233 Kayıt Bulundu.
Bana (Yahyâ b. Yahyâ el-Leysî), ona Mâlik b. Enes, on Hişam b. Urve, ona babası (Urve b. ez-Zübeyr), ona da Hz. Peygamber'in eşi Hz. Aişe şöyle rivayet etmiştir: Haris b. Hişam, Hz. Peygamber'e kendisine vahyin nasıl geldiğini sordu. Hz. Peygamber, 'Bazen çan sesi şeklinde gelir. Bu da bana en zor gelen şeklidir. Ses kesildiği zaman bana vahyedilen şeyi anlardım. Bazen de melek insan şekline bürünerek vahyi getirir ve benimle konuşur. Ben de söylediklerini aklımda tutardım.' Hz. Aişe şöyle dedi: 'Soğuk bir gecede Hz. Peygamber'e vahiy geldiğini gördüm. Vahiy alması bitince baktım ki alnından oluk gibi ter boşalıyordu."
Dereceleri yükselten, Arş'ın sahibi Allah, kavuşma günüyle korkutmak için kullarından dilediğine iradesiyle ilgili vahyi indirir.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, Muhammed b. Müsennâ ve İbn Beşşâr, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şube; (T) Bize İshak b. İbrahim, ona el-Mülâî, ona Süfyan, onlara Esved b. Kays bu isnad ile, (önceki rivayetteki) İshak ve Muhammed'in hadislerine benzer şekilde rivayette bulundular.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, Muhammed b. Müsennâ ve İbn Beşşâr, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şube; (T) Bize İshak b. İbrahim, ona el-Mülâî, ona Süfyan, onlara Esved b. Kays bu isnad ile, (önceki rivayetteki) İshak ve Muhammed'in hadislerine benzer şekilde rivayette bulundular.
Bize Ebu Bekir b. Ebu Şeybe, Muhammed b. Müsennâ ve İbn Beşşâr, onlara Muhammed b. Cafer, ona Şube; (T) Bize İshak b. İbrahim, ona el-Mülâî, ona Süfyan, onlara Esved b. Kays bu isnad ile, (önceki rivayetteki) İshak ve Muhammed'in hadislerine benzer şekilde rivayette bulundular.
Bize Ali b. Hucr, ona Ali b. Müshir, ona Muhtâr b. Fülfül, ona da Enes b. Mâlik şöyle rivayet etmiştir: Hz. Peygamber (sav), bir gün aramızda iken uyukladı. Ardından, tebessüm ederek başını kaldırdı. O'na (sav), 'Seni güldüren de nedir yâ Rasulullah?' dedik. Hz. Peygamber (sav), 'Bana, az önce şöyle bir sure indi' dedi ve [okumaya başladı]: "Rahman ve Rahîm olan Allah'ın adıyla. Şüphesiz ki biz, sana Kevseri verdik. (O halde) Rabbin için namaz kıl ve kurban kes. (Doğrusu) sana buğzeden, soyu kesik olanın tâ kendisidir. (Kevser, 108/1-3)". Ardından, 'Kevser'in ne olduğunu biliyor musunuz?' dedi. Biz ise, 'Allah ve Rasulü daha iyi bilir' dedik. Bunun üzerine şöyle buyurdu:'O, Rabbimin bana vaad ettiği cennetteki bir nehirdir. Bardakları, yıldızların sayısından daha çoktur. Ümmetim ondan içmek için yanıma gelecektir. Ancak onlardan bir kul oradan uzaklaştırılacaktır. Ben de 'Ey Rabbim, o benim ümmetimdendir' diyeceğim. Rabbim ise bana, 'Senden sonra onun neler ihdas ettiğini bilmiyorsun' buyuracaktır'.
Bize Muhammed b. Adem, ona Abde, ona Hişam, ona Avf b. Haris, ona Rümeyse şöyle rivayet etmiştir: Ümmü Seleme'den (r.anha) rivayet edildiğine göre Hz. Peygamber'in (sav) hanımları ona şöyle demişler: Hz. Peygamber'e (sav), 'insanlar hediyelerini vermek için Aişe’nin yanında olacağınız günü araştırmaktadırlar. Aişe'nin sevdiği gibi biz de hayırları severiz' de. Ümmü Seleme (r.anha) bu sözleri Hz. Peygamber'e söylemiş ancak Hz. Peygamber (sav) cevap vermemiş. Tekrar kendi sırası geldiğinde aynı ifadeleri kullanmış, Hz. Peygamber (sav) yine cevap vermemiş. Hz. Peygamber'in (sav) hanımları 'sana ne cevap verdi' diye sorduklarında, Ümmü Seleme 'cevap vermedi' karşılığını vermiş. Peygamber (sav) hanımları 'sana cevap verinceye veya bu konuya dair bir söz söyleyinceye kadar işin peşini bırakma' demişler. Tekrar sıra kendisine geldiğinde aynı sözleri söylemiş, Hz. Peygamber (sav) şöyle buyurmuştur: "Aişe ile ilgili hususlarda bana sıkıntı çıkartma! Çünkü Aişe’den başka hiçbirinizin yatağında bana vahiy gelmemiştir". Ebu Abdurrahman en-Nesâî "Bu iki hadis Abde'den sahih olarak rivayet edilmiştir" dedi.
Andolsun senden önce de peygamberler gönderdik ve onlara da eşler ve çocuklar verdik. Allah'ın izni olmadan hiçbir peygamber için mucize getirme imkanı yoktur. Her müddetin (yazıldığı) bir kitap vardır.
"Dini ayakta tutun ve onda ayrılığa düşmeyin" diye Nuh'a tavsiye ettiğini, sana vahyettiğimizi, İbrahim'e, Musa'ya ve İsa'ya tavsiye ettiğimizi Allah size de din kıldı. Fakat kendilerini çağırdığın bu (din), Allah'a ortak koşanlara ağır geldi. Allah dilediğini kendisine (peygamber) seçer ve kendisine yöneleni de doğru yola iletir.