وَحَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا لَيْثٌ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنِ ابْنِ الْمُسَيَّبِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّهُ قَالَ:
"قَضَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى جَنِينِ امْرَأَةٍ مِنْ بَنِى لِحْيَانَ سَقَطَ مَيِّتًا بِغُرَّةٍ عَبْدٍ أَوْ أَمَةٍ ثُمَّ إِنَّ الْمَرْأَةَ الَّتِى قُضِىَ عَلَيْهَا بِالْغُرَّةِ تُوُفِّيَتْ فَقَضَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِأَنَّ مِيرَاثَهَا لِبَنِيهَا وَزَوْجِهَا وَأَنَّ الْعَقْلَ عَلَى عَصَبَتِهَا."
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1849, M004390
Hadis:
وَحَدَّثَنَا قُتَيْبَةُ بْنُ سَعِيدٍ حَدَّثَنَا لَيْثٌ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنِ ابْنِ الْمُسَيَّبِ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ أَنَّهُ قَالَ:
"قَضَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فِى جَنِينِ امْرَأَةٍ مِنْ بَنِى لِحْيَانَ سَقَطَ مَيِّتًا بِغُرَّةٍ عَبْدٍ أَوْ أَمَةٍ ثُمَّ إِنَّ الْمَرْأَةَ الَّتِى قُضِىَ عَلَيْهَا بِالْغُرَّةِ تُوُفِّيَتْ فَقَضَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم بِأَنَّ مِيرَاثَهَا لِبَنِيهَا وَزَوْجِهَا وَأَنَّ الْعَقْلَ عَلَى عَصَبَتِهَا."
Tercemesi:
Bize Kuteybe b. Said, ona Leys, ona İbn Şihab, ona İbn Müseyyeb, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etti:
"Rasulullah (sav) Beni Iihyân'dan bir kadının ölü olarak düşen çocuğu hakkında gurre ile (yani) bir köle veya cariye ile hüküm buyurdu. Sonra hakkında gurre ile hükmolunan kadın öldü de Rasulullah (sav) mirasını çocukları ile kocasına; diyetini de (suçlunun) asabesine hükmetti."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Kasâme ve'l-Muhâribîn 4390, /713
Senetler:
()
Konular:
Yargı, davalaşma
Yargı, diyet
Yargı, diyeti, suçlunun yakınlarının ödemesi
Yargı, Kısas
Yargı, miras Hukuku
وَحَدَّثَنِى أَبُو الطَّاهِرِ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ ح
وَحَدَّثَنَا حَرْمَلَةُ بْنُ يَحْيَى التُّجِيبِىُّ أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنِ ابْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَنَّ أَبَا هُرَيْرَةَ قَالَ اقْتَتَلَتِ امْرَأَتَانِ مِنْ هُذَيْلٍ فَرَمَتْ إِحْدَاهُمَا الأُخْرَى بِحَجَرٍ فَقَتَلَتْهَا وَمَا فِى بَطْنِهَا فَاخْتَصَمُوا إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَضَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنَّ دِيَةَ جَنِينِهَا غُرَّةٌ عَبْدٌ أَوْ وَلِيدَةٌ وَقَضَى بِدِيَةِ الْمَرْأَةِ عَلَى عَاقِلَتِهَا وَوَرَّثَهَا وَلَدَهَا وَمَنْ مَعَهُمْ فَقَالَ حَمَلُ بْنُ النَّابِغَةِ الْهُذَلِىُّ يَا رَسُولَ اللَّهِ كَيْفَ أَغْرَمُ مَنْ لاَ شَرِبَ وَلاَ أَكَلَ وَلاَ نَطَقَ وَلاَ اسْتَهَلَّ فَمِثْلُ ذَلِكَ يُطَلُّ. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّمَا هَذَا مِنْ إِخْوَانِ الْكُهَّانِ." مِنْ أَجْلِ سَجْعِهِ الَّذِى سَجَعَ.
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1851, M004391
Hadis:
وَحَدَّثَنِى أَبُو الطَّاهِرِ حَدَّثَنَا ابْنُ وَهْبٍ ح
وَحَدَّثَنَا حَرْمَلَةُ بْنُ يَحْيَى التُّجِيبِىُّ أَخْبَرَنَا ابْنُ وَهْبٍ أَخْبَرَنِى يُونُسُ عَنِ ابْنِ شِهَابٍ عَنِ ابْنِ الْمُسَيَّبِ وَأَبِى سَلَمَةَ بْنِ عَبْدِ الرَّحْمَنِ أَنَّ أَبَا هُرَيْرَةَ قَالَ اقْتَتَلَتِ امْرَأَتَانِ مِنْ هُذَيْلٍ فَرَمَتْ إِحْدَاهُمَا الأُخْرَى بِحَجَرٍ فَقَتَلَتْهَا وَمَا فِى بَطْنِهَا فَاخْتَصَمُوا إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَضَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنَّ دِيَةَ جَنِينِهَا غُرَّةٌ عَبْدٌ أَوْ وَلِيدَةٌ وَقَضَى بِدِيَةِ الْمَرْأَةِ عَلَى عَاقِلَتِهَا وَوَرَّثَهَا وَلَدَهَا وَمَنْ مَعَهُمْ فَقَالَ حَمَلُ بْنُ النَّابِغَةِ الْهُذَلِىُّ يَا رَسُولَ اللَّهِ كَيْفَ أَغْرَمُ مَنْ لاَ شَرِبَ وَلاَ أَكَلَ وَلاَ نَطَقَ وَلاَ اسْتَهَلَّ فَمِثْلُ ذَلِكَ يُطَلُّ. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"إِنَّمَا هَذَا مِنْ إِخْوَانِ الْكُهَّانِ." مِنْ أَجْلِ سَجْعِهِ الَّذِى سَجَعَ.
Tercemesi:
Bana Ebu Tahir, ona İbn Vehb; (T)
Bize Harmele b. Yahya et-Tücîbî, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona İbn Müseyyeb ve Ebu Seleme b. Abdurrahman, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etti: Hüzeyl (kabilesin) den iki kadın kavga ettiler de biri diğerine taş atarak onu ve karnındaki (cenî) ni öldürdü. Bunun üzerine Rasulullah'ın (sav) huzuruna davaya çıktılar. Rasulullah (sav) ceninin diyetini gurre (yani) bir köle veya cariye olarak hüküm buyurdu. Kadının diyetini ailesine hükmetti. Çocuklarını ve onlarla beraber bulunanları da kadına mirasçı yaptı. Derken Hamel b. Nâbiğa el-Hüzelî; ya Rasulullah! Ben yememiş, içmemiş, konuşmamı; doğarken bağırmamı bir kimseyi nasıl ödeyebilirim, böylesi heder kılınır dedi. Bunun üzerine Rasulullah (sav); "bu (adam) yaptığı sec'inden dolayı ancak kahinlerin kardeşliklerindendir" buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Kasâme ve'l-Muhâribîn 4391, /713
Senetler:
()
Konular:
Kahin, Kehanet, kahine gitmek veya inanmak
Yargı, davalaşma
Yargı, diyet
Yargı, diyet, ceninin veya çocuğun diyeti
Yargı, diyeti, suçlunun yakınlarının ödemesi
Yargı, Kısas
Yargı, miras Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1853, M004392
Hadis:
وَحَدَّثَنَا عَبْدُ بْنُ حُمَيْدٍ أَخْبَرَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ أَخْبَرَنَا مَعْمَرٌ عَنِ الزُّهْرِىِّ عَنْ أَبِى سَلَمَةَ عَنْ أَبِى هُرَيْرَةَ قَالَ اقْتَتَلَتِ امْرَأَتَانِ. وَسَاقَ الْحَدِيثَ بِقِصَّتِهِ.
[اقْتَتَلَتِ امْرَأَتَانِ مِنْ هُذَيْلٍ فَرَمَتْ إِحْدَاهُمَا الأُخْرَى بِحَجَرٍ فَقَتَلَتْهَا وَمَا فِى بَطْنِهَا فَاخْتَصَمُوا إِلَى رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَضَى رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم أَنَّ دِيَةَ جَنِينِهَا غُرَّةٌ عَبْدٌ أَوْ وَلِيدَةٌ وَقَضَى بِدِيَةِ الْمَرْأَةِ عَلَى عَاقِلَتِهَا وَوَرَّثَهَا وَلَدَهَا وَمَنْ مَعَهُمْ فَقَالَ حَمَلُ بْنُ النَّابِغَةِ الْهُذَلِىُّ يَا رَسُولَ اللَّهِ كَيْفَ أَغْرَمُ مَنْ لاَ شَرِبَ وَلاَ أَكَلَ وَلاَ نَطَقَ وَلاَ اسْتَهَلَّ فَمِثْلُ ذَلِكَ يُطَلّ. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم "إِنَّمَا هَذَا مِنْ إِخْوَانِ الْكُهَّانِ." مِنْ أَجْلِ سَجْعِهِ الَّذِى سَجَعَ]
وَلَمْ يَذْكُرْ وَوَرَّثَهَا وَلَدَهَا وَمَنْ مَعَهُمْ. وَقَالَ فَقَالَ قَائِلٌ كَيْفَ نَعْقِلُ وَلَمْ يُسَمِّ حَمَلَ بْنَ مَالِكٍ.
Tercemesi:
Bize Abd b. Humeyd, ona Abdürrezzak, ona Mamer, ona Zühri, ona Ebu Seleme, ona da Ebu Hureyre şöyle rivayet etti: İki kadın kavga ettiler.
Ravi hadisi kıssası ile rivayet etmiş, yalnız: Çocuklarını ve onlarla beraber olanları da kadına mirasçı yaptı cümlesini anmamış, şöyle demiştir: Birisi; biz nasıl diyet öderiz dedi. Ravi, Hamel b. Malik'in adını da söylememiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Kasâme ve'l-Muhâribîn 4392, /714
Senetler:
()
Konular:
Yargı, davalaşma
Yargı, diyet
Yargı, diyet, ceninin veya çocuğun diyeti
Yargı, diyeti, suçlunun yakınlarının ödemesi
Yargı, Kısas
Yargı, miras Hukuku
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1855, M004393
Hadis:
حَدَّثَنَا إِسْحَاقُ بْنُ إِبْرَاهِيمَ الْحَنْظَلِىُّ أَخْبَرَنَا جَرِيرٌ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عُبَيْدِ بْنِ نُضَيْلَةَ الْخُزَاعِىِّ عَنِ الْمُغِيرَةِ بْنِ شُعْبَةَ قَالَ ضَرَبَتِ امْرَأَةٌ ضَرَّتَهَا بِعَمُودِ فُسْطَاطٍ وَهِىَ حُبْلَى فَقَتَلَتْهَا - قَالَ - وَإِحْدَاهُمَا لِحْيَانِيَّةٌ - قَالَ- فَجَعَلَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم دِيَةَ الْمَقْتُولَةِ عَلَى عَصَبَةِ الْقَاتِلَةِ وَغُرَّةً لِمَا فِى بَطْنِهَا. فَقَالَ رَجُلٌ مِنْ عَصَبَةِ الْقَاتِلَةِ أَنَغْرَمُ دِيَةَ مَنْ لاَ أَكَلَ وَلاَ شَرِبَ وَلاَ اسْتَهَلَّ فَمِثْلُ ذَلِكَ يُطَلُّ. فَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"أَسَجْعٌ كَسَجْعِ الأَعْرَابِ." قَالَ وَجَعَلَ عَلَيْهِمُ الدِّيَةَ.
Tercemesi:
Bize İshak b. İbrahim el-Hanzali, ona Cerir, ona Mansur, ona İbrahim, ona Ubeyd b. Nudayle el-Huzai, ona Muğîra b. Şube şöyle rivayet etti: Bir kadın, ortağını gebe olduğu halde çadır direği ile döverek öldürdü. Bunlardan biri Lihyan'dandı. Rasulullah (sav) öldürülenin diyetini, karnındaki (cenin) için de bir gurreyi katilin asabesine hükmetti. Bunun üzerine katilin asabesinden bir adam;
biz yememiş içmemiş; doğarken bağırmamış bir kimseyi mi ödeyeceğiz! Böylesi heder kılınır dedi. Rasulullah da (sav); "bedevilerin sec'i gibi sec'i mi (bul)" buyurdu ve diyeti onlara yükledi.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Kasâme ve'l-Muhâribîn 4393, /714
Senetler:
()
Konular:
Kısas, kavga sebebiyle
Yargı, davalaşma
Yargı, diyet
Yargı, diyet, ceninin veya çocuğun diyeti
Yargı, diyeti, suçlunun yakınlarının ödemesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1856, M004394
Hadis:
وَحَدَّثَنِى مُحَمَّدُ بْنُ رَافِعٍ حَدَّثَنَا يَحْيَى بْنُ آدَمَ حَدَّثَنَا مُفَضَّلٌ عَنْ مَنْصُورٍ عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عُبَيْدِ بْنِ نُضَيْلَةَ عَنِ الْمُغِيرَةِ بْنِ شُعْبَةَ. أَنَّ امْرَأَةً قَتَلَتْ ضَرَّتَهَا بِعَمُودِ فُسْطَاطٍ فَأُتِىَ فِيهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَضَى عَلَى عَاقِلَتِهَا بِالدِّيَةِ وَكَانَتْ حَامِلاً فَقَضَى فِى الْجَنِينِ بِغُرَّةٍ. فَقَالَ بَعْضُ عَصَبَتِهَا أَنَدِى مَنْ لاَ طَعِمَ وَلاَ شَرِبَ وَلاَ صَاحَ فَاسْتَهَلَّ وَمِثْلُ ذَلِكَ يُطَلُّ قَالَ فَقَالَ:
"سَجْعٌ كَسَجْعِ الأَعْرَابِ."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Rafi', ona Yahya b. Adem, ona Mufaddal, ona Mansur, ona İbrahim, ona Ubeyd b. Nudayle, ona da Muğîra b. Şube şöyle rivayet etti: Bir kadın, ortağım çadır direği ile öldürmüş de bu hususta Rasulullah'a (sav) gelmişler. O da kadının âkılesine diyet hükmetmiş. (Ölen) kadın hamileymiş. Bu sebeple cenin hakkında gurre ile hüküm buyurmuş. Bunun üzerine kadının asabesinden biri; biz yememiş içmemiş; bağırıp istihlâl etmemiş bir çocuğun diyetini mi ödeyeceğiz! Böylesi heder kılınır demiş. Rasulullah (sav); "bedevilerin seci gibi sec'i ha!.." buyurdu.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Kasâme ve'l-Muhâribîn 4394, /714
Senetler:
()
Konular:
Yargı, davalaşma
Yargı, diyet
Yargı, diyet, ceninin veya çocuğun diyeti
Yargı, diyeti, suçlunun yakınlarının ödemesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
1861, M004396
Hadis:
وَحَدَّثَنَا أَبُو بَكْرِ بْنُ أَبِى شَيْبَةَ وَمُحَمَّدُ بْنُ الْمُثَنَّى وَابْنُ بَشَّارٍ قَالُوا حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ جَعْفَرٍ عَنْ شُعْبَةَ عَنْ مَنْصُورٍ بِإِسْنَادِهِمُ.
[عَنْ إِبْرَاهِيمَ عَنْ عُبَيْدِ بْنِ نُضَيْلَةَ عَنِ الْمُغِيرَةِ بْنِ شُعْبَةَ]
الْحَدِيثَ بِقِصَّتِهِ.
[أَنَّ امْرَأَةً قَتَلَتْ ضَرَّتَهَا بِعَمُودِ فُسْطَاطٍ فَأُتِىَ فِيهِ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَقَضَى عَلَى عَاقِلَتِهَا بِالدِّيَةِ وَكَانَتْ حَامِلاً فَقَضَى فِى الْجَنِينِ بِغُرَّةٍ. فَقَالَ بَعْضُ عَصَبَتِهَا أَنَدِى مَنْ لاَ طَعِمَ وَلاَ شَرِبَ وَلاَ صَاحَ فَاسْتَهَلَّ وَمِثْلُ ذَلِكَ يُطَلُّ قَالَ فَقَالَ: "سَجْعٌ كَسَجْعِ الأَعْرَابِ."]
غَيْرَ أَنَّ فِيهِ فَأَسْقَطَتْ فَرُفِعَ ذَلِكَ إِلَى النَّبِىِّ صلى الله عليه وسلم فَقَضَى فِيهِ بِغُرَّةٍ وَجَعَلَهُ عَلَى أَوْلِيَاءِ الْمَرْأَةِ . وَلَمْ يَذْكُرْ فِى الْحَدِيثِ دِيَةَ الْمَرْأَةِ
Tercemesi:
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, Muhammed b. el-Müsenna ve İbn Beşşâr, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şube, ona da Mansur şöyle rivayet etti. Yalnız onda şu da vardır: Kadın çocuğunu düşürdü ve bu mesele Peygamber'e (sav) arz olundu da o çocuk hakkında gurre ile hüküm buyurdu. Bu işi kadının velilerinin üzerine serdi. Hadiste kadının diyetini zikretmemiştir.
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Kasâme ve'l-Muhâribîn 4396, /714
Senetler:
()
Konular:
Hz. Peygamber, itaat, boyun eğmek,
Sahabe, Hz. Peygamber'e itiraz, verdiği bir karara
Yargı, davalaşma
Yargı, diyet
Yargı, diyet, ceninin veya çocuğun diyeti
Yargı, diyeti, suçlunun yakınlarının ödemesi
Öneri Formu
Hadis Id, No:
2161, M004497
Hadis:
حَدَّثَنَا مُحَمَّدُ بْنُ رَافِعٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ الرَّزَّاقِ حَدَّثَنَا مَعْمَرٌ عَنْ هَمَّامِ بْنِ مُنَبِّهٍ قَالَ هَذَا مَا حَدَّثَنَا أَبُو هُرَيْرَةَ عَنْ رَسُولِ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم فَذَكَرَ أَحَادِيثَ مِنْهَا وَقَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم
"اشْتَرَى رَجُلٌ مِنْ رَجُلٍ عَقَارًا لَهُ فَوَجَدَ الرَّجُلُ الَّذِى اشْتَرَى الْعَقَارَ فِى عَقَارِهِ جَرَّةً فِيهَا ذَهَبٌ فَقَالَ لَهُ الَّذِى اشْتَرَى الْعَقَارَ خُذْ ذَهَبَكَ مِنِّى إِنَّمَا اشْتَرَيْتُ مِنْكَ الأَرْضَ وَلَمْ أَبْتَعْ مِنْكَ الذَّهَبَ. فَقَالَ الَّذِى شَرَى الأَرْضَ إِنَّمَا بِعْتُكَ الأَرْضَ وَمَا فِيهَا - قَالَ - فَتَحَاكَمَا إِلَى رَجُلٍ فَقَالَ الَّذِى تَحَاكَمَا إِلَيْهِ أَلَكُمَا وَلَدٌ فَقَالَ أَحَدُهُمَا لِى غُلاَمٌ وَقَالَ الآخَرُ لِى جَارِيَةٌ. قَالَ أَنْكِحُوا الْغُلاَمَ الْجَارِيَةَ وَأَنْفِقُوا عَلَى أَنْفُسِكُمَا مِنْهُ وَتَصَدَّقَا."
Tercemesi:
Bize Muhammed b. Râfi', ona Abdürrezzak, ona Mamer, ona Hemmâm b. Münebbih, ona da Ebu Hureyre'nin Rasulullah'tan (sav) rivayet ettiği budur demiş ve birtakım hadisler zikretmiş. Ez cümle Rasulullah (sav) şöyle buyurdu:
"Bir adam birinden akarını satın almış. Akarı satın atan zât onun akarında içi altın dolu bir küp bulmuş. Bunun üzerine akarı satın alan; altınını benden al! Zira ben senden yalnız yeri satın aldım; altını satın almadım demiş. Yeri satan da ben sana yeri ve içinde olanı sattım demiş. Müteakiben bir zatın huzuruna davaya çıkmışlar. Huzurunda muhakeme oldukları zat; çocuklarınız var mı diye sormuş. Biri, benim bir oğlum vardır demiş. Öteki de benim brr kızım vardır demiş. Hakim; bu oğlana bu kızı nikahlayın! Bundan her ikiniz harcayın ve tasadduk edin demiş."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Müslim, Sahîh-i Müslim, Akdiye 4497, /732
Senetler:
()
Konular:
Define, gömü, Akarda bulunan define
Yargı, davalaşma
Öneri Formu
Hadis Id, No:
31669, B004552
Hadis:
حَدَّثَنَا نَصْرُ بْنُ عَلِىِّ بْنِ نَصْرٍ حَدَّثَنَا عَبْدُ اللَّهِ بْنُ دَاوُدَ عَنِ ابْنِ جُرَيْجٍ عَنِ ابْنِ أَبِى مُلَيْكَةَ أَنَّ امْرَأَتَيْنِ كَانَتَا تَخْرِزَانِ فِى بَيْتٍ - أَوْ فِى الْحُجْرَةِ - فَخَرَجَتْ إِحْدَاهُمَا وَقَدْ أُنْفِذَ بِإِشْفًى فِى كَفِّهَا ، فَادَّعَتْ عَلَى الأُخْرَى ، فَرُفِعَ إِلَى ابْنِ عَبَّاسٍ ، فَقَالَ ابْنُ عَبَّاسٍ قَالَ رَسُولُ اللَّهِ صلى الله عليه وسلم « لَوْ يُعْطَى النَّاسُ بِدَعْوَاهُمْ لَذَهَبَ دِمَاءُ قَوْمٍ وَأَمْوَالُهُمْ » . ذَكِّرُوهَا بِاللَّهِ وَاقْرَءُوا عَلَيْهَا ( إِنَّ الَّذِينَ يَشْتَرُونَ بِعَهْدِ اللَّهِ ) . فَذَكَّرُوهَا فَاعْتَرَفَتْ ، فَقَالَ ابْنُ عَبَّاسٍ قَالَ النَّبِىُّ صلى الله عليه وسلم « الْيَمِينُ عَلَى الْمُدَّعَى عَلَيْهِ » .
Tercemesi:
Bize Nasr b. Ali, ona Abdullah b. Dâvud, ona İbn Cüreyc, ona da İbn Ebû Müleyke şöyle demiştir:
İki kadın bir evde ya da bir odada deri dikerlerdi. Bunlardan birisi avucuna iğne batmış halde dışarı çıktı ve diğer kadınckadın hakkında davacı oldu. Kadınların bu davası İbn Abbâs'a söylendi: İbn Abbâs da, "Rasulullah'ın (Sav): Eğer sadece davalıya (delili olmadan) istedikleri verilseydi, insanların malları ve kanları boşa giderdi." Buyurduğunu söyledi. Aleyhine dava açılan kadına Allah'ın şu ayeti okuyun ve hatırlatın: ( Allah'a karşı verdikleri sözü ve yeminlerini az bir bedelle değiştirenler...) (Âli İmrân, 3/77). Bunun üzerine kadına bu ayet hatırlatıldı o da suçunu itiraf etti. Bunun üzerine İbn Abbâs, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu söyledi: "Yemin davalıya düşer."
Açıklama:
Yazar, Kitap, Bölüm:
Buhârî, Sahîh-i Buhârî, Tefsîr 3, 2/161
Senetler:
1. İbn Abbas Abdullah b. Abbas el-Kuraşî (Abdullah b. Abbas b. Abdülmuttalib b. Haşim b. Abdümenaf)
2. Abdullah b. Ebu Müleyke el-Kureşî (Abdullah b. Ubeydullah b. Züheyr b. Abdullah)
3. Ebu Velid İbn Cüreyc el-Mekkî (Abdülmelik b. Abdülaziz b. Cüreyc)
4. Abdullah b. Davud el-Hureybî (Abdullah b. Davud b. Amir b. Rabi')
5. Sağîr Ebu Amr Nasr b. Ali el-Ezdî (Nasr b. Ali b. Nasr b. Ali b. Sahban b. Übey)
Konular:
Yargı, davalaşma
Yargı, davalı için yemin,
Yemin, Yalan yere