Açıklama: Dureyb b. Nukayr ile Ebu Hüreyre arasında inkıta bulunmaktadır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20993, T003500
Hadis:
حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الْحَمِيدِ بْنُ عُمَرَ الْهِلاَلِىُّ عَنْ سَعِيدِ بْنِ إِيَاسٍ الْجُرَيْرِىِّ عَنْ أَبِى السَّلِيلِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّ رَجُلاً قَالَ: يَا رَسُولَ اللَّهِ سَمِعْتُ دُعَاءَكَ اللَّيْلَةَ فَكَانَ الَّذِى وَصَلَ إِلَىَّ مِنْهُ أَنَّكَ تَقُولُ: « اللَّهُمَّ اغْفِرْ لِى ذَنْبِى وَوَسِّعْ لِى فِى رِزْقِى وَبَارِكْ لِى فِيمَا رَزَقْتَنِى » . قَالَ: « فَهَلْ تَرَاهُنَّ تَرَكْنَ شَيْئًا » . قَالَ :هَذَا حَدِيثٌ غَرِيبٌ . وَأَبُو السَّلِيلِ اسْمُهُ ضُرَيْبُ بْنُ نُفَيْرٍ وَيُقَالُ ابْنُ نُقَيْرٍ .
Tercemesi:
Bize Ali b. Hucr, ona Abdulmecid b. Ömer el-Hilâlî, ona Said b. İyâs el-Cüreyrî, ona da Ebu Selîl, Ebu Hüreyre’den (ra) rivâyetine göre, bir adam: Ey Allah’ın Rasûlü (sav)! Bu gece duâ yaptığınızı işittim. Duânızdan aklımda kalan şu sözleriniz oldu: “Allah’ım günahlarımı bağışla rızkımı genişlet bana verdiğin rızıkları bereketli kıl.” Rasulullah (sav): “Bu duâyı yaparsan istemedik bir şey bıraktığını zanneder misin? Yani her şeyi istemiş olursun.” (Tirmizî rivâyet etmiştir.)Tirmizî: Bu hadis garibtir. Ebu Selil’in ismi Dureyb b. Nukayr’dir. İbn Nukayr da denilir.
Açıklama:
Dureyb b. Nukayr ile Ebu Hüreyre arasında inkıta bulunmaktadır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 78, 5/527
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ebu Selil Dureyb b. Nukayr el-Kaysî (Dureyb b. Nukayr b. Sümeyr)
3. Ebu Mesud Said b. İyâs el-Cüreyrî (Said b. İyâs)
4. Ebu Ömer Abdülhamid b. Hasan el-Hilali (Abdülhamid b. Hasan)
5. Ebu Hasan Ali b. Hucr es-Sa'dî (Ali b. Hucr b. İyas b. Mukatil)
Konular:
Dua, dua etme adabı
Dua, dua ile öğretmek
KTB, DUA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20412, T003448
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا أَبُو عَاصِمٍ حَدَّثَنَا الْحَجَّاجُ الصَّوَّافُ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ أَبِى جَعْفَرٍ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ رضى الله عنه قَالَ :قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم: « ثَلاَثُ دَعَوَاتٍ مُسْتَجَابَاتٌ :دَعْوَةُ الْمَظْلُومِ وَدَعْوَةُ الْمُسَافِرِ وَدَعْوَةُ الْوَالِدِ عَلَى وَلَدِهِ » حَدَّثَنَا عَلِىُّ بْنُ حُجْرٍ حَدَّثَنَا إِسْمَاعِيلُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ عَنْ هِشَامٍ الدَّسْتَوَائِىِّ عَنْ يَحْيَى بْنِ أَبِى كَثِيرٍ بِهَذَا الإِسْنَادِ نَحْوَهُ : وَزَادَ فِيهِ: مُسْتَجَابَاتٌ لاَ شَكَّ فِيهِنَّ . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ وَأَبُو جَعْفَرٍ الرَّازِىُّ هَذَا الَّذِى رَوَى عَنْهُ يَحْيَى بْنُ أَبِى كَثِيرٍ يُقَالُ لَهُ أَبُو جَعْفَرٍ الْمُؤَذِّنُ وَقَدْ رَوَى عَنْهُ يَحْيَى بْنُ أَبِى كَثِيرٍ غَيْرَ حَدِيثٍ وَلاَ نَعْرِفُ اسْمَهُ . .
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Beşşâr, ona Ebû Âsım, ona el-Haccâc es-Savvâf, ona Yahya b. Ebû Kesîr, ona Ebû Cafer, ona Ebû Hureyre (ra) rivayet ettiğine göre Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: "Üç dua vardır ki kabul edilmiştir: Mazlumun duası, misafirin duası, babanın çocuğuna bedduası". Bize Ali b. Hucr, ona İsmail b. İbrahim, ona Hişâm ed-Destevâî, ona Yahya b. Ebû Kesîr bu isnatla benzerini rivayet etmiş ve "Şüphesiz kabul olunurlar" ifadesini ilave etmiştir. Ebû İsa (et-Tirmizî) şöyle demiştir: Bu hasen bir hadistir. Yahya b. Ebû Kesîr'in kendisinden rivayette bulunduğu Ebû Cafer er-Râzî'ye, Müezzein Ebû Cafer denilir. Yahya b. Ebû Kesîr ondan bir çok hadis rivayet etmiştir. İsmini bilmiyoruz.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 47, 5/502
Senetler:
()
Konular:
BİRRU'L- VALİDEYN
Dua, duası makbul kimseler
KTB, DUA
Açıklama: Bu tarik muallaktır; musannif ile Şube arasında inkita vardır.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
273299, T003465
Hadis:
حَدَّثَنَا بُنْدَارٌ مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ وَعَبْدُ الرَّحْمَنِ بْنُ مَهْدِىٍّ قَالاَ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ سَلَمَةَ بْنِ كُهَيْلٍ عَنْ حُجْرِ بْنِ عَنْبَسٍ عَنْ وَائِلِ بْنِ حُجْرٍ قَالَ سَمِعْتُ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَرَأَ ( غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ ) فَقَالَ « آمِينَ » . وَمَدَّ بِهَا صَوْتَهُ . قَالَ وَفِى الْبَابِ عَنْ عَلِىٍّ وَأَبِى هُرَيْرَةَ . قَالَ أَبُو عِيسَى حَدِيثُ وَائِلِ بْنِ حُجْرٍ حَدِيثٌ حَسَنٌ . وَبِهِ يَقُولُ غَيْرُ وَاحِدٍ مِنْ أَهْلِ الْعِلْمِ مِنْ أَصْحَابِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم وَالتَّابِعِينَ وَمَنْ بَعْدَهُمْ : يَرَوْنَ أَنَّ الرَّجُلَ يَرْفَعُ صَوْتَهُ بِالتَّأْمِينِ وَلاَ يُخْفِيهَا . وَبِهِ يَقُولُ الشَّافِعِىُّ وَأَحْمَدُ وَإِسْحَاقُ . وَرَوَى شُعْبَةُ هَذَا الْحَدِيثَ عَنْ سَلَمَةَ بْنِ كُهَيْلٍ عَنْ حُجْرٍ أَبِى الْعَنْبَسِ عَنْ عَلْقَمَةَ بْنِ وَائِلٍ عَنْ أَبِيهِ أَنَّ النَّبِىَّ صلى الله عليه وسلم قَرَأَ ( غَيْرِ الْمَغْضُوبِ عَلَيْهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ ) فَقَالَ « آمِينَ » . وَخَفَضَ بِهَا صَوْتَهُ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَسَمِعْتُ مُحَمَّدًا يَقُولُ حَدِيثُ سُفْيَانَ أَصَحُّ مِنْ حَدِيثِ شُعْبَةَ فِى هَذَا وَأَخْطَأَ شُعْبَةُ فِى مَوَاضِعَ مِنْ هَذَا الْحَدِيثِ فَقَالَ عَنْ حُجْرٍ أَبِى الْعَنْبَسِ وَإِنَّمَا هُوَ حُجْرُ بْنُ عَنْبَسٍ وَيُكْنَى أَبَا السَّكَنِ . وَزَادَ فِيهِ عَنْ عَلْقَمَةَ بْنِ وَائِلٍ وَلَيْسَ فِيهِ عَنْ عَلْقَمَةَ وَإِنَّمَا هُوَ عَنْ حُجْرِ بْنِ عَنْبَسٍ عَنْ وَائِلِ بْنِ حُجْرٍ وَقَالَ وَخَفَضَ بِهَا صَوْتَهُ وَإِنَّمَا هُوَ وَمَدَّ بِهَا صَوْتَهُ . قَالَ أَبُو عِيسَى وَسَأَلْتُ أَبَا زُرْعَةَ عَنْ هَذَا الْحَدِيثِ فَقَالَ حَدِيثُ سُفْيَانَ فِى هَذَا أَصَحُّ مِنْ حَدِيثِ شُعْبَةَ . قَالَ وَرَوَى الْعَلاَءُ بْنُ صَالِحٍ الأَسَدِىُّ عَنْ سَلَمَةَ بْنِ كُهَيْلٍ نَحْوَ رِوَايَةِ سُفْيَانَ .
Tercemesi:
Bize Bündâr Muhammed b. Beşşâr, ona Yahya b. Said ve Abdurrahamn b. Mehdî, onlara Süfyân, ona Seleme b. Küheyl, ona Hucr b. Kays, ona da Vâil b. Hucr şöyle rivayet etmiştir:
Rasulullah'ın ''ğayri'l-mağdûbi 'aleyhim velâ'd-dâllîn'' ayetini okuyup amin dediğini ve (derken) sesini uzattığını işittim.
Bu konuda Ali ve Ebu Hureyre'den de hadis nakledilmiştir. Ebu İsa şöyle demiştir: Vâil b. Hucr hadisi, hasen bir hadistir. Nebî'nin (sav) ashabından, tâbiînden ve onlardan sonra gelen pek çok kimse bu görüşte olup onlar, erkeğin amin derken sesini yükselteceğini ve kısmayacağını benimsemişlerdir. Şâfiî, Ahmed ve İshak da bu görüştedir. Bu hadisi Şu'be, Seleme b. Küheyl'den, o Ebu 'Anbes Hucr'dan, o Alkame b. Vâil'den, o da babasından rivayet ederek Nebî'nin (sav) ''ğayri'l-mağdûbi 'aleyhim velâ'd-dâllîn''ayetini okuduğunu, amin dediğini, (derken de) sesini kıstığını nakletmiştir.
Ebu İsa şöyle demiştir: Muhammed'i, ''bu konuda Süfyân hadisi, Şu'be hadisinden daha sahihtir. (Çünkü) Şu'be, bu hadisin (bazı) yerlerinde yanılmıştır; 'Ebu 'Anbes Hucr' demiştir ki o, Hucr b. 'Anbes olup Ebu Seken diye künyelenir; 'Alkame b. Vâil' ilavesinde bulunmuştur ki, o senette Alkame b. Vâil yoktur. O, Hucr b. Kays'ın Vâil b. Hucr'dan rivayetidir. (Şu'be) 'sesini kıstı' da demiştir. (Doğrusu), sesini uzattı olmalıdır'' dediğini işittim.
Ebu İsa şöyle demiştir: Ebu Zür'a'ya bu hadis hakkında sordum. O, ''bu konuda Süyân hadisi, Şu'be hadisinden daha sahihtir. Alâ b. Sâlih el-Esedî, Seleme b. Küheyl'den Süfyân'ın rivayetine benzer şekilde nakilde bulunmuştur'' dedi.
Açıklama:
Bu tarik muallaktır; musannif ile Şube arasında inkita vardır.
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Salât 70, 2/27
Senetler:
1. Ebu Hüneyde Vail b. Hucr el-Hadrami (Vail b. Hucr b. Sa'd b. Mesruk b. Vail)
2. Ebu Anbes Hucr b. Anbes el-Hadramî (Hucr b. Anbes)
3. Seleme b. Küheyl el-Hadramî (Seleme b. Küheyl b. Husayn)
4. Şube b. Haccâc el-Atekî (Şu'be b. Haccac b. Verd)
Konular:
Dua, duaya amin demek
KTB, DUA
KTB, NAMAZ,
Namaz, amin demek
Öneri Formu
Hadis Id, No:
14773, T002526
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو كُرَيْبٍ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ فُضَيْلٍ عَنْ حَمْزَةَ الزَّيَّاتِ عَنْ زِيَادٍ الطَّائِىِّ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ : قُلْنَا يَا رَسُولَ اللَّهِ : مَا لَنَا إِذَا كُنَّا عِنْدَكَ رَقَّتْ قُلُوبُنَا وَزَهِدْنَا فِى الدُّنْيَا وَكُنَّا مِنْ أَهْلِ الآخِرَةِ فَإِذَا خَرَجْنَا مِنْ عِنْدِكَ فَآنَسْنَا أَهَالِيَنَا وَشَمَمْنَا أَوْلاَدَنَا أَنْكَرْنَا أَنْفُسَنَا . فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم: « لَوْ أَنَّكُمْ تَكُونُونَ إِذَا خَرَجْتُمْ مِنْ عِنْدِى كُنْتُمْ عَلَى حَالِكُمْ ذَلِكَ لَزَارَتْكُمُ الْمَلاَئِكَةُ فِى بُيُوتِكُمْ وَلَوْ لَمْ تُذْنِبُوا لَجَاءَ اللَّهُ بِخَلْقٍ جَدِيدٍ كَىْ يُذْنِبُوا فَيَغْفِرَ لَهُمْ » . قَالَ : قُلْتُ يَا رَسُولَ اللَّهِ مِمَّ خُلِقَ الْخَلْقُ ؟ قَالَ « مِنَ الْمَاءِ » . قُلْنَا الْجَنَّةُ: مَا بِنَاؤُهَا ؟قَالَ: « لَبِنَةٌ مِنْ فِضَّةٍ وَلَبِنَةٌ مِنْ ذَهَبٍ وَمِلاَطُهَا الْمِسْكُ الأَذْفَرُ وَحَصْبَاؤُهَا اللُّؤْلُؤُ وَالْيَاقُوتُ وَتُرْبَتُهَا الزَّعْفَرَانُ مَنْ يَدْخُلْهَا يَنْعَمْ وَلاَ ييأَسْ وَيُخَلَّدْ وَلاَ يَمُوتْ لاَ تَبْلَى ثِيَابُهُمْ وَلاَ يَفْنَى شَبَابُهُمْ » . ثُمَّ قَالَ :« ثَلاَثَةٌ لاَ تُرَدُّ دَعْوَتُهُمُ :الإِمَامُ الْعَادِلُ وَالصَّائِمُ حِينَ يُفْطِرُ وَدَعْوَةُ الْمَظْلُومِ يَرْفَعُهَا فَوْقَ الْغَمَامِ وَتُفَتَّحُ لَهَا أَبْوَابُ السَّمَاءِ وَيَقُولُ الرَّبُّ عَزَّ وَجَلَّ :وَعِزَّتِى لأَنْصُرَنَّكِ وَلَوْ بَعْدَ حِينٍ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ لَيْسَ إِسْنَادُهُ بِذَاكَ الْقَوِىِّ وَلَيْسَ هُوَ عِنْدِى بِمُتَّصِلٍ وَقَدْ رُوِىَ هَذَا الْحَدِيثُ بِإِسْنَادٍ آخَرَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ عَنِ النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم .
Tercemesi:
Bize Ebu Küreyb, ona Muhammed b. Fudayl, ona Hamza ez-Zeyyât, ona Ziyâd et-Tâî, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etmiştir.
Bizler, ''yâ Rasulullah, bizlere ne oluyor? Senin huzurundayken kalplerimiz yumuşuyor, dünyaya aldırış etmiyoruz ve ahiret ehlinden oluyoruz. Senin huzurundan ayrılıp ailemizle bir araya geldiğimizde ve evlatlarımızı kokladığımızda kendimizi garipsiyoruz'' dedik. Rasulullah (sav), ''şayet huzurumdan ayrıldığınızda da haliniz böyle olsa, melekler sizleri evlerinizde ziyaret ederdi. Şayet sizler günah işlemeseydiniz muhakkak ki Allah, günah işleyip onun kendilerini affedeceği bir topluluğu getirirdi'' buyurdu. Ben, ''yâ Rasulullah, mahlukat neyden yaratıldı'' dedim. O, ''sudan'' buyurdu. ''(Peki ya) cennet, onun binası nedir'' dedik. O, ''bir tuğla(sı) gümüşten, bir tuğla(sı) da altından(dır). Onun harcı, keskin kokulu misk, taşları inci ve yakut, toprağı ise zaferandır. Oraya giren nimete nail olur ve üzüntüye kapılmaz. Ebedi kılınır ve ölmez. Elbiseleri eskimez, gençlikleri de son bulmaz'' buyurdu. Ardından, ''Üç kişinin duası geri çevrilmez: Adeletli yönetici, iftar ettiğinde oruçlu ve mazlumun duası. (Allah), onun duasını bulutların üzerine çıkarır, onun için göğün kapıları açılır. Rab (ac), 'izzetim hakkı için bir zaman sonra dahi olsa sana muhakkak yardım edeceğim' buyurur'' dedi.
Ebu İsa şöyle demiştir: Bu, isnadı sağlam olmayan (leyse isnâduhü bi-zâlike'l-kavî) bir hadis olup bana göre muttasıl da değildir. Bu hadis başka bir isnadla Ebu Hureyre vasıtası ile Nebî (sav)'den rivayet edilmiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Sıfatü'l-cennet 2, 4/672
Senetler:
1. Ebu Hureyre ed-Devsî (Abdurrahman b. Sahr)
2. Ziyad et-Tâi (Ziyad)
3. Ebu Umare Hamza b. Habib ez-Zeyyât (Hamza b. Habib b. Umare)
4. Ebu Abdurrahman Muhammed b. Fudayl ed-Dabbî (Muhammed b. Fudayl b. Ğazvan b. Cerîr)
5. Ebu Küreyb Muhammed b. Alâ el-Hemdânî (Muhammed b. Alâ b. Kureyb)
Konular:
CENNET TASVİRLERİ
Cennet,
Cennet, Cennetlikler, vasfı , sıfatı , yaşamı vs.
Cennet, Nimetleri
Dua, duası makbul kimseler
Dünya, evren, yaratılışı
Hitabet, sembolik anlatım
İman
KTB, DUA
KTB, İMAN
KTB, YARATILIŞ
Mizan/hesaplaşma, Ahirette Günahların silinmesi/affedilmesi
Yaratma, Yaratılış
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21300, T003594
Hadis:
حَدَّثَنَا أَبُو هِشَامٍ الرِّفَاعِىُّ مُحَمَّدُ بْنُ يَزِيدَ الْكُوفِىُّ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ الْيَمَانِ حَدَّثَنَا سُفْيَانُ عَنْ زَيْدٍ الْعَمِّىِّ عَنْ أَبِى إِيَاسٍ مُعَاوِيَةَ بْنِ قُرَّةَ عَنْ أَنَسِ بْنِ مَالِكٍ قَالَ : قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « الدُّعَاءُ لاَ يُرَدُّ بَيْنَ الأَذَانِ وَالإِقَامَةِ » . قَالُوا : فَمَاذَا نَقُولُ يَا رَسُولَ اللَّهِ ؟ قَالَ « سَلُوا اللَّهَ الْعَافِيَةَ فِى الدُّنْيَا وَالآخِرَةِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ . وَقَدْ زَادَ يَحْيَى بْنُ الْيَمَانِ فِى هَذَا الْحَدِيثِ هَذَا الْحَرْفَ قَالُوا فَمَاذَا نَقُولُ ؟ قَالَ « سَلُوا اللَّهَ الْعَافِيَةَ فِى الدُّنْيَا وَالآخِرَةِ » .
Tercemesi:
Bize Ebu Hişam er-Rifâî Muhammed b. Yezid el-Kûfî, ona Yahya b. Yeman, ona Süfyan (b. Said es-Sevrî), ona Zeyd (b. Havari) el-Ammî, ona Ebu İyas Muaviye b. Kurre, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Ezan ile kamet arasında edilen dua geri çevrilmez." Bunun üzerine sahabe: 'Ey Allah'ın Rasulü! Öyleyse ne dua edelim?' dediler. Hz. Peygamber de (sav) "Dünyada ve ahirette afiyet dileyiniz" buyurdular. Ebu İsa (et-Tirmîzî) dedi ki: Bu hasen bir hadistir. Bu hadisteki 'Öyleyse ne dua edelim? Hz. Peygamber (sav): "Dünyada ve ahirette afiyet dileyiniz" kısmını Yahya b. Yeman eklemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 128, 5/576
Senetler:
1. Enes b. Malik el-Ensarî (Enes b. Malik b. Nadr b. Damdam b. Zeyd b. Haram)
Konular:
DUA ZAMAN VE MEKAN İLİŞKİSİ
Dua, dua ile öğretmek
Dua, kabul saati
KTB, DUA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20423, T003456
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ بَشَّارٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا ثَوْرُ بْنُ يَزِيدَ حَدَّثَنَا خَالِدُ بْنُ مَعْدَانَ عَنْ أَبِى أُمَامَةَ قَالَ: كَانَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم إِذَا رُفِعَتِ الْمَائِدَةُ مِنْ بَيْنِ يَدَيْهِ يَقُولُ :« الْحَمْدُ لِلَّهِ حَمْدًا كَثِيرًا طَيِّبًا مُبَارَكًا فِيهِ غَيْرَ مُوَدَّعٍ وَلاَ مُسْتَغْنًى عَنْهُ رَبُّنَا » . قَالَ: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
Ebû Umâme (r.a.)’den rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.)’in önünden sofra kaldırıldığında şöyle duâ ederdi: “Eksiksiz tüm övgülerin hepsi en iyileri sanadır. Ya Rabbi! Sen mübareksin her şey senden istenir ve tüm yarattığın nimetlere her zaman muhtacız.” Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 55, 5/507
Senetler:
()
Konular:
Dua, yemek için
Hz. Peygamber, duaları
KTB, DUA
Seçki, Hz. Peygamberin dilinden dualar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
20975, T003494
Hadis:
حَدَّثَنَا الأَنْصَارِىُّ حَدَّثَنَا مَعْنٌ حَدَّثَنَا مَالِكٌ عَنْ أَبِى الزُّبَيْرِ الْمَكِّىِّ عَنْ طَاوُسٍ الْيَمَانِىِّ عَنْ عَبْدِ اللَّهِ بْنِ عَبَّاسٍ أَنَّ رَسُولَ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم كَانَ يُعَلِّمُهُمْ هَذَا الدُّعَاءَ كَمَا يُعَلِّمُهُمُ السُّورَةَ مِنَ الْقُرْآنِ: « اللَّهُمَّ إِنِّى أَعُوذُ بِكَ مِنْ عَذَابِ جَهَنَّمَ وَمِنْ عَذَابِ الْقَبْرِ وَأَعُوذُ بِكَ مِنْ فِتْنَةِ الْمَسِيحِ الدَّجَّالِ وَأَعُوذُ بِكَ مِنْ فِتْنَةِ الْمَحْيَا وَالْمَمَاتِ » . قَالَ أَبُو عِيسَى: هَذَا حَدِيثٌ حَسَنٌ صَحِيحٌ .
Tercemesi:
İbn Abbâs (r.a.)’tan rivâyete göre, Rasûlullah (s.a.v.), ashabına Kur’ân’dan bir sûre öğretir gibi şu duâyı öğretirdi: “Allah’ım Cehennem azabından ve kabir azabından sana sığınırım. Mesih Deccâl fitnesinden sana sığınırım. Hayat ve ölümün fitnelerinden sana sığınırım." Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 76, 5/524
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Ebu Abdurrahman Tâvus b. Keysan el-Yemanî (Tâvus b. Keysan)
3. Ebu Zübeyr Muhammed b. Müslim el-Kuraşi (Muhammed b. Müslim b. Tedrus)
4. Ebu Abdullah Malik b. Enes el-Esbahî (Malik b. Enes b. Malik b. Ebu Amir)
5. Ebu Yahya Ma'n b. İsa el-Kazzâz (Ma'n b. İsa b. Ma'n)
6. Ebu Musa İshak b. Musa el-Ensari (İshak b. Musa b. Abdullah b. Musa b. Abdullah b. Yezid)
Konular:
Dua, dua ile öğretmek
Kabir Hayatı, Kabir Azabı
Kıyamet, alametleri, Deccal
Kıyamet, alametleri, Mesih
KTB, DUA
Öneri Formu
Hadis Id, No:
21290, T003589
Hadis:
حَدَّثَنَا حُسَيْنُ بْنُ عَلِىِّ بْنِ الأَسْوَدِ الْبَغْدَادِىُّ حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ فُضَيْلٍ عَنْ عَبْدِ الرَّحْمَنِ بْنِ إِسْحَاقَ عَنْ حَفْصَةَ بِنْتِ أَبِى كَثِيرٍ عَنْ أَبِيهَا أَبِى كَثِيرٍ عَنْ أُمِّ سَلَمَةَ قَالَتْ: عَلَّمَنِى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم قَالَ :« قُولِى :اللَّهُمَّ هَذَا اسْتِقْبَالُ لَيْلِكَ وَإِدْبَارُ نَهَارِكَ وَأَصْوَاتُ دُعَاتِكَ وَحُضُورُ صَلَوَاتِكَ أَسْأَلُكَ أَنْ تَغْفِرَ لِى » . قَالَ: هَذَا حَدِيثٌ غَرِيبٌ إِنَّمَا نَعْرِفُهُ مِنْ هَذَا الْوَجْهِ . وَحَفْصَةُ بِنْتُ أَبِى كَثِيرٍ لاَ نَعْرِفُهَا وَلاَ أَبَاهَا .
Tercemesi:
Ümmü Seleme (r.anha)’dan rivâyete göre, şöyle demiştir: Rasûlullah (s.a.v.) bana öğretti ve şöyle buyurdu: De ki: “Allah’ım bu akşam ezanı gecenin başladığını gündüzün sona erdiğinin ve senin davetinin sesleri ve namaz vaktinin girişidir. Senden beni bağışlamanı dilerim.” Tirmizî: Bu hadis garibtir. Ancak bu şekliyle biliyoruz. Hafsa binti ebî Kesîr’in ne kendisini ne de babasını tanımıyoruz.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Tirmizî, Sünen-i Tirmizî, Da'vât 126, 5/574
Senetler:
()
Konular:
Dua, dua ile öğretmek
Hz. Peygamber, duaları
KTB, DUA
Seçki, Hz. Peygamberin dilinden dualar
Öneri Formu
Hadis Id, No:
43431, DM002066
Hadis:
أَخْبَرَنَا مُحَمَّدُ بْنُ الْقَاسِمِ الأَسَدِىُّ حَدَّثَنَا ثَوْرٌ عَنْ خَالِدِ بْنِ مَعْدَانَ عَنْ أَبِى أُمَامَةَ قَالَ : كَانَ رَسُولُ اللَّهِ -صلى الله عليه وسلم- إِذَا أَكَلَ أَوْ شَرِبَ قَالَ :« الْحَمْدُ لِلَّهِ حَمْداً كَثِيراً طَيِّباً مُبَارَكاً فِيهِ غَيْرَ مَكْفُورٍ وَلاَ مُوَدَّعٍ وَلاَ مُسْتَغْنًى عَنْهُ رَبَّنَا ».
Tercemesi:
Bize Muhammed ibnu'l-Kasım el-Esedi haber verip (dedi ki), bize Sevr, Halid b. Ma'd an'dan, (O da) Ebu Um a m e'den (naklen) rivayet etti ki, 0 şöyle dedi: Rasulullah (Sal-lallahu Aleyhi ve Sellem) yediği veya içtiği zaman şöyle derdi: "Allah'a, (gösterişten uzak) temiz, bereketli, terkedilmeyen, inkâr da edilmeyen, kendisinden müstağni de kalınmayan pek çok hamdolsun, ey Rabb'imiz!"
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Dârimî, Sünen-i Dârimî, Et'ime 3, 2/1287
Senetler:
1. Ebu Ümame Sudey b. Aclân el-Bahilî (Sudey b. Aclân b. Vehb)
2. Ebu Abdullah Halid b. Ma'dân el-Kilâ'î (Halid b. Ma'dân b. Ebu Küreyb)
3. Ebu Halid Sevr b. Yezid er-Rahbî (Sevr b. Yezid b. Ziyad)
4. ُEbu İbrahim Muhammed b. Kasım el-Esedi (Muhammed b. Kasım)
Konular:
Dua, yemek için
Hz. Peygamber, duaları
KTB, DUA