya b. Ebu İshak el-Hadramî (Yahya b. Ebu İshak)
3. Ebu İsmail Bişr b. Mufaddal er-Rakâşi (Bişr b. Mufaddal b. Lahik)
4. Ebu Hasan Ali b. el-Medînî (Ali b. Abdullah b. Cafer b. Necîh)
Konular:
Dua, sefere çıkarken, dönerken, konaklama yerinde
Hz. Peygamber, beşer olarak
Hz. Peygamber, hanımları, Safiyye bt. Huyeyy
KTB, DUA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273306, M000932-2
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ وَابْنُ خَشْرَمٍ قَالاَ أَخْبَرَنَا عِيسَى بْنُ يُونُسَ حَدَّثَنَا الأَعْمَشُ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم يُعَلِّمُنَا يَقُولُ « لاَ تُبَادِرُوا الإِمَامَ إِذَا كَبَّرَ فَكَبِّرُوا وَإِذَا قَالَ وَلاَ الضَّالِّينَ . فَقُولُوا آمِينَ . وَإِذَا رَكَعَ فَارْكَعُوا وَإِذَا قَالَ سَمِعَ اللَّهُ لِمَنْ حَمِدَهُ . فَقُولُوا اللَّهُمَّ رَبَّنَا لَكَ الْحَمْدُ » .
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim ve İbn Haşrem, onlara İsa b. Yunus, ona el-A‘meş, ona Ebu Salih, ona Ebu Hureyre rivayetle dedi ki: Rasulullah (sav) bize öğretir ve: “İmamdan önce hareket etmeyin, o tekbir alınca siz de arkasından tekbir alın, o “vele’d-dâllîn” derse, siz de arkasından “âmin” deyin, o rükûa varınca siz de akabinde rükû edin, o “semiallahu limen hamideh” derse, siz de “Allahumme Rabbenâ leke’l hamd deyin,” buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Salât 932, /175
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Muhammed Süleyman b. Mihran el-A'meş (Süleyman b. Mihran)
4. Ebu Amr İsa b. Yunus es-Sebiî (İsa b. Yunus b. Amr b. Abdullah)
5. İshak b. Râhûye el-Mervezî (İshak b. İbrahim b. Mahled)
Konular:
Dua, duaya amin demek
İbadet, Namaz
KTB, DUA
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Namaz, âmin demenin fazileti
Namaz, bitişinde tekbir
Namaz, kılınış şekli/nasıl kılınacağı
Namaz, namaz
Namaz, namazda iken yapılan hareketler
Namaz, Namazda imamet, duruşu, kişi sayısı vs
Namaz, Namazda rukû'
Namaz, tekbir
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20208, T003392
Hadis:
حَدَّثَنَا مَحْمُودُ بْنُ غَيْلاَنَ حَدَّثَنَا أَبُو دَاوُدَ قَالَ أَنْبَأَنَا شُعْبَةُ عَنْ يَعْلَى بْنِ عَطَاءٍ قَالَ سَمِعْتُ عَمْرَو بْنَ عَاصِمٍ الثَّقَفِىَّ يُحَدِّثُ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ رضى الله عنه قَالَ : قَالَ أَبُو بَكْرٍ : يَا رَسُولَ اللَّهِ مُرْنِى بِشَىْءٍ أَقُولُهُ إِذَا أَصْبَحْتُ وَإِذَا أَمْسَيْتُ ؟ قَالَ « قُلِ اللَّهُمَّ عَالِمَ الْغَيْبِ وَالشَّهَادَةِ فَاطِرَ السَّمَوَاتِ وَالأَرْضِ رَبَّ كُلِّ شَىْءٍ وَمَلِيكَهُ أَشْهَدُ أَنْ لاَ إِلَهَ إِلاَّ أَنْتَ أَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ نَفْسِى وَمِنْ شَرِّ الشَّيْطَانِ وَشِرْكِهِ قَالَ : قُلْهُ إِذَا أَصْبَحْتَ وَإِذَا أَمْسَيْتَ وَإِذَا أَخَذْتَ مَضْجَعَكَ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Ebû Bekir: Ey Allah’ın Rasûlü! Sabah ve akşam söyleyeceğim bir şeyi bana öğret. Rasûlullah (s.a.v.) de şöyle buyurdu: De ki: “Hiç kimsenin bilemeyeceği ve olup biten her şeyi bilen sensin. Gökleri ve yeri yaratan sensin. Her şeyin ve herkesin hayatını programlayan ve sahibi sensin. Senden başka gerçek ilah olmadığına ben şâhidlik ederim. Benliğimin şerrinden, şeytanın şerrinden ve şirkinden sana sığınırım.” Rasûlullah (s.a.v.): “Sabah akşam ve yatağına uzandığında bunları söyle” buyurdu. Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 14, 5/467
Senetler:
()
Konular:
Dua, sabah/akşam okunacak
Hz. Peygamber, duaları
KTB, DUA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21222, T003556
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا ابْنُ أَبِى عَدِىٍّ قَالَ :أَنْبَأَنَا جَعْفَرُ بْنُ مَيْمُونٍ صَاحِبُ الأَنْمَاطِ عَنْ أَبِى عُثْمَانَ النَّهْدِىِّ عَنْ سَلْمَانَ الْفَارِسِىِّ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم قَالَ :« إِنَّ اللَّهَ حَيِىٌّ كَرِيمٌ يَسْتَحِى إِذَا رَفَعَ الرَّجُلُ إِلَيْهِ يَدَيْهِ أَنْ يَرُدَّهُمَا صِفْرًا خَائِبَتَيْنِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ غَرِيبٌ . وَرَوَاهُ بَعْضُهُمْ وَلَمْ يَرْفَعْهُ .
Tercemesi:
Selman el Farisî (r.a.)’den rivâyete göre, Peygamber (s.a.v)’in şöyle buyurduğu rivâyet edilmiştir: “Allah çok haya sahibi ve ikram edicidir. Kişi O’na ellerini kaldırıp duâ ettiği zaman onları boş çevirmekten haya eder.” Tirmizî: Bu hadis hasen garibtir. Bazıları bu hadisi merfu olmaksızın rivâyet etmişlerdir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 104, 5/556
Senetler:
1. Selman el-Farisî (Selman b. İslam)
Konular:
Dua, kabul saati
KTB, DUA
Müslüman, haya sahibidir
Seçki, Hz. Peygamberin dilinden dualar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21250, T003569
Hadis:
حَدَّثَنَا سُفْيَانُ بْنُ وَكِيعٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ نُمَيْرٍ وَزَيْدُ بْنُ ذبَابٍ عَنْ مُوسَى بْنِ عُبَيْدَةَ عَنْ مُحَمَّدِ بْنِ ثَابِتٍ عَنْ أَبِى حُكَيْمٍ خَطْمِىٌّ مَوْلَى الزُّبَيْرِ عَنِ الزُّبَيْرِ بْنِ الْعَوَّامِ قَالَ: قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم :« مَا مِنْ صَبَاحٍ يُصْبِحُ الْعِبَادُ فِيهِ إِلاَّ وَمُنَادٍ يُنَادِى: سُبْحَانَ الْمَلِكِ الْقُدُّوسِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى :وَهَذَا حَدِيثٌ غَرِيبٌ .
Tercemesi:
Zübeyr b. Avvam (r.a.)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurdu: “Her sabah Allah’ın kulları için bir görevli çıkıp şöyle der: Allah herşeyin ve varlık aleminin sahibidir. Eşsizlik ve tek olmakta ona mahsustur. Siz de bu Allah’ı tesbih ediniz.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.)Tirmizî: Bu hadis garibtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 113, 5/563
Senetler:
()
Konular:
Dua, sabah/akşam okunacak
KTB, DUA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21348, T003602
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا أَبُو مُعَاوِيَةَ عَنِ الأَعْمَشِ عَنْ أَبِى صَالِحٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لِكُلِّ نَبِىٍّ دَعْوَةٌ مُسْتَجَابَةٌ وَإِنِّى اخْتَبَأْتُ دَعْوَتِى شَفَاعَةً لأُمَّتِى وَهِىَ نَائِلَةٌ إِنْ شَاءَ اللَّهُ مَنْ مَاتَ مِنْهُمْ لاَ يُشْرِكُ بِاللَّهِ شَيْئًا » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Ebû Hüreyre (r.a.)’den rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.) şöyle buyurmuştur: “Her peygamberin kabul edilecek bir duâsı vardır. Ben ise bu duâmı şefaat olarak ümmetim için sakladım. Bu şefaatim Allah’a ortak koşmadan ölenlere mutlaka ulaşacaktır.” Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 130, 5/580
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
Konular:
Dua, kabul saati
KTB, DUA
Şefaat, Hz. Peygamber'in
Şefaat, şefaat
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43582, DM002220
Hadis:
حَدَّثَنَا نُعَيْمُ بْنُ حَمَّادٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْعَزِيزِ عَنْ سُهَيْلٍ عَنْ أَبِيهِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ -صلى الله عليه وسلم- : أَنَّهُ كَانَ إِذَا رَفَّأَ لإِنْسَانٍ قَالَ :« بَارَكَ اللَّهُ لَكَ وَبَارَكَ عَلَيْكَ وَجَمَعَ بَيْنَكُمَا فِى خَيْرٍ ».
Tercemesi:
Bize Nuaym b. Hammad rivayet edip (dedi ki), bize Abdulaziz, Süheyl'den, (O) babasından, (O) Ebu Hüreyre'den, (O da) Hz. Peygamber'den (Sallallahu Aleyhi ve Sellem) (naklen) rivayet etti ki, O bir insanın evliliğini tebrik ettiğinde şöyle buyururdu: "Allah seni mübarek kılsın, sana bereketler versin! Aranızı hayırla birleştirsin!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Nikah 6, 3/1391
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebû Salih es-Semmân (Ebû Sâlih Zekvân b. Abdillâh et-Teymî)
3. Ebu Yezid Süheyl b. Ebu Salih es-Semmân (Süheyl b. Zekvan)
4. Ebu Muhammed Abdülaziz b. Muhammed ed-Derâverdî (Abdülaziz b. Muhammed b. Ubeyd b. Ebu Ubeyd)
5. Nuaym b. Hammad el-Huzaî (Nuaym b. Hammad b. Muaviye b. Haris b. Hemmam b. Seleme b. Malik)
Konular:
Dua, cinsi münasebet için
Dua, nikah duası
Hz. Peygamber, duaları
KTB, DUA
KTB, NİKAH