Giriş

Bize Yahya b. Bişr el-Harîrî, ona Muaviye b. Sellam, ona da Yahya b. Ebu Kesir bu isnad ile benzeri bir nakilde bulunmuştur.


    Öneri Formu
7133 M002582 Müslim, Sıyâm, 69

Bize Osman b. Ebî Şeybe ve Muhammed b. Alâ, onlara İbn İdris, ona Muhammed b. İshak, ona Muhammed b. Amr b. Ata, ona Süleyman b. Yesâr, ona da Seleme b. Sahr şöyle rivayet etmiştir: "Ben kadınlara başkalarının güç yetiremeyeceği kadar düşkün biri idim. Ramazan ayı geldiğinde, karımdan dolayı orucumu bozarım diye korktum ve sabah olduğunda ramazan ayı çıkana kadar karıma zıhâr yaptım. Bir gece karım bana hizmet ederken birden vücudunun bir kısmı açılıverdi, onunla ilişkiye girmekten kendimi alamadım. Sabah olunca kabile efradımın yanına gittim ve onlara durumu anlattım. Onlara 'Birlikte Rasulullah'a (sav) gidelim dedim.' 'Vallahi olmaz!' dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber’e kendim gidip durumu anlattım. Hz. Peygamber 'Bu işi sen mi yaptın ey Seleme?' diye sordu. Ben de iki defa 'Evet, ben yaptım ey Allah'ın Rasulü' dedim ve sonra şunu ekledim: 'Allah'ın emrine sabrederim. Dolayısıyla benim hakkımda Allah’ın sana gösterdiği şekilde hükmet.' Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) 'Bir köle âzâd et.' buyurdu. Ben de elimle kendimi gösterip 'Seni hak ile gönderen Allah adına yemin ederim ki, benim bundan başka kölem yok' dedim. Bu sefer 'Öyleyse iki ay peş peşe oruç tut' buyurdu. Cevaben 'Zaten bu iş başıma oruç yüzünden geldi' dedim. 'Öyleyse altmış fakire bir vesak (ölçek) hurma dağıt' buyurdu. Ben de 'Seni hak ile gönderen Allah'a yemin ederim ki, biz hiçbir yiyeceğimiz olmadığı halde dün geceyi aç geçirdik' dedim. O zaman Rasulullah (sav) şöyle buyurdu: 'Zurayk oğullarının zekatlarını toplayan memura git, o topladıklarını sana versin, sen de altmış fakire bir vesak (ölçek) hurma dağıt, kalanını da ailenle birlikte ye!" Bunun üzerine kabileme döndüm ve onlara 'Sizin yanınızda darlık ve kötü bir fikir, Allah Rasulü'nün (sav) yanında ise genişlik ve güzel fikir buldum. Hz. Peygamber sizin zekatlarınızın bana verilmesini emretti' dedim." Ravî İbn İdris şöyle ilave bir bilgi vermiştir: Beyâde (hadisin kahramanı olan Seleme b. Sahr'ın nisbelendiği aile), Zurayk oğulları kabilesinin bir koludur.


    Öneri Formu
270648 D002213-2 Ebu Davud, Talak, 16, 17

Bize Abdullah b. Münîr, ona Yezid b. Harun, ona Yahya b. Said, ona Abdurrahman b. Kasım, ona Muhammed b. Cafer b. Zübeyr b. Avvâm b. Huveylid, ona da Abbâd b. Abdullah b. Zübeyr, Aişe'nin (r.anha) şöyle dediğini rivayet etmiştir: "Bir adam Nebî'nin (sav) huzuruna gelip 'Yandım!' dedi. Hz. Peygamber (sav) 'Neyin var, ne oldu?' diye sordu. Adam 'Ramazan ayında hanımımla beraber oldum' dedi. O esnada Hz. Peygamber'e (sav) arak denilen (içi hurma dolu) bir sepet getirildi. Rasulullah (sav) 'O yanan kişi nerede?' buyurdu. Adam 'Benim' deyince, Nebî (sav) de 'Al bunları sadaka olarak dağıt' buyurdu."


    Öneri Formu
13331 B001935 Buhari, Savm, 29

Bize Ali b. Hucr, ona İsa b. Yunus, ona Hişâm b. Hassân, ona Muhammed b. Sîrîn, ona da Ebu Hureyre, Hz. Peygamber'in (sav) şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Kusmak durumunda kalan kimsenin orucunu kaza etmesi gerekmez. Bile isteye kusan ise orucunu kaza etsin." Tirmizî bu hadis hakkında şu değerlendirmelerde bulunmuştur: 'Bu konuda Ebu Derdâ, Sevbân ve Fedâle b. Ubeyd'den de hadis nakledilmiştir. Ebu Hureyre hadisi hasen-garib bir hadis olup, bu rivayeti Hişâm'ın İbn Sîrîn'den, onun Ebu Hureyre'den, onun da Hz. Peygamber'den (sav) sadece İsa b. Yunus tariki ile naklettiğini biliyoruz. Muhammed (b. İsmail el-Buhârî) de 'Bu hadisin mahfûz olduğunu zannetmiyorum' demiştir.' Ebu İsa (et-Tirmizî) açıklamalarına şöyle devam etmiştir: 'Bu hadis, Ebu Hureyre kanalıyla Hz. Peygamber'den (sav) pek çok tarik ile nakledilmiş olsa da isnadı sahih değildir. Ebu Derdâ, Sevbân ve Fedâle b. Ubeyd'den Hz. Peygamber'in istifra edip orucunu bozduğu rivayet edilmiş olsa da bu hadisin izahı şöyledir: Rasulullah (sav) nafile orucu tutmaktaydı, istifra edince vücudu zayıf düştü, bundan dolayı da orucunu bozdu. Nitekim bu durum bazı hadislerde de açık bir şekilde rivayet edilmiştir. İlim ehli nezdinde uygulama (amel), Ebu Hureyre vasıtasıyla Hz. Peygamber'den (sav) rivayet edilen şu hadise göredir: 'Kusmak durumunda kalan kimsenin orucunu kaza etmesi gerekmez. Bile isteye kusan ise orucunu kaza etsin.' Süfyân es-Sevrî, Şâfiî, Ahmed (b. Hanbel) ve İshâk (b. Râhûye) bu görüştedir.


    Öneri Formu
14144 T000720 Tirmizi, Savm, 25

Bize Kuteybe, ona Ebu Ahvas, ona Simâk b. Harb, ona da İbn Ümmü Hânî şöyle rivayet etmiştir: "Nebî'nin (sav) yanında oturuyordum, derken bir içecek getirildi. Hz. Peygamber (sav) ondan içti. Ardından da bana verdi. Ben de içtim ve 'Günaha girdim. Benim için bağışlanma dile' dedim. Rasulullah (sav) 'Niçin?' buyurdu. 'Oruçlu iken orucumu bozdum' dedim. Nebî (sav) 'Kazâ olarak tuttuğun bir oruç muydu?' diye sordu. Ben 'Hayır' deyince, Hz. Peygamber (sav) 'Zararı yok, bir şey olmaz' buyurdu. [Tirmizî, bu konuda Ebu Said ve Âişe'den de hadisin geldiğini söylemiştir.]


    Öneri Formu
14194 T000731 Tirmizi, Savm, 34

[Ravi Ma'dân b. Ebu Talha], Rasulullah'ın (sav) azat ettiği Sevbân ile Dımeşk mescidinde görüştüm dedi. Kendisine, "Ebu Derda bana, Rasalullah'ın kusunca orucunu bozduğunu haber verdi" dedim. O da "Doğrudur, Rasulullah'a abdest suyunu da ben dökmüştüm" dedi.


    Öneri Formu
77409 HM028051 İbn Hanbel, VI, 443

Bize Harun b. Abdullah ve Muhammed b. Alâ, onlara Ebu Üsame (Hammâd b. Üsame), ona Hişam b. Urve, ona Fatıma bt. Münzir, ona Esma bt. Ebu Bekir (r.anhumâ) şöyle rivayet etmiştir: "Rasulullah (sav) döneminde ramazanda bulutlu bir günde oruçlarımızı açtık. Sonra güneş (tekrar) göründü." Ebu Üsame, Hişâm'a 'Peki orucu kaza etmekle emrolundular mı?' diye sordu. O da 'Tabi ki, zorunlu olarak' cevabını verdi.


    Öneri Formu
270785 D002359-2 Ebu Davud, Sıyam, 23


    Öneri Formu
7144 M002593 Müslim, Sıyâm, 79


    Öneri Formu
7145 M002594 Müslim, Sıyâm, 80


    Öneri Formu
8139 M002716 Müslim, Sıyâm, 171