Giriş


Açıklama: Rivayet munkatıdır; Yahya ile İbn Mesud arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
171190 MK010533 Taberani, el-Mu'cemu'l-Kebir, X, 221


Açıklama: Rivayet munkatıdır; Yahya ile İbn Mesud arasında inkita vardır.

    Öneri Formu
271435 MK010533-2 Taberani, el-Mu'cemu'l-Kebir, X, 221


    Öneri Formu
29583 N004873 Nesai, Kasâme, 48-49


    Öneri Formu
44308 HM008123 İbn Hanbel, II, 314


    Öneri Formu
46825 HM008837 İbn Hanbel, II, 373


    Öneri Formu
134011 TM000021 Tayâlisî, Müsned, I, 26


Açıklama: Hz. Ali’nin sözü olarak rivâyet edilen bu söz, benzer ifadelerle Ebû Musa’l-Eş’arî tarafından merfû olarak Hz. Peygamber’den de rivâyet edilmiştir. Bu rivâyette çeşitli inançtaki insanların Kur’ân ile olan alâkaları güzel bir teşbihle anlatılmaktadır. İnsanlar ya mü’mindirler, ya değildirler. Mü’min olan da, olmayan da Kur’ân’ı ya okuyup anlar ve gereğini uygular, ya okuyup anlamaz ve gereğine de kulak asmazlar. İşte bu hadîste, bu gurupların hepsinin canlı bir tablosu çizilmektedir. Burada iman tad’a, Kur’ân da güzel kokuya benzetilmektedir. İman, mü’mine Kur’ân okumaktan elzemdir. Nitekim yiyeceklerdeki tad vasfı da güzel kokudan elzemdir. İnsan her şeyden önce mü’min olduğu için tadı güzeldir; Kur’ân’a uygun bir hayat yaşayınca da onun güzelliği ve kokusu dışardan da hissedilir. Yani onun iyi biri olduğu, dışarıya yansıyan hizmetleriyle de anlaşılır. Dolayısıyla onun mü’min olduğu için tadı güzel, Kur’ân’a uygun yaşantısıyla da etrafa yayılan kokusu güzeldir.

    Öneri Formu
51682 DM003405 Darimi, Fedailu'l-Kur'an, 8


    Öneri Formu
18193 M007382 Müslim, Fiten ve Eşrâtu's-Sâa, 117


    Öneri Formu
279210 M006186-2 Müslim, Fadâilu's Sahabe, 13


    Öneri Formu
48832 HM008031 Ahmed b. Hanbel, II, 305