Giriş

Bize, bu dünyada da iyilik yaz ahirette de. Şüphesiz biz sana döndük." Allah buyurdu ki: Kimi dilersem onu azabıma uğratırım; rahmetim ise her şeyi kuşatır. Onu, sakınanlara, zekâtı verenlere ve âyetlerimize inananlara yazacağım.


    Öneri Formu
54768 KK7/156 A'râf, 7, 156

Gök gürültüsü Allah'ı hamd ile tesbih eder. Melekler de O'nun heybetinden dolayı tesbih ederler. Onlar, Allah hakkında mücâdele edip dururken O, yıldırımlar gönderip onlarla dilediğini çarpar. Ve O, azabı pek şiddetli olandır.


    Öneri Formu
54929 KK13/13 Ra'd, 13, 13

O, dilediğine azabeder, dilediğini esirger. Ancak O'na döndürüleceksiniz.


    Öneri Formu
56930 KK29/21 Ankebut, 29, 21

O, dilediğini rahmetine dahil eder. Zalimlere gelince, onlar için elem verici bir azap hazırlamıştır.


    Öneri Formu
59470 KK76/31 İnsan, 76, 31

Allah da şöyle buyurdu: Ben onu size şüphesiz indireceğim; ama bundan sonra içinizden kim inkâr ederse, kâinatta hiç bir kimseye etmediğim azabı ona edeceğim!


    Öneri Formu
53768 KK5/115 Mâide, 5, 115

Hani (o kâfirler) bir zaman da: Ey Allah'ım! Eğer bu Kitap senin katından gelmiş bir gerçekse üzerimize gökten taş yağdır, yahut bize elem verici bir azap getir! demişlerdi.


    Öneri Formu
53913 KK8/32 Enfâl, 8, 32

(Nuh) dedi ki: "Onu size ancak dilerse Allah getirir. Ve siz (Allah'ı) âciz bırakacak değilsiniz.


    Öneri Formu
54454 KK11/33 Hûd, 11, 33

Nihayet peygamberler ümitlerini yitirip de kendilerinin yalana çıkarıldıklarını sandıkları sırada onlara yardımımız gelir ve dilediğimiz kimse kurtuluşa erdirilir. (Fakat) suçlular topluluğundan azabımız asla geri çevrilmez.


    Öneri Formu
54892 KK12/110 Yûsuf, 12, 110

Görmez misin ki, göklerde olanlar ve yerde olanlar, güneş, ay, yıldızlar, dağlar, ağaçlar, hayvanlar ve insanların birçoğu Allah'a secde ediyor; birçoğunun üzerine de azap hak olmuştur. Allah kimi hor ve hakir kılarsa, artık onu değerli kılacak bir kimse yoktur. Şüphesiz Allah dilediğini yapar.


    Öneri Formu
55535 KK22/18 Hâc, 22, 18


Açıklama: hadisin isnadı kavidir.

    Öneri Formu
71484 HM021922 İbn Hanbel, V, 182