Giriş

Bize Abdullah b. Yusuf, ona Malik, ona Nafi, Abdullah b. Ömer’in şöyle anlattığını rivayet etti: Hz Ömer, mescidin kapısı yanında satılık ipekli çizgili bir elbise gördü de "Yâ Rasûlallah; bunu satın alsan da cuma günü ve sana elçiler geldiği zaman giysen" dedi. Rasulullah da "Bunu ahirette nasibi olmayanlar giyer" buyurdu. Sonra Rasul-i Ekreme o ipeklilerden birçok elbiseler geldi. Rasûlullah onlardan birisini Ömer b. Hattab’a verdi. Ömer "Ya Rasulallah! Bunu bana giydiriyorsun ama daha önceleri Utârid’in elbisesi hakkında bana ‘bunu ahirette nasibi olmayanlar giyer’ demiştin" dedi. Bunun üzerine Hz. Peygamber "Ben onu sana giyesin diye vermedim ki" buyurdu. Ömer, müteakiben o elbiseyi Mekke'de bulunan müşrik bir kardeşine verdi."


Açıklama: İmam Muhammed'in rivayetinde Hz. Ömer'in anne bir kardeşine o elbiseyi verdiği nakledilmektedir. Humeydî, Hz. Peygamber'in Hz. Ömer'e cevabında “... kadınların giysin diye verdim" açıklaması yer almaktadır. İmam Muhammed ayrıca hadis'ten istinbatla küçük büyük erkek müslümana ipek, atlas kumaş giyinmesi ve altın takması helal değildir. Kadınların giymesinde bir sakınca yoktur. Diğer bir hususta harbi birine silah olmamak kaydı ile hediye yapılabilir" hükümlerini vermektedir. bkz. Malik, Muvattai Malik Rivayeti Muhammed b. Hasen eş-şeybânî, thk. Abdulvahhab Abdülvahhab (yy.: Mektebetü'l-İlmiyye, ts.), 1/310; Humeydî Ebû Bekr Abdullah b. Zübeyr, Müsnedü'l-Humeydî,th. Hasen Selim Esed ed-Dârânî (Dımaşk: Dârü's-Sekâ, 1996), 1/547.

    Öneri Formu
5700 B000886 Buhari, Cuma, 7


Açıklama: Hadisin bütünü için bk. HM005951.

    Öneri Formu
48843 HM005952 İbn Hanbel, II, 115


    Öneri Formu
37530 HM000136 İbn Hanbel, I, 21


    Öneri Formu
37533 HM000137 İbn Hanbel, I, 21


    Öneri Formu
43060 HM004978 İbn Hanbel, II, 39


    Öneri Formu
44724 HM005095 İbn Hanbel, II, 48


    Öneri Formu
48201 HM005748 İbn Hanbel, II, 100


    Öneri Formu
48841 HM005951 İbn Hanbel, II, 115


    Öneri Formu
287714 HM004978-2 İbn Hanbel, II, 39

Bize Ebu Tahir Ahmed b. Amr b. Serh, ona İbn Vehb, ona Yunus, ona İbn Şihab, ona Kesir b. Abbas b. Abdulmuttalib, Abbas'ın şöyle anlattığını rivayet etti: Hz. Peygamberle (sav) birlikte Huneyn savaşında bulundum. Ebu Süfyan b. el-Haris b. Abdümuttalib ile birlikte Hz. Peygamber’in peşine takılarak ondan hiç ayrılmadık. Hz. Peygamber (sav), beyaz bir katırının üzerinde idi. Onu kendisine Ferve b. Nüfâse el-Cüzâmî hediye etmişti. Müslümanlarla kafirler karşı karşıya gelince Müslümanlar, arkalarını dönüp gittiler. Hz. Peygamber (sav) ise katırını kâfirlere doğru mahmuzlamaya başladı. Ben Resulullah’ın katırının geminden tutuyor, onu düşmana doğru dört nala gitmesin diye (esirgemek için) engellemeye çalışıyordum. Ebu Süfyan da Hz. Peygamber'in (sav) özengisinden tutuyordu. Derken Hz. Peygamber (sav); "ey Abbas! Semura ashabını (Hudeybiye’de biat edenleri) çağır" dedi. Abbas -sesi kuvvetli birisiydi- şöyle devam etti: Ben de bağırabildiğim kadar bağırarak (yardıma çağırmak için) Semura ashabı nerede diye haykırdım. Vallahi sesimi işittikleri vakit (yerlerine) dönüşleri, ineğin yavrularına dönüşü gibi oldu. Ve ya lebbeyk! Ya lebbeyk! diyerek kafirlerle savaştılar. Ensarı (yardıma) çağırmak için ey ensar cemaati! Ey ensar cemaati diyorlardı. Sonra davet el-Haris b. el-Hazrec oğullarına kısıtlı oldu. Ve ey el-Haris b. el-Hazrec oğulları! Ey el-Haris b. el-Hazrec oğulları dediler. Bunun üzerine Hz. Peygamber (sav) katırının üzerinde uzanmış gibi bir vaziyette onların çarpışmasına baktı da "bu an, tandırın kızıştığı andır" dedi. Sonra Hz. Peygamber, birkaç çakıl alarak onları kafirlerin yüzlerine attı ve "Muhammed'in Rabbine and olsun bozguna uğradılar" dedi. Az sonra (olup bitene) bakmağa gittim. Bir de ne göreyim! Harb onun dediği şekilde (gerçekleşmiş!) Vallahi Hz. Peygamber (sav) kafirlere çakıl atmaktan başka bir şey yapmamıştı. Artık onların kuvvetinin zayıfladığını, durumlarının hücum değil arkalarını dönüp kaçma şeklini aldığını görüyordum.


    Öneri Formu
2613 M004612 Müslim, Cihad ve Siyer, 76