Giriş

Bize Hasan b. Ali el-Hulvânî ve Abd b. Humeyd, onlara Yakub b. İbrahim b. Sa'd, ona babası, ona Salih; (T) Bize Abd b. Humeyd, ona Abdürrezzak, ona Mamer, onlara da (Mamer ve Salih'e) Zührî bu isnadla rivayet etmiştir. Her ikisinin hadisinde de Rasulullah (sav); (onlara) "aleyküm (Sizin üzerinize olsun) dedim ya" buyurdu ifadesi vardır. (Burada sadece 'aleyküm' demek suretiyle) vâv harfini zikretmemişlerdir.


Açıklama: "ve aleyküm" dendiğinde mana "Sana da olsun" demek iken "vav" harfi zikredilmediği zaman "sana olsun" anlamına gelmektedir. Bununla birlikte buradaki "vav"ı isti'naf olarak kabul eden bazı alimlere göre ise Hz. Peygamber onlara "sizin üzerinize olsun" diyerek "hak ettiğiniz şey sizin başınıza gelecek" demek istemiştir. Ancak "vav"ın isti'naf olması bazı alimlere göre doğru bulunmamıştır (Zürkânî, Şerhu'l-Muvatta, IV, 458), "vav"ın atıf kabul edildiği rivayetlerde "ölüm benim üzerime olduğu gibi senin de üzerine olsun" anlamı çıktığı için bunun ne manaya geldiği tartışılmış fakat bu hadisin başka bir rivayetinde yer alan "Onların bedduaları kabul olmaz ama bizim ki kabul olur" açıklamasına istinaden Yahudilerin sözlerinin boş olduğu belirtilmiştir. Ayrıca ölüm müslümanın zihninde kötü bir son değilken Yahudiler için ölüm ayetin de belirttiği gibi (Cum'a, 62/6-7) kesinlikle istenilen bir şey değildir (Zürkânî, Şerhu'l-Muvatta, IV, 458).

    Öneri Formu
6021 M005657 Müslim, Selam, 10

Bize İshak b. İbrahim, ona Ya'lâ b. Ubeyd, ona da A'meş hadisi bu isnadla nakletti. Ancak orada (farklı olarak) şu ifadeler bulunmaktadır: Aişe (r.anha) onların niyetlerini anladı ve onlara kötü söz söyledi. Bunun üzerine Rasulullah (sav); "yavaş ol ey Aişe! Şüphesiz Allah (cc) çirkin işi ve kötü sözü sevmez" buyurdu. (Ayrıca rivayetin sonuna) Şöyle bir ilavede bulundu: Bunun üzerine Allah (cc); "Sana geldiklerinde Allah'ın seni selamlamadığı bir şekilde seni selamlarlar." [(Mücadele, 58/8)] ayetini (sonuna kadar) indirdi'.


Açıklama: Hadiste geçen fuhş, söz olsun, fiil olsun her türlü kötülüğü kapsamaktadır. Tefehhuş ise bunları bilerek yapmak anlamına gelir (Azîmâbâdî, Avnu'l-ma'bûd, XI, 100). Hadiste geçen diyalog dikkate alındığında Allah Resûlü'nün (sav) öncelikli amacı kötü sözden sakındırmak olsa da onun bu vesileyle muhatabını ve tüm mü'minleri her türlü kötülükten men ettiği anlaşılır.

    Öneri Formu
6023 M005659 Müslim, Selam, 11

Bize Ebu Küreyb, ona Ebu Muaviye, ona A'meş, ona Müslim, ona da Mesruk, Aişe'nin (ra) şöyle dediğini rivayet etti: Bir grup Yahudi Rasulullah'ın (sav) yanına girdi ve O'na es-Sâmü aleyke yâ Ebe'l-Kâsım (ölüm üzerine olsun ey Ebu'l-Kasım dedi. Aişe şöyle demiştir: Ben bunu anladım ve onlara; aleykümü's-sâmü ve'z-zâmu (ölüm sizin üzerinize olsun, yergi de dedim. Bunun üzerine Rasulullah (sav); "ey Aişe! Kötü olma" buyurdu. Aişe; ey Allah'ın Elçisi! Söylediklerini işitmedin mi deyince de Rasulullah (sav); "Ben de onlara söylediklerini karşılık olarak vermedim mi? Aleyküm (sizin üzerinize olsun)' dedim ya" buyurdu.


    Öneri Formu
6022 M005658 Müslim, Selam, 11

Bize Harun b. Abdullah ve Haccac b. eş-Şair, o ikisine Haccac b. Muhammed, ona İbn Cüreyc, ona da Ebu Zübeyr, Cabir b. Abdullah'ın şöyle dediğini rivayet etti: Yahudilerden bazı insanlar Rasulullah'a (sav) es-Sâmü aleyke yâ Ebe'l-Kâsım (ölüm üzerine olsun ey Ebu'l-Kâsım) diyerek selam verdi. Hz. Peygamber de "ve aleyküm (sizin üzerinize olsun)" diyerek onlara karşılık verdi. Hz. Aişe kızgın bir şekilde; onların ne dediğini duymadın mı deyince, Allah Elçisi (sav); "evet, duydum. Ben de söylediklerini onlara iade ettim. Bizim onlar hakkında yaptığımız dua kabul edilir ama onların (aleyhimize olan) bizimle alakalı duaları kabul görmez" buyurdu.


    Öneri Formu
6024 M005660 Müslim, Selam, 12

Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe ve Hennâd b. Serî, o ikisine Ebu Ahvas, ona Mansur; (T) Bize Züheyr b. Harb, Osman b. Ebu Şeybe ve İshak b. İbrahim –lafız Züheyr'e aittir-, onlara Cerir, ona Mansur, ona Ebu Vâil, ona da Abdullah, Rasulullah'ın (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etti: "Üç kişi (bir arada) bulunduğunuzda, (başka) insanların arasına karışıncaya kadar, (sizden) iki kişi, diğerini bırakıp da (kendi aralarında) gizlice konuşmasın. Zira bu, onu (üçüncü kişiyi) üzer."


    Öneri Formu
6079 M005696 Müslim, Selam, 37

Bize Said b. Mansur ve Ebu Rabî', o ikisine Hammad b. Zeyd, ona Sabit el-Bünanî, ona da Enes b. Malik (ra) şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah'a (sav) on sene hizmet ettim. Vallahi bana bir kere bile üf demedi. (Yine) Bana hiçbir şey için bunu neden böyle yaptın? Keşke şöyle yapsaydın demedi." [Ebu Rabî' şu ifadeyi ekledi: Bu hizmetçinin yaptığı işlerden değil; vallahi ifadesini de zikretmemiştir.]


    Öneri Formu
6905 M006011 Müslim, Fadâil, 51

Bize İbn Ebu Adiy, ona Humeyd, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etmiştir: (Hz. Peygamber (sav) bir seferde iken) Enceşe isimli bir deve sürücüsü Hz. Peygamber'in hanımlarının develerini sürüyordu. Develeri hızlı yürütünce Hz. Peygamber (sav) ona "ey Enceşe, cam şişelerin (narin kadınların develerini) yavaş sür" buyurdu.


    Öneri Formu
52151 HM012064 İbn Hanbel, III, 107

Bize Süfyân, ona et-Teymî, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav) (hanımları ile birlikte) bir seferde iken, (hanımların) develerini Enceşe isimli biri sürüyordu. Ümmü Enes de onlarla birlikteydi. Rasulullah (sav) "ey Enceşe, cam şişelerin (narin kadınların) develerini yavaş sür" buyurdu.


    Öneri Formu
52291 HM012114 İbn Hanbel, III, 111

Bize Yahya, ona Süleyman et-Teymî, ona da Enes b. Malik şöyle rivayet etmiştir: Ümmü Süleym Hz. Peygamber'in hanımları ile birlikte (bir seferde) iken, onların develerini bir sürücü sürüyordu. Hz. Peygamber onların yanına geldi ve "ey Enceşe, cam şişelerin (narin kadınların) develerini yavaş sür" buyurdu.


    Öneri Formu
52623 HM012189 İbn Hanbel, III, 117