1028 Kayıt Bulundu.
Bize Abd b. Humeyd, ona Süleyman b. Harb, ona Hammad b. Seleme, ona Sabit, Enes’in şöyle anlattığını rivayet etti: Yahudiler, kadınlar âdet oldukları zaman onlarla birlikte yemezler, içmezler, evlerde birlikte olmazlardı. Bu durum Hz. Peygamber'e (sav) soruldu da Yüce Allah, “Sana kadınların aybaşı hallerini soruyorlar. De ki: O rahatsız eden bir şeydir” (el-Bakara 2/222) mealindeki ayeti indirdi. Buna binaen Hz. Peygamber (sav), onlara kadınlarla bir arada yemelerini, içmelerini, evlerde birlikte olmalarını ve cinsel ilişki dışında her şeyi yapmalarını emretti. Bunun üzerine Yahudiler “(Bu adamın) biz ne yapıyorsak tam aksini yapmaktan başka bir derdi yok” dediler. Abbâd b. Bişr ve Üseyd b. Hudayr, Hz. Peygamber’e (sav) gelerek bu durumu bildirdiler ve “Kadınlarla âdetli iken cinsel ilişki de bulunamaz mıyız?” diye sordular. Hz. Peygamber'in (sav) yüzü birden değişiverdi ve Abbâd ile Üseyd’e kızdığını zannettik. Onlar kalkıp giderken birileri Hz. Peygamber’e (sav) süt hediyesi göndermişti. Hz. Peygamber (sav), peşlerinden bir adam gönderip onlara bu gelen hediye sütten içirdi. Böylece onlara kızmadığını anlamış olduk. [Tirmizî: Bu hadis hasen-sahihtir.]
Bize Ebu Küreyb, ona Ebu Bekir b. Ayyaş, ona Asım b. Behdele, ona Mus’ab b. Sa’d, babası Sa’d’ın şöyle anlattığını rivayet etti: Bedir savaşı bitince (ganimet mallarından) bir kılıç alarak Hz. Peygamber'e (sav) getirdim ve “Ey Allah’ın Rasulü! Allah, müşriklere karşı içimdeki hıncı giderdi” veya buna yakın bir ifade kullanarak “Bu kılıcı bana hediye et” dedim. Bunun üzerine Hz. Peygamber “Bu kılıç ne senindir ne de benim” dedi. Ben de kendi kendime “Belki de bu kılıç, benim gibi savaşta üstün yararlılık göstermeyen birine verilecektir” dedim. Biraz sonra Hz. Peygamber (sav) yanıma geldi ve “O kılıç sen istediğinde benim değildi, artık benim oldu onu sana bağışlıyorum” buyurdu. Sonra Enfal sûresinin 1. ayeti indi. “Sana ganimetleri soruyorlar. Ganimetlerin Allah’a ve resulüne ait olduğunu söyle! O halde siz gerçek müminler iseniz Allah’a karşı saygısızlıktan sakının, aranızı düzeltin, Allah ve resulüne itaat edin.” [Tirmizî: Bu hadis hasen sahihtir. Aynı şekilde bu hadisi Simak b. Harb, Mus’ab’tan rivâyet etmişlerdir. Bu konuda Ubâde b. Sâmit’den de hadis rivâyet edilmiştir.]